feel for - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

feel for

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"feel for" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 8 sonuç

İngilizce Türkçe
General
feel for f. acımak
feel for f. birinin çektiklerini anlamak
feel for f. acısını hissetmek
feel for f. sempati duymak
feel for f. başsağlığı dilemek
Idioms
feel for f. acısını paylaşmak
feel for f. birine acımak
feel for f. duygudaş olmak

"feel for" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 71 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
feel sorry for f. acımak
General
feel (for) i. doğuştan yetenek
feel (for) i. maharet
feel (for) i. (sanat eserinde) yetenek yansıması
feel (for) i. esere yansıyan ustalık
feel (for) i. esere yansıyan yetenek
feel around for f. bulmaya çalışmak
feel bad for someone f. birisine acımak
feel shame for f. utanç duymak
feel sorry for somebody f. acımak
feel regret for f. yerinmek
feel pity for f. acımak
feel for somebody f. üzülmek
feel sorry for f. üzülmek
feel an affinity for f. birini çok çekici bulmak
feel about for f. bulmaya çalışmak
feel admiration for f. hayranlık duymak
feel for somebody f. acımak
feel a pang of sorrow in one's heart for someone else f. cız etmek
feel a pang of sorrow in one's heart for someone else f. içi cız etmek
feel a pang of sorrow in one's heart for someone else f. yüreği cız etmek
feel sorry for oneself f. derdine yanmak
feel pity for f. -e acımak
feel sorry for f. -e acımak
feel happy for someone f. adına sevinmek
feel something special for someone f. biri için özel bir şeyler hissetmek
feel things for f. için bir şeyler hissetmek
feel embarrassed for another person f. başkasının yerine utanmak
Phrasals
feel about (for someone or something) f. (birini/bir şeyi) el yordamıyla bulmaya çalışmak
feel about (for someone or something) f. (birini/bir şeyi) dokunarak bulmaya çalışmak
feel around (for someone or something) f. (birini/bir şeyi) el yordamıyla bulmaya çalışmak
feel around (for someone or something) f. (birini/bir şeyi) dokunarak bulmaya çalışmak
feel around (for someone or something) f. (biri/bir şey) hakkında bilgi bulmaya çalışmak
feel around (for someone or something) f. (birinin/bir şeyin) iç yüzünü öğrenmeye çalışmak
feel for someone f. birinin çektiklerini anlamak
feel for someone f. birinin acısını paylaşmak
feel for someone f. birinin acısını hissetmek
feel for someone f. birine acımak
Colloquial
for no reason except because they feel like it expr. sebepsiz yere sadece canları istediği için
Idioms
feel for something i. bir şey yeteneği
feel for something i. bir şey kabiliyeti
feel for something i. bir şey becerisi
feel grateful for each day f. hayatta olduğu her güne şükretmek
feel like a penny waiting for change f. kendini değersiz hissetmek
feel like a penny waiting for change f. kendini beşpara etmez hissetmek
feel like a penny waiting for change f. kendini işe yaramaz hissetmek
feel grateful for each day f. yeni doğan her güne duacı olmak
be/feel sorry for somebody f. birine acımak
be/feel sorry for somebody f. birine üzülmek
be/feel sorry for somebody f. birinin üzüntüsünü paylaşmak/hissetmek
be/feel sorry for yourself f. kendi derdine yanmak
be/feel sorry for yourself f. kendi kendine acımak
be/feel sorry for yourself f. kendi haline acımak
feel sorry for (someone) f. birinin üzüntüsünü paylaşmak/hissetmek
feel sorry for (someone) f. (birinin) çektiklerini anlamak
feel sorry for (someone) f. (birinin) acısını paylaşmak
feel sorry for (someone) f. (birinin) acısını hissetmek
feel sorry for (someone) f. (birine) acımak
feel sorry for (someone) f. (birine) üzülmek
have a feel for something f. bir şeyi anlamak
have a feel for something f. bir şeyi iyi yapmak/becermek
have a feel for something f. dilinden anlamak
Speaking
I really don't feel like I'm up for it expr. bunun için gerçekten kendimi iyi hissetmiyorum
don't you feel sorry for me expr. benim için üzülme sakın
I feel responsible for what's happened to you expr. başına gelenlerden ötürü kendimi sorumlu hissediyorum
don't feel bad for the others expr. diğerleri için kendini kötü hissetme
for the first time I feel like I am alone expr. ilk defa kendimi yapayalnız hissediyorum
don't feel too sorry for my sister expr. kardeşim için fazla üzülmeyin
I feel responsible for you expr. sana karşı sorumlu hissediyorum
I don't feel sorry for you expr. senin için üzülmüyorum
don't feel sorry for me expr. benim için üzülme