Geçmiş

(zaman) harcamak

"(zaman) harcamak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	(zaman) harcamak	log f.

"(zaman) harcamak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 97 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	harcamak (bir proje için para/emek/zaman)	invest in f.
2	Genel	birşeye olması gerektiğinden daha fazla zaman harcamak	make heavy weather of something f.
3	Genel	zaman harcamak	expend time f.
4	Genel	istediği kadar zaman harcamak	take one's time f.
5	Genel	bir iş için istediği kadar zaman harcamak	take one's time on f.
6	Genel	zaman harcamak	spend time f.
7	Genel	harcamak (zaman/para vb'ni belirli bir biçimde)	dispose of f.
8	Genel	zaman harcamak	fool around f.
9	Genel	harcamak (bir iş için zaman)	put in f.
10	Genel	bir iş için belirli bir zaman harcamak	put in time on f.
11	Genel	boşuna harcamak (para/zaman vb'ni)	trifle away f.
12	Genel	zaman harcamak	dawdle f.
13	Genel	boşa zaman harcamak	waste time in vain f.
14	Genel	zaman harcamak	devote time f.
15	Genel	bir şey için zaman harcamak	spend time on something f.
16	Genel	birşeye zaman harcamak	spend time on something f.
17	Genel	gereksiz yere zaman harcamak	fritter away time f.
18	Genel	gereksiz yere zaman harcamak	waste time in vain f.
19	Genel	zaman harcamak	pass the time f.
20	Genel	iş yerinde çok fazla zaman harcamak	spend a lot of time at work f.
21	Genel	zaman harcamak	waste time f.
22	Genel	daha fazla zaman harcamak	spend more time f.
23	Genel	internette çok zaman harcamak	spend a lot of time on the internet f.
24	Genel	zaman harcamak	spend time f.
25	Genel	zaman harcamak	be f.
26	Genel	boşa zaman harcamak	whiffle [uk] f.
27	Genel	seyahate zaman harcamak	holiday [uk] f.
28	Genel	zaman harcamak	muck f.
29	Genel	zaman harcamak	drill [dialect] [uk] f.
30	Genel	zaman harcamak	pheese f.
Phrasals
31	Öbek Fiiller	boşa zaman harcamak	knock around f.
32	Öbek Fiiller	zaman harcamak	put in f.
33	Öbek Fiiller	uzun zaman harcamak	linger over f.
34	Öbek Fiiller	zaman harcamak	piddle away f.
35	Öbek Fiiller	zaman harcamak	wanton away f.
36	Öbek Fiiller	zaman, para harcamak	sink in f.
37	Öbek Fiiller	birine/bir şeye zaman, para harcamak	sink something in (to) someone or something f.
38	Öbek Fiiller	birine/bir şeye zaman, para harcamak	sink something in f.
39	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle) zaman harcamak/öldürmek	fool around with (someone or something) f.
40	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle) zaman harcamak/öldürmek	fool with (someone or something) f.
41	Öbek Fiiller	(bir şey) üzerinde uzun zaman harcamak	linger over (something) f.
42	Öbek Fiiller	boşa zaman harcamak	louse around f.
43	Öbek Fiiller	(bir şeye belli bir zaman) harcamak	put (some time) in on (something) f.
44	Öbek Fiiller	(bir şeye belli bir zaman) harcamak	put in (some time) on (something) f.
45	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) zaman, para harcamak	sink into (someone or something) f.
46	Öbek Fiiller	(bir şeye belirli bir zaman) harcamak/ayırmak	spend (something) on (something) f.
Colloquial
47	Konuşma Dili	aylakça zaman harcamak	bum about/around f.
48	Konuşma Dili	aylakça zaman harcamak	bum around f.
49	Konuşma Dili	zaman harcamak	good off f.
50	Konuşma Dili	boşa zaman harcamak	mess about f.
51	Konuşma Dili	(biriyle) zaman harcamak	mess around (with someone) f.
52	Konuşma Dili	(biriyle) zaman harcamak	mess about (with someone) f.
53	Konuşma Dili	(biriyle) zaman harcamak	monkey around (with someone) f.
54	Konuşma Dili	zaman harcamak	beat off f.
55	Konuşma Dili	ile (sağda solda) zaman harcamak	dilly-dally with f.
Idioms
56	Deyim	boşuna zaman harcamak	let the grass grow beneath (one's) feet f.
57	Deyim	gerektiğinden daha fazla zaman harcamak	make a meal out of something f.
58	Deyim	gerektiğinden daha fazla zaman harcamak	make a meal of something f.
59	Deyim	zaman harcamak	let the grass grow under one's feet f.
60	Deyim	zaman harcamak	burn daylight f.
61	Deyim	gereksiz/zararlı bir şeyi devam ettirebilmek için büyük para, zaman, enerji harcamak	feed the beast f.
62	Deyim	bir faydası olmayan bir şeyi devam ettirebilmek için büyük para, zaman, enerji harcamak	feed the beast f.
63	Deyim	her şeyi yiyip yutan bir şeyi devam ettirebilmek için büyük para, zaman, enerji harcamak	feed the beast f.
64	Deyim	biriyle/bir şeyle (sağda solda) zaman harcamak	dilly-dally (around) with someone or something f.
65	Deyim	zaman harcamak	play the (giddy) goat f.
66	Deyim	zaman harcamak	act the (giddy) goat f.
67	Deyim	boşa zaman harcamak	pick (one's) nose f.
68	Deyim	bir şeye olması gerektiğinden daha fazla zaman harcamak	make heavy weather of doing something f.
69	Deyim	boşa zaman/enerji harcamak	be running around in circles f.
70	Deyim	boşa zaman/enerji harcamak	be running round in circles [uk] f.
71	Deyim	-e zaman harcamak	invest time in f.
72	Deyim	zaman harcamak	let grass grow under feet f.
Slang
73	Argo	aylakça zaman harcamak	lounge around f.
74	Argo	aylakça zaman harcamak	waste one's time f.
75	Argo	aylakça zaman harcamak	loll f.
76	Argo	aylakça zaman harcamak	bum f.
77	Argo	aylakça zaman harcamak	loaf f.
78	Argo	aylakça zaman harcamak	lounge about f.
79	Argo	aylakça zaman harcamak	frig around f.
80	Argo	aylakça zaman harcamak	fuck off f.
81	Argo	aylakça zaman harcamak	arse around f.
82	Argo	aylakça zaman harcamak	arse about f.
83	Argo	aylakça zaman harcamak	loll around f.
84	Argo	boşa zaman harcamak	waste time f.
85	Argo	boşa zaman harcamak	fake off f.
86	Argo	boşa zaman harcamak	goof off f.
87	Argo	(amaçsız işlerle/şeylerle) uğraşmak/zaman harcamak	futz with (something) f.
88	Argo	zaman harcamak	jack off f.
89	Argo	zaman harcamak	jag off f.
90	Argo	zaman harcamak	jerk off f.
91	Argo	boşa zaman harcamak	eff off f.
92	Argo	boşa zaman harcamak	jerk off f.
British Slang
93	İngiliz Argosu	boşa zaman harcamak	fanny around f.
94	İngiliz Argosu	zaman harcamak	ponce about f.
95	İngiliz Argosu	zaman harcamak	prat about f.
96	İngiliz Argosu	zaman harcamak	ponce around f.
97	İngiliz Argosu	zaman harcamak	prat around f.