kısıtlanmış - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kısıtlanmış



"kısıtlanmış" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 12 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kısıtlanmış restricted s.
kısıtlanmış captive s.
kısıtlanmış unemancipated s.
kısıtlanmış limited s.
kısıtlanmış tethered s.
kısıtlanmış fettered s.
Colloquial
kısıtlanmış tied down s.
kısıtlanmış boxed in s.
Trade/Economic
kısıtlanmış restricted s.
Law
kısıtlanmış interdicted s.
Computer
kısıtlanmış restricted s.
Archaic
kısıtlanmış abridged s.

"kısıtlanmış" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 26 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kısıtlanmış bölge limited area i.
kısıtlanmış yetki limited authority i.
kısıtlanmış materyalin listesi index i.
koşulları kısıtlanmış olan captive s.
çok kısıtlanmış hieratic s.
belirli talimatlarla yetkilendirip faaliyeti kısıtlanmış instructed s.
kısıtlanmış bir biçimde restrictedly zf.
Colloquial
özgürlüğü kısıtlanmış tied down s.
Idioms
özgürlüğü kısıtlanmış on a short lead [uk] expr.
özgürlüğü kısıtlanmış on a tight lead [uk] expr.
özgürlüğü kısıtlanmış ona a short leash expr.
Trade/Economic
kardan ayrılan kısıtlanmış yedekler reserves on retained earnings i.
tahsil önceliği kısıtlanmış tali kredi subordinated debt i.
Law
tahdit kanunu ile kısıtlanmış barred by the statute of limitation s.
Technical
dağıntısal kısıtlanmış dizgeler entropically confined systems i.
kısıtlanmış giriş restricted entry i.
kısıtlanmış çekme hindered contraction i.
Computer
kısıtlanmış/kabul edilmeyen blacklisted expr.
Telecom
kısıtlanmış modem degraded modem i.
tamamen kısıtlanmış genişleme completely restricted extension i.
Medical
enerjisi kısıtlanmış diyet energy-restricted diet i.
bağışıklığı kısıtlanmış immunocompromised s.
Food Engineering
kilo verme amaçlı enerjisi kısıtlanmış gıdalar foods intended for use in energy-restricted diets for weight reduction i.
Military
kısıtlanmış/sınırlanmış harekat durumu reduced operational status i.
kısıtlanmış harekat bölgesi restricted operating zone i.
Hunting
(avlanılabilecek hayvan türü) kısıtlanmış close s.