Geçmiş

highest

"highest" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	highest s.	en yüksek
2	Genel	highest s.	en fazla
3	Genel	highest s.	azami
4	Genel	highest s.	en önde gelen
5	Genel	highest s.	en yetkili

"highest" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 86 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	highest rank i.	en üst seviye
2	Genel	the highest point of the sky i.	ayyuk
3	Genel	the highest performance i.	en yüksek/iyi performans
4	Genel	the highest class (of society) i.	toplumun kalbur üstü tabakası
5	Genel	the highest mountain i.	en yüksek dağ
6	Genel	highest sum i.	azami meblağ
7	Genel	highest bid i.	en yüksek teklif
8	Genel	highest bid i.	en fazla teklif
9	Genel	highest bidder i.	en fazla artıran
10	Genel	highest temperature i.	en yüksek sıcaklık
11	Genel	the highest standard i.	en yüksek standart
12	Genel	students ranking the highest i.	dereceye giren öğrenciler
13	Genel	reach the highest position f.	başa geçmek
14	Genel	to represent his/her country at the highest level in the international arena f.	ülkesini uluslararası alanda en iyi şekilde temsil etmek
15	Genel	be on the highest position f.	üst sırada yer almak
16	Genel	be graduated in math with highest degree f.	matematik bölümünden en yüksek dereceyle mezun olmak
17	Genel	the highest priority s.	en öncelikli
18	Genel	highest rated s.	en yüksek oy alan
19	Genel	highest rated s.	en çok oy alan
20	Genel	highest rated s.	en yüksek puanlı
21	Genel	highest rated s.	en yüksek oyu/puanı almış
22	Genel	of the highest order s.	en üst düzeyde
23	Genel	of the highest order s.	en üst kalitede
24	Genel	in some highest degree zf.	son derece
25	Genel	in the highest degree zf.	son derece
26	Genel	in the highest degree zf.	tamamen
27	Genel	to the highest degree zf.	ileri derece
28	Genel	on highest degree zf.	ileri derece
29	Genel	on highest degree zf.	ileri derecede
30	Genel	to the highest degree zf.	ileri derecede
31	Genel	at the highest level zf.	had safhada
32	Genel	to the highest degree zf.	en çok
Phrases
33	İfadeler	ranking the highest expr.	dereceye girenler
34	İfadeler	ranking the highest expr.	dereceye giren
35	İfadeler	accept the assurance of my highest consideration expr.	en derin saygılarımı sunarım
36	İfadeler	to the highest extent expr.	tam (elbise vb oturmak/olmak)
Proverb
37	Atasözü	the highest branch is not the safest roost f.	konumunda yükselmek güvende olduğun anlamına gelmez
38	Atasözü	the highest branch is not the safest roost f.	herkesin gıpta ettiği bir noktaya/pozisyona gelmek güvende olduğun anlamına gelmez
Idioms
39	Deyim	be the highest rung on the ladder f.	bir şeyin (kariyer/toplum vb) en yüksek basamağı olmak
40	Deyim	get to the highest point of something f.	bir şeyin en tepesine çıkmak
41	Deyim	of the highest magnitude s.	en önemli
42	Deyim	of the highest magnitude s.	en mühim
43	Deyim	of the highest magnitude s.	en yüksek derecede
Speaking
44	Konuşma	which is the highest mountain? expr.	en yüksek dağ hangisi?
Trade/Economic
45	Ticaret/Ekonomi	highest sum i.	azami meblağ
46	Ticaret/Ekonomi	highest sum i.	en yüksek toplam
47	Ticaret/Ekonomi	highest bidder i.	en fazla arttıran
48	Ticaret/Ekonomi	highest bid i.	en yüksek fiyat
49	Ticaret/Ekonomi	the highest administrative authority i.	en büyük idare amiri
50	Ticaret/Ekonomi	highest bid i.	en fazla teklif
51	Ticaret/Ekonomi	highest bidder i.	en yüksek teklifi veren kimse
52	Ticaret/Ekonomi	the highest tax payer i.	vergi rekortmeni
53	Ticaret/Ekonomi	highest bidder i.	(ihalede) en yüksek fiyat veren
54	Ticaret/Ekonomi	highest interest rate applied to working capital loan by banks i.	bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz
Law
55	Hukuk	the highest arrest rate i.	en yüksek tutuklama oranı
56	Hukuk	highest court having jurisdiction i.	yüksek görevli mahkeme
Politics
57	Siyasal	highest priority i.	en büyük öncelik
Technical
58	Teknik	highest density planes i.	en yüksek yoğunluklu düzlemler
59	Teknik	highest load i.	maksimum yük
Computer
60	Bilgisayar	highest speed i.	en yüksek hız
61	Bilgisayar	highest id i.	en büyük kimlik numarası
62	Bilgisayar	render 24-bit bitmaps at highest quality expr.	24-bit bit eşlemleri yüksek kalitede göster
Electric
63	Elektrik	highest voltage for equipment i.	en yüksek ekipman gerilimi
Traffic
64	Trafik	highest water level i.	en yüksek su seviyesi
Marine
65	Denizcilik	highest wave i.	maksimum dalga
66	Denizcilik	mean monthly highest water level i.	ortalama aylık maksimum su seviyesi
Medical
67	Medikal	patients at the highest risk i.	en yüksek riski taşıyan hastalar
68	Medikal	highest attainable standard of health i.	ulaşılabilir en yüksek sağlık standardı
Math
69	Matematik	highest common factor i.	en büyük ortak bölen
70	Matematik	hcf (highest common factor) kısalt.	en büyük ortak bölen
71	Matematik	hcf (highest common factor) kısalt.	obeb
72	Matematik	hcf (highest common factor) kısalt.	ebob
Statistics
73	İstatistik	highest posteriori density intervals i.	en yüksek sonsal yoğunluk aralıkları
Chemistry
74	Kimya	highest order rotation axis i.	en yüksek dereceli dönme ekseni
75	Kimya	homo (highest occupied molecular orbital) kısalt.	en yüksek dolu moleküler orbital
Education
76	Eğitim	highest ranked student i.	bölüm birincisi (öğrenci)
77	Eğitim	highest-scoring class i.	en yüksek puanı yapan sınıf
78	Eğitim	highest ranked student i.	okul birincisi
79	Eğitim	with highest honour expr.	en yüksek onurla
80	Eğitim	with highest honor expr.	en yüksek onurla
Environment
81	Çevre	highest tidal level i.	en yüksek gel-git seviyesi
82	Çevre	highest and best use i.	en yüksek ve en iyi kullanım
Meteorology
83	Meteoroloji	the highest temperature in the region i.	bölgedeki en yüksek sıcaklık
84	Meteoroloji	the highest temperature recorded i.	kaydedilen en yüksek sıcaklık
Cinema
85	Sinema	highest grossing movie i.	en yüksek kar eden film
Slang
86	Argo	be a risk-taker of the highest caliber f.	büyük risk almak