franks - Türkçe İngilizce Sözlük

franks

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"franks" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 25 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
frank s. samimi
Prime Minister, I welcome this frank, incisive, active start to our cooperation and the friendly atmosphere too.
Sayın Başbakan, işbirliğimizin bu samimi, isabetli, faal başlangıcını ve dostane atmosferi memnuniyetle karşılıyorum.

More Sentences
frank s. açık sözlü
James was always frank with his family.
James ailesine karşı her zaman açık sözlü olmuştur.

More Sentences
General
frank i. frankfurter sosis
He loves eating frank for breakfasts.
Kahvaltıda frankfurter sosis yemeye bayılıyor.

More Sentences
frank f. (mektup) damgalamak
The letter was franked in New York on July 9.
Mektup 9 Temmuz'da New York'ta damgalanmış.

More Sentences
frank s. açık
Each individual issue has to be approached and discussed in a frank and transparent way.
Her bir mesele açık ve şeffaf bir şekilde ele alınmalı ve tartışılmalıdır.

More Sentences
frank s. dürüst
To be frank, we can find no explanation for this systematic negative vote.
Dürüst olmak gerekirse bu sistematik olumsuz oy için hiçbir açıklama bulamıyoruz.

More Sentences
Common Usage
frank i. frenk
frank s. içten
General
frank i. avrupalı
frank i. içi dışı bir
frank f. zarfın üstüne posta damgasını veya posta ücretinin ödenmiş olduğunu gösteren işareti basmak
frank f. damgalamak (posta pulunu)
frank f. ücretsiz göndermek mektup
frank f. mektubu makineyle damgalamak
frank f. pullamak
frank s. açıkkalpli
frank s. doğru sözlü
frank s. açıkyürekli
frank s. dobra (kimse)
frank s. sözünü esirgemeyen
frank s. duygularını açıkça gösteren
Trade/Economic
frank i. mektubu parasız gönderme hakkı
frank i. postadan ücretsiz geçen mektup
frank f. posta ücretinden muaf kılmak
frank f. (gönderiyi) parasız göndermek

"franks" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
General
frank franc i.
Trade/Economic
frank franc i.
Law
frank franc i.

"franks" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 15 sonuç

İngilizce Türkçe
General
be frank f. açık sözlü olmak
Do you really want me to be frank?
Gerçekten açık sözlü olmamı mı istiyorsun?

More Sentences
be frank f. açık konuşmak
Phrases
to be quite frank expr. açık söylemek gerekirse
to be frank expr. açık söylemek gerekirse
to be frank expr. ne yalan söyleyeyim
Colloquial
to be frank expr. doğrusu
to be quite frank expr. doğrusu
Trade/Economic
swiss frank i. isviçre frangı
Law
frank-fee i. arazi üzerindeki tam mülkiyeti
Institutes
anne frank foundation i. anne frank vakfı
Technical
frank-starling relation i. frank starling ilişkisi
frank-read source i. frank-read kaynağı
Medical
frank bleeding i. dışkıda bir kanama türü (yüzeyel)
frank bleeding i. bariz kanama
History
salian frank i. 4. yüzyılda hollanda'da yaşayan frank kavminin bir üyesi