Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmiş
beklerken
"beklerken"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Computer
1
Bilgisayar
beklerken
wait for
expr.
"beklerken"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 22 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
başka bir yere hareket etmeyi beklerken insanlar kısa süreyle otursun veya dinlensinler diye tasarlanmış yer
lounge
i.
2
Genel
cenaze töreni öncesi ölünün başında beklerken kullanılan kalın mum
corpse candle
i.
3
Genel
ambulans beklerken ölmek
die while waiting for an ambulance
f.
4
Genel
ambulans beklerken yaşamını yitirmek
die while waiting for an ambulance
f.
5
Genel
ambulans beklerken hayatını kaybetmek
die waiting for an ambulance
f.
6
Genel
ambulans beklerken ölmek
die waiting for an ambulance
f.
7
Genel
ambulans beklerken yaşamını yitirmek
die waiting for an ambulance
f.
8
Genel
ambulans beklerken hayatını kaybetmek
die while waiting for an ambulance
f.
9
Genel
gelişmeleri beklerken ilerlemeyi geçici olarak durdurmak
mark
f.
10
Genel
havaalanına iniş izni beklerken yapılan dairesel uçuş paterninde
in a holding pattern
expr.
Colloquial
11
Konuşma Dili
mesaja yanıt beklerken oluşan heyecan ve sabırsızlık
texpectation
i.
12
Konuşma Dili
kırmızı ışıkta beklerken arabadan inip etrafında dönerek yer değiştirme
chinese fire drill
i.
Idioms
13
Deyim
yedekte beklerken sürekli öneride/nasihatte bulunan oyuncu
bench jockey
i.
14
Deyim
uçağın havada iniş sırası beklerken yaptığı dairesel uçuş
holding pattern
i.
Speaking
15
Konuşma
beklerken ne yapacağız?
what are we going to do while we wait?
expr.
16
Konuşma
seni beklerken zaman öldürüyordum
I was just passing the time waiting on you
expr.
Law
17
Hukuk
sanığın, kefalet veya duruşmayı beklerken hapiste yattığı dönem
time served
i.
Advertising
18
Reklam
internet sayfasını yüklenmesini beklerken yeni pencerede açılan reklam
superstitial ad
i.
Computer
19
Bilgisayar
yanıt beklerken süre doldu
timed out waiting for response
expr.
Aeronautic
20
Havacılık
beklerken yapılan dairesel uçuş
holding pattern
i.
Literature
21
Edebiyat
godot'yu beklerken
waiting for godot
i.
Military
22
Askeri
daimi görev beklerken geçici olarak başka bir birlikte görevli olan asker
casual
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of beklerken
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy