Geçmiş

yol vermek

"yol vermek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 33 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	yol vermek	turn off f.
2	Genel	yol vermek	discharge f.
3	Genel	yol vermek	send about one's business f.
4	Genel	yol vermek	yield f.
5	Genel	yol vermek	dismiss f.
6	Genel	yol vermek	give way f.
7	Genel	yol vermek	turn somebody out f.
8	Genel	yol vermek	start f.
9	Genel	yol vermek	give the right of way f.
10	Genel	yol vermek	make way for f.
11	Genel	yol vermek	stand aside f.
12	Genel	yol vermek	make way f.
13	Genel	yol vermek	give somebody the wall f.
14	Genel	yol vermek	crank f.
15	Genel	yol vermek	yield the right-of-way f.
16	Genel	yol vermek	pay off f.
17	Genel	yol vermek	ungive f.
18	Genel	yol vermek	mush f.
19	Genel	yol vermek	disband [obsolete] f.
Phrasals
20	Öbek Fiiller	yol vermek	fall back f.
21	Öbek Fiiller	yol vermek	give way f.
22	Öbek Fiiller	yol vermek	yield to (someone or something)
Colloquial
23	Konuşma Dili	yol vermek	give the bullet f.
24	Konuşma Dili	yol vermek	give the boot f.
25	Konuşma Dili	yol vermek	give the push f.
Idioms
26	Deyim	yol vermek	send one about one's business f.
27	Deyim	yol vermek	ease someone out f.
28	Deyim	yol vermek	give her the bells and let her fly f.
29	Deyim	yol vermek	let past f.
30	Deyim	yol vermek	send about business f.
Technical
31	Teknik	yol vermek	crank f.
Archaic
32	Eski Kullanım	yol vermek	demit f.
33	Eski Kullanım	yol vermek	dimit f.

"yol vermek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 42 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	geçici olarak yol vermek (işçiye)	lay off f.
2	Genel	trafikte yol vermek	yield the right of way f.
3	Genel	(trafikte) yol vermek	yield f.
4	Genel	(yaklaşan trenin mürettebatına) ilerideki yol kapalı uyarısı vermek	protect f.
5	Genel	(geçici olarak) yol vermek	stand off [uk] f.
Phrasals
6	Öbek Fiiller	(trafikte) yol vermek	give way to f.
7	Öbek Fiiller	birine/bir şeye yol vermek	kiss someone or something off f.
8	Öbek Fiiller	birine yol vermek	dismiss someone f.
9	Öbek Fiiller	birine sessiz sedasız yol vermek	ease someone out f.
10	Öbek Fiiller	birine sessiz sedasız yol vermek	ease someone on out f.
11	Öbek Fiiller	birine sessiz sedasız yol vermek	ease someone out of something f.
12	Öbek Fiiller	birine sessiz sedasız yol vermek	ease someone out f.
13	Öbek Fiiller	yanından/önüne geçmesi için yol vermek	let by f.
14	Öbek Fiiller	'-e yol vermek	let go of f.
15	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) yol vermek	send (someone or something) away f.
Colloquial
16	Konuşma Dili	(birine) yanından/önüne geçmesi için yol vermek	let (one) by f.
17	Konuşma Dili	(birine) yanından/önüne geçmesi için yol vermek	let (one) past f.
Idioms
18	Deyim	öne/yanından geçmesi için (birine) yol vermek	let (one) go by f.
19	Deyim	birine yol vermek	fire someone f.
20	Deyim	birine yol vermek	give somebody their marching orders f.
21	Deyim	birine yol vermek	let someone go f.
22	Deyim	birine yol vermek	give someone his/her marching orders f.
23	Deyim	birine yol vermek (terk etmek)	whistle (one) down the wind f.
24	Deyim	(birine) yol vermek	let (one) go past f.
25	Deyim	(bir çalışana) yol vermek	give (one) the air f.
26	Deyim	bir çalışana yol vermek	give someone the air f.
27	Deyim	(birine/bir şeye) yol vermek	kick (someone or something) to the curb f.
28	Deyim	(birine) yol vermek	let loose of (someone) f.
29	Deyim	(birine) yol vermek	give (one) (one's) marching orders f.
30	Deyim	(birine) yol vermek	give (one) (one's) walking papers f.
31	Deyim	birine yol vermek	give somebody the push [uk] f.
32	Deyim	birine yol vermek	give someone their marching orders [uk] f.
33	Deyim	birine yol vermek	give someone their walking papers f.
34	Deyim	(birine/bir şeye) yol vermek	give way (to somebody/something) f.
35	Deyim	(birine/bir şeye) yol vermek	let (someone or something) past f.
36	Deyim	'-e yol vermek	let loose of f.
37	Deyim	yanından/önüne geçmesi için yol vermek	let past f.
38	Deyim	(birine/bir şeye) yol vermek	make way for (someone or something) f.
39	Deyim	(birine) yol vermek	send (one) on (one's) way f.
Technical
40	Teknik	buhar türbinine yol vermek	bring a turbine on steam f.
41	Teknik	buhara yol vermek	get steam up f.
Slang
42	Argo	birine yol vermek	give somebody the bum's rush f.