Geçmiş

diğer taraftan

"diğer taraftan" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 16 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	diğer taraftan	on the one hand zf.
2	Genel	diğer taraftan	otherwise zf.
3	Genel	diğer taraftan	on the other part zf.
4	Genel	diğer taraftan	on the other hand zf.
5	Genel	diğer taraftan	conversely zf.
6	Genel	diğer taraftan	beside zf.
7	Genel	diğer taraftan	again zf.
8	Genel	diğer taraftan	on the contrary zf.
9	Genel	diğer taraftan	the other end of the scale zf.
Phrases
10	İfadeler	diğer taraftan	in other respects expr.
Colloquial
11	Konuşma Dili	diğer taraftan	on the other hand zf.
12	Konuşma Dili	diğer taraftan	on the other side expr.
Idioms
13	Deyim	diğer taraftan	autem expr.
14	Deyim	diğer taraftan	on the flip side expr.
15	Deyim	diğer taraftan	ot1h (on the one hand) expr.
Latin
16	Latince	diğer taraftan	per contra expr.

"diğer taraftan" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 21 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	bir taraftan manevi vasıflardan ve diğer taraftan biçimlenmiş cisimlerden ayrışan fiziksel madde	matter i.
2	Genel	(hanedan armalarında) iki kolu üst taraftan diğer ikisi de alt taraftan kıvrılan motif	millrind i.
3	Genel	(hanedan armalarında) iki kolu üst taraftan diğer ikisi de alt taraftan kıvrılan motif	millrynd i.
4	Genel	diğer taraftan çıkmak (bir taraftan giren şey)	come through f.
5	Genel	(yelkeni) bir taraftan diğer tarafa çevirmek	jibe f.
6	Genel	diğer bir taraftan	on the other hand zf.
7	Genel	bir taraftan diğer tarafa	widthwise zf.
8	Genel	diğer bir taraftan	again zf.
Colloquial
9	Konuşma Dili	bir taraftan diğer tarafa	from side to side zf.
Idioms
10	Deyim	bir taraftan (bir şeyden) diğer taraftan da (onunla çelişkili bir şeyden) para kazanmak/çıkar sağlamak	butter (one's) bread on both sides f.
11	Deyim	bir taraftan (bir şeyden) diğer taraftan da (onunla çelişkili bir şeyden) para kazanmak/çıkar sağlamak	have (one's) bread buttered on both sides f.
12	Deyim	bir taraftan (bir şeyden) diğer taraftan da (onunla çelişkili bir şeyden) para kazanmak/çıkar sağlamak	have your bread buttered on both sides f.
13	Deyim	bir taraftan (bir şeyden) diğer taraftan da (onunla çelişkili bir şeyden) çıkar sağlama peşinde koşmak	want (one's) bread buttered on both sides f.
14	Deyim	bir taraftan (bir şeyden) diğer taraftan da (onunla çelişkili bir şeyden) para kazanmak/çıkar sağlamak	butter (one's) bread on both sides f.
Technical
15	Teknik	bir taraftan diğer tarafa	thru zf.
16	Teknik	bir taraftan diğer tarafa	through zf.
Marine
17	Denizcilik	(yelkeni) bir taraftan diğer tarafa çevirme	jibe i.
18	Denizcilik	yelkenin bir taraftan diğer tarafa çevrilmesini önleyen halat	preventer i.
19	Denizcilik	yelkenin bir taraftan diğer tarafa çevrilmesini önleyen halat	preventer stay i.
20	Denizcilik	(yelkeni) bir taraftan diğer tarafa çevirmek	jib f.
Medical
21	Medikal	yılanvari kıvrımlarla bir taraftan diğer tarafa uzanan oluşum	serpiginous i.