Geçmiş

locker

"locker" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 19 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	locker i.	kilitli dolap (soyunma odasında/okul koridorunda)
2	Genel	locker i.	kilitli dolap
3	Genel	locker i.	mağaza
4	Genel	locker i.	malzeme dolabı
5	Genel	locker i.	göz
6	Genel	locker i.	kilitleyen kimse
7	Genel	locker i.	kilitleyen
8	Genel	locker i.	dolap
9	Genel	locker i.	kilitli çekmece
10	Genel	locker i.	ambar
Technical
11	Teknik	locker i.	kilitleyen
Marine
12	Denizcilik	locker i.	ambar
13	Denizcilik	locker i.	dolap
14	Denizcilik	locker i.	fenerlik
15	Denizcilik	locker i.	gemi kamaralarındaki kilitli kutu ya da dolap
16	Denizcilik	locker i.	portuç
Gastronomy
17	Mutfak	locker i.	derin donduruculu bölme
Sport
18	Spor	locker i.	soyunma dolabı
Music
19	Müzik	locker i.	dijital müzik dosyalarını bulut tabanlı depolayan bir çevrimiçi hizmet

"locker" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 79 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	locker room i.	sporcuların elbiselerini bıraktığı dolaplı oda
2	Genel	locker room i.	soyunma odası
3	Genel	locker room i.	dolaplı sporcu odası
4	Genel	locker rooms i.	soyunma odaları
5	Genel	locker room i.	soyunma giyinme odası
6	Genel	meat locker i.	et saklanan yer
7	Genel	storage locker i.	saklama dolabı
8	Genel	storage locker i.	depo
9	Genel	locker combo i.	dolap kilidi şifresi
10	Genel	locker combination i.	dolap kilidi şifresi
11	Genel	student locker i.	öğrenci dolabı
12	Genel	end up in davy jones's locker f.	denizin dibini boylamak
13	Genel	locker-room s.	soyunma odasıyla ilgili
14	Genel	locker-room s.	soyunma odasında bulunan
15	Genel	locker-room s.	soyunma odasına uygun
16	Genel	locker-room s.	açık saçık
17	Genel	locker-room s.	seksle ilgili
18	Genel	locker-room s.	yavan
19	Genel	locker-room s.	nezaketsiz
Colloquial
20	Konuşma Dili	locker-room humor i.	kaba mizah
21	Konuşma Dili	locker-room humor i.	terbiyesiz şaka
22	Konuşma Dili	locker-room humor i.	müstehcen şaka
23	Konuşma Dili	locker-room humor i.	belden aşağı şaka
24	Konuşma Dili	locker-room humor i.	bel altı mizah
25	Konuşma Dili	one shot in (one's) locker [old-fashioned] i.	(birinin) son şansı/fırsatı
26	Konuşma Dili	one shot in (one's) locker [old-fashioned] i.	(birinin) tek atımlık/son kurşunu
27	Konuşma Dili	one shot in your locker i.	son şansın/fırsatın
28	Konuşma Dili	one shot in your locker i.	tek atımlık/son kurşunun
Idioms
29	Deyim	a shot in the locker i.	son bir şans/fırsat
30	Deyim	a shot in the locker i.	daha tek atımlık kurşunu olma
31	Deyim	a shot in the locker i.	atacak kurşunu olma
32	Deyim	davy jones's locker i.	denizde ölenlerin mezarı
33	Deyim	davy jones's locker i.	deniz tabanı
34	Deyim	locker-room jokes i.	(erkek erkeğe yapılan) bel altı şakalar
35	Deyim	go to davy jones's locker f.	denizin dibini boylamak
36	Deyim	send someone to the locker room f.	oyuncuyu kenara almak
37	Deyim	send someone to the locker room f.	oyuncuyu soyunma odasına göndermek
38	Deyim	not have a shot in (one's) locker [obsolete] f.	cebinde metelik olmamak
39	Deyim	not have a shot in (one's) locker [obsolete] f.	hiç şansı olmamak
40	Deyim	not have a shot in (one's) locker [obsolete] f.	hiçbir kaynağı/dayanağı olmamak
41	Deyim	not have a shot in (one's) locker [obsolete] f.	çaresiz olmak
42	Deyim	not have a shot in (one's) locker [obsolete] f.	beş parasız olmak
43	Deyim	gone to davy jones's locker s.	denizin dibini boylamış
44	Deyim	gone to davy jones's locker s.	gemiden denize atılmış
45	Deyim	not a shot in the locker expr.	cepte metelik yok
46	Deyim	davy jones's locker expr.	denizin dibi
47	Deyim	not a shot in your locker [uk] expr.	cebinde metelik yok
48	Deyim	not a shot in your locker [uk] expr.	hiç şansı yok
Speaking
49	Konuşma	there is not a shot in my locker expr.	on param yok
Industry
50	Sanayi	locker [uk] i.	(birleşik krallık'ta) antrepodan sorumlu gümrük çalışanı
Technical
51	Teknik	automatic baggage locker i.	otomatik bagaj muhafaza yeri
52	Teknik	keypad locker i.	tuş kilidi
53	Teknik	chain locker i.	zincir dolabı
54	Teknik	chain locker i.	zincirlik
Textile
55	Tekstil	clasp locker i.	fermuar
Furniture
56	Mobilya	locker [dialect] i.	çamaşır dolabı
Aeronautic
57	Havacılık	automatic baggage locker i.	otomatik bagaj muhafaza yeri
58	Havacılık	overhead locker i.	uçaklarda üstte çanta koyulan dolapçık
Marine
59	Denizcilik	davy jones's locker i.	denizin dibi için kullanılan denizci argosu
60	Denizcilik	locker clench i.	hırca mapası
61	Denizcilik	boatswain's locker i.	porsun ambarı
62	Denizcilik	boatswain's locker i.	porsun dolabı
63	Denizcilik	chain locker i.	zincir dolabı
64	Denizcilik	davy jones' locker i.	okyanusun dibi
65	Denizcilik	shot locker i.	içerisinde havan toplarının yer aldığı kalın çerçeveli hazne
Military
66	Askeri	arms locker i.	silah dolabı
Hunting
67	Silah/Atıcılık	shot locker i.	topların muhafaza edildiği alan
Sport
68	Spor	send someone to the locker room f.	oyuncuyu soyunma odasına yollamak
Slang
69	Argo	hurt locker i.	çileli/acı dolu dönem veya yer
70	Argo	locker room talk i.	bel altı konuşma/sohbet
71	Argo	locker room talk i.	kaba saba konuşma/sohbet
72	Argo	locker room talk i.	açık saçık konuşma/sohbet
73	Argo	locker room talk i.	terbiyesizce konuşma/sohbet
74	Argo	locker room talk i.	seks/cinsel içerikli konuşma/sohbet
75	Argo	locker room talk i.	müstehcen konuşma/sohbet
76	Argo	locker room talk i.	edepsizce konuşma/sohbet
77	Argo	locker-room talk i.	bel altı mizah/espri
78	Argo	locker-room talk i.	açık saçık mizah/espri
79	Argo	locker-room talk i.	seks/cinsel içerikli mizah/espri