baş - Turco Inglés Diccionario

baş

Significados de "baş" en diccionario turco inglés : 1 resultado(s)

Inglés Turco
Technical
bas n. bina otomasyon sistemi

Significados de "baş" en diccionario inglés turco : 119 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
baş head n.
We put out an extra setting at the head of the table.
Masanın başına fazladan bir masa koyduk.

More Sentences
baş main adj.
Tom played the main part in the school musical.
Tom okul müzikalinde baş rolü oynuyordu.

More Sentences
General
baş main n.
Tom is the main character.
Tom baş karakterdir.

More Sentences
baş head n.
She had a painful pimple with a pus-filled head.
Başı irin dolu ve ağrılı bir sivilcesi vardı.

More Sentences
baş chief adj.
I was recently in East Timor as the EU's chief observer.
Bir süre önce AB'nin baş gözlemcisi olarak Doğu Timor'daydım.

More Sentences
baş arch adj.
The strangest thing is that he saved his arch enemy from an unavoidable death.
En tuhafı da baş düşmanını kaçınılmaz bir ölümden kurtarmış olması.

More Sentences
baş lead adj.
The rapporteur and the lead committee have complied with these budgetary wishes.
Raportör ve baş komite bu bütçe isteklerine uymuştur.

More Sentences
baş head suf.
The group reached a settlement at the head of the valley.
Grup vadinin başında bir anlaşmaya vardı.

More Sentences
Politics
baş head n.
I used a whole head of lettuce for this salad.
Bu salata için bütün bir marul başını kullandım.

More Sentences
Technical
baş heading n.
I do not think it right or proper that my colleague from the other committee is not also heading the list of speakers.
Diğer komitedeki meslektaşımın da konuşmacılar listesinin başında yer almamasını doğru ya da uygun bulmuyorum.

More Sentences
Anatomy
baş head n.
I hit my head yesterday and it still hurts.
Dün başımı çarpmıştım ve hâlâ acıyor.

More Sentences
Common Usage
baş top n.
baş leader n.
baş initial adj.
baş beginning adj.
General
baş noddle n.
baş potato n.
baş knob n.
baş end n.
baş endpiece n.
baş nut n.
baş beginning n.
baş nob n.
baş president n.
baş stem n.
baş crown n.
baş costard n.
baş jemmy n.
baş ending n.
baş coconut n.
baş outset n.
baş beginnings n.
baş sconce n.
baş commander n.
baş kephale n.
baş kingpin n.
baş tete n.
baş helm n.
baş poll n.
baş prow n.
baş beans n.
baş jimmy n.
baş capernoitie [scottish] n.
baş cappernoity n.
baş cappernoity [scottish] n.
baş chieftain n.
baş paramount n.
baş pow [dialect] n.
baş outstart n.
baş scalp n.
baş shode n.
baş top adj.
baş parent adj.
baş general adj.
baş first adj.
baş grand adj.
baş cardinal adj.
baş primal adj.
baş premier adj.
baş off adj.
baş front adj.
baş key adj.
baş master adj.
baş foremost adj.
baş central adj.
baş governing adj.
baş high adj.
baş capital adj.
baş especial adj.
baş prime adj.
baş primary adj.
baş principal adj.
baş archical [obsolete] adj.
baş leading adj.
baş maister adj.
baş high adj.
baş cock adj.
baş first-string adj.
baş forehand adj.
baş primus adj.
baş premiere adj.
baş freshman adj.
baş in chief adv.
baş prot- pref.
baş proto- pref.
baş hd. (head) abrev.
Colloquial
baş idea box n.
baş knowledge-box n.
baş think-box n.
Idioms
baş brain bucket [dated] n.
baş biscuit n.
Trade/Economic
baş prime n.
baş leader n.
baş primary adj.
Technical
baş kingpin n.
baş nose adj.
baş principal adj.
Computer
baş ref n.
Construction
baş short edge n.
Aeronautic
baş bow n.
baş course n.
Marine
baş fore n.
baş prow n.
baş stem n.
baş bow n.
baş ldg (leading) abrev.
Anatomy
baş caput n.
baş mazard [obsolete] n.
Marine Biology
baş cephalic adj.
Latin
baş capita n.
Slang
baş block n.
baş bean n.
baş beans n.
baş can n.
baş dome n.
baş cruet [australia] n.
British Slang
baş napper n.
baş bonce n.
baş uncle ned (rhyming slang) n.

Significados de "baş" con otros términos en diccionario inglés turco: 500 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
baş dönmesi dizziness n.
Have you recently had any unexplained dizziness or lightheadedness?
Son zamanlarda açıklanamayan baş dönmesi veya sersemlik hissi yaşadınız mı?

More Sentences
baş belası headache n.
That child is a headache.
Bu çocuk bir baş belası.

More Sentences
baş ağrısı headache n.
They lead to nothing more than a headache the next morning.
Ertesi sabah baş ağrısından başka bir şeye yol açmazlar.

More Sentences
General
baş nedime maid of honor n.
Mary is the maid of honor.
Mary baş nedime.

More Sentences
baş dönmesi swim n.
My head is swimming.
Başım dönüyor.

More Sentences
baş belası nuisance n.
What we are doing today is essentially a nuisance.
Bugün yaptığımız şey esasen bir baş belasıdır.

More Sentences
baş işareti nod n.
Tom signaled Mary with a nod.
Tom, Mary'ye başıyla işaret etti.

More Sentences
baş hemşire head nurse n.
Can I speak to the head nurse?
Baş hemşire ile konuşabilir miyim?

More Sentences
baş sayfa front page n.
That's on the front page of every newspaper this morning.
Bu sabah bütün gazetelerin baş sayfasında bu var.

More Sentences
baş belası troublemaker n.
Tom was a big troublemaker in school.
Tom okulda büyük bir baş belasıydı.

More Sentences
baş belası pest n.
Don't be a pest!
Baş belâsı olma!

More Sentences
baş dönmesi vertigo n.
Do you have vertigo?
Baş dönmeniz var mı?

More Sentences
baş belası tease n.
She's a tease.
O bir baş belası.

More Sentences
baş katip chief clerk n.
The chief clerk is not a hardworking man, but gets ahead rapidly because he knows how to curry favor with his superiors.
Baş katip çalışkan bir adam değil fakat üstlerine nasıl yaltaklanacağını bildiği için çabuk ilerliyor.

More Sentences
baş belası pain n.
You're getting to be a pain.
Başıma bela olmaya başladın.

More Sentences
baş sağlığı condolence n.
Please accept my condolences on the death of your father.
Lütfen, babanızın ölümüyle ilgili baş sağlığı dileklerimi kabul edin.

More Sentences
baş düşman archenemy n.
The Joker is Batman's archenemy.
Joker, Batman'ın baş düşmanıdır.

More Sentences
baş mühendis chief engineer n.
I'm the chief engineer.
Ben baş mühendisim.

More Sentences
adın baş harfleri initials n.
What are your initials?
Adınızın baş harfleri nedir?

More Sentences
ismin baş harfleri initials n.
I asked the jeweler to inscribe my initials on the back my watch.
Kuyumcudan saatimin arkasına ismimin baş harflerini kazımasını istedim.

More Sentences
baş makale lead article n.
Have you read the leading article in today's paper?
Bugünkü gazetede baş makaleyi okudun mu?

More Sentences
baş tanrı chief god n.
In 776 B.C., the first Olympic Games were held at the foot of Mount Olympus to honor the Greeks' chief god, Zeus.
Yunanların baş tanrısı Zeus'u şereflendirmek için İsa'dan Önce 776'da ilk Olimpiyat oyunları Olimpos Dağının eteğinde düzenlendi.

More Sentences
baş parmak thumb n.
Tom played a waltz on the piano using only his thumbs and Mary was very impressed.
Tom, yalnızca baş parmaklarını kullanarak piyanoda bir vals çaldı ve Mary çok etkilendi.

More Sentences
baş yardımcı chief assistant n.
She's my chief assistant.
O benim baş yardımcım.

More Sentences
baş belası bane n.
Mosquitoes are the bane of my existence.
Sivrisinekler başımın belası.

More Sentences
kıç baş fanny n.
He made an inappropriate comment about her fanny.
Adam, onun kıçı başı hakkında uygunsuz bir yorum yaptı.

More Sentences
baş (uzunluğu) head n.
The tree's lowest branch was a head above the fence.
Ağacın en alt dalı çitin bir baş yukarısındaydı.

More Sentences
baş rol principal n.
She dreamt of becoming a principal with the Royal Opera.
Kraliyet Operası'nda baş rolü oynamayı hayal ediyordu.

More Sentences
baş etmek cope with v.
People living along the main roads in border areas have to cope with traffic jams, noise and gas emissions.
Sınır bölgelerindeki ana yollarda yaşayan insanlar trafik sıkışıklığı, gürültü ve gaz salınımıyla baş etmek zorundadır.

More Sentences
baş sallamak nod v.
Tom nodded sympathetically.
Tom sempatik bir şekilde başını salladı.

More Sentences
baş etmek deal with v.
We just need to deal with whatever glitches and hitches appear in the budget.
Bütçede ortaya çıkabilecek aksaklık ve sorunlarla baş etmemiz gerekiyor.

More Sentences
baş eğmek bow v.
He bowed his head ashamedly.
Mahcup bir şekilde başını eğdi.

More Sentences
Common Usage
baş belası pain in the neck n.
baş belası (argo) pain in the ass n.
baş harf initial n.
baş örtüsü head scarf n.
baş sağlığı dilemek condole v.
baş kaldıran insubordinate adj.
General
baş harflerden oluşan sözcük acronym n.
baş yer head n.
uçağın baş tarafı turret n.
gömme baş countersunk head n.
üst baş apparel n.
baş dönmesi giddiness n.
baş melek archangel n.
kadınların baş sargısı taeniae n.
kanal baş kapağı headgate n.
baş eğiş nutating n.
üst baş clothes n.
baş yemek dışındaki yiyecek side dish n.
baş piskopos hierarch n.
baş rahip pontiff n.
baş rahibe (kadınlar manastırında) abbess n.
baş yemek main dish n.
baş döndürücülük headiness n.
baş döndürücü dizzier n.
birinin adı veya soyadının baş harfi initial n.
çelik baş alabalık salmo irideus n.
baş belası the bane of one's life n.
baş kısım heading n.
baş dönmesi swimming of the head n.
baş taraf fore n.
baş bağlama head scarf n.
baş iskeleti skull n.
ahşap gemilerde baş bodoslamasındaki iki yelpazeden biri knighthead n.
baş eğerek selamlama bow n.
baş ucu hill n.
baş uşak butler n.
baş dönmesi ve göz kararması staggers n.
el/kol/baş hareketi gesticulation n.
sütun baş tabanı architrave n.
nefes almak için şnorkel kullanarak baş aşağıda yüzme eylemi snorkelling n.
el/kol/baş hareketi gesture n.
baş rahibe abbess n.
baş kalfa kadın forewoman n.
baş aşağı topsyturvy n.
baş belası a thorn in the flesh n.
baş belası scum of the earth n.
baş eğme obeisance n.
baş gösterme outbreak n.
baş pilot chief pilot n.
baş ağrısı nuisance n.
baş neden mainspring n.
baş belası trial n.
baş sözcü spokesman n.
baş sayfa title page n.
baş öğretmen head teacher n.
baş yemek entrée n.
baş terim leading term n.
baş oyuncu protagonist n.
baş katip head clerk n.
baş etken mainspring n.
baş (sebzede) head n.
baş belası plague n.
özellikle fransa'da, bir idari birimin baş yöneticisi préfect n.
baş belası the scum of the earth n.
kıvırcık baş hastalığı curly top n.
baş papaz archpriest n.
baş gösterme outcrop n.
baş parmak pollex n.
baş dönmesi whirl n.
baş mühendislik chief engineering n.
baş sallama nod n.
baş direği foremast n.
üst baş dress n.
anlamı ortamına göre değişen el, kol, baş veya vücut hareketi deictic gesture n.
baş belası the bane of one's existence n.
baş dönmesi vertigoes n.
baş işareti beck n.
baş kasarası forecastle n.
baş belası bother n.
baş meridyen prime meridian n.
baş mevki forehand n.
baş hizmetçi head waiter n.
baş döndürücülük giddiness n.
şato baş kulesi donjon n.
baş düşmanı sworn enemy n.
baş ağrısı head ache n.
kıvırcık baş hastalığı leaf curl n.
başa baş olma parity n.
baş süsü tiara n.
baş belası annoyance n.
baş aşagı oluş precipitousness n.
böceklerin baş kısmında bulunan zırhlı bölüm clypeus n.
balıkla baş yemek arasında yenilen yemek entrée n.
baş ağrısı pest n.
baş komiser chief inspector n.
baş bağı headband n.
baş kaldırma insubordination n.
birkaç kelimenin baş harflerinin veya ilk hecelerinin birleşmesiyle meydana gelen kelime acronym n.
baş belası stiff n.
baş eğme compliance n.
saç saça baş başa kavga etme scuffling n.
baş belası troubler n.
baş taraf head n.
baş tasarımcı lead designer n.
kibarlık ve şereften uzak olan baş kahraman nonhero n.
baş belası nudnick n.
baş belası nudnik n.
baş edilmezlik incontestability n.
baş yönetmen executive director n.
baş örtüsü headsquare n.
baş döndürücü hız dizzying speed n.
sözcüklerin baş harflerinden oluşan sözcük acronym n.
baş belası tracasserie n.
baş ağrıtma annoyance n.
baş belası bore n.
baş kahya butler n.
baş papaz dean n.
baş hizası head level n.
baş plan big close-up n.
olumsuz nitelikleri olan baş kahraman anti-hero n.
kıvırcık baş hastalığı curly-top n.
baş yargıç chancelor n.
baş vurma consultation n.
baş hekim consultant n.
baş rol oyuncularından co-star n.
baş yazı editorial n.
olumsuz nitelikleri olan baş kahraman anti heroic n.
baş piskopos archbishop n.
baş konsolosluk consulate general n.
baş örtüsü headscarf n.
baş kaldırma rebellion n.
baş danışman chief advisor n.
baş müfettiş chief supervisor n.
baş gözetmen chief supervisor n.
baş belası terror n.
baş belası bad hat n.
baş belası trouble maker n.
baş belası mischief-maker n.
baş kumandan commander-in-chief n.
baş yönetmen chief administrator n.
baş idareci chief administrator n.
baş hemşire matron n.
stresle baş etme overcoming the stress n.
baş kısmı büyük oyuncak biblo bobbing head doll n.
baş kısmı büyük oyuncak biblo bobblehead doll n.
baş kısmı büyük oyuncak biblo wobbler n.
baş kısmı büyük oyuncak biblo nodder n.
baş etme becerileri coping skills n.
baş nedime maid of honour n.
baş nedime matron of honour n.
baş belaları troublemakers n.
baş rakip archrival n.
baş faktör primary factor n.
baş faktör main factor n.
baş faktör chief factor n.
baş dayanağı headrest n.
baş kepeği scurf n.
baş yastığı pillow n.
baş döndüren yükseklik dizzy height n.
baş garson maitre d'hotel n.
baş garson maitre d' n.
baş garson captain n.
baş garson head waiter n.
baş garson headwaiter n.
baş sanat yönetmeni chief art director n.
makine baş mühendisi chief mechanical engineer n.
baş belası hell raising n.
(hıristiyanların) baş örtüsü christian headcovering n.
baş süsü headdress n.
baş şehir capital city n.
baş mühendis principle engineer n.
baş dansçı principal dancer n.
baş döndürücü hız hair-raising speed n.
baş rahibe mother superior n.
baş harf first letter n.
(belge/evrak vs üzerine) ad-soyadın baş harfleriyle atılan kısa imza initialing n.
isim ve soy isminin baş harfleriyle imzalama initialing n.
baş üstü (kabin) rafı overhead luggage rack n.
servis sorumlusu/baş hemşire head nurse n.
baş direktör head director n.
bir baş lahana cabbage head n.
küçük yuvarlak baş bullet head n.
ani baş dönmesi dizzy spell n.
(baş üstü) bagaj bölmesi travel compartment n.
baş elektrikçi chief electrician n.
lezbiyen, gey, biseksüel ve transgender kelimelerinin baş harfleri lgbt n.
nefes almak için şnorkel kullanarak baş aşağıda yüzme eylemi snorkeling n.
baş rol oyuncularından costar n.
isim ve soy isminin baş harfleriyle imzalama initialling n.
kadınların baş sargısı taenias n.
(belge/evrak vs üzerine) ad-soyadın baş harfleriyle atılan kısa imza initialling n.
baş hain archtraitor n.
baş hekim head physician n.
baş hekim senior consultant n.
baş hekim chief of medicine n.
baş hekim chief physician n.
baş manastır motherhouse n.
baş araştırmacı principal investigator n.
baş iblis prime evil n.
baş makale feature article n.
baş makale feature n.
bir tür baş örtüsü calle n.
jiletle kazınmış baş shaved head n.
dazlak baş shaved head n.
baş aktör top player n.
baş aktör feature player n.
baş aktör leading player n.
baş aktör main reason n.
baş aktör leading actor n.
baş aktör leading man n.
baş piskoposun tören sırasında boynuna giydiği atkı benzeri tören giysisi (kayıp koyunun çoban tarafından boyunda taşınmasını simgeler) omophorion n.
kesik baş aldatmacası yapılarak fotoğraf çekilme horsemanning n.
baş sayfadaki en büyük manşet banner headline n.
büyük puntolu baş sayfa manşeti banner headline n.
baş mühendis principal engineer n.
baş parmağını emen kişi thumbsucker n.
baş feneri headlamp n.
baş lambası headlamp n.
baş duruşu head position n.
baş duruşu head posture n.
baş cenaze ağıtçısı chief mourner n.
baş hizmetçi majordomo n.
baş aşağı duran şişe tottle n.
pamuk, ipek ya da sentetikten yapılmış, baş parmak için ayrı bir bölüme sahip bir çeşit çorap tabi n.
baş ucu noktası medium coeli n.
baş ucu noktası midheaven n.
asıl adam (baş karakter) main man n.
baş papaz abbot n.
pamuk, ipek ya da sentetikten yapılmış, baş parmak için ayrı bir bölüme sahip bir çeşit çorap tabis n.
baş parmak için ayrı bir bölüme sahip ve tabanı dayanıklı bir çeşit ayakkabı tabis n.
üst baş raiment n.
daha önce cenova'da baş hakimlerden birine verilen unvan abbot of the people n.
baş belası aggravator n.
üst baş aguise n.
üst baş aguize n.
baş ya da uzuvlara sarılan başlık biçimli bandaj capeline bandage n.
baş döndüren güzellik stunning beauty n.
ingiltere kralının baş katibi chancellor [obsolete] n.
baş eğerek selamlama rei n.
evin baş kadını lady [obsolete] n.
baş kahya head butler n.
(onaylama/selam verme amacıyla) baş sallama nod n.
baş belası noiance [obsolete] n.
baş belası noyance [obsolete] n.
baş parmak yüzüğü thumb ring n.
baş parmak izi thumbmark n.
baş aşağı olma topsy-turvy n.
kendi etrafında dönmekten kaynaklanan baş dönmesi turngiddy n.
baş aşağı dönme turnover n.
gelin ve damadın isimlerinin baş harfleri ve düğün tarihini içeren alyans alliance ring n.
baş başa geçirilen vakit alone time n.
baş şeytan archfiend n.
eski baş düşman old nemesis n.
baş belası enigma n.
gerçeklerle baş edememe unrealism n.
baş belası evil n.
baş şairlik laureateship n.
(bir şeyi) baş aşağı çeviren kimse upsetter n.
baş kesme beheadal n.
baş mühendis chief n.
baş astsubay chief n.
ispanyol veya italyan kraliyet evlerinde baş hizmetçi veya kahya major-domo [dialect] n.
yabancı bir ülkede varlıklı bir hanede baş hizmetçilik yapan kimse major-domo [dialect] n.
baş kahya major-domo [dialect] n.
baş nedime matron-of-honour n.
kostüm veya kılık değiştirme amacıyla giyilen baş aksesuarı wig n.
baş dönmesi megrim n.
baş makale kadar önemi olmayıp gazetelerde veya haftalık yayınlarda basılan veya basılmaya uygun, popüler veya hafif içerikli edebi deneme veya makale middle n.
baş orakçı harvest lord n.
baş bahçıvan head gardener n.
baş yükü head-load n.
at koşum takımında baş üstünden geçip yanlara bağlanan şerit headpiece n.
baş süsü headpiece n.
baş halatı headrope [obsolete] n.
baş üstü boşluğu headspace n.
baş kadın garson headwaitress n.
baş üstü boşluğu headway n.
dayanak noktası ve baş arasındaki kamdan tutularak kaldırılan bir levye helve n.
iskoç beyinin baş av uşağı henchman n.
baş belası botherer n.
baş bira üreticisi brewmaster n.
baş ağrısı ilacı, alkalileştirici ve yatıştırıcı olarak kullanılan çeşitli karışımlara verilen ad bromo n.
baş ağrısı ilacı, alkalileştirici ve yatıştırıcı olarak kullanılan çeşitli karışımların bir dozu bromo n.
baş savunucu hierophant n.
baş dönmesi mirligoes [scotland] n.
baş kaldırma misobedience [obsolete] n.
paspasta bezin bağlı olduğu baş kısmı mophead n.
baş belası gadfly n.
(olayda) baş ağrıtıcı bölüm lowlight n.
kaçınarak baş etme avoidance coping n.
baş belası burr n.
brocken spektrumunun baş kısmı glory n.
baş kaldırma rioting n.
aşırı alkol tüketiminden sonra görülen nahoş fiziksel etkiler (baş ağrısı, uyuşukluk, mide bulantısı) holdover n.
baş ağrıtan sorumluluk clat [dialect] n.
başa baş noktası get-out n.
en baş get-go n.
en baş git-go n.
masonluk gibi yardımlaşma tarikatlarında baş loca grand lodge n.
büyük baş loggerhead n.
iç hizmetten sorumlu baş yetkili officer n.
baş hizasının üzerinde bulunan şey (aydınlatma armatürü overhead n.
baş belası roustabout n.
japon imparatorluk ailesinin baş rozet olarak kullandığı krizantem çiçeği chrysanthemum n.
baş etme disposition n.
baş belası tip disquieter n.
baş ağrıtan şey disquieter n.
baş öğreti gospel n.
baş kısım cob n.
baş belası complication n.
baş selamı dop [obsolete] n.
baş veya vücudun aniden eğilmesi duck n.
saldırıya baş kaldırmama pacifism n.
baş belası tip pickle [uk] n.
baş ve beynin anormal derecede küçük olması pinhead n.
baş vergisi pollage n.
evin baş hizmetkarı butler n.
baş yüksekliği clearance n.
baş özellik crown n.
baş harflerden oluşan kısaltma initial n.
(paragraf başında) büyük yazılan baş harf initial n.
dalay lama'nın baş rehberi olan din adamı panchen lama n.
baş dikey peak n.
baş pik peak n.
baş örtüsünün sivri ön bölümü peak [obsolete] n.
baş örtüsü sash [obsolete] n.
lunapark treninin baş üstü ters hareketi corkscrew n.
kadın baş aksesuarı cornet n.
kadın baş aksesuarı cornette n.
yapraklardan oluşan baş halkası coronal n.
baş döndürme dazzlement n.
baş hemşire director of nursing n.
otoriteye baş kaldırma disaffection n.
baş belası kimse fire eater n.
baş belası kimse fire-eater n.
baş mevki first water n.
kitabın baş ve sonundaki boş sayfa fly n.
baş yargıç praefect n.
(operada/konserde) baş kadın oyuncu prima donna n.
(baş rahibe denk) kıdemli kilise görevlisi precentor n.
(baş rahibe denk) kıdemli kadın kilise görevlisi precentress n.
(baş rahibe denk) kıdemli kadın kilise görevlisi precentrix n.
baş dansçı premier n.
baş dansçı premier danseur n.
baş balet premier danseur n.
baş dansçı première danseuse n.
baş balerin première danseuse n.
baş dansçı premiere n.
baş balerin premiere n.
papaz yönetimindeki bölgenin yetkililerinin piskopos veya baş diyakoza yaptığı resmi şikayet presentment n.
geniş baş örtüsü screen [scotland] n.
baş örtüsü shade n.
(esprili kullanımda) üst baş shmatte n.
(orta çağ'da) italyan kentinin baş yürütme organı signory n.
baş teknoloji sorumlusu cto (chief technical officer) n.
baş teknoloji sorumlusu cto (chief technology officer) n.
alışılmışa baş kaldıran kimse solecist n.
baş yazar head writer n.
baş danışman lead consultant n.
baş eğerek yapılan reverans prostration n.
baş kahraman olma protagonism n.
(almanya'da) bölgenin baş kilisesinden sorumlu protestan din adamı provost n.
baş kiliseden sorumlu olma provostry n.
baş kiliseden sorumlu olma provostship n.
baş belası kimse sorrow [scotland] n.
baş verme sprout n.
baş genişliğini ölçen kimse starter n.
baş rahibe olmak üzere yetiştirilen rahibe subprioress n.
baş altı cehennem şeytanı superior spirits of hell n.
baş denetçi surveyor general n.
baş örtüsü symar n.
ile baş etmek stem the tide of v.
sallamak (baş) nod v.
baş tacı etmek make a fuss over v.
baş edememek be unable to cope with v.
baş koymak set one's heart v.
baş göz etmek give in marriage v.
saç saça baş başa kavga etmek scuffle v.
baş işareti yapmak beckon v.
baş göstermek (yavaş yavaş) unfold v.
baş işaretiyle çağırmak beckon v.
dik tutmak (baş) poise v.
baş göstermek appear v.
el/kol/baş hareketleri yapmak gesticulate v.
el/kol/baş hareketi yapmak gesture v.
baş tacı etmek treat someone with great respect v.
baş eğmek truckle v.
baş vermek come to a head v.
baş edebilmek be able to cope with v.
baş aşağı gitmek go downhill v.
baş göstermek arise v.
baş koymak set one's mind on v.
baş göz etmek marry v.
baş eğerek selamlamak incline v.
baş üstünde tutmak welcome v.
baş koymak set one's heart on something v.
baş belası olmak make a nuisance of oneself v.
baş vermek head v.
baş ağrıtmak annoy v.
baş göz etmek wed v.
baş belası olmak bother v.
baş koymak set one's heart on v.
baş koymak set one's mind v.
baş kaldırmak revolt against v.
baş aşağı etmek upend v.
saç saça baş başa gelmek come to blows v.
baş edebilmek manage successfully v.
baş etmek do with v.
baş eğerek selamlamak bow v.
baş edememek be unable to cope v.
baş kaldırtmamak keep under v.
baş göz etmek marry off v.
baş olmak head v.
baş eğmek come to heel v.
baş eğmek comply v.
baş eğmek obey v.
baş eğdirmek master v.
baş eğdirmek subdue v.
saç baş yolmak tear your hair out v.
başa baş yarışmak compete head to head v.
başa baş rekabet etmek compete head to head v.
baş aşağı durmak headstand v.
baş ağrısına neden olmak cause a headache v.
baş ağrısına neden olmak give someone a headache v.
baş ağrısına neden olmak bring on a headache v.
baş eğmek bend head v.
baş eğmek tilt head v.
baş kesmek decapitate v.
baş kesmek take off the head of v.
baş kaldırmak rebel v.
baş kesmek sever the head from v.
baş kesmek behead v.
baş kesmek chop off someone's head v.
baş kaldırmak revolt v.
baş harflerini yazmak initialise v.
bir baş farkıyla kazanmak win by a head v.
bir baş farkı ile kazanmak win by a head v.
başa baş gitmek be neck and neck v.
başa baş gitmek be nip and tuck v.
başa baş gitmek be head to head v.
baş rolü oynamak star v.
-de baş rol oynamak feature in v.
kendini biriyle baş başa bulmak find oneself tête-à-tête with v.
-e baş eğmek truckle to v.
baş göstermek get off the ground v.
baş etmek get through v.
baş kaldırmak defy v.
baş eğmek yield v.
baş ağrısını dindirmek kill the headache v.
baş tacı etmek hold in high esteem v.
baş tacı etmek hold something dear v.
krizle kendi yöntemiyle baş etmek deal with the crisis in his own way v.
krizle kendi yöntemiyle baş etmek handle the crisis in his own way v.
birinin baş parmağına basmak tread on someone's toes v.
birinin baş parmağına basmak step on someone's toes v.
ismin baş harfleriyle imzalanmak be initialled v.
düzene meydan okumak/baş kaldırmak defy the system v.
rejime karşı ayaklanmak/baş kaldırmak rise against the regime v.
baş başa konuşmak talk privately v.
biriyle oyunda baş rolu paylaşmak be costarring in the play v.
baş harflerini yazmak initialize v.
baş edebilmek cope with v.
yük taşırken başın üzerine fazla yük binmemesi için baş ile taşınan şeyin arasına konan samandan nesne wase v.
baş parmağıyla açmak flip open v.
korkunç bir baş ağrısı olmak have a terrible headache v.
korkunç bir baş ağrısı çekmek have a terrible headache v.
baş etmek weather v.
stresle baş etmek handle stress v.