Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
doğaçlama
"doğaçlama"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 45 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
doğaçlama
impromptu
i.
2
Genel
doğaçlama
extemporisation
i.
3
Genel
doğaçlama
extemporaneousness
i.
4
Genel
doğaçlama
improvisation
i.
5
Genel
doğaçlama
perform without preparation
i.
6
Genel
doğaçlama
adlib
i.
7
Genel
doğaçlama
spontion
i.
8
Genel
doğaçlama
spontaneity
i.
9
Genel
doğaçlama
spont
i.
10
Genel
doğaçlama
imprompt
i.
11
Genel
doğaçlama
extemporization
i.
12
Genel
doğaçlama
improvization
i.
13
Genel
doğaçlama
impro
i.
14
Genel
doğaçlama
improvision
i.
15
Genel
doğaçlama
improvisational
s.
16
Genel
doğaçlama
improvisatorial
s.
17
Genel
doğaçlama
improvisatory
s.
18
Genel
doğaçlama
ad hoc
s.
19
Genel
doğaçlama
ad-libbing
s.
20
Genel
doğaçlama
improvizational
s.
21
Genel
doğaçlama
improvized
s.
22
Genel
doğaçlama
unscripted
s.
23
Genel
doğaçlama
glib
s.
24
Genel
doğaçlama
off-hand
s.
25
Genel
doğaçlama
off-hand
s.
26
Genel
doğaçlama
improviso
s.
27
Genel
doğaçlama
pickup
s.
28
Genel
doğaçlama
ad-lib
zf.
29
Genel
doğaçlama
ad lib
zf.
30
Genel
doğaçlama
ad libitum
zf.
Phrases
31
İfadeler
doğaçlama
by ear
zf.
Colloquial
32
Konuşma Dili
doğaçlama
improv
i.
Idioms
33
Deyim
doğaçlama
on the fly
expr.
34
Deyim
doğaçlama
right off the top of one's head
expr.
35
Deyim
doğaçlama
by the seat of pants
expr.
36
Deyim
doğaçlama
by the seat of (one's) pants
expr.
37
Deyim
doğaçlama
by the seat of the pants
expr.
38
Deyim
doğaçlama
by the seat of your pants
expr.
39
Deyim
doğaçlama
off the top of (one's) head
expr.
40
Deyim
doğaçlama
off the top of head
expr.
Art
41
Sanat
doğaçlama
improvisation
i.
Music
42
Müzik
doğaçlama
improvization
i.
43
Müzik
doğaçlama
improvisation
i.
44
Müzik
doğaçlama
bene placito
expr.
Theatre
45
Tiyatro
doğaçlama
unprompted
s.
"doğaçlama"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 134 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
doğaçlama çalma
extemporizing
i.
2
Genel
doğaçlama konuşma
extemporizing
i.
3
Genel
doğaçlama konuşma
extemporising
i.
4
Genel
doğaçlama çalma
extemporising
i.
5
Genel
doğaçlama teknoloji
improvised technology
i.
6
Genel
doğaçlama yapılan şey
autoschediasm
i.
7
Genel
doğaçlama yapan sanatçı
improviser
i.
8
Genel
doğaçlama yapan kimse
extemporizer
i.
9
Genel
doğaçlama yapan kimse
extemporiser
i.
10
Genel
doğaçlama gösterisi
happening
i.
11
Genel
doğaçlama konuşma
impromptu
i.
12
Genel
doğaçlama performans
impromptu
i.
13
Genel
doğaçlama şey
improv
i.
14
Genel
(müzik veya şiir) doğaçlama kompozisyon
improvization
i.
15
Genel
(kompozisyon) doğaçlama özelliği
improvization
i.
16
Genel
(müzik veya şiir) doğaçlama kompozisyon
improvisation
i.
17
Genel
(kompozisyon) doğaçlama özelliği
improvisation
i.
18
Genel
doğaçlama şiir yazan kimse
improvisator
i.
19
Genel
doğaçlama şiir yazan kadın
improvisatrice
i.
20
Genel
(müzik veya şiir) doğaçlama kompozisyon
improvision
i.
21
Genel
(kompozisyon) doğaçlama özelliği
improvision
i.
22
Genel
doğaçlama yapan kimse
improvisor
i.
23
Genel
doğaçlama yapan kadın
improvvisatrice
i.
24
Genel
doğaçlama yapan kadın
improvisatrix
i.
25
Genel
doğaçlama hareket
self-motion
i.
26
Genel
doğaçlama yapmak
improvise
f.
27
Genel
doğaçlama çalmak
extemporise
f.
28
Genel
doğaçlama konuşmak
extemporise
f.
29
Genel
doğaçlama yapmak
improvisate
f.
30
Genel
doğaçlama yapmak
perform without preparation
f.
31
Genel
doğaçlama çalmak
extemporize
f.
32
Genel
doğaçlama konuşmak
extemporize
f.
33
Genel
doğaçlama yapmak
improvize
f.
34
Genel
doğaçlama okumak/söylemek
ad-lib
f.
35
Genel
doğaçlama okumak/söylemek
ad-lib
f.
36
Genel
doğaçlama yapmak
noodle
f.
37
Genel
doğaçlama yapmak
wing
f.
38
Genel
doğaçlama yapmak
blow
f.
39
Genel
doğaçlama konuşmak
impromptu
f.
40
Genel
doğaçlama yapmak
improvisatise [obsolete]
f.
41
Genel
doğaçlama çalmak
improvisatise [obsolete]
f.
42
Genel
doğaçlama yapmak
improvisatize [obsolete]
f.
43
Genel
doğaçlama çalmak
improvisatize [obsolete]
f.
44
Genel
sahnede doğaçlama yapmak
pong
f.
45
Genel
doğaçlama yanıt vermek
field
f.
46
Genel
doğaçlama çözüm sunmak
field
f.
47
Genel
doğaçlama okumak
freestyle
f.
48
Genel
doğaçlama yapmak
snap
f.
49
Genel
doğaçlama yapılmış
extemporised
s.
50
Genel
doğaçlama yapılmış
extemporized
s.
51
Genel
doğaçlama yapılmış
ad-libbed
s.
52
Genel
emprovize/doğaçlama olan
autoschediastical
s.
53
Genel
emprovize/doğaçlama olan
autoschediastic
s.
54
Genel
doğaçlama yapılan
ad-lib
s.
55
Genel
doğaçlama gelişen
ad-lib
s.
56
Genel
doğaçlama bir havası olan
gimcrack
s.
57
Genel
doğaçlama görünümlü
gimcrack
s.
58
Genel
doğaçlama ile ilgili
improv
s.
59
Genel
doğaçlama olan
improv
s.
60
Genel
doğaçlama gelişen komik bölüm ile ilgili
improv
s.
61
Genel
doğaçlama gelişen komik bölüme ait
improv
s.
62
Genel
doğaçlama şiir yazan kimse ile ilgili
improvisatorial
s.
63
Genel
doğaçlama içeren
romantic
s.
64
Genel
doğaçlama yapılan
spur-of-the-moment
s.
65
Genel
doğaçlama söylenen
extemporaneous
s.
66
Genel
doğaçlama şeklinde
extemporarily
zf.
67
Genel
doğaçlama şeklinde
improvisationally
zf.
68
Genel
doğaçlama olarak
extemporarily
zf.
69
Genel
doğaçlama olarak
extemporaneously
zf.
70
Genel
doğaçlama bir şekilde
extemporarily
zf.
71
Genel
doğaçlama ile
improviso
zf.
Phrasals
72
Öbek Fiiller
birileriyle doğaçlama yapmak
jam with someone
f.
73
Öbek Fiiller
üzerinde doğaçlama yapmak
improvise on something
f.
74
Öbek Fiiller
doğaçlama yapmak
vamp up
f.
75
Öbek Fiiller
birlikte doğaçlama müzik yapmak
jam together
f.
76
Öbek Fiiller
biriyle doğaçlama müzik yapmak
jam with someone
f.
77
Öbek Fiiller
biriyle doğaçlama bir şeyler çalmak
jam with someone
f.
78
Öbek Fiiller
üzerinde doğaçlama yapmak
improvise on
f.
79
Öbek Fiiller
ile doğaçlama yapmak
jam with
f.
80
Öbek Fiiller
ile doğaçlama bir şeyler çalmak
jam with
f.
Colloquial
81
Konuşma Dili
doğaçlama/içinden geldiği gibi söylenen caz veya blues
gut-bucket
i.
82
Konuşma Dili
doğaçlama tartışma
jam session
i.
83
Konuşma Dili
bilgisayar yazılımı veya donanımındaki bir sorun için bulunan doğaçlama çözüm
hack
i.
84
Konuşma Dili
doğaçlama denemeler yapmak
klutz around
f.
Idioms
85
Deyim
doğaçlama konuşmacı
soapbox orator
i.
86
Deyim
yaptıkça/ilerledikçe doğaçlama yapmak
make (something) up as (one) goes (along)
f.
87
Deyim
bir işi yapmaya devam ederken doğaçlama yapmak/uydurmak/sallamak
make (something) up as (one) goes (along)
f.
88
Deyim
bir işin kalanını doğaçlama/uydurma/sallama ile tamamlamak
make (something) up as (one) goes (along)
f.
89
Deyim
doğaçlama yapmak
wing it
f.
90
Deyim
doğaçlama hareket etmek/karar vermek
play by ear
f.
91
Deyim
doğaçlama konuşmak
speak off-the-cuff
f.
92
Deyim
doğaçlama konuşmak
speak off the cuff
f.
93
Deyim
(doğaçlama davranarak) sorunun üstesinden gelmek
cut the knot
f.
94
Deyim
doğaçlama yapılmış
seat-of-the-pants
s.
95
Deyim
doğaçlama davranmayı sağlayan kısım
the top of one's mind
expr.
96
Deyim
doğaçlama davranmayı sağlayan kısım
the top of one's head
expr.
Trade/Economic
97
Ticaret/Ekonomi
doğaçlama yapılan para koleksiyonu
whip-round
i.
Social Sciences
98
Sosyal Bilimler
yunan cenazelerinde merhuma adanmış doğaçlama şarkıyı besteleyen veya söyleyen kimse
myriologist
i.
99
Sosyal Bilimler
yunanistan'da kadınların cenazede söylediği, merhuma adanmış doğaçlama şarkı
myriologue
i.
100
Sosyal Bilimler
yunanistan'da kadınların cenazede söylediği, merhuma adanmış doğaçlama şarkıya ait veya ilişkin
myriological
s.
Literature
101
Edebiyat
her performansta hafızaya yardımcı olacak sözlü formüllerle doğaçlama yapılan (şiir)
oral-formulaic
s.
Art
102
Sanat
doğaçlama kulübü
improv club
i.
103
Sanat
(geleneksel temaları genişleterek veya yeni şekillerde kullanarak) sanatın icrasında doğaçlama yapmak
riff
f.
Music
104
Müzik
genelde caz ezgilerine sahip, doğaçlama sözler ile icra edilen antillere özgü bir müzik türü
calypso
i.
105
Müzik
cazcıların bir araya gelip doğaçlama çaldığı caz müziği
jam session
i.
106
Müzik
dinsel törende önce veya sonra organistin çoğu kez doğaçlama çaldığı parça
voluntary
i.
107
Müzik
genellikle solo enstrümanla doğaçlama olarak çalınan kısa bir müzik parçası
voluntary
i.
108
Müzik
doğaçlama veya standart notaların yerine kullanılması amacı ile kullanılan müzik eserlerinin akor ve melodileri hakkında bilgi içeren kitap veya derleme
fake book
i.
109
Müzik
(protestan kiliselerinde topluca söylenen parçadan önce seslendirilen) doğaçlama müzik parçası
chorale prelude
i.
110
Müzik
yer altı treni, çatı katı gibi alışılagelmedik mekanlarda gerçekleştirilen doğaçlama müzik performansı
guerrilla gig
i.
111
Müzik
rock 'n' roll müziğiyle ilişkili doğaçlama bir popüler dans tarzı
rock'n'roll
i.
112
Müzik
doğaçlama söylenen bölüm
gorgia
i.
113
Müzik
(16. yüzyılda) doğaçlama seslerle melodiyi renklendirme tekniği
gorgias
i.
114
Müzik
doğaçlama beste
fantasia
i.
115
Müzik
sözlerin doğaçlama olduğu rap türü
freestyle
i.
116
Müzik
doğaçlama yapan rapçi
freestyler
i.
117
Müzik
doğaçlama geçiş taksimi yapmak
noodle
f.
118
Müzik
doğaçlama caz gösterisine katılmak
jam
f.
119
Müzik
doğaçlama çalmak
jam
f.
120
Müzik
(bir müzik aletini) doğaçlama çalmak
fantasy
f.
121
Müzik
(caz) doğaçlama sırasında yaratıcı veya hayranlık uyandıracak şekilde çalmak
send
f.
122
Müzik
doğaçlama yapılan
extemporary
s.
123
Müzik
enstrümansız doğaçlama söylenen
barbershop
s.
124
Müzik
doğaçlama ve güçlü ezgileri bulunan
hot
s.
125
Müzik
(caz müzikte) anlamsız hecelerle doğaçlama şarkı söylemeye ait
scat
s.
126
Müzik
(caz müzikte) anlamsız hecelerle doğaçlama şarkı söyleme ile ilişkili
scat
s.
Theatre
127
Tiyatro
doğaçlama
improvisation
i.
128
Tiyatro
16-18. yüzyıllarda maskeli oyuncuların doğaçlama roller yaptığı popüler bir italyan komedisi
commedia dellarte
i.
129
Tiyatro
16-18. yüzyıllarda maskeli oyuncuların doğaçlama roller yaptığı popüler bir italyan komedisi
commedia dell'arte
i.
130
Tiyatro
doğaçlama yapma
freestyling
i.
131
Tiyatro
pasajı doğaçlama okumak
fake
f.
Archaic
132
Eski Kullanım
doğaçlama yapılan şey (yazıda)
schediasm
i.
133
Eski Kullanım
doğaçlama bir şekilde
extemporally
zf.
Slang
134
Argo
amaçsız müzikal doğaçlama
noodling
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of doğaçlama
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy