Geçmiş

bir şeye vurmak

"bir şeye vurmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	bir şeye vurmak	impinge upon something f.
2	Öbek Fiiller	bir şeye vurmak	impinge on something f.
3	Öbek Fiiller	bir şeye vurmak	pound along something f.

"bir şeye vurmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 137 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	bir şeye vurmak için kullanılan düz ve geniş alet (sineklik)	flap [obsolete] i.
2	Genel	yerle bir etmek için bir şeye vurmak	batter something down f.
3	Genel	ellerle bir şeye ritmik olarak vurmak	bongo f.
4	Genel	(bir şeye) eğik şekilde vurmak	slant f.
Phrasals
5	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) yavaşça vurmak	bump (up) against (someone or something) f.
6	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) yavaşça vurmak	bump (up) against someone or something f.
7	Öbek Fiiller	birine veya bir şeye ayakla vurmak	kick someone or something around f.
8	Öbek Fiiller	bir şeyle bir şeye vurmak	ram something into something f.
9	Öbek Fiiller	bir şeyle bir şeye vurmak	ram something in f.
10	Öbek Fiiller	birine/bir şeye vurmak	strike at f.
11	Öbek Fiiller	bir şeyle bir şeye vurmak	pound something into something f.
12	Öbek Fiiller	(birinin dikkatini çekmek için) bir şeye/bir şeyin üzerine vurmak	rap on something f.
13	Öbek Fiiller	(birinin dikkatini çekmek için) bir şeye/bir şeyin üzerine vurmak	rap at something f.
14	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak	fall upon (someone or something) f.
15	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak	fall on (someone or something) f.
16	Öbek Fiiller	(birine veya bir şeye) tüm gücüyle vurmak	whale away at (someone or something) f.
17	Öbek Fiiller	(birine veya bir şeye) tüm gücüyle vurmak	whale into (someone or something) f.
18	Öbek Fiiller	(birine veya bir şeye) tüm gücüyle vurmak	whale on (someone or something) f.
19	Öbek Fiiller	geriye doğru giderken (birine veya bir şeye) vurmak	back into (someone or something) f.
20	Öbek Fiiller	(bir şeye) gürültüyle vurmak	bang (away) at f.
21	Öbek Fiiller	(bir şeye sopayla, değnekle) vurmak	bat around f.
22	Öbek Fiiller	birine/bir şeye vurmak	hit upon someone or something f.
23	Öbek Fiiller	birine/bir şeye vurmak	hit on someone or something f.
24	Öbek Fiiller	bir şeyi bir şeye vurmak	run something into something f.
25	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye bir şeyle) vurmak	smite (someone or something) with (something) f.
26	Öbek Fiiller	(bir şeye) vurmak	strike on (something) f.
27	Öbek Fiiller	bir şeyi bir şeye vurmak	strike something upon something f.
28	Öbek Fiiller	bir şeyi bir şeye vurmak	strike something on something f.
29	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak	strike out (at someone or something) f.
30	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye bir şeyle) hafifçe vurmak	tap (someone or something) with (something) f.
31	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye bir şeyle) arka arkaya hafifçe vurmak	tap (someone or something) with (something) f.
32	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye bir şeyle) pat pat vurmak	tap (someone or something) with (something) f.
33	Öbek Fiiller	bir şeye bir şeyle hafifçe vurmak	tap something with something f.
34	Öbek Fiiller	bir şeye bir şeyle arka arkaya hafifçe vurmak	tap something with something f.
35	Öbek Fiiller	bir şeye bir şeyle pat pat vurmak	tap something with something f.
36	Öbek Fiiller	birine/bir şeye vurmak	thump on someone or something f.
37	Öbek Fiiller	birine/bir şeye yumruğunu vurmak	thump on someone or something f.
38	Öbek Fiiller	birine/bir şeye vurmak	thump on someone or something f.
39	Öbek Fiiller	(bir şeye) vurmak	strike upon (something) f.
40	Öbek Fiiller	(bir şeyi bir şeye) vurmak	bash (something) against (something) f.
41	Öbek Fiiller	bir şeyi bir şeye vurmak	bash something against someone or something f.
42	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak	jar against (someone or something) f.
43	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeye) vurmak/savurmak	knock (someone or something) to (something) f.
44	Öbek Fiiller	(bir şeyi birine/bir şeye) vurmak/vurdurmak	knock against (someone or something) f.
45	Öbek Fiiller	birine/bir şeye vurmak	hammer on someone or something f.
46	Öbek Fiiller	birine/bir şeye üst üste vurmak	hammer on someone or something f.
47	Öbek Fiiller	(bir şeye) vurmak	knock on (something) f.
48	Öbek Fiiller	(bir şeye) sertçe vurmak	knock on (something) f.
49	Öbek Fiiller	(bir şeye) hızlıca vurmak	knock on (something) f.
50	Öbek Fiiller	bir şeye hafif hafif vurmak	tap on something f.
51	Öbek Fiiller	bir şeye hafifçe vurmak	tap on something f.
52	Öbek Fiiller	bir şeye arka arkaya vurmak	tap on something f.
53	Öbek Fiiller	bir şeye tık tık/pat pat vurmak	tap on something f.
54	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) durmadan vurmak	wail on (someone or something) f.
55	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) şap şap vurmak	slap against (someone or something) f.
56	Öbek Fiiller	bir şeyi (birine/bir şeye) şak diye vurmak	slap against (someone or something) f.
57	Öbek Fiiller	bir şeyi (birine/bir şeye) şap şap vurmak	slap against (someone or something) f.
58	Öbek Fiiller	bir şeyi birine/bir şeye şak diye vurmak	slap something against someone or something f.
59	Öbek Fiiller	bir şeyi birine/bir şeye şap şap vurmak	slap something against someone or something f.
60	Öbek Fiiller	birine/bir şeye şap şap vurmak	slap against someone or something f.
61	Öbek Fiiller	bir şeye arka arkaya vurmak	hammer away f.
62	Öbek Fiiller	bir şeyi birine/bir şeye vurmak	bang something against someone or something f.
63	Öbek Fiiller	bir şeyi birine/bir şeye pat diye vurmak/indirmek	bang something against someone or something f.
64	Öbek Fiiller	bir şeyi birine/bir şeye vurmak	bang something into someone or something f.
65	Öbek Fiiller	bir şeyi birine/bir şeye pat diye vurmak/indirmek	bang something into someone or something f.
66	Öbek Fiiller	birine/bir şeye arka arkaya vurmak	bang on someone or something f.
67	Öbek Fiiller	birine/bir şeye vurmak	beat on someone or something f.
68	Öbek Fiiller	(bir şeye) dalga çarpmak/vurmak	break over (something) f.
69	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) hafifçe vurmak	bump into (someone or something) f.
70	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) yanlışlıkla vurmak	bump into (someone or something) f.
71	Öbek Fiiller	(bir şeye) gem vurmak	champ down on (something) f.
72	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak	crash into (someone or something) f.
73	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak	fall on (someone or something) f.
74	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak	fall onto (someone or something) f.
75	Öbek Fiiller	(bir şeye) vurmak	go for (something) f.
76	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye bir şeyle) vurmak	hit (someone or something) with (something) f.
77	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak/saldırmak	hit at (someone or something) f.
78	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) karşılık olarak saldırmak/vurmak	hit back (at someone or something) f.
79	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) şiddetle vurmak	jab at (someone or something) f.
80	Öbek Fiiller	(bir şeye) vurmak	knock at (something) f.
81	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bir şeyle çarpmak/vurmak	knock into (someone or something) f.
82	Öbek Fiiller	(bir şeye) hafif hafif vurmak (su, dalga)	lap against (something) f.
83	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) hızla çarpmak/vurmak	lash at (someone or something) f.
84	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) şiddetle çarpmak/vurmak	lash at (someone or something) f.
85	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) kırbaçlarcasına çarpmak/vurmak	lash at (someone or something) f.
86	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak/toslamak	ram into (someone or something) f.
87	Öbek Fiiller	(bir şeye) hafifçe vurmak	rap at (something) f.
88	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeye) vurmak/çalmak	slam (someone or something) down on (something) f.
89	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeye) vurmak/çalmak	slam (someone or something) down onto (something) f.
90	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak/çarpmak	slam into (someone or something) f.
91	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye bir şey) damgası/bir damga vurmak	stamp (someone or something) with (something) f.
92	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye bir şey) damgası/yaftası vurmak	stigmatize (someone or something) as (something) f.
93	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak	strike at (someone or something) f.
94	Öbek Fiiller	(bir şeye) darbe vurmak	strike at (something) f.
95	Öbek Fiiller	(bir şeye) ket vurmak	strike at (something) f.
96	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak	swing at (someone or something) f.
97	Öbek Fiiller	(bir şeye) hafifçe vurmak	tap at (something) f.
98	Öbek Fiiller	(bir şeye) tık tık vurmak	tap at (something) f.
Colloquial
99	Konuşma Dili	(birine ya da bir şeye) vurmak	bonk f.
100	Konuşma Dili	(bir şeye) vurmak	beat at f.
101	Konuşma Dili	(bir şeye) vurmak	beat at something f.
102	Konuşma Dili	(birine veya bir şeye) vurmak	have at (someone or something) f.
Idioms
103	Deyim	(birine veya bir şeye) vurmak	have a pop at (someone or something) [uk] f.
104	Deyim	(birine veya bir şeye) küt diye vurmak	take a whack at (someone or something) f.
105	Deyim	(birine/bir şeye) vurmak	take a pop at (someone or something) [uk] f.
106	Deyim	(bir şeye) hayati bir darbe vurmak	rip the heart out of (something) f.
107	Deyim	bir şeye hayati bir darbe vurmak	rip/tear the heart out of something f.
108	Deyim	(birine/bir şeye) vurmak	take a poke at (someone or something) f.
109	Deyim	(birine/bir şeye) pelte gibi oluncaya kadar vurmak	knock the bejesus out of (someone or something) f.
110	Deyim	(bir şeye) kaşesini vurmak/basmak	put (one's) seal on (something) f.
111	Deyim	(bir şeye) kaşesini vurmak/basmak	set (one's) seal to (something) f.
112	Deyim	(birine/bir şeye) darbe vurmak	drive a nail in (someone's or something's) coffin f.
113	Deyim	(birine/bir şeye) bir darbe daha vurmak	drive another nail in (someone's or something's) coffin f.
114	Deyim	(birine/bir şeye) son darbeyi vurmak	drive the final nail in (someone's or something's) coffin f.
115	Deyim	(birine/bir şeye) darbe vurmak	put a nail in (someone's or something's) coffin f.
116	Deyim	(birine/bir şeye) bir darbe daha vurmak	put another nail in (someone's or something's) coffin f.
117	Deyim	(birine/bir şeye) son darbeyi vurmak	put the final nail in (someone's or something's) coffin f.
118	Deyim	(birine/bir şeye) büyük bir darbe vurmak	deal (someone or something) a blow f.
119	Deyim	birine/bir şeye büyük bir darbe vurmak	deal somebody/something a blow f.
120	Deyim	birine/bir şeye büyük bir darbe vurmak	deal a blow to somebody/something f.
121	Deyim	tv programcılığında dikkat çekmek/izleyiciyi tutmak için hileye, şaşırtıcı/akılalmaz bir şeye baş vurmak	jump the shark f.
122	Deyim	birine/bir şeye darbe vurmak/indirmek	knock somebody/something for six [uk] f.
123	Deyim	birine/bir şeye darbe vurmak/indirmek	hit somebody/something for six [uk] f.
124	Deyim	(birine/bir şeye) damgasını vurmak	leave (one's or its) mark on (someone or something) f.
125	Deyim	bir şeye bir darbe vurmak	play havoc with something f.
126	Deyim	bir şeye bir darbe vurmak	wreak havoc with something f.
127	Deyim	(bir şeye) damgasını vurmak	put (one's) stamp on (something) f.
128	Deyim	(birine/bir şeye) sekte vurmak	put the brakes on (someone or something) f.
129	Deyim	(birine/bir şeye) ket vurmak	put the brakes on (someone or something) f.
130	Deyim	(birine/bir şeye) ket vurmak	put the clamps on (someone or something) f.
131	Deyim	(birine/bir şeye) sekte vurmak	put the clamps on (someone or something) f.
132	Deyim	bir şeye damgasını vurmak	put your stamp on something f.
133	Deyim	(birine/bir şeye) vurmak	take a punch at (someone or something) f.
Technical
134	Teknik	kusurları test etmek için (bir şeye) çekiçle hafifçe vurmak	tunk f.
135	Teknik	kusurları test etmek için (bir şeye) çekiçle hafifçe vurmak	tonk f.
Printing
136	Baskı Teknikleri	(bir şeye) çok sert vurmak	overstrike f.
Archaic
137	Eski Kullanım	(bir şeye) amaçsızca vurmak	paddle f.