organik - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

organik



Sens de "organik" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
organik organic adj.
General
organik structural adj.
organik organical adj.
organik plastic adj.
Food Engineering
organik organic adj.
Chemistry
organik organo- pref.

Sens de "organik" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
General
organik çiftçilik organic farming n.
organik mimari organic architecture n.
organik madde organic substance n.
organik gübre compost n.
uçucu organik bileşikler volatile organic compounds n.
organik formasyon kuralı morphonomy n.
eriyebilir organik silikon cylanol n.
organik besin organic food n.
çürümüş organik gübre compost n.
organik meyve organic fruit n.
organik sebze organic vegetable n.
organik ilişki organic relationship n.
organik ilişki organic relation n.
organik beslenme organic nutrition n.
organik beslenme eating organic foods n.
organik bahçe organic garden n.
organik deodorant organic deodorant n.
organik bağ organic link n.
organik büyüme organic growth n.
organik tarımın esasları principles of organic agriculture n.
doğal/organik gıdalarla yemek pişiren kimse natural cook n.
organik çözücülerde çözülebilen ve kimyasal savaşta sinir gazı olarak kullanılan zehirli bir sıvı tabun n.
temel organik işleme veya çalışma süreçleri metabolism n.
boyutu bir mikron ile bir milyon milimikron arasında olup kömür ve bazı şistlerde bulunan organik bir koloidal parçacık micelle n.
biyolojik bir organizmanın organik olmayan yönü mind n.
organik madde ve mineralli topraktan oluşan tanecikli bir orman toprağı mull n.
organik gübre composture [obsolete] n.
yağlı organik hammadde fatness [obsolete] n.
organik olmama inorganity [obsolete] n.
optik olarak aktif organik molekülün asimetrik atomuna bağlı gruplardan birinin değiştirilmesi inversion n.
(kollodyon filmine gömülü) ince organik malzeme tabakası peel n.
organik gübre pelf [dialect] [uk] n.
organik olma organicalness n.
organik şekilde ortaya çıkıp gelişen oluşum organism n.
organik yapı organization n.
organik yapı organisation n.
organik yaşamın yasaları organonomy n.
organik yaşamın yasalarının dayandığı doktrin organonomy n.
organik başarı bona fide hit n.
süper organik düzen superorganic n.
süper organik bünye superorganic n.
organik besinler yemek eat organic foods v.
(organik maddelerin mikroorganizmalarca çözülmesi için) lağımları havalandırmak activate v.
organik süreç sırasında pozisyon değiştirmek migrate v.
organik yapı geliştirmek organize v.
organik bir yapının gelişmesine neden olmak organize v.
organik yapı edinmek organize v.
(bir şeye) organik yapı kazandırmak organize v.
(bir şeye) organik yapı kazandırmak organise v.
organik yapı geliştirmek organise v.
organik bir yapının gelişmesine neden olmak organise v.
organik yapı edinmek organise v.
organik olmayan nonorganic adj.
organik olarak büyüyen accretionary adj.
ölü organik maddeler ve bitki döküntüleriyle beslenen saprophagous adj.
ölü organik maddeler ve bitki döküntüleriyle beslenen detritivorous adj.
bir organik bileşikteki komşu atomlar ile ilgili vicinal adj.
tartarik asit serisindeki organik bir aside ait lithobilic adj.
tartarik asit serisindeki organik bir asit olan lithobilic adj.
organik molekül yapısında üçüncü konumda olan gamma adj.
organik çürümeye neden olan decompositional adj.
organik uyuşmazlık gösteren incompetent adj.
organik gıda servis eden organic adj.
organik gıda sunan organic adj.
organik yapı yaratan organific adj.
organik mekanizmaya ait veya ilgili organismal adj.
organik mekanizmaya ait veya ilgili organismic adj.
çürümüş organik madde kokan putrid-smelling adj.
organik ötesinde superorganic adj.
organik üstü superorganic adj.
organik olarak organically adv.
(organik bileşik isimlerinde) hidrojen yerine iyot içeren anlamı veren ön ek iod- pref.
(organik bileşik isimlerinde) hidrojen yerine iyot içeren anlamı veren ön ek iodo- pref.
organik anlamı veren ön ek organ- pref.
organik madde anlamı veren ön ek organo- pref.
organik yaşam anlamı veren ön ek organo- pref.
Trade/Economic
devletin organik teorisi organic theory of state n.
organik tarım organic agriculture n.
organik okul organic school n.
organik bilanço organic balance sheet n.
Politics
organik atık organic waste n.
organik okul organic school n.
organik üretim organic production n.
organik tarım düzenleyici komitesi regulatory committee on organic farming n.
Institutes
iyi tarım uygulamaları ve organik tarım daire başkanlığı department of good agriculture practices and organic farming n.
iyi tarım uygulamaları ve organik tarım daire başkanlığı department of good agriculture practices and organic agriculture n.
uluslararası organik tarım hareketleri federasyonu international federation of organic agriculture movements (ifoam) n.
Technical
adsorplanabilir organik bağlı halojenler adsorbable organically bound halogens n.
aktif matriks organik led active matrix organic light emitting diode (amoled) n.
baca gazında gaz halindeki toplam organik karbon total gaseous organic carbon in flue gases n.
bir organik bileşikte bir hidrojen atomunun geçmesi işlemi halogenation n.
çelik tel üzerine organik kaplamalar organic coatings on steel wire n.
dış organik kaplama external organic coating n.
düşük kaynama noktalı organik bileşikler low-boiling organic compounds n.
esnek organik led flexible organic light emitting diode (foled) n.
geçici organik örtü temporary organic coating n.
geçici organik kaplama temporary organic coating n.
gaz halindeki toplam organik karbonun kütle derişiminin ölçülmesi measurement of total gaseous organic carbon at low concentrations n.
havada bulunan uçucu organik bileşikler volatile organic compounds in air n.
halojenli organik çözücüler halogenated organic solvents n.
ışık yayan organik diyot organic light emitting diode (oled) n.
ilave organik kaplama additional organic coating n.
kireç taşındaki toplam organik karbon total organic carbon in limestone n.
kokulandırıcı olarak kullanılan organik kükürt bileşikleri organic sulfur compounds used as odorants n.
kükürtlü hidrojen veya organik kükürt bileşikleri içeren doğal gazlar natural gases containing hydrogen sulfide or organic sulphur compounds n.
metalik ve diğer organik olmayan kaplamalar metallic and other non-organic coatings n.
mevcut organik kükürt miktarının hesaplanması calculating the amount of organic sulfur present n.
metal organik kafes metal organic framework n.
organik hastalık organic disease n.
organik kükürt bileşikleri organic sulfur compounds n.
organik depozit organic deposit n.
organik bileşikler organic compounds n.
organik kimyager organic chemist n.
organik maddelerin bozulması decomposition n.
organik olmayan silt nonorganic silt n.
organik silt organic silt n.
organik sıvı organic liquid n.
organik fosfor organophosphorus n.
organik yapı organic structure n.
organik maddelerle temas halinde meydana gelecek lekelenme staining in contact with organic material n.
organik kaplamaların çarpmaya aşınmaya ve korozyona karşı direnci resistance to impact abrasion and corrosion of organic coatings n.
organik teknoloji organic technology n.
organik fosfitler organic phosphites n.
organik tortu organic impurity n.
organik cıva bileşikleri organomercury compounds n.
organik kimya organic chemistry n.
organik madde organic matter n.
organik transistör organic transistor n.
organik alüminyumlu bileşikler organoaluminium compounds n.
organik bağ organic bond n.
organik katman organic layer n.
organik örtü organic coating n.
organik zemin organic soil n.
organik reçineler organic resins n.
organik elyaf organic fibre n.
organik bileşik organic compound n.
organik muhteva tayini determination of organic content n.
organik olarak bağlı oksijen muhtevası organically bound oxygen content n.
organik asit organic acid n.
organik gaz organic gas n.
organik maddelerin içme ve kullanma suyuna etkisi influence of organic materials on water intended for human consumption n.
organik kirlenme organic pollution n.
organik kaplamaların kalınlığının ölçülmesi measurement of the thickness of organic coatings n.
organik karbon organic carbon n.
organik çözücülerde çözünürlük tayini determination of solubility in organic solvents n.
organik cam plexiglass n.
organik kimyasal madde organic chemical n.
organik atıklar organic wastes n.
organik zar organic film n.
organik kalay katıkları organotin additives n.
organik bromlu bileşikler organobromine compounds n.
organik buhar kesmeli tüp organic vapour-quenched tube n.
organik klorlu bileşikler organochlorine compounds n.
organik cıva bileşikleri organic mercury compounds n.
organik çözücüler organic solvents n.
organik aygıt organic device n.
organik kaplama organic coating n.
oksijenli organik bileşikler organic oxygenated compounds n.
organik kaya organic rock n.
organik asitler organic acids n.
organik tortu organic sediment n.
organik kaplama maddelerin oda sıcaklığında kuruması drying of film formation of organic coatings at room temperature n.
organik olmayan kaplama non-organic coating n.
organik bir kaplamanın renk farkı color difference of an organic coating n.
organik maddelerin parçalanması decomposition of organic materials n.
organik metalli bileşik organometallic compound n.
organik asıltı organosol n.
organik kil organic clay n.
organik lif esaslı contalık levha organic fibers sheet packing n.
organik lifli keçe organic-fibre felt n.
organik gereç organic material n.
organik gereçler organic materials n.
organik malzeme organic material n.
organik kaplama kalınlığı organic coating thickness n.
organik çözücülerle ekstrakte edilebilen madde matter extractable by organic solvents n.
organik madde ile sürekli kaplanmış çelik yassı mamul continuously organic-coated steel flat product n.
organik olmayan madde inorganic substance n.
organik kirletici organic contaminant n.
organik pigment organic pigment n.
organik bağlayıcı organic binder n.
organik lif organic fibre n.
organik ve mineral asitlerin seyreltik çözeltileri dilute solutions of organic and mineral acids n.
pasif matrix organik led passive-matrix organic light emitting diode (pmoled) n.
polisiklik organik madde polycyclic organic matter n.
sentetik kullanılmamış organik esterler unused synthetic organic esters n.
suda çözünebilen çok yüksek molekül ağırlıklı organik polimerler kullanılarak taneciklerin bir araya getirilmesi işlemi flocculation n.
sulu organik çözücü karışımlarında otoprotoliz sabitlerinin tayini determination of autoprotolysis constants in aqueous organic solvent mixtures n.
sürekli organik kaplanmış çelik yassı mamuller continuously organic coated steel flat products n.
toplam organik karbon tayini determination of total organic carbon n.
toplam organik karbon total organic carbon n.
tel üzerine organik kaplamalar organic coatings on wire n.
uçucu organik karbon volatile organic carbon n.
uçucu organik flotasyon reaktifleri volatile organic flotation reagents n.
uçucu organik bileşik emisyonlarının tayini determination of the emission of volatile organic compounds n.
uçucu organik kükürt bileşikleri volatile organic sulphur compounds n.
yüksek sıcaklıklarda çeşitli organik maddelerin ayrıştırılmasıyla elde edilen yağlar empyreumatic oils n.
fosilleşmiş kabuk gibi organik oluşumun dış kısmının toprak veya kayada bıraktığı iz mould n.
organik oluşumun iç yüzeyinin kalıbı mould n.
vulkanize edilmemiş kauçuğun organik çözücü içinde dağılmasından oluşan yapıştırıcı rubber cement n.
(çömlekçilikte) organik maddelerin tamamının yandığı işlem oxidation n.
organik led organic light-emitting diode n.
organik metalli organometallic adj.
organik olmayan inorganic adj.
organik maddeller ile sürekli kaplanmış continuously organic coated adj.
sardunya yaprağından çıkarılan monobazik bir organik aside ait veya onu belirten pelargonic adj.
molekülünde metal içeren (organik bileşik) metallorganic adj.
Computer
organik yapı organic structure n.
organik arama sonuçları organic search results n.
organik (arama sonuçları) organic adj.
Textile
organik çözücü organic solvent n.
organik çözücülere karşı renk haslığı color fastness to organic solvents n.
Construction
çelik tel üzerine organik kaplamalar organic coatings on steel wire n.
kum organik kirlilik test cihazı sand organic impurities n.
organik yer döşeme organic flooring n.
şeker içeren organik madde saccharide n.
Dyeing
inorganik bileşikle organik renklendirici maddenin birleşiminden oluşan, tekstil boyama ve baskıda kullanılan parlak bir pigment lake n.
kırmızı renkli, monoazo bir organik pigment textile red wr-263 n.
paranitranilin kırmızısı ile ilgili ancak daha kalıcı kırmızı organik pigment toluidine red toner n.
paranitranilin kırmızısı ile ilgili ancak daha kalıcı kırmızı organik pigment toluidine red n.
paranitranilin kırmızısı ile ilgili ancak daha kalıcı kırmızı organik pigment toluidine toner n.
özellikle gemilerde yosun tutmaz boya olarak kullanılan bir organik kalay bileşiği tributyltin n.
kökboyasından elde edilen kırmızı renkli organik pigment alizarine lake n.
organik çözücü esaslı boya organic solvent based paint n.
ilk üretilen sentetik organik boya olma özelliği olan mor boya mauvaniline [obsolete] n.
bir tür halkalı mavi-yeşil organik pigment phthalocyanine n.
Automotive
eriyebilen organik fraksiyon soluble organic fraction n.
metan dışı organik gazlar non-methane organic gasses n.
organik balata organic lining n.
organik rankin çevrimi organic rankine cycle n.
organik seramik matriks kompozitler organic matrix-ceramic aggregate composites n.
organik sürtünme malzemesi organic friction material n.
polisiklik organik madde polycyclic organic matter n.
silindirlerde oluşan organik asitler combustion acid n.
uçucu organik bileşikler volatile organic compounds n.
uçucu organik fraksiyon volatile organic fraction n.
Transportation
organik araçların yataklarında taşınan birim ekipmanı, sarf malzemeleri ve ana son ürünler secondary loads n.
Marine
askı halindeki organik maddeler organic suspended solids n.
bir organik bileşik mercaptan n.
organik kaplama organic lining n.
okyanus organik kimyası ocean organic chemistry n.
çözünmüş organik bileşik dissolved organic compound n.
Petrol
organik oksijenli bileşikler organic oxygenated compounds n.
organik olarak bağlı oksijen organically bound oxygen n.
Mining
organik kökenli kayaç organic sedimentary rock n.
kömürü meydana getiren organik birimlere verilen ad maceral n.
Medical
akut organik beyin sendromu acute brain disorder n.
akut organik beyin sendromu acute organic brain syndrome n.
organik dokuyu dağlamak/yakmak için kullanılan demir benzeri araç cauter n.
akut organik fosfor toksisitesi acute organophosphate toxicity n.
beyin işlevlerinde biyolojik veya organik bozukluklar biological and organic defects in brain functions n.
mikroskop altında incelemek için alınmış organik doku smear n.
organik etiyoloji organic etiology n.
organik fosfor entoksikasyonu organophosphate intoxication n.
organik matriks organic matrix n.
organik büyüme accretion n.
organik sağaltım organotherapy n.
organik zihinsel bozukluklar organic mental disorders n.
organik sıvılar organic fluids n.
organik nitrat organic nitrite n.
organik ışık yayan diyot organic light emitting diode n.
organik bozuklukların tedavisi somatotherapy n.
organik temizleme cihazı organic scavenging device n.
organik tedavi organotherapy n.
organik fosforlu insektisit organophosphorus insecticide n.
organik solvent organic solvent n.
organik inhibitör bileşikleri organic inhibitory compound n.
organik bozukluk organic disorder n.
toplam organik karbon total organic carbon n.
demir ve oksijen bağlı atomlar içeren kompleks bir kırmızı organik pigment haemitin n.
ölü veya hasarlı dokulardan kaynaklanan organik atık debris n.
sindirim kanalından alınan, duodenumdan elde edilen materyale ait organik doku paraduodenal smear n.
vücut boşluklarında organik bir sebebe bağlı darlaşma organic stricture n.
Anatomy
vücuttaki bir açıklığı kapatan organik yapı obturator n.
Psychology
bilinçteki hoş ve nahoş durumlar ve bunların organik yaşamla ilişkisi ile ilgilenen psikoloji dalı algedonics n.
bilinçteki hoş ve nahoş durumlar ve bunların organik yaşamla ilişkisi ile ilgilenen psikoloji dalı hedonics n.
organik beyin sendromu organic brain syndrome n.
organik yaklaşım organic approach n.
organik kişilik sendromu organic personality syndrome n.
organik ruhsal rahatsızlıklar organic mental disorders n.
organik hastalık organic disease n.
organik duyular organic sensations n.
organik amnezi organic amnesia n.
organik dayanışma organic solidarity n.
organik kuruntulu sendrom organic delusional syndrome n.
Mental Health
beyindeki tespit edilebilir organik bir anormallikten kaynaklanmayan, duygulardan ileri gelen zihinsel bir bozukluk major affective disorder n.
Physiology
organik yapının blastema formasyonu olmaksızın mevcut dokunun yeniden düzenlenmesi yoluyla yenilenmesi reconstitution n.
organizmanın bir bölümünde üretilip başka bir bölümüne iletilen hormon gibi bir organik madde autacoid n.
organizmanın bir bölümünde üretilip başka bir bölümüne iletilen hormon vb. organik madde autocoid n.
Pathology
organik kişilik bozukluğu organic personality disorder n.
organik olmayan psikoz nonorganic psychosis n.
organik hallusinozis organic hallucinosis n.
organik disosiyatif bozukluk organic dissociative disorder n.
organik olmayan vajinismus nonorganic vaginismus n.
organik delüzyonel bozukluk organic delusional disorder n.
organik duygusal labilite bozukluk organic emotionally labile disorder n.
organik kaynaklı impotans impotence of organic origin n.
organik anksiyete bozukluğu organic anxiety disorder n.
organik katatonik bozukluk organic catatonic disorder n.
histeri vakasında organik bir hastalığın belirtilerinin taklit edilmesi mimesis n.
Pharmaceutics
floresinin organik cıva türevi olan lokal bir antiseptik madde merbromin n.
floresinin organik cıva türevi olan lokal bir antiseptik madde merbromine n.
Parasitology
konakçının canlı hücrelerini öldürerek ölü organik materyalle beslenen parazit organizma necrotroph n.
Optics
organik ambliyopi organic amblyopia n.
Food Engineering
bakteri öldüren organik madde bacteriosin n.
bakteri öldüren organik madde bacteriocin n.
organik kuru kayısı organic dried apricot n.
uçucu organik bulaşan volatile organic contaminant n.
organik olarak yetiştirilmiş yiyecek wholefood n.
organik tarım yöntemleriyle üretilmemiş (gıda) nonorganic adj.
koruyucu işlemlerle hazırlanan (organik madde) preserved adj.
bozulmasını veya fermente olmasını önleyecek işlemlerden geçmiş (organik madde) preserved adj.
Gastronomy
organik gıda organic food n.
Physics
organik yarıiletken organic semiconductor n.
tek değerli organik bir kök methyl group n.
Chemistry
yılan zehri için kullanılan organik bir kimyasal acanthin n.
karbonun eski organik, jeolojik ve arkeolojik örneklerin yaşını belirlemede kullanılan radyoaktif izotopu carbon 14 n.
eski organik, jeolojik ve arkeolojik örneklerin yaşını belirlemede kullanılan radyoaktif karbon izotopu carbon-14 n.
oksijenin organik olmayan malzeme ile oluşturduğu, yüksek sıcaklıklarda süper iletken gibi davranan bileşik ceramic oxide n.
laktik asitten türetilen bir organik kalıntı veya radikal lactyl n.
metal iyonlarına bağlanarak şelat bileşiği oluşturan organik kimyasal chelator n.
ham organik maddelerin endüstriyel (tarımsal) kullanımı ile ilgilenen uzman chemurgist n.
organik ham maddelerin endüstriyel kullanımı ile ilgilenen kimya dalı chemurgy n.
organik ham maddeden endüstriyel ürünlerin geliştirilmesi ile ilgilenen kimya dalı chemurgy n.
kompleks, azotlu, organik bazlı bir boyar madde nigraniline n.
siyano radikali içeren organik bileşik sınıfı nitril n.
siyano radikali içeren organik bileşik sınıfı nitrile n.
nitratlı organik malzemelerden yapılmış patlayıcı bir toz nitro n.
nitratlı organik malzemelerden yapılmış patlayıcı bir toz nitro powder n.
bir veya daha fazla nitrit ya da nitrat grubu içeren organik bileşik nitro compound n.
organik sentezlerde veya eritmede kullanılan renksiz ve zehirli bir sıvı nitrocarbol n.
organik sentezlerde veya eritici olarak kullanılan bir zehirli bileşik nitromethane n.
organik bileşiklerin nitrozo bileşiklerine dönüştüğü kimyasal reaksiyon nitrosation n.
bir glikozidin şeker kısmıyla birleştirilen ve hidrolizle elde edilebilen bir organik bileşik nonsugar n.
böceksavar olarak ve bazı kanser türlerini tedavide kullanılan bir kristal organik fosfor bileşiği tepa n.
asetilkolinesterazın etkisini engelleyen ve böcek ilacı olarak kullanılan bir kristal organik fosfor bileşiği tepp n.
odun yağlarından elde edilen ve esas olarak organik sentezlerde kullanılan, renksiz, uçucu, heterosiklik bir organik bileşik tetraphenol n.
odun yağlarından elde edilen ve esas olarak organik sentezlerde kullanılan, renksiz, uçucu, heterosiklik bir organik bileşik furfuran n.
odun yağlarından elde edilen ve esas olarak organik sentezlerde kullanılan, renksiz, uçucu, heterosiklik bir organik bileşik furan n.
sülfür atomunun iki hidrokarbon grubuna bağlandığı herhangi bir organik bileşik sınıfı thio-ether n.
kükürt içeren organik bir bileşik thiol n.
alkali polisülfit ve organik dihalidden üretilmiş kauçuk benzeri malzeme thioplast n.
alkali polisülfit ve organik dihalidden üretilmiş kauçuk benzeri malzeme polysulfide rubber n.
bir alkol ve bir karbonil grubu içeren organik bileşik aldol n.
özellikle organik sentezde kullanılan renksiz bir beta-hidroksili aldehit aldol n.
alkan, alken, alkin veya türevleri özelliğinde olan organik bileşik aliphatic compound n.
alkanın içindeki halojen atomlarının hidrojen atomları ile ikame edildiği organik bileşik alkyl halide n.
alkanın içindeki halojen atomlarının hidrojen atomları ile ikame edildiği organik bileşik haloalkane n.
benzen halkasına bağlı bir alkil grubu içeren organik bileşik alkylbenzene n.
kaynak yapımında ve organik sentezde kullanılan renksiz yanıcı bir gaz alkyne n.
kaynak yapımında ve organik sentezde kullanılan renksiz yanıcı bir gaz alkine n.
kaynak yapımında ve organik sentezde kullanılan renksiz yanıcı bir gaz ethyne n.
kaynak yapımında ve organik sentezde kullanılan renksiz yanıcı bir gaz acetylene n.
alkanın içindeki halojen atomlarının hidrojen ile ikame edildiği organik bileşik alkylogen n.
ürik asidin oksidasyonu ile üretilen kırmızı renkli bir organik bileşik alloxan n.
propilenden türetilmiş tek değerlikli doymamış organik alil radikal allyl n.
propilenden türetilmiş tek değerlikli doymamış organik alil radikal allyl radical n.
propilenden türetilmiş tek değerlikli doymamış organik alil radikal allyl group n.
organik sentezde kullanılan renksiz tahriş edici keskin kokulu sıvı bir aldehit allyl aldehyde n.
organik sentezde kullanılan renksiz tahriş edici keskin kokulu sıvı bir aldehit acrolein n.
cilt bakım preparatlarında yaygın kullanılan bir organik asit alpha-hydroxy acid n.
aldehid grubundan organik kimyasal madde succindialdehyde n.
gaz halindeki münferit organik bileşikler individual gaseous organic compounds n.
farklı organik kimyasallar discrete organic chemicals n.
halojenli organik bileşikler halogenated organic compounds n.
hoş kokulu organik sıvı acetal n.
hidrojen atomu tepkimesi sonrası organik madde içerisindeki kimyasal bağın kırılması hydrogenolysis n.
kurtboğandan elde edilen bir tür organik kök acolyctine n.
metan haricindeki toplam organik bileşiklerin belirlenmesi determination of total non-methane organic compounds n.
organik safsızlıklar organic impurities n.
organik bağlayıcılar organic binders n.
organik asit organic acid n.
organik-perester çapraz bağlayıcı organic perester crosslinking agent n.
organik bağlı mangan organically bound manganese n.
organik olarak bağlı klor organically bound chlorine n.
organik kök organic base n.
organik kimya organic chemistry n.
organik bileşik organic compound n.
organik cam acrylic glass n.
organik kimyasal madde organic chemical n.
organik safha organic phase n.
organik yüksek polimer organic high-polymer n.
organik çözücü organic solvent n.
saf olduğu zaman kokusuz bir organik madde acetamide n.
tropinin organik asitle bileşimi tropeine n.
toplam uçucu organik klorür total volatile organic chloride n.
uçucu organik bileşik volatile organic compound n.
yüzey aktif organik maddeler surface active organic materials n.
amonyaktaki bir hidrojen atomunu asil ile değiştirerek elde edilen organik bileşik amide n.
oksoasitlerden türetilen organik bileşikler amidine n.
bir amino grubu ve bir karboksilik asit grubu içeren organik bileşikler amino acid n.
bir amino grubu ve bir karboksilik asit grubu içeren organik bileşikler aminoalkanoic acid n.
fotoğrafçılıkta ve boya yapımında ara madde olarak kullanılan bir organik bileşik grubu aminophenol n.
hem hidrofobik hem hidrofilik özellikleri olan organik bileşikler amphiphile n.
birçok organik bileşikte oluşan bir hidrokarbon radikali amyl n.
solvent olarak ve organik sentezlerde kullanılan alkol içeren bir karışım amyl alcohol n.
organik bileşiklerin imalatında kullanılan renksiz yanıcı bir sıvı alken amylene n.
organik bileşiklerin imalatında kullanılan renksiz yanıcı bir sıvı alken pentene n.
organik bileşiklerin imalatında kullanılan renksiz yanıcı bir sıvı alken pentylene n.
solvent olarak ve organik sentezlerde kullanılan alkol içeren bir karışım amylic alcohol n.
iki karboksil grubundan bir su molekülünün çıkarılmasıyla oluşan bir organik bileşik anhydride n.
iki karboksil grubundan bir su molekülünün çıkarılmasıyla oluşan bir organik bileşik acyl anhydride n.
iki karboksil grubundan bir su molekülünün çıkarılmasıyla oluşan bir organik bileşik acid anhydride n.
aromatik organik bileşik aromatic n.
organik bileşiklerin benzen dizisinden olan bir hidrokarbon aromatic hydrocarbon n.
organik sentezde kullanılan zehirli renksiz yanıcı bir gaz arsine n.
inorganik fosfat olarak kayaçlarda, organik fosfat olarak ise canlı hücrelerde bulunan bir element phosphorus n.
özellikle toprak, turba ve kömürde bulunan, kahverengimsi siyah renkli bir organik madde ulmin n.
karbon atomuna bağlı amin grubu içeren bir organik bileşik enamine n.
sarı renkli disazo bir organik pigment permanent fast yellow ncg n.
iki atoma bağlı oksijen atomu içeren halka şeklindeki bir organik bileşik epoxide n.
kuinolinden elde edilen ve ateş düşürücü ilaç olarak kullanılan bir organik kök kairoline n.
genellikle renksiz sıvı halde bulunan ve buharı zehirli organik çinko bileşikleri zinc alkyl n.
ketonların bazı izonitroso bileşiklerinin indirgenmesi ile elde edilen organik bir kök grubu ketine n.
organik hidrosol ethereal oil n.
(organik kimya) bir baz valeritrine n.
bir organik bileşik valerylene [obsolete] n.
iki fenol grubu içeren çeşitli organik bileşiklere verilen ad bisphenol n.
plastik ve reçine yapmak için kullanılan sentetik bir organik bileşik bisphenol n.
organik maddeyi çözen ve toprağı karartan karbonatlar içeren alkali black alkali n.
bazı afyon türlerinden elde edilen beyaz renkli bir organik baz laudanine n.
olmesartan ile birleştiğinde ön ilaç olarak kullanılan tek değerlikli bir organik grup medoxomil n.
siyanamidin trimeri olup genellikle siyanoguinidinin yüksek sıcaklıklara ısıtılması ile elde edilen kristalli beyaz bir organik baz cyanuramide n.
teofilinle birlikle enjekte edildiğinde idrar söktürücü olarak kullanılan cıvalı organik bir bileşik mersalyl sodium n.
dışkı kokusuna sahip beyaz kristalli bir yapısı olan zayıf bir organik baz methyl ketol n.
pentametil-pararosanilin klorürden oluşup organik pigment yapımında ve biyolojik lekeleme için kullanılan bir boya methyl violet b n.
organik sentezde kullanılan kristalli bir katı beta-methylnaphthalene n.
organik sentezde kullanılan kristalli bir katı 2-methylnaphthalene n.
boyutu bir mikron ile bir milyon milimikron arasında olup kömür ve bazı şistlerde bulunan organik bir koloidal parçacık micell n.
andız otunun kökünde bulunup hafif acı tada sahip nötr bir organik madde helenin n.
organik sentezde kullanılan renksiz, kristalli yapıda ve suda çözünmeyen bir karboksilik asit heptadecanoic acid n.
mantar ilacı olarak kullanılan organik bir bileşik milneb n.
idrar yolları antiseptiği olarak kullanılan renksiz bir organik bileşik hexamine n.
organik bileşikleri eritmede kullanılan renksiz sıvı bir keton hexone n.
bir dizi ilişkili organik bileşik homologous series n.
homolog dizi oluşturan organik bileşiklerin ilişkisi homology n.
hidrojen atomunun organik grup ile yer değiştirmesi sonucu türetilen maddeler sınıfı hydrazine n.
sülfürik asit ile organik bazın birleşimi sonucu oluşan bir tuz hydrosulfate n.
izlanda likeninden elde edilen bir organik asit lichenic acid n.
amarinin oksidasyonu ile elde edilen ve benzoik aldehitin türevi olduğu düşünülen azotlu bir organik baz lophine n.
sarı kristalli yapıda organik bir bileşen luminol n.
serbest halde veya bitki tohum ve meyvelerinin içindeki ester halinde bulunup organik sentez ve parfümlerde kullanılan keskin kokulu bir birincil alkol octanol n.
hintyağından yapılan sodyum sabununun ısıtılmasıyla elde edilip esas olarak organik sentez ve parfümlerde çözücü olarak kullanılan hoş kokulu, yoğun ve yağlı bir ikincil alkol octanol n.
organik bir baz chinoline n.
(organik asitlerin karboksil grubundan) karbondioksit çıkışını hızlandıran enzim decarboxylase n.
ekinlerde ve süs bitkilerinde kullanılan organik fosforlu böcek ilacı dimethoate n.
plastik yapımında ve organik çözücü olarak kullanılan, yanıcılığı yüksek bir sıvı dimethyl ketone n.
propiyonik asitin iki kimyasal eşdeğerinin esterleşmesiyle oluşan organik diol veya polialkol türevi dipropionate n.
grafitin oksidasyonu ile elde edilen bir organik asit graphitic acid n.
ebeveyn elementteki fosfor-sülfür bağının türevde fosfor-oksijen bağı ile değişmesi sonucu ortaya çıkan organik bileşik oxon n.
ortadaki furan halkası ile kaynaşmış iki benzen halkasından oluşan bir organik bileşik dibenzofuran n.
molekülün iyonik parçasının migrasyonu sonucunda bir çift organik izomerin tersinir dönüşümü ionotropy n.
sarı yılan otu kökünden elde edilen acı, sarı renkli ve amorf bir organik asit columbic acid n.
organik bir böcek ilacı çeşidi cyclodiene n.
türdeş bir organik bileşik serisi family n.
koruyucu hazırlamada kullanılan organik bir asit para-hydroxybenzoic acid n.
simenden türetilen sıvı bir organik baz cymidine n.
parafin hidrokarbonlar ve türevlerini içeren organik bileşik serisi fat series n.
organik olmayan maddeler inorganic substances n.
bir organik bileşiğin alkali ile hidrolizi saponification n.
(organik kimyada) diazo bileşiklerinin başka maddelerle yer değiştirdiği bir dizi reaksiyon diazo reactions n.
sarı renkli, kristal yapıda olan organik bir boyar madde flavaniline n.
organik bileşik organic n.
organik analiz organic analysis n.
organik bileşiklerin analizi organic analysis n.
cıvalı organik bileşik organomercurial n.
cıva içeren organik bileşik organomercurial n.
bir tür halkalı mavi-yeşil organik pigment phthalocyanin n.
isı veya ateş yardımıyla fosillerdeki organik element izlerini tespit etme işlemi pyrochromatography n.
sülfinil grubu içeren organik bileşik sulfoxide n.
laktik asit ve ürenin türevi olarak kabul edilen organik bir amido aside ait veya ilgili lacturamic adj.
ham organik maddelerin endüstriyel kullanımı ile ilgili chemurgic adj.
ham organik maddelerin endüstriyel kullanımından üretilmiş chemurgic adj.
kompleks üç bazlı organik asitten tricarballylic adj.
kompleks üç bazlı organik asitle ilgili tricarballylic adj.
kompleks üç bazlı organik asit ile gösterilen tricarballylic adj.
hem alifatik hem de siklik özellikleri olan (organik bileşik) alicyclic adj.
özellikle bir alkandan türetilmiş tek değerlikli organik grup içeren alkyl adj.
organik çözücü esaslı organic solvent based adj.
polar olmayan organik çözücülerde çözünen lipid adj.
hem hidrofobik hem hidrofilik özellikli organik bileşiklerle ilgili amphiphilic adj.
hem hidrofobik hem hidrofilik özellikli organik bileşiklerle karakterize edilen amphiphilic adj.
(organik bileşik) çift veya üçlü bağı olan ve yeni bileşimler oluşturabilen undersaturated adj.
organik bir moleküldeki belirli bir karbon atomuna göre ikincil konumda olan beta adj.
ürik asit grubundaki azotlu organik bir madde ile ilgili leucoturic adj.
belirli metal elementlerinin organik radikallerle yaptığı bir dizi bileşikten birine ait metalorganic adj.
belirli metal elementlerinin organik radikallerle yaptığı bir dizi bileşikten biriyle ilgili metalorganic adj.
melitik asidin yarısı kadar karboksil radikaline sahip (organik asit) hemimellitic adj.
organik bileşikte ikame madde, iyon veya radikal olarak bulunabilen (hidrokarbon birimi) heptyl adj.
(özellikle organik bileşenler) bromür içeren bromo adj.
en az bir atomu karbon olmayan atom halkalı (organik bileşik) heterocyclic adj.
her bir üyesi bir öncekinden sabit artışla farklı bir dizi organik bileşiğe ait homologous adj.
organik olandan daha yüksek hyperorganic adj.
organik olanın ötesinde hyperorganic adj.
tekli, ikili veya üçlü bağı olan (organik bileşik) monounsaturated adj.
ben yağından elde edilen bir organik asitle ilgili moringic adj.
kolik aside benzeyen kristalli bir organik aside ait lithofellic adj.
kolik aside benzeyen kristalli bir organik asidi belirten lithofellic adj.
(özellikle organik bileşenler) klor içeren chloro adj.
(organik molekül yapısında) dördüncü sırada olan delta adj.
bir organik bileşikte ikame olarak ortaya çıkabilen bir hidrokarbon birimi ile ilgili octyl adj.