Geçmiş

open with

"open with" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Phrasals
1	Öbek Fiiller	open with f.	-ile açmak/açılmak
Computer
2	Bilgisayar	open with expr.	birlikte aç

"open with" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 100 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	curio stand with open shelves i.	etajer
2	Genel	welcome someone with open arms f.	birini çok sıcak bir şekilde karşılamak
3	Genel	receive with open arms f.	kucak açmak
4	Genel	welcome with open arms f.	bağrına basmak
5	Genel	be open-mouthed with amazement f.	parmak ısırmak
6	Genel	be open-mouthed with amazement f.	parmağı ağzında kalmak
7	Genel	leave (someone) open-mouthed with astonishment f.	parmak ısırtmak
8	Genel	sleep with one eye open f.	tek gözü açık uyumak
9	Genel	sleep with one eye open f.	bir gözü açık uyumak
10	Genel	open the door with a key f.	kapıyı anahtarla açmak
11	Genel	with one's shirt wide open zf.	göğüs bağır açık
Phrasals
12	Öbek Fiiller	open with (someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) açmak
13	Öbek Fiiller	open with (someone or something) f.	açılışı (biriyle/bir şeyle) yapmak
14	Öbek Fiiller	open with (someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) giriş yapmak
15	Öbek Fiiller	open with (someone or something) f.	girişi (biriyle/bir şeyle) yapmak
16	Öbek Fiiller	open with (someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) başlamak
17	Öbek Fiiller	welcome (something) with open arms f.	(bir şeye) kucak açmak
18	Öbek Fiiller	welcome (something) with open arms f.	(bir şeyi) hevesle karşılamak
19	Öbek Fiiller	welcome (something) with open arms f.	(bir şeyi) mutlulukla/sevinçle karşılamak
20	Öbek Fiiller	welcome (something) with open arms f.	(bir şeyi) hoşnutlukla/memnuniyetle karşılamak
Phrases
21	İfadeler	with one's shirt open expr.	bağrı açık
22	İfadeler	listen with an open heart expr.	tüm kalbinizle kulak verin
Colloquial
23	Konuşma Dili	be open with f.	-e açık olmak
24	Konuşma Dili	be open with f.	ile açıkça konuşmak
25	Konuşma Dili	be open with f.	'-den bir şey gizlememek/saklamamak
26	Konuşma Dili	with an open hand expr.	bonkörce
27	Konuşma Dili	with an open hand expr.	cömertçe
28	Konuşma Dili	with an open hand expr.	eli açık bir biçimde
Idioms
29	Deyim	welcome someone with open arms f.	birisini içtenlikle misafir etmek
30	Deyim	welcome somebody with open arms f.	birini çok sıcak bir şekilde karşılamak
31	Deyim	greet with open arms f.	birini çok sıcak bir şekilde karşılamak
32	Deyim	welcome someone with open arms f.	birini dostça karşılamak
33	Deyim	receive someone with open arms f.	birini dostça karşılamak
34	Deyim	receive someone with open arms f.	birisini içtenlikle misafir etmek
35	Deyim	greet somebody with open arms f.	birini çok sıcak bir şekilde karşılamak
36	Deyim	be open with (one) f.	(birine) dürüst davranmak
37	Deyim	be open with (one) f.	(birine) açık olmak
38	Deyim	be open with (one) f.	(birine) karşı dürüst davranmak
39	Deyim	be open with (one) f.	(birine) karşı açık olmak
40	Deyim	be open with (one) f.	(birinden) hiçbir şey saklamamak
41	Deyim	come out in the open with f.	ile belirmek
42	Deyim	come out in the open with f.	ile ortaya çıkmak
43	Deyim	come out in the open with f.	ile maskesi düşmek
44	Deyim	come out in the open with f.	ile (gizlendiği yerden) açığa çıkmak
45	Deyim	come out in the open with (something) f.	(bir şeyle, haberle) ortaya çıkmak
46	Deyim	come out in the open with (something) f.	(bir şeyle, haberle) gizlendiği yerden açığa çıkmak
47	Deyim	come out in the open with (something) f.	(bir şeyle, haberle) suskunluğunu bozmak
48	Deyim	come out in the open with something f.	bir şeyle, haberle ortaya çıkmak
49	Deyim	come out in the open with something f.	bir şeyle, haberle gizlendiği yerden açığa çıkmak
50	Deyim	come out in the open with something f.	bir şeyle, haberle suskunluğunu bozmak
51	Deyim	come out into the open with something f.	bir şeyle, haberle ortaya çıkmak
52	Deyim	come out into the open with something f.	bir şeyle, haberle gizlendiği yerden açığa çıkmak
53	Deyim	come out into the open with something f.	bir şeyle, haberle suskunluğunu bozmak
54	Deyim	greet (someone or something) with open arms f.	(birini/bir şeyi) birini çok sıcak bir şekilde karşılamak
55	Deyim	greet (someone or something) with open arms f.	(birini/bir şeyi) kollarını açarak karşılamak
56	Deyim	greet (someone or something) with open arms f.	(birini/bir şeyi) sevinçle karşılamak
57	Deyim	greet (something) with open arms f.	(bir şeyi) iyi karşılamak
58	Deyim	greet (something) with open arms f.	(bir şeyi) mutlulukla karşılamak
59	Deyim	open a conversation (with one) f.	(biriyle) bir muhabbet açmak
60	Deyim	open a conversation (with one) f.	(biriyle) bir sohbet başlatmak
61	Deyim	open a conversation (with one) f.	(biriyle) sohbet etmek
62	Deyim	open a conversation (with one) f.	(biriyle) sohbet etmeye başlamak
63	Deyim	receive (someone) with open arms f.	(birine) kucak açmak
64	Deyim	receive (someone) with open arms f.	(birini) kollarını açarak karşılamak
65	Deyim	receive (something) with open arms f.	(bir şeyi) sıcak karşılamak
66	Deyim	receive (something) with open arms f.	(bir şeyi) mutlulukla/memnuniyetle karşılamak
67	Deyim	receive (something) with open arms f.	(bir şeyi) coşkuyla/hevesle karşılamak
68	Deyim	with one's eyes open expr.	bile bile
69	Deyim	with open arms expr.	canıyürekten
70	Deyim	with open arms expr.	candan ve coşkuyla
71	Deyim	with open arms expr.	candan
72	Deyim	with open arms expr.	dostça
73	Deyim	with one's eyes wide open expr.	gözlerini dört açarak
74	Deyim	with one's eyes open expr.	her şeyi bilerek
75	Deyim	with one's eyes open expr.	göz göre göre
76	Deyim	with open arms expr.	içtenlikle
77	Deyim	with open arms expr.	kollarını açıp kucaklayarak
78	Deyim	with open arms expr.	memnuniyetle
79	Deyim	with one's eyes wide open expr.	son derece dikkatli
80	Deyim	with open arms expr.	seve seve
81	Deyim	with one's eyes open expr.	tüm sonuçları bilerek
82	Deyim	with one's eyes wide open expr.	tüm dikkatiyle
83	Deyim	with eyes open expr.	bile bile
84	Deyim	with eyes open expr.	göz göre göre
85	Deyim	with eyes open expr.	gözlerini dört açarak
86	Deyim	with eyes open expr.	her şeyi bilerek
87	Deyim	with eyes open expr.	son derece dikkatli
88	Deyim	with eyes open expr.	tüm sonuçları bilerek
89	Deyim	with eyes open expr.	tüm dikkatiyle
90	Deyim	with your eyes open expr.	bile bile
91	Deyim	with your eyes open expr.	göz göre göre
92	Deyim	with your eyes open expr.	her şeyi bilerek
93	Deyim	with your eyes open expr.	tüm sonuçları bilerek
Trade/Economic
94	Ticaret/Ekonomi	open an account (with a shop) f.	(bir dükkanda) hesap açmak
Technical
95	Teknik	open-circuit self-contained diving apparatus for use with compressed nitrox and oxygen i.	basınçlı azot ve oksijenle kullanılan açık devre kendi kendine yeterli dalma aparatı
96	Teknik	open throat tools with fixed dies i.	sabit dişli açık ağız aletler
97	Teknik	with open end loops s.	açık uçlu ilmikli
Computer
98	Bilgisayar	open with control panel expr.	denetim masası ile aç
Construction
99	İnşaat	prefabricated reinforced components of lightweight concrete with open structure i.	boşluklu yapılı prefabrik donatılı hafif beton bileşenler
Gastronomy
100	Mutfak	grill restaurant with an open fire pit in the middle i.	ocakbaşı