Geçmiş

şantaj

"şantaj" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 10 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	şantaj	blackmailing i.
2	Yaygın Kullanım	şantaj	blackmail i.
General
3	Genel	şantaj	racket i.
4	Genel	şantaj	shakedown i.
5	Genel	şantaj	duress i.
Colloquial
6	Konuşma Dili	şantaj	shakedown i.
Trade/Economic
7	Ticaret/Ekonomi	şantaj	racketeering i.
Law
8	Hukuk	şantaj	chantage i.
9	Hukuk	şantaj	extortion i.
10	Hukuk	şantaj	blackmail i.

"şantaj" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 30 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	şantaj yapmak	blackmail f.
General
2	Genel	tuzak kurarak birini yüz kızartıcı duruma düşürüp, olayı ifşa etme tehdidiyle şantaj yapma	badger game i.
3	Genel	italya'da şantaj ve şiddet uygulayan gizli bir suç örgütü	black hand i.
4	Genel	şantaj mektubu	hate mail i.
5	Genel	şantaj yolu ile elde edilen çeyrek miktar	chout i.
6	Genel	şantaj ile para alma	strike i.
7	Genel	şantaj yapmak	racketeer f.
8	Genel	birisine şantaj yapmak	blackmail someone into doing something f.
9	Genel	şantaj yapılmak	be blackmailed f.
10	Genel	şantaj ile elde edilen	shotgun s.
Phrasals
11	Öbek Fiiller	(birine bir şey) için şantaj yapmak	blackmail (someone) into (something) f.
12	Öbek Fiiller	yapması için şantaj yapmak	blackmail into doing f.
Law
13	Hukuk	çıplak fotoğraflarla şantaj	blackmail over nude pictures i.
14	Hukuk	müstehcen fotoğraflarla şantaj	blackmail over nude pictures i.
15	Hukuk	şantaj yapan	blackmailer i.
16	Hukuk	şantaj yapan kimse	blackmailer i.
17	Hukuk	tehdit veya şantaj yolu ile menfaat temin etme	racketeering i.
18	Hukuk	tehdit veya şantaj yoluyla para elde etme	racketeering i.
19	Hukuk	uygunsuz görüntü ve fotoğraflarla şantaj	blackmail over nude pictures i.
20	Hukuk	şantaj yapmak	blackmail f.
Politics
21	Siyasal	baskıyla şantaj ve rüşvet örgütleri yasası	racketeer influenced and corrupt organizations act (rico act) i.
22	Siyasal	bir başkasına yönelik şantaj, itibarsızlaştırma ya da manipülasyon hedefiyle elde edilmiş yüz kızartıcı/uygunsuz/suçlayıcı bilgi	kompromat (compromising material) i.
23	Siyasal	bir zamanlar kgb'nin iş adamlarına veya siyasetçilere şantaj yapmak için kullandığı bir casusluk yöntemi	honey trapping i.
24	Siyasal	bir zamanlar kgb'nin iş adamlarına veya siyasetçilere şantaj yapmak için kullandığı bir casusluk yöntemi	honey trap i.
25	Siyasal	politik şantaj	political blackmail i.
26	Siyasal	siyasi şantaj	political blackmail i.
27	Siyasal	yasalar kullanılarak yapılan şantaj	legislative blackmail i.
Slang
28	Argo	şantaj yapmak	put the screws on f.
29	Argo	şantaj yapmak	put the screws to f.
30	Argo	şantaj amaçlı yaklaşmak	get f.