Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
influence
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"influence"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 54 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
influence
i.
nüfuz
2
Yaygın Kullanım
influence
i.
tesir
3
Yaygın Kullanım
influence
i.
etki
4
Yaygın Kullanım
influence
f.
tesir etmek
5
Yaygın Kullanım
influence
f.
etkilemek
6
Yaygın Kullanım
influence
f.
etki altına almak
General
7
Genel
influence
i.
torpil
8
Genel
influence
i.
fors
9
Genel
influence
i.
hüküm
10
Genel
influence
i.
etkileme
11
Genel
influence
i.
baskı
12
Genel
influence
i.
hatır
13
Genel
influence
i.
sözü geçerlik
14
Genel
influence
i.
etkilenim
15
Genel
influence
i.
etki
16
Genel
influence
i.
doğum sırasındaki yıldızların konumunun kişinin davranışlarına tesir etmesi
17
Genel
influence
i.
(insan davranışlarını etkilediğine inanılan) eterik sıvı
18
Genel
influence
i.
esir
19
Genel
influence
i.
yıldızlardan gelen doğaüstü etki
20
Genel
influence
i.
yıldızlardan gelen ruhani etki
21
Genel
influence
i.
ruhani güç
22
Genel
influence
i.
doğaüstü güç
23
Genel
influence
i.
uzaktan etki altına alma
24
Genel
influence
i.
uzaktan etki yaratma
25
Genel
influence
i.
çekim etkisi
26
Genel
influence
i.
manyetik çekim etkisi
27
Genel
influence
i.
manyetik çekim
28
Genel
influence
i.
etkili kimse
29
Genel
influence
i.
nüfuz sahibi kimse
30
Genel
influence
i.
etki yaratan şey
31
Genel
influence
i.
sözü geçen kimse
32
Genel
influence
i.
(olumlu/olumsuz) etki
33
Genel
influence
f.
yankı uyandırmak
34
Genel
influence
f.
ikna etmek
35
Genel
influence
f.
etkili olmak
36
Genel
influence
f.
sözünü geçirmek
37
Genel
influence
f.
söz geçirmek
38
Genel
influence
f.
nüfuz etmek
39
Genel
influence
f.
ses getirmek
40
Genel
influence
f.
etkilemek
41
Genel
influence
f.
zorlamak
42
Genel
influence
f.
baskı ile yaptırmak
43
Genel
influence
f.
zorla yaptırmak
44
Genel
influence
f.
gelişimini etkilemek
45
Genel
influence
f.
durumunu etkilemek
46
Genel
influence
f.
kısmen belirlemek
47
Genel
influence
f.
değişmek
48
Genel
influence
f.
değişiklik yapmak
49
Genel
influence
f.
modifiye etmek
50
Genel
influence
f.
tadil etmek
Technical
51
Teknik
influence
i.
etki
52
Teknik
influence
f.
etkilemek
Statistics
53
İstatistik
influence
i.
etki
Chemistry
54
Kimya
influence
i.
tesir
"influence"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 213 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
degree of influence
i.
etki derecesi
2
Genel
zone of influence
i.
nüfuz alanı
3
Genel
social influence
i.
sosyal tesir
4
Genel
backstairs influence
i.
gizli etki
5
Genel
arthistic influence
i.
sanatsal etki
6
Genel
greek influence
i.
yunan etkisi
7
Genel
back influence
i.
gizli etki
8
Genel
reciprocal influence
i.
karşılıklı etki
9
Genel
sphere of influence
i.
etki alanı
10
Genel
man influence on nature
i.
doğaya insan etkisi
11
Genel
influence of music
i.
müziğin etkisi
12
Genel
spheres of influence
i.
etki alanı
13
Genel
social influence
i.
toplum baskısı
14
Genel
literary influence
i.
edebi etki
15
Genel
social influence
i.
sosyal etki
16
Genel
considerable influence
i.
büyük etki
17
Genel
enormous influence
i.
büyük etki
18
Genel
big influence
i.
büyük etki
19
Genel
negative influence
i.
olumsuz etki
20
Genel
extraneous influence
i.
konu dışı etki
21
Genel
immediate influence
i.
doğrudan etki
22
Genel
direct influence
i.
doğrudan etki
23
Genel
man of influence
i.
sözü geçen kimse
24
Genel
man of influence
i.
nüfuzlu kimse
25
Genel
man of influence
i.
nüfuz sahibi kimse
26
Genel
vital influence
i.
hayati etki
27
Genel
influence [obsolete]
i.
sızıntı
28
Genel
influence [obsolete]
i.
içe akış
29
Genel
influence [obsolete]
i.
giriş
30
Genel
influence [obsolete]
i.
yıldızların etkisinden kaynaklanan huy
31
Genel
influence [obsolete]
i.
yıldız etkisinin yarattığı davranış
32
Genel
influence [obsolete]
i.
yıldız etkisinde ortaya çıkan mizaç
33
Genel
personal influence
i.
kişisel nüfuz
34
Genel
have influence
f.
sözü geçmek
35
Genel
acquire influence
f.
parlamak
36
Genel
exert one's influence over
f.
araya adam sokmak
37
Genel
have influence
f.
hatırı sayılmak
38
Genel
exert one's influence with somebody
f.
araya adam sokmak
39
Genel
have influence
f.
etkili olmak
40
Genel
have influence over
f.
nazı geçmek
41
Genel
have influence
f.
forsu olmak
42
Genel
use one's influence
f.
ağırlığını koymak
43
Genel
have strong influence
f.
ağır basmak
44
Genel
have influence
f.
nazı geçmek
45
Genel
have influence
f.
sözünü geçirmek
46
Genel
be under the influence
f.
etki altında kalmak
47
Genel
come under somebody's influence
f.
nüfuzu altına girmek
48
Genel
come under the influence of
f.
nüfuzu altına girmek
49
Genel
put somebody under the influence
f.
nüfuz altına almak
50
Genel
influence unfavorably
f.
kötü şekilde etkilemek
51
Genel
influence negatively
f.
kötü şekilde etkilemek
52
Genel
use one's influence
f.
nüfuzunu kullanmak
53
Genel
wield one's influence
f.
nüfuzunu kullanmak
54
Genel
influence adversely
f.
kötü şekilde etkilemek
55
Genel
exert influence
f.
nüfuz kullanmak
56
Genel
exercise one's influence
f.
nüfuzunu kullanmak
57
Genel
exert one's influence
f.
nüfuzunu kullanmak
58
Genel
influence negatively
f.
kötü etkilemek
59
Genel
influence adversely
f.
kötü etkilemek
60
Genel
influence one's decision
f.
kararını etkilemek
61
Genel
influence the society
f.
toplumu etkilemek
62
Genel
influence unfavorably
f.
kötü yönde etkilemek
63
Genel
influence negatively
f.
kötü yönde etkilemek
64
Genel
influence adversely
f.
kötü yönde etkilemek
65
Genel
influence deeply
f.
derinden etkilemek
66
Genel
be under the influence of
f.
etkisi altında kalmak
67
Genel
lose one's influence
f.
etkisini yitirmek
68
Genel
lose one's influence
f.
etkisini kaybetmek
69
Genel
lose one's influence (over)
f.
nüfuzunu kaybetmek
70
Genel
have influence
f.
sözü geçen olmak
71
Genel
directly influence the decision
f.
kararı doğrudan etkilemek
72
Genel
have direct influence on the decision
f.
kararı doğrudan etkilemek
73
Genel
influence negatively
f.
olumsuz etkilemek
74
Genel
influence negatively
f.
olumsuz yönde etkilemek
75
Genel
exercise influence over
f.
kontrolü/etkisi altına almak
76
Genel
exercise influence over
f.
üzerinde baskı kurmak
77
Genel
fall/come under the influence of
f.
etkisi altına girmek
78
Genel
be influence on
f.
üzerinde etkisi olmak
79
Genel
influence positively
f.
olumlu yönde etkilemek
80
Genel
influence positively
f.
olumlu biçimde etkilemek
81
Genel
influence positively
f.
olumlu etkilemek
82
Genel
have influence over
f.
üzerinde etkili olmak
83
Genel
be influence on
f.
üzerinde etkili olmak
84
Genel
have a big influence on
f.
üzerinde büyük bir etkisi olmak
85
Genel
acquire influence
f.
nüfuz kazanmak
86
Genel
exert an influence on
f.
etkisi olmak
87
Genel
exert an influence on
f.
etkili olmak
88
Genel
exert an influence on
f.
etkilemek
89
Genel
exert an influence over
f.
etkisi olmak
90
Genel
exert an influence over
f.
etkili olmak
91
Genel
exert an influence over
f.
etkilemek
92
Genel
under influence
zf.
tesir altında
93
Genel
under no influence
zf.
hiçbir tesir altında kalmadan
94
Genel
under no influence
zf.
hiçbir tesir altında kalmaksızın
Phrases
95
İfadeler
under the influence of
expr.
etkisi altında
96
İfadeler
under the influence of
expr.
maruz kalan
97
İfadeler
under the influence of drink
expr.
sarhoş
98
İfadeler
under the influence of
expr.
tabi
99
İfadeler
under the influence of
expr.
-in etkisi altında
Idioms
100
Deyim
secure influence on someone
i.
(biri) üzerinde büyük bir etki
101
Deyim
secure influence on someone
i.
(biri) üzerinde hakimiyet
102
Deyim
secure influence on someone
i.
(biri) üzerinde büyük bir nüfuz
103
Deyim
area of influence
i.
kontrol alanı
104
Deyim
area of influence
i.
etki alanı
105
Deyim
area of influence
i.
nüfuz alanı
106
Deyim
have a strong influence on someone
f.
biri üzerinde büyük bir etkisi olmak
107
Deyim
have significant influence on somebody
f.
birisinin üzerinde önemli bir etkiye sahip olmak
108
Deyim
get secure influence on someone
f.
birinin üstüne büyük bir etkisi olmak
109
Deyim
have significant influence on something
f.
birşey üzerinde önemli etkiye sahip olmak
110
Deyim
have secure influence on someone
f.
birinin üstüne büyük bir etkisi olmak
111
Deyim
get a strong influence on someone
f.
biri üzerinde büyük bir etkisi olmak
112
Deyim
have significant influence on something
f.
birşey üzerinde önemli bir etkisi olmak
113
Deyim
have no more influence
f.
forsu kalmamak
114
Deyim
have no more influence
f.
forsunu kaybetmek
115
Deyim
have no more influence
f.
forsunu yitirmek
116
Deyim
under the influence of alcohol
expr.
alkol etkisi altında
117
Deyim
under the influence of alcohol
expr.
alkol etkisinde
118
Deyim
under the influence
expr.
içkili
119
Deyim
under the influence
expr.
sarhoş
120
Deyim
under the influence of drug
expr.
uyuşturucu etkisi altında
121
Deyim
under the influence of drugs
expr.
uyuşturucu etkisi altında
Trade/Economic
122
Ticaret/Ekonomi
peddle one's influence
i.
nüfuz ticareti
123
Ticaret/Ekonomi
engage in influence peddling
i.
nüfuz ticareti
124
Ticaret/Ekonomi
significant influence
i.
önemli etkileme gücü
125
Ticaret/Ekonomi
significant influence
i.
önemli etki
126
Ticaret/Ekonomi
positive influence
i.
pozitif etki
Law
127
Hukuk
driving under the influence of alcohol
i.
alkollü araç kullanma
128
Hukuk
undee influence rule
i.
gabin kuralı
129
Hukuk
undue influence
i.
haksız etki
130
Hukuk
undue influence
i.
haksız nüfuz kullanımı
131
Hukuk
influence of narcotics taken willingly
i.
ihtiyarı ile kullanılan uyuşturucu madde tesiri
132
Hukuk
influence peddling
i.
nüfuz ticareti
133
Hukuk
trading in influence
i.
nüfuz ticareti
134
Hukuk
traffic of influence
i.
nüfuz ticareti
135
Hukuk
undue influence
i.
nüfuzu kötüye kullanma
136
Hukuk
influence peddler
i.
nüfuz ticaretçisi
137
Hukuk
influence peddler
i.
nüfuz ticareti yapan kimse
138
Hukuk
influence peddler
i.
sahip olduğu yetkileri başkası için kullanan kimse
139
Hukuk
influence peddler
i.
(genellikle rüşvet gibi yöntemleri ile) arabuluculuk yapan kimse
140
Hukuk
have an influence on the judgment
f.
hükme tesiri olmak
141
Hukuk
have an influence on the judgment
f.
karara etki yapmak
142
Hukuk
under influence
s.
tesir altında
143
Hukuk
under the influence of drug(s)
expr.
uyuşturucu maddenin etkisi altında
144
Hukuk
under drug influence
expr.
uyuşturucu maddenin etkisi altında
145
Hukuk
under the influence of narcotic(s)
expr.
uyuşturucu maddenin etkisi altında
Politics
146
Siyasal
external influence
i.
dış etki
147
Siyasal
spheres of influence
i.
etki alanları
148
Siyasal
areas of influence
i.
etki alanları
149
Siyasal
cross-cultural influence
i.
kültürler arası etki
150
Siyasal
struggle for influence
i.
nüfuz mücadelesi
151
Siyasal
political influence
i.
politik nüfuz
152
Siyasal
political influence
i.
siyasal nüfuz
153
Siyasal
try to have influence
f.
nüfuz edinmeye çalışmak
Technical
154
Teknik
influence quantity
i.
etki büyüklüğü
155
Teknik
influence line
i.
etki çizgisi
156
Teknik
influence diagram
i.
etki diyagramı
157
Teknik
influence value
i.
etki etkeni
158
Teknik
influence surface
i.
etki alanı
159
Teknik
influence area
i.
etki alanı
160
Teknik
radius of influence
i.
etki yarıçapı
161
Teknik
influence diagram
i.
etki çizgesi
162
Teknik
line of influence
i.
etki çizgisi
163
Teknik
influence value
i.
etki çarpanı
164
Teknik
under the influence of light
i.
ışık etkisi altında
165
Teknik
moment influence line
i.
moment etki çizgisi
166
Teknik
influence of organic materials on water intended for human consumption
i.
organik maddelerin içme ve kullanma suyuna etkisi
167
Teknik
processing of colouring materials in plastics under the influence of heat
i.
plastiklerdeki renklendirici maddelerin ısıl etki altında işlenmesi
168
Teknik
resistance to hardening under the influence of heat and air
i.
sıcaklık ve havanın etkisiyle sertleşmeye karşı direnç
169
Teknik
temperature influence
i.
sıcaklık etkisi
170
Teknik
assessment of the influence of the thermal environment using subjective judgement scales
i.
subjektif karar ölçüleri kullanarak ısıl ortamın etkisinin değerlendirilmesi
171
Teknik
influence diagram
i.
tesir diyagramı
172
Teknik
influence area
i.
tesir sahası
173
Teknik
influence value
i.
tesir faktörü
174
Teknik
influence line
i.
tesir hattı
175
Teknik
line of influence
i.
tesir hattı
176
Teknik
under the influence of applied voltage and high humidity
expr.
yüksek nem ve uygulanan gerilim etkisi altında
Computer
177
Bilgisayar
influence quantity
i.
etki büyüklüğü
Construction
178
İnşaat
influence line
i.
etki çizgisi
179
İnşaat
influence line
i.
tesir çizgisi
180
İnşaat
influence lines and surfaces
i.
tesir çizgileri ve yüzeyleri
Automotive
181
Otomotiv
influence of road surfaces on traffic noise
i.
trafik gürültüsüne yol yüzeylerinin etkisi
Traffic
182
Trafik
influence line
i.
tesir çizgisi
Marine
183
Denizcilik
ship influence
i.
gemi etkisi
Petrol
184
Petrol
resistance to hardening under influence of heat and air
i.
ısı ve havanın etkisiyle sertleşmeye karşı direnç
Medical
185
Medikal
scale of influence
i.
etki skalası
Psychology
186
Psikoloji
peer influence
i.
arkadaş çevresi etkisi
187
Psikoloji
peer influence
i.
arkadaş etkisi
188
Psikoloji
minority influence
i.
azınlık etkisi
189
Psikoloji
informational influence
i.
enformasyon etkisi
190
Psikoloji
influence delirium
i.
etki hezeyanı
191
Psikoloji
passive influence
i.
pasif etki
192
Psikoloji
social influence
i.
sosyal nüfuz
Food Engineering
193
Gıda
influence of materials on water intended for human consumption
i.
malzemelerin içme ve kullanma suyuna etkisi
Statistics
194
İstatistik
influence curve
i.
etki eğrisi
Physics
195
Fizik
influence of gravity
i.
yerçekiminin etkisi
196
Fizik
influence of gravity
i.
yerçekimi etkisi
Biology
197
Biyoloji
genetic influence
i.
genetik etki
Linguistics
198
Dilbilim
crosslinguistic influence
i.
farklı dillerin birbirinden etkilenmesi
Environment
199
Çevre
range of influence
i.
tesir mesafesi
200
Çevre
measurement of the influence of road surfaces on traffic noise
i.
yol yüzeylerinin trafik gürültüsüne etkisinin ölçülmesi
Military
201
Askeri
influence release sinker
i.
etkiyle bırakan ağırlık
202
Askeri
influence field
i.
etki alanı
203
Askeri
explosion resistant multi-influence sweep system
i.
infilak dirençli çok tesirli tarama sistemi
204
Askeri
influence sweep
i.
influens tarama
205
Askeri
area of intelligence influence
i.
istihbarat etki sahası
206
Askeri
explosion resistant multi-influence drone sweep
i.
infilak dirençli çok tesirli uzaktan kumandalı tarama
207
Askeri
intelligence area of influence
i.
istihbarat etki sahası
208
Askeri
combination influence mine
i.
kombinasyon etkili mayın
209
Askeri
area of influence
i.
komutanlık etki sahası
210
Askeri
influence mine
i.
temas dışı etki ile faaliyete geçen mayın
211
Askeri
combined influence mine
i.
yalnızca iki veya daha fazla farklı etkinin aynı anda veya önceden belirlenmiş bir sırayla gerçekleşmesiyle patlamak üzere tasarlanmış bir mayın
Modern Slang
212
Modern Argo
above the influence
s.
gençleri uyuşturucudan caydırmak amaçlı yapılan (kampanya)
213
Modern Argo
above the influence
s.
uyuşturucu karşıtı (reklam kampanyası)
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of influence
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy