iyi olmayan - Türkçe İngilizce Sözlük

iyi olmayan

"iyi olmayan" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
General
iyi olmayan unfine s.
iyi olmayan hopeless s.
iyi olmayan crook [australia] s.

"iyi olmayan" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 38 sonuç

Türkçe İngilizce
General
iyi niyetli ama gerçekçi olmayan sosyal reformcu do-gooder i.
hangi seçeneğin daha iyi olduğu hiç belli olmayan bir durum toss-up i.
insanlar ile iletişimi iyi olmayan/zayıf olan kimse poor communicator i.
dışarıdan etkileyici görünüp aslında çok iyi olmayan yapı/durum potemkin village i.
dışarıdan etkileyici görünüp aslında çok iyi olmayan yapı/durum potyomkin village i.
okuması yazması iyi olmayan semiliterate s.
pek iyi olmayan mediocre s.
iyi olmayan, nahoş negative s.
iyi kalpli olmayan unbenign s.
iyi kalpli olmayan unbenignant s.
daha iyi yapılması mümkün olmayan unbetterable s.
çok iyi olmayan unbrilliant s.
iyi huylu olmayan ungenial s.
çok iyi olmayan unideal s.
en iyi halinde olmayan off s.
iyi kalpli olmayan bir şekilde unbenignly zf.
-den daha iyi olmayan no better than ed.
Colloquial
aslen iyi ancak tavırları kibar ve zarif olmayan biri a diamond in the rough i.
aslen iyi ancak tavırları kibar ve zarif olmayan biri a rough diamond i.
aslen iyi ancak tavırları kibar ve zarif olmayan biri diamond in the rough i.
hiç iyi/olumlu yanı olmayan no good s.
hiç iyi özelliği olmayan no good s.
Idioms
dışarıdan etkileyici görünüp aslında çok iyi olmayan şey potemkin i.
(birine) aslında göründüğü kadar iyi olmayan bir şeyi iyiymiş gibi satmak/vermek hand (one) a lemon f.
göründüğü kadar iyi olmayan bir şey satın almak buy a lemon f.
yeterince iyi olmayan not much chop [australia/canada] s.
(bir şeyden) daha iyi olmayan little better than zf.
Trade/Economic
kredi notu iyi olmayan kişilerin birincil piyasa yerine faiz oranı diğerlerine göre daha yüksek bir imkandan ipotekli konut kredisi edinmesiyle ortaya çıkan kredi türü sub prime i.
kredi notu iyi olmayan kişilerin birincil piyasa yerine faiz oranı diğerlerine göre daha yüksek bir imkandan ipotekli konut kredisi edinmesiyle ortaya çıkan kredi türü subprime i.
Politics
dışarıdan etkileyici görünüp aslında çok iyi olmayan yapı potemkin village i.
dışarıdan etkileyici görünüp aslında çok iyi olmayan yapı potyomkin village i.
Technical
en iyi olmayan nonoptimal s.
Computer
herhangi bir faydaları olmayan ancak kullanıcıya virüslere karşı en iyi korumayı vadeden yazılımlar scareware i.
Medical
iyi tanımlanmış yaygın olmayan bir nörovasküler sendrom an uncommon well-defined neurovascular syndrome i.
olan iyi tanımlanmış yaygın olmayan bir nörovasküler sendrom an uncommon well-defined neurovascular syndrome i.
Pathology
iyi huylu olmayan tümör malignity i.
Education
ingilizcesi iyi olmayan göçmenler için hazırlık sınıfı reception [brit] i.
Basketball
çok uzun boylu olmayan ancak son derece hareketli olup iyi sıçrayan ve sayı üreten oyuncu swingman i.