büklüm büklüm - Turkish English Dictionary
History

büklüm büklüm



Meanings of "büklüm büklüm" in English Turkish Dictionary : 2 result(s)

Turkish English
General
büklüm büklüm curly adj.
büklüm büklüm in curls adv.

Meanings of "büklüm büklüm" with other terms in English Turkish Dictionary : 61 result(s)

Turkish English
Common Usage
büklüm twist n.
General
büklüm twirl n.
büklüm turn n.
büklüm meander n.
büklüm coil n.
büklüm convolution n.
büklüm curl n.
büklüm crispation n.
büklüm wind n.
büklüm fleak n.
büklüm flection n.
iki büklüm olmak double up v.
iki büklüm etmek double up v.
iki büklüm olmak cringe v.
kendini iki büklüm etmek twist oneself into pretzel v.
iki büklüm olmak hunch v.
iki büklüm bent double adj.
iki büklüm very stooped adj.
iki büklüm doubled up adj.
iki büklüm two-double adj.
iki büklüm twofold [scottish] adv.
iki büklüm two-fold [scottish] adv.
iki büklüm olarak double adv.
Phrasals
iki büklüm olmak buckle up v.
iki büklüm olmak buckle under v.
iki büklüm olmak double up v.
bir şeyden/acıdan iki büklüm olmak writhe with something v.
bir şeyden/acıdan iki büklüm olmak writhe in something v.
iki büklüm edip (bir şey) haline sokmak twist into (something) v.
iki büklüm etmek twist up v.
iki büklüm yapmak double over v.
iki büklüm etmek double over v.
iki büklüm olmasına neden olmak double over v.
iki büklüm olmak double over v.
iki büklüm olmak fold down v.
iki büklüm etmek fold down v.
Colloquial
büklüm knick n.
Idioms
birini iki büklüm etmek double someone over v.
birini iki büklüm yapmak double someone over v.
iki büklüm olmasına neden olmak double someone over v.
kahkahadan iki büklüm olmak double up with laughter v.
Technical
büklüm boru coil n.
büklüm ply n.
soğutma büklüm borusu cooling coil n.
büklüm revolution [obsolete] n.
Medical
büklüm plica n.
Archaeology
büklüm fold n.
Geography
büklüm meander n.
devinimli büklüm free meander n.
gömük büklüm incised meander n.
Geology
büklüm flexure n.
büklüm bend n.
büklüm dilinimi crenulation cleavage n.
büklüm çizgisi line of flexure n.
büklüm buckling n.
kayaç tabakasında büklüm fold n.
Cinema
büklüm loop n.
büklüm fold n.
üst büklüm upper loop n.
üst büklüm top loop n.
Printery
büklüm curl n.