Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
but for
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"but for"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
but for
ed.
olmasa
2
Genel
but for
ed.
olmasaydı
3
Genel
but for
ed.
sayesinde
"but for"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 54 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
nothing for it but
zf.
hiçbir veçhile
2
Genel
but for that
zf.
olmasa
3
Genel
but for that
zf.
bu olmasa
Proverb
4
Atasözü
hope for the best but expect the worst
en iyiyi umut et en kötüye hazırlıklı ol
5
Atasözü
hope for the best but expect the worst
en iyiyi umut et ama en kötüsü için de hazırlıklı ol
6
Atasözü
there but for the grace of god go I
çok şükür benim başıma gelmedi
7
Atasözü
there but for the grace of god go I
(baktıkça/düşündükçe) halime şükrediyorum
8
Atasözü
never marry for money, but marry where money is
para için evlenme ama paralıyla evlen
9
Atasözü
never marry for money, but marry where money is
parası var diye evlenme ama olsa iyi olur
Colloquial
10
Konuşma Dili
but for what?
expr.
ama ne için?
11
Konuşma Dili
but what for?
expr.
ama ne için?
12
Konuşma Dili
all very well (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi hoş ama…
13
Konuşma Dili
all very well (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi güzel ama…
14
Konuşma Dili
all very well (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi güzel de…
15
Konuşma Dili
all very well (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi hoş da...
16
Konuşma Dili
all very fine (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi hoş ama…
17
Konuşma Dili
all very fine (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi güzel ama…
18
Konuşma Dili
all very fine (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi güzel de…
19
Konuşma Dili
all very fine (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi hoş da...
20
Konuşma Dili
all very well (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi hoş ama…
21
Konuşma Dili
all very well (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi güzel ama…
22
Konuşma Dili
all very well (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi güzel de…
23
Konuşma Dili
all very well (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi hoş da...
24
Konuşma Dili
all very fine (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi hoş ama…
25
Konuşma Dili
all very fine (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi güzel ama…
26
Konuşma Dili
all very fine (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi güzel de…
27
Konuşma Dili
all very fine (for somebody) (to do something) but...
expr.
(birinin bir şey yapması) iyi hoş da...
28
Konuşma Dili
but for someone or something
expr.
biri/bir şey olmasa
29
Konuşma Dili
but for someone or something
expr.
biri/bir şey olmasaydı
30
Konuşma Dili
but for (someone)
expr.
(biri) olmasa
31
Konuşma Dili
but for (someone)
expr.
(biri) olmasaydı
32
Konuşma Dili
but for (something)
expr.
(bir şey) olmasa
33
Konuşma Dili
but for (something)
expr.
(bir şey) olmasaydı
34
Konuşma Dili
but for the grace of god
expr.
tanrı'ya şükür
35
Konuşma Dili
but for the grace of god
expr.
allah'a şükür
36
Konuşma Dili
but for the grace of god
expr.
şükürler olsun
37
Konuşma Dili
there's nothing (else) for it (but to do something)
expr.
(bir şey yapmaktan) başka yapılacak bir şey yok
38
Konuşma Dili
there's nothing (else) for it (but to do something)
expr.
tek çare (bir şey yapmak)
39
Konuşma Dili
there's nothing (else) for it (but to do something)
expr.
(bir şey yapmaktan) başka çare yok
40
Konuşma Dili
there's nothing (else) for it (but to do something)
expr.
(bir şey yapmaktan) başka çıkar yol yok
Idioms
41
Deyim
there but for the grace of god
expr.
çok şükür benim başıma gelmedi
42
Deyim
there but for the grace of god
expr.
(baktıkça/düşündükçe) halime şükrediyorum
Speaking
43
Konuşma
I'm looking for my friend but I can't find her
expr.
arkadaşımı arıyorum ancak onu bulamıyorum
44
Konuşma
I'm looking for my friend but I can't find him
expr.
arkadaşımı arıyorum ancak onu bulamıyorum
45
Konuşma
I know it's bad for me but I like it
expr.
atın ölümü arpadan olsun
46
Konuşma
I don't hold any brief for him but
expr.
onu savunmak görevim değil ama
47
Konuşma
but it'll do for now
expr.
şimdilik idare ediyor
48
Konuşma
but it'll do for now
expr.
şimdilik idare eder işte
49
Konuşma
there is nothing for it but to
expr.
-mekten başka yapacak bir şey yok
Trade/Economic
50
Ticaret/Ekonomi
other provisions for known but undetermined liabilities and unrealized expenses
i.
diğer borç ve gider karşılıkları
51
Ticaret/Ekonomi
other provisions for known but undetermined liabilities and unrealized expenses
i.
diğer borç ve gider karşılıklar
52
Ticaret/Ekonomi
goods and values held by third parties in their name but at risk to and for the benefit of the enterprise
i.
üçüncü şahıslar tarafından elinde bulunan ancak risk ve menfaatleri şirkete ait olan mallar ve kıymetler
Latin
53
Latince
non nobis solum sed omnibus (not for ourselves but for everyone)
expr.
sadece kendimiz değil herkes için
54
Latince
non nobis solum sed omnibus (not for ourselves but for everyone)
expr.
sadece kendimiz için değil herkes için
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of but for
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy