Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
touch of
"touch of"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Phrasals
1
Öbek Fiiller
touch of
expr.
hafif
2
Öbek Fiiller
touch of
expr.
az
3
Öbek Fiiller
touch of
expr.
biraz
4
Öbek Fiiller
touch of
expr.
azıcık
"touch of"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 153 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
the sense of touch
i.
lamise
2
Genel
touch of the sun
i.
güneş çarpması
3
Genel
sense of touch
i.
dokunum
4
Genel
touch of the sun
i.
güneşe fazla maruz kalmaktan kaynaklanan hastalık ve halsizlik hissi
5
Genel
sense of touch
i.
dokunma duyusu
6
Genel
a touch of hope for low-incomers
i.
dar gelirliye umut kapısı
7
Genel
touch of my tongue
i.
dilimin dokunuşu
8
Genel
touch of madness
i.
delilik dokunuşu
9
Genel
not to touch a hair of someone's head
f.
kılına dokunmamak
10
Genel
be out of touch with
f.
ile temasta bulunmamak
11
Genel
be out of touch with
f.
iletişim içinde olmamak
12
Genel
be out of touch
f.
dünyada olup bitenlerden haberi olmamak
13
Genel
be out of touch with
f.
habersiz olmak
14
Genel
be tinged with a touch of blue
f.
maviye çalmak
15
Genel
be out of touch with
f.
yeni gelişmeler hakkında bilgisi olmamak
16
Genel
touch on the significance of something
f.
önemine değinmek
17
Genel
touch upon the significance of something
f.
önemine değinmek
18
Genel
fall out of touch with
f.
-ile irtibatı kaybetmek
19
Genel
fall out of touch with
f.
-ile irtibatı yitirmek
20
Genel
remain within touch distance of somebody
f.
birinin temas mesafesinde kalmak
21
Genel
out of touch
s.
bilgisi yok
22
Genel
out of touch
s.
başkalarının endişelerini anlayamayan
23
Genel
out of touch
s.
başkalarının çektiği zorlukları anlayamayan
24
Genel
out of touch
s.
ulaşılamayan
25
Genel
out-of-touch
s.
son gelişmelerden habersiz olan
26
Genel
out-of-touch
s.
tuzu kuru olan
27
Genel
out-of-touch
s.
halden anlamayan
Phrases
28
İfadeler
at the touch of a button
zf.
bir tuşa/düğmeye basarak yapılacak kadar kolay
29
İfadeler
at the touch of a button
zf.
(sadece) bir tuşa/düğmeye basarak/tıklayarak
30
İfadeler
the touch of my tongue
expr.
dilimin dokunuşu
Colloquial
31
Konuşma Dili
touch of god
i.
tanrı'nın dokunuşu
32
Konuşma Dili
a touch of (something)
i.
azıcık (bir şey)
33
Konuşma Dili
a touch of (something)
i.
az miktarda (bir şey)
34
Konuşma Dili
a touch of (something)
i.
bir tutam (bir şey)
35
Konuşma Dili
a touch of (something)
i.
ufacık/küçücük (bir şey)
36
Konuşma Dili
a touch of (something)
i.
birazcık (bir şey)
37
Konuşma Dili
a touch of (something)
i.
bir parça (bir şey)
38
Konuşma Dili
a touch of (something)
i.
bir nebze (bir şey)
39
Konuşma Dili
a touch of (something)
i.
hafif (bir şey/hastalık, kırgınlık)
40
Konuşma Dili
a touch of (something)
i.
ciddi olmayan (bir şey/hastalık, kırgınlık)
41
Konuşma Dili
touch of something
i.
hafif bir hastalık, kırgınlık, rahatsızlık
42
Konuşma Dili
touch of something
i.
ciddi olmayan bir hastalık, kırgınlık, rahatsızlık
43
Konuşma Dili
touch of something
i.
azıcık bir şey
44
Konuşma Dili
touch of something
i.
birazcık bir şey
45
Konuşma Dili
touch of something
i.
bir parça bir şey
46
Konuşma Dili
touch of something
i.
küçük bir parça bir şey
47
Konuşma Dili
out of touch
s.
iletişimi yok
48
Konuşma Dili
out of touch
s.
iletişimi olmayan
49
Konuşma Dili
out of touch
s.
irtibatı yok
50
Konuşma Dili
out of touch
s.
irtibatı olmayan
51
Konuşma Dili
out of touch
s.
irtibatı/iletişimi kopmuş
52
Konuşma Dili
out of touch
s.
haberdar olmayan
53
Konuşma Dili
out of touch
s.
bağlantısı yok
54
Konuşma Dili
out of touch
s.
bağlantısı olmayan
55
Konuşma Dili
out of touch
s.
teması yok
56
Konuşma Dili
out of touch
s.
temasta olmayan
57
Konuşma Dili
out of touch
s.
görüşmeyen
58
Konuşma Dili
out of touch
s.
güncel trendlere/tarzlara/tavırlara uymayan
59
Konuşma Dili
out of touch
s.
mevcut trendlerden/tarzlardan/yaklaşımlardan haberdar olmayan
60
Konuşma Dili
out of touch
s.
günümüz trendleriyle/tarzlarıyla/tutumlarıyla alakası olmayan
61
Konuşma Dili
out of touch
s.
güncel trendlerden/tarzlardan/yaklaşımlardan uzak olan
62
Konuşma Dili
out of touch
s.
güncel trendleri/tarzları/yaklaşımları kabul etmeyen
63
Konuşma Dili
out of touch
s.
güncel trendlerle/tarzlarla/tutumlarla ilgisi olmayan
64
Konuşma Dili
out of touch
s.
güncel trendleri/tarzları/tutumları yakalayamayan
65
Konuşma Dili
out of touch
s.
güncel trendlerle/tarzlarla/tutumlarla bağlantısı olmayan
66
Konuşma Dili
out of touch
s.
güncel trendleri/tarzları/yaklaşımları takip etmeyen
67
Konuşma Dili
out of touch
s.
uzun süredir yapmadığı için unutmuş
68
Konuşma Dili
out of touch
s.
hamlamış
69
Konuşma Dili
out of touch
s.
becerisini/yeteneğini kaybetmiş
70
Konuşma Dili
out of touch
s.
ustalığını kaybetmiş
71
Konuşma Dili
out of touch
s.
uzak kalmış
72
Konuşma Dili
out of touch
s.
güncel olanın gerisinde kalan
Idioms
73
Deyim
touch of something
i.
hafif bir hastalık
74
Deyim
touch of something
i.
önemsiz/ciddi olmayan bir hastalık
75
Deyim
touch of something
i.
kırgınlık
76
Deyim
touch of something
i.
birazcık bir şey
77
Deyim
touch of something
i.
azıcık bir şey
78
Deyim
touch of something
i.
bir tutam bir şey
79
Deyim
touch of something
i.
ufacık/küçücük bir şey
80
Deyim
touch of something
i.
bir parça bir şey
81
Deyim
touch of something
i.
bir nebze bir şey
82
Deyim
touch of something
i.
hafif bir şey
83
Deyim
a touch of the sun
i.
hafif bronzlaşma
84
Deyim
a touch of the sun
i.
hafif güneş yanığı
85
Deyim
a touch of the sun
i.
(güneşten) hafif yanma
86
Deyim
a touch of the sun
i.
hafif güneş çarpması
87
Deyim
a touch of the sun
i.
hafif güneşe maruz kalma
88
Deyim
a touch of the sun
i.
başına hafif güneş geçme
89
Deyim
have a touch of the tar brush [dated]
f.
teni esmer/teni koyu olmak
90
Deyim
have a touch of the tar brush [dated]
f.
rengi/teni katrana çalmak
91
Deyim
have a touch of class
f.
az biraz havalı görünmek
92
Deyim
have a touch of class
f.
zarif görünmek
93
Deyim
have a touch of class
f.
klas görünmek
94
Deyim
have a touch of class
f.
zevk sahibi görünmek
95
Deyim
be out of touch
f.
gelişmelerden habersiz olmak
96
Deyim
have a touch of class
f.
havalı görünmek
97
Deyim
have a touch of class
f.
zarif/klas görünmek
98
Deyim
have a touch of class
f.
zevk sahibi görünmek
99
Deyim
be out of touch (with something)
f.
(bir şeyden) haberdar olmamak
100
Deyim
be out of touch (with something)
f.
(bir şeyi) takip etmemek
101
Deyim
be out of touch
f.
kopuk olmak
102
Deyim
be out of touch
f.
ulaşılamaz olmak
103
Deyim
be out of touch
f.
iletişim kurulamaz olmak
104
Deyim
be out of touch
f.
iletişim kurmaya müsait olmamak
105
Deyim
be out of touch (with somebody)
f.
(biriyle) iletişimi kopmak
106
Deyim
be out of touch (with somebody)
f.
(biriyle) iletişimi kesmek
107
Deyim
be out of touch (with somebody)
f.
(biriyle) artık görüşmemek
108
Deyim
be out of touch (with somebody)
f.
(biriyle) irtibatı kesmek
109
Deyim
be out of touch (with something)
f.
(bir şeyden) haberdar olmamak
110
Deyim
be out of touch (with something)
f.
(bir şeyi) takip etmemek
111
Deyim
be out of touch (with something)
f.
(bir şeyden) kopmak
112
Deyim
be out of touch with (someone)
f.
(birinden) haberdar olmamak
113
Deyim
be out of touch with (someone)
f.
(birinden) kopuk olmak
114
Deyim
be out of touch with (someone)
f.
(birinin) ihtiyaçlarını, kaygılarını takip etmemek/bilmemek
115
Deyim
be out of touch with (someone)
f.
(biriyle) iletişimi kopmak
116
Deyim
be out of touch with (someone)
f.
(biriyle) görüşmemek
117
Deyim
be out of touch with (someone)
f.
(biriyle) irtibatta olmamak
118
Deyim
be out of touch
f.
iletişimi kopmuş olmak
119
Deyim
be out of touch
f.
teması kopmuş olmak
120
Deyim
be out of touch
f.
haberdar olmamak
121
Deyim
be out of touch
f.
iletişim/temas halinde olmamak
122
Deyim
be out of touch (with somebody)
f.
(biriyle) iletişimi kopmak
123
Deyim
be out of touch (with somebody)
f.
(biriyle) teması kopmak
124
Deyim
be out of touch (with somebody)
f.
(biriyle) iletişim içinde olmamak
125
Deyim
be out of touch (with somebody)
f.
(birinden) habersiz olmak
126
Deyim
be out of touch (with somebody)
f.
(birinden) haberdar olmamak
127
Deyim
be out of touch (with something)
f.
(bir şeyden) haberdar olmamak
128
Deyim
be out of touch (with something)
f.
(bir şeyi) takip etmemek
129
Deyim
have a touch of class
f.
zarif görünmek
130
Deyim
have a touch of class
f.
klas görünmek
131
Deyim
have a touch of class
f.
zevk sahibi görünmek
132
Deyim
have a touch of class
f.
havalı görünmek
133
Deyim
not touch a hair of somebody's head
f.
birinin kılına bile dokunmamak
134
Deyim
not touch a hair of somebody's head
f.
birinin saçının teline bile zarar vermemek
135
Deyim
touch of the tar brush [dated]
s.
rengi kırık
136
Deyim
touch of the tar brush [dated]
s.
esmer tenli
137
Deyim
touch of the tar brush [dated]
s.
koyu tenli
138
Deyim
touch of the tar brush [dated]
s.
rengi/teni katrana çalan
139
Deyim
out of touch with reality
s.
gerçeklikten kopmuş
140
Deyim
out of touch with reality
s.
hayal aleminde yaşayan
141
Deyim
at the touch of a button
expr.
(sadece) bir tuşa basarak/tıklayarak
142
Deyim
at the touch of a button
expr.
bir tuşa basarak/tıklayarak yapılacak kadar kolayca
143
Deyim
at the touch of a button
expr.
bir tuşla
144
Deyim
at the touch of a button
expr.
bir tıkla
Speaking
145
Konuşma
out of touch (with somebody)
expr.
biriyle bağlantısı/irtibatı/iletişimi yok
Politics
146
Siyasal
bring offers of employment into touch with applications for employment
f.
işgücü arzı ve talebini bir araya getirmek
Technical
147
Teknik
no touch exchange of die
i.
değmeden kalıp değiştirme
148
Teknik
measurement of touch current and protective conductor current
i.
dokunma akımı ve koruyucu iletken akımı ölçümü
149
Teknik
slit selvedge of a touch and close fastener tape
i.
kenetlenen bandın kesilmiş bir kenarı
150
Teknik
peel strength of a touch and close fastener
i.
kenetlenen bantın ayrılma mukavemeti
Marine
151
Denizcilik
sense of touch
i.
dokunma hissi
Anatomy
152
Anatomi
organ of touch
i.
dokunma organı
Apiculture
153
Arıcılık
sense of touch
i.
dokunma duyusu
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of touch of
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy