of (one's) life

"of (one's) life" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Colloquial
1	Konuşma Dili	of (one's) life expr.	hayatının

"of (one's) life" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 99 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	the bane of one's life i.	baş belası
2	Genel	the bane of one's life i.	başının derdi
3	Genel	one's view of life i.	hayata bakışı
4	Genel	love of one's life i.	hayatının aşkı
5	Genel	one's general philosophy of life i.	dünya görüşü
6	Genel	the shock of one's life i.	hayatının şoku
7	Genel	the term of one's life to expire f.	eceli gelmek
8	Genel	have the time of one's life f.	eğlenceli vakit geçirmek
9	Genel	improve one's quality of life f.	yaşam kalitesini artırmak
10	Genel	spend half of one's life in something f.	hayatının yarısını bir şeye/bir yerde harcamak
11	Genel	spend half of one's life in something f.	hayatının yarısını bir şeyle geçirmek
12	Genel	improve one's quality of life f.	yaşam kalitesini yükseltmek
13	Genel	need professional care for the rest of one's life f.	hayatının geri kalan kısmında profesyonel bakıma ihtiyaç duymak
14	Genel	be paralyzed from the waist down for the rest of one's life f.	hayatının geri kalanı boyunca belden aşağısı felç olarak kalmak
15	Genel	in the early prime of one's life zf.	gençliğin ateşli çağında
16	Genel	at the cost of one's life zf.	hayatı pahasına
17	Genel	at the cost of one's life zf.	kanı pahasına
18	Genel	at the risk of one's life zf.	canı pahasına
19	Genel	for the rest of one's life zf.	ömrünün geri kalanında
20	Genel	for the remainder of one's life zf.	ömrünün geri kalanında
21	Genel	at the cost of one's own life zf.	kendi hayatı pahasına
22	Genel	at the cost of one's life zf.	canı pahasına
23	Genel	at the cost of one's own life zf.	kendi canı pahasına
24	Genel	at the risk of one's life zf.	hayatı pahasına
25	Genel	at the risk of one's life zf.	hayatını tehlikeye atarak
Phrases
26	İfadeler	in the twilight of one's life zf.	ömrünün sonbaharında
Colloquial
27	Konuşma Dili	the fright of (one's) life i.	(birinin) hayatının korkusu
28	Konuşma Dili	the fright of (one's) life i.	(birinin) hayatının şoku
29	Konuşma Dili	the fright of (one's) life i.	(birinin) hayatının şaşkınlığı
30	Konuşma Dili	find the love of one’s life f.	hayatının aşkını bulmak
Idioms
31	Deyim	the bane of one's life i.	baş belası
32	Deyim	the bane of one's life i.	başının belası
33	Deyim	one's way of life i.	birinin hayat tarzı
34	Deyim	one's way of life i.	birinin yaşam biçimi/tarzı
35	Deyim	the light of (one's) life i.	(birinin) hayatının ışığı
36	Deyim	the light of (one's) life i.	(birinin) yaşam ışığı
37	Deyim	the light of (one's) life i.	(birinin) yaşam kaynağı
38	Deyim	the time of (one's) life i.	hayatının en eğlenceli/heyecanlı/keyifli zamanı
39	Deyim	the time of (one's) life i.	çok eğlenceli/keyifli zaman
40	Deyim	time of one's life i.	hayatının en eğlenceli vakti/zamanı
41	Deyim	time of one's life i.	hayatının en keyifli vakti/zamanı
42	Deyim	fit into one's way of life f.	birisinin hayat tarzına uymak
43	Deyim	give one the shock of one's life f.	birine hayatının şokunu yaşatmak
44	Deyim	have the time of one's life f.	hayatını yaşamak
45	Deyim	get the shock of one's life f.	hayatının şokunu yaşamak
46	Deyim	have one's name inscribed in the book of life f.	hakk'ın rahmetine kavuşmak
47	Deyim	have the shock of one's life f.	hayatının şokunu yaşamak
48	Deyim	have one's name inscribed in the book of life f.	ölmek
49	Deyim	be beaten to within an inch of one's life f.	öldüresiye dayak yemek
50	Deyim	be scared out of one's life f.	ödü patlamak
51	Deyim	be scared out of one's life f.	ödü kopmak
52	Deyim	have one's name inscribed in the book of life f.	rahmetli olmak
53	Deyim	have one's name inscribed in the book of life f.	vefat etmek
54	Deyim	go in fear of (one's) life f.	sürekli (kendi) hayatından korkmak
55	Deyim	go in fear of (one's) life f.	sürekli (kendi) hayatından endişe etmek
56	Deyim	go in fear of (one's) life f.	sürekli öldürülmekten korkmak
57	Deyim	go in fear of (one's) life f.	öldürülme korkusuyla yaşamak
58	Deyim	go in fear of (one's) life f.	ölüm korkusuyla yaşamak
59	Deyim	go in fear of (one's) life f.	can korkusuyla yaşamak
60	Deyim	go in fear of (one's) life f.	sürekli canından korkmak
61	Deyim	go in fear of (one's) life f.	sürekli canının tehlikede olduğundan korkmak
62	Deyim	get the fright of (one's) life f.	hayatının korkusunu yaşamak
63	Deyim	get the fright of (one's) life f.	hayatının şokunu yaşamak
64	Deyim	get the fright of (one's) life f.	hayatının şaşkınlığını yaşamak
65	Deyim	get the fright of (one's) life f.	aklı çıkmak
66	Deyim	receive the fright of (one's) life f.	hayatının korkusunu yaşamak
67	Deyim	receive the fright of (one's) life f.	hayatının şokunu yaşamak
68	Deyim	receive the fright of (one's) life f.	hayatının şaşkınlığını yaşamak
69	Deyim	receive the fright of (one's) life f.	aklı çıkmak
70	Deyim	get the fright of (one's) life f.	ödü kopmak
71	Deyim	get fright of one's life f.	ödü patlamak
72	Deyim	be in fear of one's life f.	öldürülmekten korkmak
73	Deyim	be in fear of one's life f.	öldürülme korkusuyla yaşamak
74	Deyim	be in fear of one's life f.	canının tehlikede olduğundan korkmak
75	Deyim	be in fear of one's life f.	can korkusuyla yaşamak
76	Deyim	be in fear of one's life f.	hayatının tehlikede olduğundan korkmak
77	Deyim	go in fear of one's life f.	öldürülmekten korkmak
78	Deyim	go in fear of one's life f.	öldürülme korkusuyla yaşamak
79	Deyim	go in fear of one's life f.	canının tehlikede olduğundan korkmak
80	Deyim	go in fear of one's life f.	can korkusuyla yaşamak
81	Deyim	go in fear of one's life f.	hayatının tehlikede olduğundan korkmak
82	Deyim	spend the rest of (one's) life f.	hayatının kalanını geçirmek
83	Deyim	spend the rest of (one's) life f.	hayatının kalan kısmını geçirmek
84	Deyim	spend the rest of (one's) life f.	ömrünün/hayatının geri kalanını geçirmek
85	Deyim	be the light of (one's) life f.	(birinin) hayatının ışığı olmak
86	Deyim	be the light of (one's) life f.	(birinin) yaşam kaynağı olmak
87	Deyim	beat (one) to within an inch of (one's) life f.	(birini) eşek sudan gelinceye kadar dövmek
88	Deyim	beat (one) to within an inch of (one's) life f.	(birini) fena halde benzetmek
89	Deyim	beat (one) to within an inch of (one's) life f.	(birinin) pestilini çıkarmak
90	Deyim	beat (one) to within an inch of (one's) life f.	(birini) öldüresiye dövmek
91	Deyim	beat (one) to within an inch of (one's) life f.	(birini) gebertmek
92	Deyim	live out (the rest of) (one's) life f.	(son günlerini) bir şey yaparak ya da bir yerde geçirmek
93	Deyim	live out (the rest of) (one's) life f.	(kalan ömrünü) bir yerde ya da bir şey yaparak geçirmek
94	Deyim	make something of (one's) life f.	hayatında başarılı olmak
95	Deyim	make something of (one's) life f.	hayatında başarıyı elde etmek
96	Deyim	make something of (one's) life f.	hayatında bir yere gelmek
97	Deyim	within an inch of one's life expr.	ölümüne ramak kalmış
98	Deyim	at (one's) time of life expr.	(birinin) yaşında
Speaking
99	Konuşma	the love of one's life expr.	hayatının aşkı