kuzeyde - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

kuzeyde



Bedeutungen von dem Begriff "kuzeyde" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
kuzeyde north adv.

Bedeutungen, die der Begriff "kuzeyde" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 30 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
güney afrika'da durban kentinden kuzeyde tugela nehrinin döküldüğü yere kadar olan sahil şeridi dolphin coast n.
gümüş kıyı, kuzeyde oporto'dan güneyde costa de lisboa'ya kadar uzanan portekiz sahil şeridi costa de prata n.
kuzeyde cedar key ile güneyde marco adası arasında, florida'nın batı kıyı şeridi gulf coast n.
italya'nın umbria ve toskanya'dan kuzeyde kalan kısımları padania n.
kaliforniya'nın santa clara vadisi'nde kuzeyde palo alto'dan güneyde san jose'ye uzanan alana yayılm silicon valley n.
(kuzeyde) arktik bölgelerde yaşamayan kimse outsider [canada] n.
özellikle kuzeyde veya yukarıda olan bir yeri gösteren söz öbeği up adj.
kuzeyde meydana gelen veya yaşayan northern adj.
kuzeyde olan upper adj.
kuzeye/kuzeyde up north adv.
Phrasals
(kuzeyde/daha yüksek bir yerde) bir yeri ziyaret etmek drop up (some place) v.
birini daha yüksek veya kuzeyde bir yere götürmek drive someone up v.
kuzeyde bir yere hızlıca veya kısa süreliğine seyahat etmek zip up v.
bulunduğu yere göre kuzeyde kalan bir yere/evine davet etmek ask up v.
(daha kuzeyde bir yere) uçmak fly up to (some place) v.
uçakla (daha kuzeyde kalan bir yere) gitmek fly up to (some place) v.
Idioms
kuzeyde hayat zor it's grim up north [cliché] expr.
Transportation
kışın kuzeyde yük vs. taşımak için kullanılan paletli bir traktör ve arkasına takılan kızaklı vagonlar cat-train [canadian] n.
kışın kuzeyde yük vs. taşımak için kullanılan paletli bir traktör ve arkasına takılan kızaklı vagonlar cat-swing [canadian] n.
Botanic
kuzeyde ingiliz kolumbiyası ve ontario, güneyde kaliforniya ve colorado'ya uzanan bir coğrafyada yetişen ufak mavi ve beyaz çiçekli küçük bir bitki maiden blue-eyed mary (collinsia parviflora) n.
kuzeyde ingiliz kolumbiyası ve ontario, güneyde kaliforniya ve colorado'ya uzanan bir coğrafyada yetişen ufak mavi ve beyaz çiçekli küçük bir bitki small-flowered blue-eyed mary (collinsia parviflora) n.
Social Sciences
(kanada'da) en kuzeyde yaşayan yerli northlander n.
(kanada'da) en kuzeyde ikamet eden kimse northlander n.
kwakiutl yerlilerine ve daha kuzeyde yaşayan akraba kabilelere mensup kimse kwakiutl n.
Geography
ege'deki iki yunan adası grubundan kuzeyde olanı northern sporades n.
ege'deki iki yunan adası grubundan kuzeyde olanı sporades n.
pusulada kuzeydoğudan bir derece daha kuzeyde olan yön nebn (northeast by north) n.
orta bolivya'da doğup kuzeyde beni nehri ile birleşen bir nehir mamoré n.
en kuzeyde bulunan northmost adj.
Archaic
kuzeyde yer alan bölge norland n.