eyeful

"eyeful" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 12 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Genel
1	Genel	eyeful i.	güzel kız
2	Genel	eyeful i.	bir içim su
3	Genel	eyeful i.	göze batan
4	Genel	eyeful i.	göz alıcı
5	Genel	eyeful i.	göz dolduran
6	Genel	eyeful i.	kesintisiz manzara
7	Genel	eyeful i.	kesintisiz görünüm
8	Genel	eyeful i.	göz dolduran şey
9	Genel	eyeful i.	göze kaçan madde
10	Genel	eyeful i.	göze giren madde
11	Genel	eyeful i.	görüş
12	Genel	eyeful i.	bakış

"eyeful" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 30 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Genel
1	Genel	get an eyeful of f.	kaçırmamak
Deyim
2	Deyim	get an eyeful f.	göz banyosu yapmak
3	Deyim	have an eyeful f.	göz banyosu yapmak
4	Deyim	have an eyeful (of someone or something) f.	(biri/bir şey karşısında) ağzı açık kalmak
5	Deyim	have an eyeful (of something) [uk] f.	(bir şeyi) kaçırmamak
6	Deyim	get an eyeful (of someone or something) f.	(biri/bir şey karşısında) ağzı açık kalmak
7	Deyim	have an eyeful (of someone or something) f.	(birine/bir şeye) ağzı açık kalmak
8	Deyim	get an eyeful (of something) [uk] f.	(bir şeye) iyice bakmak
9	Deyim	get an eyeful (of something) [uk] f.	(bir şeye) dikkatlice bakmak
10	Deyim	get an eyeful (of someone or something) f.	(biri/bir şey karşısında) gözleri fal taşı gibi açılmak
11	Deyim	get an eyeful (of someone or something) f.	(birine/bir şeye) çok şaşırmak
12	Deyim	have an eyeful (of someone or something) f.	(biri/bir şey) karşısında şok olmak
13	Deyim	have an eyeful (of someone or something) f.	(birine/bir şeye) çok şaşırmak
14	Deyim	have an eyeful (of something) [uk] f.	(bir şeye) iyice bakmak
15	Deyim	get an eyeful (of someone or something) f.	(birine/bir şeye) ağzı açık kalmak
16	Deyim	have an eyeful (of something) [uk] f.	(bir şeye) dikkatlice bakmak
17	Deyim	get an eyeful (of something) [uk] f.	(bir şeyi) kaçırmamak
18	Deyim	have an eyeful (of someone or something) f.	(biri/bir şey karşısında) gözleri fal taşı gibi açılmak
19	Deyim	get an eyeful (of someone or something) f.	(biri/bir şey) karşısında şok olmak
20	Deyim	get an eyeful (of something) [uk] f.	(bir şeye) dikkatlice bakmak
21	Deyim	get an eyeful (of something) [uk] f.	ilginç/sıra dışı (bir şeye) iyice bakmak
22	Deyim	have an eyeful (of something) [uk] f.	(bir şeyle) göz banyosu yapmak
23	Deyim	have an eyeful (of something) [uk] f.	(bir şeye) dikkatlice bakmak
24	Deyim	get an eyeful (of something) [uk] f.	(bir şeyle) göz banyosu yapmak
25	Deyim	have an eyeful (of something) [uk] f.	ilginç/sıra dışı (bir şeye) iyice bakmak
26	Deyim	have/get an eyeful f.	kaçırmamak
27	Deyim	have/get an eyeful f.	iyice bakmak
28	Deyim	have/get an eyeful f.	dikkatlice bakmak
29	Deyim	have/get an eyeful f.	gözleri fal taşı gibi açılmak
30	Deyim	have/get an eyeful f.	göz banyosu yapmak