lack - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

lack

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"lack" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 46 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
lack i. yokluk
lack i. eksiklik
General
lack i. eksik olma
lack i. yetersizlik
lack i. yoksunluk
lack i. tümü ile olmama
lack i. mahrumiyet
lack i. noksan
lack i. ihtiyaç
lack i. gereksinme
lack i. eksik
lack i. eksiklik
lack i. gereksinim
lack i. noksanlık
lack i. olmayış
lack i. zaruret
lack i. azlık
lack i. kıtlık
lack i. yetersizlik
lack f. eksik olmak
lack f. olmamak
lack f. bulunmamak
lack f. yoksun kalmak
lack f. mahrum kalmak
lack f. yoksun olmak
lack f. -sizlik çekmek
lack f. -den yoksun olmak
lack f. ihtiyacı olmak
lack f. -e sahip olmamak
lack f. kıt olmak
lack f. az olmak
lack f. bulunmamak
lack f. noksan olmak
lack f. yetişmemek
lack f. yetmemek
lack f. eksik gelmek
lack f. noksan gelmek
lack f. yokluk çekmek
lack f. eksiklik çekmek
lack s. yetersiz
Technical
lack i. eksiklik
lack i. kifayet etmeme
lack i. olmayış
Aeronautic
lack i. eksiklik
Chemistry
lack i. lak
lack i. lak böceği tarafından salgılanan reçineli bir madde

"lack" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 267 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
lack of confidence i. güvensizlik
lack of attention i. dikkatsizlik
lack of work i. çok az iş/çalışma/emek
lack of water i. susuzluk
lack of thought i. fikirsizlik
General
lack of communication i. iletişim kopukluğu
lack of harmony i. geçimsizlik
lack of i. yoksunluk
lack of proportion i. oransızlık
lack of workers i. adamsızlık
lack of experience i. tecrübesizlik
lack of control i. başıboşluk
lack of suspicion i. kuşkusuzluk
lack of harmony i. uyumsuzluk
lack of grounds for legal action i. takipsizlik
lack of roads i. yolsuzluk
lack of food i. beslenme yetersizliği
lack of foresight i. basiretsizlik
lack of use i. kal olmuş
lack of taste i. tatsızlık
lack of nourishment i. besinsizlik
lack of inspection i. denetimsizlik
lack of adjustment i. ayarsızlık
lack of appetite for sex i. cinsel isteksizlik
lack of i. yokluk
lack of taste i. lezzetsizlik
lack of experience i. tecrübe eksikliği
lack of aim i. gayesizlik
lack of continuity i. devamsızlık
lack of courage i. cesaretsizlik
lack of education i. eğitimsizlik
lack of aim i. ereksizlik
lack of manners i. görgüsüzlük
lack of harmony i. ahenksizlik
lack of esteem i. itibarsızlık
lack of oil i. yağsızlık
lack of need i. gereksizlik
lack of experience i. acemilik
lack of interest i. alakasızlık
lack of zeal i. gayretsizlik
lack of condition i. hamlık
lack of employees i. adamsızlık
lack of understanding i. anlayışsızlık
lack of purpose i. amaçsızlık
lack of means i. çaresizlik
lack of money i. parasızlık
lack of understanding i. anlamazlık
lack of information i. bilgi eksikliği
lack of knowledge i. bilgi eksikliği
lack of nutrition i. yetersiz beslenme
lack of nutrition i. beslenme kifayetsizliği
lack of nutrition i. beslenme eksikliği
lack of nutrition i. beslenme yetersizliği
lack of a devotion to one´s country or family i. hamiyetsizlik
lack of sanitary conditions i. sağlığa elverişsizlik
lack of sanitary conditions i. sağlık şartlarının yetersizliği
lack of sanitary conditions i. sağlığa elverişsiz
lack of comprehension i. anlayışsızlık
lack of concentration i. konsantrasyon eksikliği
lack of energy i. rehavet
lack of energy i. uyuşukluk
lack of energy i. uyuklama
lack of confidence i. adem-i itimat
lack of self-respect i. haysiyetsizlik
lack of control i. denetim eksikliği
lack of inspection i. denetim eksikliği
lack of confidence i. güven eksikliği
lack of interest i. ilgisizlik
lack of attention i. dikkat eksikliği
lack of trust i. güven eksikliği
lack of necessity i. gereksizlik
lack of love i. sevgi eksikliği
lack of success i. muvaffakiyetsizlik
lack of sexual drive i. cinsel isteksizlik
lack of sexual drive i. cinsel soğukluk
lack of necessity i. lüzumsuzluk
lack of time i. vakit darlığı
lack of communication i. haberleşme eksikliği
lack of motivation i. motivasyon eksikliği
lack of unity i. birlik/bütünlük eksikliği/yoksunluğu
lack of capacity i. kapasite yetersizliği
lack of capacity i. kapasitesizlik
lack of capacity i. kapasite eksikliği
lack of knowledge i. bilgisizlik
lack of contentment i. hoşnutsuzluk
lack of contentment i. tatminsizlik
lack of time i. zaman yetersizliği
lack of training i. eğitim eksikliği
lack of communication i. iletişimsizlik
lack of i. mahrumiyet
lack of rain i. kuraklık
lack of rain i. yağmur eksikliği
lack of rain i. yağmursuzluk
lack of rain i. yağış eksikliği
lack of rain i. yağmur yokluğu
lack of expression i. ifade eksikliği
lack of self-confidence i. kendine güvensizlik
lack of self-confidence i. özgüvensizlik
lack of rainfall i. yağış azlığı
lack of water i. su kıtlığı
lack of water i. su yokluğu
lack of self-confidence i. özgüven eksikliği
lack or order i. başıbozukluk
lack of discipline i. başıbozukluk
lack of experience i. çaylaklık
lack of solution i. çözümsüzlük
lack of sleep i. uykusuzluk
lack of progress i. ilerleme eksikliği
lack of visibility i. görünürlük eksikliği
lack of appetite i. iştahsızlık
lack of efficacy i. tesirsizlik
lack of space i. yer sıkıntısı/darlığı
lack of commitment i. taahhütsüzlük
lack of time i. zaman sıkıntısı
lack of conviction i. inanç eksikliği/yokluğu
lack of conviction i. mahkumiyetin olmaması
lack of familiarity i. aşinalık eksikliği
lack/shortage of ski̇ll i. yetenek eksikliği
lack/shortage of ski̇ll i. beceriksizlik
lack/shortage of ski̇ll i. yeteneksizlik
lack of sample i. yetersiz numune
lack of necessity i. zorunluluğun olmaması
lack of satisfaction i. memnuniyetsizlik
lack of satisfaction i. tatminsizlik
lack of satisfaction i. tatmin olmama
lack of satisfaction i. tatmin eksikliği
lack of oversight i. dikkatsizlik
lack [obsolete] i. özlemek
lack of teamwork i. ekip çalışması eksikliği
lack of character i. karaktersizlik
lack of irony i. ironi eksikliği
lack of irony i. ironinin olmaması
lack of irony i. ironi olmaması
lack of ornamentation i. süssüzlük
lack of thought i. fikirsizlik
lack of transparency i. şeffaflık eksikliği/yoksunluğu
feel the lack of f. eksikliğini hissetmek
lack in understanding f. anlayışsız olmak
show a lack of respect for f. saygıda kusur etmek
show a total lack of comprehension f. tam bir anlayışsızlık göstermek
show a lack of comprehension f. anlayışsızlık göstermek
show a lack of comprehension f. anlayışssızlık sergilemek
show a lack of respect f. saygısızlık göstermek
throw out the case for lack of evidence f. delil yetersizliğinden davayı düşürmek
lack an owner f. sahibi olmamak
lack an owner f. sahipsiz olmak
lack an owner f. sahipsiz kalmak
lack integrity f. bütünlükten yoksun olmak
die from lack of air or oxygen f. havasızlıktan ölmek
lack vision f. vizyonu olmamak
lack vision f. vizyonsuz olmak
lack vision f. vizyondan yoksun olmak
lack something f. bir şeyin yokluğunu/eksikliğini çekmek
lack for something f. bir şeyin yokluğunu/eksikliğini çekmek
lack something f. bir şeyin eksikliğini duymak/hissetmek
lack for something f. bir şeyin eksikliğini duymak/hissetmek
be no lack f. eksiklik olmamak
lack consistency f. dikiş tutturamamak
for lack of ed. etkisizliğinden
through lack of ed. eksikliğinden dolayı
for lack of ed. yokluğundan
lack of ed. -sizlik
Phrasals
lack for f. -e ihtiyacı olmak
lack for f. '-in eksikliğini/yoksunluğunu çekmek
lack for f. '-in eksikliğini duymak/hissetmek
Phrases
lack thereof expr. bahsedilen şeyin tam tersinin olması veya eksik olması durumu
for lack of a better word expr. kelimenin tam anlamıyla
Colloquial
lok (lack of knowledge) i. bilgisizlik
for lack of a better word expr. nasıl desem
for lack of a better word expr. tabiri caizse
I find your lack of (something) disturbing expr. bence (bir şey) eksikliğin çok sinir bozucu
I find your lack of (something) disturbing expr. bence (bir şey) eksikliğin çok üzücü
I find your lack of (something) disturbing expr. (bir şey) eksikliğinden dolayı sana yazık
Idioms
close acquaintance causes lack of respect i. aşırı yakınlık saygısızlık doğurur
lack the courage of (one's) convictions f. düşündüklerini savunacak cesareti olmamak
lack the courage of (one's) convictions f. inandıklarının arkasında duracak cesareti olmamak
lack the courage of (one's) convictions f. inandığı gibi hareket edememek
lack the courage of (one's) convictions f. doğru bildiği gibi hareket edememek
lack endurance f. dayanacak gücü kalmamak
lack the courage of (one's) convictions f. inandığı gibi hareket edememek
lack the courage of (one's) convictions f. doğru bildiği şekilde davranamamak
lack the courage of (one's) convictions f. inançları doğrultusunda hareket edecek cesareti olmamak
lack the courage of (one's) convictions f. düşüncelerinin arkasında duramamak
lack the courage of (one's) convictions f. ilkelerine göre hareket edecek cesaretten yoksun olmak
have/lack the courage of your convictions f. ilkelerine göre hareket etme cesaretine sahip olmak/olmamak
have/lack the courage of your convictions f. düşüncelerinin arkasında durmak/durmamak
have/lack the courage of your convictions f. inançlarına göre hareket etme cesaretine sahip olmak/olmamak
have/lack the courage of your convictions f. inançları doğrultusunda sorumluluk alma/elini taşın altına koyma cesareti göstermek/gösterememek
not for (a) lack of trying expr. o kadar çabaya rağmen
not for (a) lack of trying expr. o kadar uğraşmasına rağmen
not for (a) lack of trying expr. yine de çok uğraştı/çaba harcadı
not for (a) lack of trying expr. yine de iyi çabaladı
not for (a) lack of trying expr. çok çabalamadı değil
Trade/Economic
lack of business i. iş darlığı
lack of qualified personnel i. kalifiye eleman sıkıntısı
lack of qualified personnel i. kalifiye eleman eksikliği
lack of resources i. kaynak yetersizliği
lack of money i. para darlığı
lack of competition i. rekabet eksikliği
lack of competition i. rekabet yokluğu
lack of funding i. sermaye yokluğu
lack of funding i. sermaye eksikliği
lack of competition i. tekelcilik
lack of demand i. talep yetersizliği
lack of demand i. talep eksikliği
lack of conformity i. uygunluk eksikliği
lack of qualified personnel i. vasıflı eleman sıkıntısı
lack of qualified personnel i. vasıflı eleman eksikliği
lack of conformity i. uygunsuzluk
due to lack of assets expr. varlık yokluğu nedeniyle
Law
lack of success i. başarı eksikliği
unconditional release on lack of evidence i. delil yetersizliğinden şartsız tahliye
lack of evidence i. delil yetersizliği
decision of lack of jurisdiction i. görevsizlik kararı
lack of competence i. görevsizlik
lack of jurisdiction i. görevsizlik
lack of evidence i. kanıt yetersizliği
lack of evidence i. kanıt eksikliği
lack of evidence i. kanıt noksanlığı
lack of consent i. rıza yokluğu
lack of assent i. rıza yokluğu
lack of competency i. vazifeli olmama
lack of venue i. yetkisizlik
reason of lack of venue i. yetkisizlik nedeni
lack of jurisdiction i. yetkisizlik
lack of capacity to sue i. husumet yokluğu
lack of capacity i. ehliyet eksikliği
lack of capacity i. ehliyetsizlik
show a lack of mutual assent f. muvafakatsizlik göstermek
Politics
lack of majority i. çoğunluğun sağlanamaması
lack of confidence i. güven eksikliği
lack of majority i. herhangi bir oylamada çoğunluğun sağlanamaması
Technical
lack of maintenance i. bakım eksikliği
lack of style i. biçim yetersizliği
lack of stability i. denge yetersizliği
lack of hardware i. donanım yetersizliği
lack of equipment i. donanım yetersizliği
lack of fusion i. ergime noksanlığı
lack of equipment i. ekipman yetersizliği
lack of hardware i. ekipman yetersizliği
lack of coordination i. eşgüdüm eksikliği
lack of energy i. enerji azlığı
lack of penetration i. kıvamlılık yetersizliği
lack of oxygen i. oksijen eksikliği
lack of equipment i. teknik yetersizlik
lack of hardware i. teknik yetersizlik
lack of data i. veri eksikliği
lack of lubrication i. yağlama kesilmesi
lack of lubrication i. yağlama olmaması
lack of oil i. yağlama yağı yetersizliği
lack of fusion i. yetersiz ergime
Electric
lack of current i. elektrik akımı yetersizliği
Automotive
lack of parallelism i. paralellikten yoksun
lack of lubrication i. yağlama yetersizliği
Medical
lack of movement i. hareket yitimi
severe salt loss from lack of mineralocorticoid activity i. mineralokortikoid eksikliğine bağlı ciddi tuz kaybı
lack of fingerprints i. parmak izi yokluğu
lack of surfactant i. surfaktan eksikliği
lack of compliance i. uyum eksikliği
lack of vitamins i. vitaminsizlik
lack of lubrication i. yeterli ıslanmanın olmaması
Psychology
sense of lack of control i. kontrol edememe korkusu
Pathology
lack of coordination i. koordinasyon eksikliği
Biology
lack of dominance i. eksik baskınlık
Education
lack of education i. eğitim eksikliği
Meteorology
lack of rainfall i. yağış yetersizliği
Military
lack adequate mobility i. yeterli hareket yeteneği eksikliği