Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
flesh and blood
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"flesh and blood"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 51 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
flesh and blood
i.
akraba
2
Genel
flesh and blood
i.
soy
3
Genel
flesh and blood
i.
nesil
4
Genel
flesh and blood
i.
insan doğası
5
Genel
flesh and blood
i.
insanlık
6
Genel
flesh and blood
i.
madde ve gerçeklik
7
Genel
flesh and blood
s.
canlı
8
Genel
flesh and blood
s.
yaşayan
9
Genel
flesh and blood
s.
kanlı canlı
10
Genel
flesh and blood
s.
hayatta olan
Colloquial
11
Konuşma Dili
flesh and blood
i.
insanoğlu
12
Konuşma Dili
flesh and blood
i.
insan
13
Konuşma Dili
flesh and blood
i.
insanlık
Idioms
14
Deyim
flesh and blood
i.
insan vücudu
15
Deyim
flesh and blood
i.
etten kemikten bir vücut
16
Deyim
flesh and blood
i.
yalnızca bir insan vücudu
17
Deyim
flesh and blood
i.
sınırları olan insan vücudu
18
Deyim
flesh and blood
i.
gücü bir yere kadar olan insan vücudu
19
Deyim
flesh and blood
i.
gerçekte karşılaşılan (insan)
20
Deyim
flesh and blood
i.
yüz yüze görüşülen/görülen (insan)
21
Deyim
flesh and blood
i.
kanından olan kimse
22
Deyim
flesh and blood
i.
kan bağı olan kimse
23
Deyim
flesh and blood
i.
kanından canından olan kimse
24
Deyim
flesh and blood
i.
etten kemikten bir varlık
25
Deyim
flesh and blood
i.
ete kemiğe bürünmüş varlık
26
Deyim
flesh and blood
i.
etten kemikten insan
27
Deyim
flesh and blood
i.
yalnızca insan
28
Deyim
flesh and blood
i.
kusurları olan insan
29
Deyim
flesh and blood
i.
herkes gibi kusurları olan insan
30
Deyim
flesh and blood
i.
mükemmel olmayan insan
31
Deyim
flesh and blood
i.
kusurlarıyla insan
32
Deyim
flesh and blood
i.
yaşayan insan vücudu
33
Deyim
flesh and blood
i.
etten kemikten bir insan vücudu
34
Deyim
flesh and blood
i.
kanlı canlı insan vücudu
35
Deyim
flesh and blood
i.
canlılık
36
Deyim
flesh and blood
i.
dirilik
37
Deyim
flesh and blood
i.
hareket
38
Deyim
flesh and blood
i.
hareketlilik
39
Deyim
flesh and blood
i.
kendi/öz akrabası
40
Deyim
flesh and blood
i.
kendi kanından kimse
41
Deyim
flesh and blood
i.
kendi kanından canından kimse
42
Deyim
flesh and blood
i.
kendiyle aynı kanı taşıyan kimse
43
Deyim
flesh and blood
i.
ailesinden olan kimse
44
Deyim
flesh and blood
i.
kendi soyundan kimse
45
Deyim
flesh and blood
i.
soydaş
46
Deyim
flesh and blood
i.
ailenin bir ferdi/üyesi
47
Deyim
flesh and blood
i.
aileden biri
48
Deyim
flesh and blood
i.
gerçekte var olan kimse
49
Deyim
flesh and blood
i.
gerçek kimse
50
Deyim
flesh and blood
i.
etten kemikten kimse
51
Deyim
flesh and blood
expr.
etten kemikten
"flesh and blood"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 55 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
flesh-and-blood
s.
canlı
2
Genel
flesh-and-blood
s.
yaşayan
3
Genel
flesh-and-blood
s.
kanlı canlı
4
Genel
flesh-and-blood
s.
hayatta olan
Colloquial
5
Konuşma Dili
one's own flesh and blood
i.
yakın akraba
6
Konuşma Dili
one's own flesh and blood
expr.
aynı kandan
7
Konuşma Dili
more than flesh and blood can stand
expr.
dayanılmaz
8
Konuşma Dili
more than flesh and blood can stand
expr.
dayanılır gibi değil
9
Konuşma Dili
more than flesh and blood can stand
expr.
çekilmez
10
Konuşma Dili
one's own flesh and blood
expr.
kanından
Idioms
11
Deyim
your (own) flesh and blood
i.
aynı kandan/soydan olan akrabaların
12
Deyim
flesh-and-blood human beings
i.
etten-kemikten insan
13
Deyim
your (own) flesh and blood
i.
yakın akrabalar
14
Deyim
your flesh and blood
i.
aynı kandan/soydan olan akrabalar
15
Deyim
your flesh and blood
i.
yakın akrabalar
16
Deyim
be somebody's (own) flesh and blood
f.
birinin (öz) akrabası olmak
17
Deyim
be flesh and blood
f.
etten kemikten olmak
18
Deyim
be flesh and blood
f.
yalnızca insan olmak
19
Deyim
be flesh and blood
f.
insani kusurları olmak
20
Deyim
be flesh and blood
f.
herkes gibi kusurları olmak
21
Deyim
be flesh and blood
f.
insan olmak ve mükemmel olmamak
22
Deyim
be flesh and blood
f.
akrabası olmak
23
Deyim
be flesh and blood
f.
kanından olmak
24
Deyim
be flesh and blood
f.
kan bağı olmak
25
Deyim
be flesh and blood
f.
kanından canından olmak
26
Deyim
be flesh and blood
f.
aynı soydan olmak/gelmek
27
Deyim
more than flesh and blood can bear
zf.
insanın dayanabileceğinden/katlanabileceğinden daha fazla
28
Deyim
more than flesh and blood can bear
zf.
insanın dayanamayacağı/katlanamayacağı kadar çok
29
Deyim
more than flesh and blood can bear
zf.
insanı öldürecek kadar çok
30
Deyim
more than flesh and blood can bear
zf.
can dayanmaz
31
Deyim
more than flesh and blood can bear
zf.
iliğini kurutacak kadar
32
Deyim
more than flesh and blood can bear
zf.
kanını kurutacak kadar
33
Deyim
more than flesh and blood can bear
zf.
canından bezdirecek kadar
34
Deyim
more than flesh and blood can bear
zf.
etinden et koparılmış kadar
35
Deyim
more than flesh and blood can stand
zf.
insanın dayanabileceğinden/katlanabileceğinden daha fazla
36
Deyim
more than flesh and blood can stand
zf.
insanın dayanamayacağı/katlanamayacağı kadar çok
37
Deyim
more than flesh and blood can stand
zf.
insanı öldürecek kadar çok
38
Deyim
more than flesh and blood can stand
zf.
can dayanmaz
39
Deyim
more than flesh and blood can stand
zf.
iliğini kurutacak kadar
40
Deyim
more than flesh and blood can stand
zf.
kanını kurutacak kadar
41
Deyim
more than flesh and blood can stand
zf.
canından bezdirecek kadar
42
Deyim
more than flesh and blood can stand
zf.
etinden et koparılmış kadar
43
Deyim
more than flesh and blood can endure
expr.
insanın dayanabileceğinden/katlanabileceğinden daha fazla
44
Deyim
more than flesh and blood can endure
expr.
insanın dayanamayacağı/katlanamayacağı kadar çok
45
Deyim
more than flesh and blood can endure
expr.
insanı öldürecek kadar çok
46
Deyim
more than flesh and blood can endure
expr.
can dayanmaz
47
Deyim
more than flesh and blood can endure
expr.
iliğini kurutacak kadar
48
Deyim
more than flesh and blood can endure
expr.
kanını kurutacak kadar
49
Deyim
more than flesh and blood can endure
expr.
canından bezdirecek kadar
50
Deyim
more than flesh and blood can endure
expr.
etinden et koparılmış kadar
51
Deyim
more than flesh and blood can endure
expr.
dayanılır gibi değil
52
Deyim
more than flesh and blood can endure
expr.
çekilmez
53
Deyim
more than flesh and blood can endure
expr.
dayanılmaz
54
Deyim
I'm only/one's own flesh and blood
expr.
ben sadece insanım
55
Deyim
I'm only/one's own flesh and blood
expr.
ben etten kemikten bir insanım
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of flesh and blood
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy