İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | hand down f. | miras bırakmak | ||
This watch was handed down to me by my grandfather. Bu saat bana dedem tarafından miras bırakıldı. More Sentences |
||||
Genel | hand down f. | kuşaktan kuşağa devretmek | ||
Genel | hand down f. | devretmek | ||
Genel | hand down f. | karar vermek | ||
Genel | hand down f. | bırakmak | ||
Genel | hand down f. | kuşaktan kuşağa geçmek | ||
Genel | hand down f. | kararı bildirmek | ||
Genel | hand down f. | aşağıya kadar uğurlamak | ||
Genel | hand down s. | miras kalan | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | hand down f. | (siyasi kararı) muhalefetle karşılaşmaksızın yetkili güçle ilan etmek | ||
Idioms | ||||
Deyim | hand down f. | bağışlamak | ||
Deyim | hand down f. | bağışlamak |