gözlemlenen - Türkçe İngilizce Sözlük

gözlemlenen

"gözlemlenen" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

Türkçe İngilizce
General
gözlemlenen observed s.
How is the error observed?
Hata nasıl gözlemleniyor?

More Sentences
gözlemlenen noticed s.

"gözlemlenen" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 31 sonuç

Türkçe İngilizce
General
gözlemlenen kişi observee i.
(deneyde, incelemede) davranışı gözlemlenen birey behaver i.
Trade/Economic
piyasada gözlemlenen dalgalanmalara dayanan bir borsa tahmini sistemi dow theory i.
piyasada gözlemlenen dalgalanmalara dayanan bir borsa tahmini sistemi dow's theory i.
Informatics
gözlemlenen değer observed value i.
Mining
taşta nadiren gözlemlenen kalay cevheri floran i.
Psychology
(bir başkasında gözlemlenen davranışı) tekrar etmek model f.
Math
bir dizi istatistiksel veride gözlemlenen değerlerin sabit bir değerden sapmalarının n'inci kuvvetlerinin ortalaması moment i.
Statistics
dereceli veya sınıflandırılmış iki değişkenin teorik ve gözlemlenen ortak sıklıkları arasındaki ilişki derecesi contingency i.
Physics
gözlemcinin hareketi, çevresel değişiklikler gibi faktörleri göz ardı ederek gözlemlenen apparent s.
Chemistry
reaksiyon mekanizmasını anlamak için kimyasal maddeye eklenerek sistemdeki ilerleyişi veya dağılımı gözlemlenen radyoaktif atom label i.
bazı element spektrumlarında gözlemlenen ince yapı grubu fine structure i.
Biology
gözlemlenen çifte çaprazlama sayısıyla rastgele tahmin edilen bir sayı arasındaki oran coincidence i.
Biochemistry
göreceli moleküler kütlesi aşırı yüksek olan ve bazı hastalıklarda kanda gözlemlenen normal immünglobülin formu immunoglobulin m i.
Astronomy
gök cisminin gözlemlenen meridyenden geçişi transit i.
gök cisminin gözlemlenen meridyenden geçişi culmination i.
gözlemdeki sistematik hataları ortadan kaldırmak için gözlemlenen değerlerde yapılan küçük değişiklikler equation i.
gözlemlenen gama ışını patlamalarına sebep olduğu düşünülen, çok güçlü bir manyetik alana sahip nötron yıldızı magnetar i.
evrenin gözlemlenen kütlesi ile kütleçekimin evrenin genişlemesini durdurabilmesi için gerekli olan kütle arasındaki fark missing mass i.
gözlemlenen ay uzaklığının düzeltilmesi için hazırlanan şema lunar tables i.
teleskopik olarak gözlemlenen gök cisimlerinin görüntü kalitesi seeing i.
gezegensel cisimlerin dünya ve gözlemlenen cisme ait farklı yörünge hızlarından kaynaklı geriye doğru hareketine ait veya bu hareket ile ilişkili retrograde s.
Botanic
patates yumrularının üzerinde kabuklu siyah noktalar oluşması şeklinde gözlemlenen bir hastalığa sebep olan bir mantar rhizoctinia solani i.
patates yumrularının üzerinde kabuklu siyah noktalar oluşması şeklinde gözlemlenen bir hastalığa sebep olan bir mantar pellicularia filamentosa i.
patates yumrularının üzerinde kabuklu siyah noktalar oluşması şeklinde gözlemlenen bir hastalığa sebep olan bir mantar potato fungus i.
Social Sciences
yom kippur'dan sonra hamile yahudi kadınlarda gözlemlenen erken doğum başlangıcı yom kippur effect i.
Environment
bazı göllerde gözlemlenen su yüzeyi salınımı seiches i.
Geography
dünya yüzeyindeki belirli bir noktadan gözlemlenen topocentric s.
dünya yüzeyindeki belirli bir noktadan gözlemlenen şeyle ilgili topocentric s.
Meteorology
büyük britanya sahilinde gözlemlenen kendine özgü bir okyanus dalgalanması twine [dialect] i.
Military
radar ekranında gözlemlenen herhangi bir hedefe karşı uçağı uyarmak için verilen bilgiler traffic information (radar) i.