Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
kuzeyde
"kuzeyde"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
kuzeyde
north
zf.
"kuzeyde"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 30 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
güney afrika'da durban kentinden kuzeyde tugela nehrinin döküldüğü yere kadar olan sahil şeridi
dolphin coast
i.
2
Genel
gümüş kıyı, kuzeyde oporto'dan güneyde costa de lisboa'ya kadar uzanan portekiz sahil şeridi
costa de prata
i.
3
Genel
kuzeyde cedar key ile güneyde marco adası arasında, florida'nın batı kıyı şeridi
gulf coast
i.
4
Genel
italya'nın umbria ve toskanya'dan kuzeyde kalan kısımları
padania
i.
5
Genel
kaliforniya'nın santa clara vadisi'nde kuzeyde palo alto'dan güneyde san jose'ye uzanan alana yayılm
silicon valley
i.
6
Genel
(kuzeyde) arktik bölgelerde yaşamayan kimse
outsider [canada]
i.
7
Genel
özellikle kuzeyde veya yukarıda olan bir yeri gösteren söz öbeği
up
s.
8
Genel
kuzeyde meydana gelen veya yaşayan
northern
s.
9
Genel
kuzeyde olan
upper
s.
10
Genel
kuzeye/kuzeyde
up north
zf.
Phrasals
11
Öbek Fiiller
(kuzeyde/daha yüksek bir yerde) bir yeri ziyaret etmek
drop up (some place)
f.
12
Öbek Fiiller
birini daha yüksek veya kuzeyde bir yere götürmek
drive someone up
f.
13
Öbek Fiiller
kuzeyde bir yere hızlıca veya kısa süreliğine seyahat etmek
zip up
f.
14
Öbek Fiiller
bulunduğu yere göre kuzeyde kalan bir yere/evine davet etmek
ask up
f.
15
Öbek Fiiller
(daha kuzeyde bir yere) uçmak
fly up to (some place)
f.
16
Öbek Fiiller
uçakla (daha kuzeyde kalan bir yere) gitmek
fly up to (some place)
f.
Idioms
17
Deyim
kuzeyde hayat zor
it's grim up north [cliché]
expr.
Transportation
18
Ulaştırma
kışın kuzeyde yük vs. taşımak için kullanılan paletli bir traktör ve arkasına takılan kızaklı vagonlar
cat-train [canadian]
i.
19
Ulaştırma
kışın kuzeyde yük vs. taşımak için kullanılan paletli bir traktör ve arkasına takılan kızaklı vagonlar
cat-swing [canadian]
i.
Botanic
20
Botanik
kuzeyde ingiliz kolumbiyası ve ontario, güneyde kaliforniya ve colorado'ya uzanan bir coğrafyada yetişen ufak mavi ve beyaz çiçekli küçük bir bitki
maiden blue-eyed mary (collinsia parviflora)
i.
21
Botanik
kuzeyde ingiliz kolumbiyası ve ontario, güneyde kaliforniya ve colorado'ya uzanan bir coğrafyada yetişen ufak mavi ve beyaz çiçekli küçük bir bitki
small-flowered blue-eyed mary (collinsia parviflora)
i.
Social Sciences
22
Sosyal Bilimler
(kanada'da) en kuzeyde yaşayan yerli
northlander
i.
23
Sosyal Bilimler
(kanada'da) en kuzeyde ikamet eden kimse
northlander
i.
24
Sosyal Bilimler
kwakiutl yerlilerine ve daha kuzeyde yaşayan akraba kabilelere mensup kimse
kwakiutl
i.
Geography
25
Coğrafya
ege'deki iki yunan adası grubundan kuzeyde olanı
northern sporades
i.
26
Coğrafya
ege'deki iki yunan adası grubundan kuzeyde olanı
sporades
i.
27
Coğrafya
pusulada kuzeydoğudan bir derece daha kuzeyde olan yön
nebn (northeast by north)
i.
28
Coğrafya
orta bolivya'da doğup kuzeyde beni nehri ile birleşen bir nehir
mamoré
i.
29
Coğrafya
en kuzeyde bulunan
northmost
s.
Archaic
30
Eski Kullanım
kuzeyde yer alan bölge
norland
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of kuzeyde
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy