kurtaran - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kurtaran



"kurtaran" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 8 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
kurtaran saving s.
General
kurtaran saver i.
kurtaran redemptive s.
kurtaran redemptional s.
kurtaran redemptory s.
kurtaran salvatory s.
kurtaran -saver s.
Trade/Economic
kurtaran saver i.

"kurtaran" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 60 sonuç

Türkçe İngilizce
General
can kurtaran görevli (plajlarda) lifesaver i.
kazazedeleri boğulmaktan kurtaran lifesaver i.
paçayı kurtaran escaper i.
can kurtaran görevli (plajlarda) lifeguard i.
suçlamalardan kurtaran exonerator i.
hayat kurtaran life saver i.
kurtaran kimse savoir i.
kazazedeleri kurtaran tekne hoveller i.
dünyayı kurtaran adam the man who saved the world i.
hayatı kurtarılan kişinin hayatını kurtaran kişiye duyduğu borç life debt i.
fidye verip kurtaran ransomer i.
can kurtaran simidi safetybuoy i.
(birini) fidye ile kurtaran ransomer i.
kurtaran kimse recoverer i.
fidye ödeyerek kurtaran kimse redeemer i.
rehinden kurtaran kimse redeemer i.
para verip kurtaran kimse redeemer i.
ipotekten kurtaran kimse redemptioner i.
borçtan kurtaran redemptive i.
(geçmişte) can kurtaran lineman [australia/new zealand] i.
kölelikten kurtaran kimse emancipator i.
esaretten kurtaran kimse emancipator i.
şüpheden kurtaran vindicator i.
insanları ülke dışına kaçırarak ölüm tehlikesinden kurtaran kimse scarlet pimpernel i.
kurtaran şey ridder i.
(beyni yıkanan kimseyi) kurtaran kimse deprogrammer i.
yakayı kurtaran kimse parrier i.
kölelikten kurtaran kimse freer i.
esaretten kurtaran kimse freer i.
kölelikten kurtaran kimse freer i.
esaretten kurtaran kimse freer i.
hayat kurtaran şey/kimse lifesaver i.
hayat kurtaran life saving s.
durumu kurtaran saving s.
vaziyeti kurtaran face-saving s.
hayat kurtaran life-saving s.
can kurtaran lifesaving s.
fidye ödeyerek kurtaran redeeming s.
rehinden kurtaran redeeming s.
para verip kurtaran redeeming s.
borçtan kurtaran redemptional s.
borçtan kurtaran redemptory s.
şüpheden kurtaran vindicative s.
şüpheden kurtaran vindicatory s.
sıkıntıdan kurtaran merciful s.
Idioms
bir şirketi zor durumdan kurtaran a white knight i.
durumu kurtaran şey a saving grace i.
durumu kurtaran iyi özellik a saving grace i.
kurtaran özellik redeeming feature i.
Law
duruşmaya kadar sanığı mahkemede hazır bulunma külfetinden kurtaran mahkeme kararı binding over i.
mücbir sebebin gerçekleşmesi durumunda kiracıyı kira ödemekten kurtaran sözleşme hükmü abatement clause i.
Insurance
malı kurtaran kişi salvor i.
Technical
can kurtaran simitleri için tutma yerleri holders for lifebuoys i.
lif ve dolgunun büyük bir bölümünü kurtaran bir kağıt makinesi save-all i.
Marine
hayat kurtaran kurallar life-saving rules i.
can kurtaran simidi safety buoy i.
Religious
günahlardan kurtaran redemptional s.
Military
gemi kurtaran dalgıç brövesi salvage class diver badge i.
Sport
takımı zor maçlarda kurtaran forvet oyuncu go-to i.
Slang
sörfçülerin hayatını kurtaran genç cankurtaran nipper i.