gösteren - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

gösteren



"gösteren" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 27 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
gösteren indicative s.
General
gösteren exhibitant i.
gösteren exhibitioner i.
gösteren exhibiter i.
gösteren representer i.
gösteren deictic s.
gösteren illustrative of s.
gösteren demonstrative s.
gösteren denotive s.
gösteren indicative s.
gösteren indicant s.
gösteren displaying s.
gösteren denotative s.
gösteren exhibitory s.
gösteren expressive s.
gösteren evincive s.
gösteren clamorous s.
gösteren precipient s.
gösteren presentational s.
gösteren symptomatic s.
gösteren symptomatical s.
gösteren of ed.
gösteren den (denotative) kısalt.
Phrases
gösteren suggesting that expr.
Technical
gösteren signifier s.
Linguistics
gösteren signifier i.
gösteren signifiant s.

"gösteren" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ilişkilerinde ustalık gösteren kimse diplomat i.
eşyükselti eğrileriyle yükseltileri ve çukurlukları gösteren harita contour map i.
beklenenden daha az başarı gösteren underachieving i.
resimle gösteren exhibitant i.
gösteren kişi discloser i.
karşı karşıya gösteren exposer i.
yol gösteren sinyal beacon i.
doğruyu gösteren debunker i.
kitapta bakılması gereken yeri gösteren not koyma keying i.
geçmişi gösteren sahne flashback i.
yükseklikleri gösteren harita relief map i.
karada suyun yükseldiği düzeyi gösteren çizgi watermark i.
bir şeyi olduğundan hafif gösteren ifade understatement i.
gemilerde ve uçaklarda kuzey yönünü gösteren pusula gyrocompass i.
davetlilerin sofradaki yerlerini gösteren kart place card i.
bir şeyin asıl şeklini gösteren model restoration i.
belirli bir konuda titizlik gösteren kimse stickler i.
sayısal bağıntıları gösteren çizelge nomograph i.
yol gösteren levha signpost i.
herhangi bir şeyin yerini gösteren işaret landmark i.
uçağın yerini gösteren lamba sidelight i.
gösteren kimse demonstrator i.
giyimine özen gösteren kimse dresser i.
biletleri kontrol eden veya yer gösteren görevli theater attendant i.
saygı gösteren bir hareket reverence i.
bir ülke veya bölgenin karayollarını gösteren harita road map i.
suların kabarma ve çekilmesinin saatlerini gösteren çizelge tidetable i.
kütüphanelerde bir kitabın üzerindeki ait olduğu rafı gösteren damga call mark i.
gelişim gösteren kimse developer i.
sayfa sırasına göre bir kitap veya broşürde yer alan konuları gösteren liste table of contents i.
alenen gösteren exposer i.
sırıtış (birinin kendinden memnun olduğunu gösteren) smirk i.
resimle gösteren exhibiter i.
bilgisayar verilerini gösteren monitör vb visual display unit i.
mahkemede bulunmayacağı için mazeret gösteren essoinee i.
mazur gösteren excuser i.
azizler gününü gösteren doğu ortadoks kilisesi takvimi menology i.
yer gösteren kimse (kilisede/tiyatroda) usher i.
yükseltileri basit çizgiler yerine farklı renklerle gösteren harita relief map i.
mağazada satıcılara müşteri sorunları hakkında yol gösteren görevli shopwalker i.
yalandan kendini hasta gösteren malingerer i.
giysiye dikilen veya yapıştırılan, sahibinin adını gösteren şerit nametape i.
yanardağ özelliği gösteren volcanity i.
volkan özelliği gösteren volcanity i.
su seviyesini gösteren bir cihaz water level i.
rüzgarın yönünü gösteren metal çubuk weathervane i.
rüzgarın yönünü gösteren metal çubuk weathercock i.
aday gösteren kimse nominator i.
suların çekilip yükselmesi esnasında deniz seviyesinin çizdiği hattı harita üzerinde gösteren eğri co-tidal line i.
vücudun yukarı kısmını gösteren resim half-length i.
kitabın kime ait olduğunu gösteren yafta ex-libris i.
yol gösteren conductor i.
beklenmedik başarı gösteren politikacı dark horse i.
beklenmedik başarı gösteren kişi dark horse i.
beklenmedik başarı gösteren yarış atı dark horse i.
düşük performans gösteren underperformer i.
kötü performans gösteren poor performer i.
kötü performans gösteren underperformer i.
yer gösteren memur boxkeeper i.
sıvı seviyesini gösteren cihaz liquid level indicating device i.
isa'nın doğumunu simgeleyen/gösteren tablo nativity scene i.
isa'nın doğumunu simgeleyen/gösteren tablo crib i.
isa'nın doğumunu simgeleyen/gösteren tablo crèche i.
beynin içerdiği tüm nöronları ve sinir yollarını gösteren diyagrama verilen isim connectome i.
işaretler (gösteren şeyler/göstergeler) trappings i.
açık/yol gösteren/kılavuz explicit guidance i.
heceleri gösteren işaretler tablosu syllabary i.
heceleri gösteren işaretler tablosu syllabic script i.
heceleri gösteren işaretler tablosu table of syllables i.
ağacın yaşını gösteren halka annual ring i.
ağacın yaşını gösteren halka growth ring i.
televizyonda konuşmacıya metni gösteren tablo autocue i.
ingiliz mallarını gösteren ok işareti broad arrow i.
şekilleri yamuk gösteren ayna distorting mirror i.
çeşitlilik gösteren ihtiyaçlar diversified needs i.
bir tür köpürme özelliği gösteren maden suyu/ve markası perrier i.
"rüzgâr" ve "su" anlamına gelen, doğada var olan yaşam enerjisini, yaşanılan mekânlarda harekete geçirme yöntemlerini gösteren eski bir çin öğretisi feng shui i.
rıza gösteren yetişkinler consenting adults i.
tolerans gösteren kişi tolerator i.
şekilleri yamuk yumuk gösteren ayna distorting mirror i.
şekilleri yamuk yumuk gösteren ayna funhouse mirror i.
şekilleri eğri büğrü gösteren ayna funhouse mirror i.
şekilleri eğri büğrü gösteren ayna distorting mirror i.
şekilleri eğri büğrü gösteren ayna carnival mirror i.
şekilleri yamuk yumuk gösteren ayna carnival mirror i.
dini nedenlerden çok maddi menfaatler için kendisini hıristiyan olarak gösteren kimse rice christian i.
şehrin kültürel hayatında sık sık boy gösteren kimse scenester i.
(şartlara/koşullara) uyum gösteren complier i.
uyum gösteren accorder i.
1990'lardan beri lübnan'da faaliyet gösteren filistinli aşırı dinci sünni grup band of partisans i.
kanıt gösteren kişi adducer i.
(delil) gösteren kişi adducer i.
uzun saçın içine yerleştirilerek kabarık gösteren dolgu malzemesi rat i.
tepki gösteren kimse reactant i.
ait olduğu kişinin adını gösteren rozet rebus i.
aksini gösteren rebutter i.
konuşmada dinleyicinin dikkatini verdiğini veya söyleneni anladığını gösteren bilinçaltı ifade veya jest backchannel i.
kaynak gösteren kimse referrer i.
numerologlara göre, bir kişinin edinilmiş veya oturmuş kişilik özelliklerini gösteren değişken sayı name number i.
hırsıza yol gösteren kimse thief leader i.
(anahtar deliği vb.) açıklığı gösteren küçük levha thread escutcheon i.
dünyanın çeşitli yerlerinde standart zamanları gösteren tablo time chart i.
şehrin adını gösteren posta damgası town mark i.
çeşitli sembollerin anlamlarını gösteren liste analytical table i.
çeşitli sembollerin anlamlarını gösteren liste key i.
eski radyoların üzerinde radyo fonksiyonlarının durumunu gösteren ışıklı göz magic eye i.
çaba gösteren kimse endeavorer i.
beklenenden daha düşük performans gösteren işletme underperformer i.
hürmet gösteren kimse esteemer i.
düğünlerde yer gösteren genç erkek usher i.
hanedan armasında gayrimeşruluğu gösteren kısa ve dar eğri batton i.
delil gösteren kimse evidencer i.
mazur gösteren kimse excusator i.
burma, bangladeş ve hindistan'ın bazı kısımlarındaki mongoloid özellikler gösteren, düz siyah saçlı, buğday tenli ve kahverengi gözlü insanlardan oluşan dağlı kabilelere mensup kimse kuki i.
kendisini oluşturan parçalarından birini büyük ölçekte gösteren sistem macrocosm i.
kelimelere aşırı özen gösteren kimse vocabularian i.
konuşmacı ve dinleyici arasındaki teklifsiz ilişkiyi gösteren ve parantez içinde kullanılan bir ifade man i.
(sembolik bir yolculukta) yol gösteren şey waypost i.
(izlenecek yolu gösteren) ipucu blaze i.
av sırasında tazılara yol gösteren ve onları disipline eden kimse master i.
işlemde müşterinin payını gösteren miktar margent i.
bir oyuncunun sahnedeki veya setteki önceden belirlenmiş konumunu gösteren bant parçası veya tebeşir çizgisi mark i.
hanedan armalarında bulunan ve hamillerin derecelerini gösteren işaretler marks of cadency i.
güçlü ve çalışmaya rıza gösteren at wheel horse i.
harita işaretlerini ve anlamlarını gösteren harita elemanı legend i.
menteşe veya kilidin yönünü gösteren özellik hand i.
kendisini oluşturan parçalarından birini büyük ölçekte gösteren sistem megacosm [obsolete] i.
dünya çapında faaliyet gösteren erkek izcilik organizasyonunun bir üyesi boy scout i.
yunancada soluklu okumanın olup olmadığını gösteren iki işaretten her biri breathing i.
üniversitedeki dereceyi gösteren farklı renklerdeki malzeme hood i.
kadranda saatleri gösteren çizgiler horary circles i.
olduğu gibi gösteren şey mirror i.
ay'ın evrelerini gösteren saatin üzerindeki disk moon i.
17. yüzyılda ingiltere ve iskoçya sınırlarındaki bataklıklarla faaliyet gösteren yağmacı grubun bir üyesi moss-trooper i.
ilerleme gösteren fikir mover i.
yaratıcı bir işin altında yatan veya sembolik olarak kendini gösteren tema mythoi i.
mitin sürekli kendini gösteren teması mythologem i.
oyun öncesi bir sporcunun kararlılık ve konsantrasyon gösteren yüz ifadesi game face i.
iki tekerlekli araba yarışında dönüş noktalarını gösteren konik sütun goal i.
tefeci dükkanını gösteren üç altın top golden balls i.
gösteren kimse demonstrater i.
işlenmiş veya parlatılmış çelik yüzey üzerindeki sertleştirilmiş malzeme bölgesini gösteren açık renkli şerit ghost i.
geniş bir kurdeleden oluşan, yüksek rütbe gösteren bir kordon grand cordon i.
(özellikle bir girişimin başlangıcını veya sonunu gösteren) işaret gun i.
ikonalara saygı gösteren kimse iconodule i.
ikonalara saygı gösteren kimse iconodulist i.
bir şeyi yapma amacını gösteren eylem offer i.
bir şeyi yapma niyetini gösteren hareket offer i.
yol gösteren şey router i.
metin ve resimlerin son yerleşimini gösteren kapsamlı sunum comp i.
metin ve resimlerin son yerleşimini gösteren grafik tasarımı comp i.
saati gösteren alet dial [obsolete] i.
(armada) soylunun evlilik dışı doğduğunu gösteren bir işaret bar sinister i.
(yazar veya sanatçının yıpranmışlığını gösteren) beyan dotage i.
(yazar veya sanatçının yıpranmışlığını gösteren) çalışma dotage i.
tam saati gösteren saat vuruşu clock [obsolete] i.
statü gösteren giysi cloth i.
rahatlık ve lüks gösteren yastık cushion i.
küresel yok oluşa kalan süreyi gösteren bir saat doomsday clock i.
halka açık şirketleri ve hisse fiyatlarını gösteren liste index i.
prizmatik renkleri gösteren bir alet iriscope i.
esnafların iş yerlerini gösteren çizgili kısa direk pole i.
bölgeye göre farklılık gösteren bir uzunluk birimi pole i.
yol gösteren şey polestar i.
louisiana dini bölgesinde faaliyet gösteren idari organ police jury i.
niyet gösteren davranış countenance [obsolete] i.
haritada insan ürünü yapıları gösteren detaylar culture i.
iletişim veya bilgi paylaşımı engelini gösteren çizgi curtain i.
dini konularda yol gösteren kimse father confessor i.
müsamaha gösteren kadın favoress i.
müsamaha gösteren kadın favouress i.
zamanı saniyesine kadar doğru gösteren saat isochronon i.
at yarışında başlangıç noktasını gösteren direk post i.
at yarışında bitiş noktasını gösteren direk post i.
çalışmaya elverişli olup olmadığını gösteren doktor raporu fit note i.
aynı vakayı gösteren birkaç semptomdan her biri coindication i.
rüzgar gülünün rüzgarın hangi yönden estiğini gösteren bölümü fly i.
bir diğerini daha parlak gösteren örnek foil i.
yaklaşık düzeyi gösteren sayı order i.
(kilisede) yer gösteren kimse pew opener [uk] i.
fenokopik özellik gösteren canlı phenocopy i.
aracın hareketlerini veya ilerleyişini gösteren çizelge veya harita plot i.
ağızda olup yanakları şişkin gösteren şey plumper i.
aradaki ilişki veya iyeliği gösteren öge predicator i.
önceden gösteren kimse premonstrator i.
hakiki ve manyetik rotaları gösteren çizelge rose i.
profesyonel statüyü gösteren veya üniforma olarak giyilen kırmızı renkli giysi scarlet i.
iç gösteren giysi see-through i.
gösteren şey significator i.
(elbisede) zıt renkli ek yeri veya iç katman gösteren açıklık slashing i.
sevgisini yoğun şekilde gösteren kimse smoocher i.
birinin kutsal ruh tarafından ele geçirildiğini gösteren gözle görülür belirtiler pneumatism i.
memleketinin özelliklerini gösteren tip provincial i.
piramit benzeri dağılım gösteren sosyal yapı pyramid i.
ana kalıp veya cetvelin kenarının, bir geminin kavisli bir parçası boyunca yer alan noktalara olan mesafelerini gösteren sayılar spiling i.
(kıyafetlerde göğüs bölümünü gösteren) pencere square [obsolete] i.
sokakları gösteren harita street map i.
(bira yapımında) arpa miktarını gösteren bir ölçüm birimi strike i.
doğrudan kendi rengini gösteren boya substantive color i.
olayları makul gösteren kimse sugarer i.
üstün başarı gösteren kimse superachiever i.
birden fazla bölgede faaliyet gösteren kurum superregional i.
senkromeç faaliyeti gösteren cihaz synchromesh i.
ortak yönetim altında faaliyet gösteren taşımacılık hizmeti system i.
zarfın üstüne posta damgasını veya posta ücretinin ödenmiş olduğunu gösteren işareti basmak frank f.
-e saygı gösteren bir hareket yapmak reverence f.
önemseyen/ilgi/şefkat gösteren bir toplum oluşturmak/inşa etmek build a caring society f.
tüh, vah vah gibi beğenmediğini, hoşlanmadığını gösteren sesler çıkarmak tsk-tsk f.
çeşitli sembollerin anlamlarını gösteren bir liste vermek key f.
kendini bir şey zannettiğini gösteren superior s.
yol gösteren guiding s.
hayranlık gösteren admiring s.
yol gösteren polar s.
yol gösteren leading s.
sevgisini gösteren affectionate s.
tepki gösteren reactive s.
saygı ve itaat gösteren deferential s.
rıza gösteren willing s.
değişik yönlerden bakıldığında farklı renkler gösteren pleochroic s.
cesaret gösteren braving s.
özellikle kuzeyde veya yukarıda olan bir yeri gösteren söz öbeği up s.
fark gösteren differential s.
yasaya saygı gösteren law abiding s.
sıra gösteren ordinal s.
başına gelenler karşısında metanet gösteren stoic s.
brakidaktili gösteren dactylic s.
sevgi gösteren loving s.
ısrar gösteren self assertive s.
püskül şeklinde uzantılar gösteren laciniate s.
yanlış yapmamaya özen gösteren accurate s.
boy gösteren emergent s.
kıvrıntılar gösteren tortuous s.
neden gösteren causative s.
grup halinde yaşama eğilimi gösteren gregarious s.
özen gösteren solicitous s.
kararsızlık gösteren vacillatory s.
mazur gösteren excusatory s.
dolaylı nesneyi gösteren datival s.
şamanizm özellikleri gösteren shamanistic s.
yol gösteren governing s.
enerji gösteren energetic s.
duygularını açıkça gösteren frank s.
bir şeyi gösteren/açıklayan epideictic s.
illüzyonlar gösteren illusional s.
iyelik gösteren possessive s.
başına gelenler karşısında metanet gösteren stoical s.
hislerini açıkça gösteren feely s.
tüm ayrıntıları gösteren graphic s.
metanet gösteren stoic s.
metanet gösteren stoical s.
derece gösteren ordinal s.
üstünlük derecesi gösteren comparative s.
yıldız şekli gösteren (mineral) asteriated s.
kırsal bölge özelliği gösteren rural style s.
tarihçi özelliği gösteren annalistic s.
yorumculuk özellikleri gösteren annotatory s.
yaratıcı izler gösteren daedal s.
doğal sonuç özelliği gösteren poristic s.
doğal sonuç özelliği gösteren porismatic s.
birleşme eğilimi gösteren affinitative s.
yankılanma özelliği gösteren repercussive s.
anlayış gösteren insightful s.
yapmacık samimiyet gösteren unctuous s.
ekzantem gösteren exanthematous s.
direnç gösteren resistive s.
farklılık gösteren differential s.
kırsal bölge özelliği gösteren country-style s.
kendini değersiz gösteren self-deprecating s.
sevgi gösteren affectionate s.
yasaya saygı gösteren law-abiding s.
dalgalı seyir gösteren undulate s.
yanlış olduğunu gösteren disconfirmatory s.
alaka gösteren caring s.
ilgi gösteren caring s.
içini gösteren see-through s.
aynı özellikleri gösteren showing the same characteristics s.
özen gösteren intentive s.
kırk yaşlarında gösteren fortyish s.
sebep gösteren causal s.
üstünlük derecesini gösteren comparative s.
dolaylı nesneyi gösteren dative s.
değişiklik gösteren variant s.
sıkı karın kaslarını gösteren abbed s.
fazla ilgi gösteren officious s.
kazanın sonuçlarını gösteren accidented s.
farklı kültürün özelliklerini gösteren accultural s.
gelişmiş karın kaslarını gösteren abbed s.
genişleme gösteren ectatic s.
kabuklaşmış ya da kabuklanma eğilimi gösteren cakey s.
kabuklaşmış ya da kabuklanma eğilimi gösteren caky s.
tepme eğilimi gösteren calcitrant s.
çabuk etki gösteren activate s.
çabuk tesir gösteren activate s.
koşulsuz sevgi gösteren agapeic s.
uyum gösteren reconciling s.
geniş ölçüde çeşitlilik gösteren widely varied s.
coşku ve neşeyle dostluk gösteren back-slapping s.
aksini gösteren refutatory s.
özen gösteren tender s.
körü körüne sadakat gösteren thick-and-thin s.
zaman gösteren time s.
büyüklerine saygı gösteren pious s.
itina gösteren attentional s.
kanıt gösteren attestive s.
kanıt gösteren attesting s.
aşırı enerji gösteren ultraenergetic s.
yapmacık samimiyet gösteren unctious s.
yetersiz faaliyet gösteren underactive s.
anormal derecede düşük faaliyet gösteren underactive s.
çok az farklılık gösteren nuanced s.
enerji gösteren energetical s.
kuvvet gösteren energetical s.
şiddet gösteren jackbooted s.
müsamaha gösteren unwilful s.
net bir algı eksikliği gösteren vague s.
anlayış eksikliği gösteren vague s.
saygı gösteren venerational s.
istek gösteren votive s.
arzu gösteren votive s.
iç mekanizması kuarts kristalinden bir elektronik aksamla değiştirilerek zamanı daha doğru olarak gösteren quartzed s.
tahammül gösteren longanimous s.
büyük resmi gösteren big-picture s.
yaşlanma belirtileri gösteren white-haired s.
yaşlanma belirtileri gösteren grizzly s.
sporcunun dayanıklılığını test eden veya gösteren marathon s.
sporcunun dayanıklılığını test eden veya gösteren marathonian s.
sporcunun dayanıklılığını test eden veya gösteren marathonic s.
profil gösteren half-faced s.
merak gösteren questioning s.
direnç gösteren resistive s.
(uyarana) tepki gösteren responsive s.
(on altıncı yüzyıl giyimi) altındaki farklı renkteki kumaşları gösteren kesikleri olan blistered s.
(kayak pisti) orta zorluk düzeyini gösteren mavi renkli blue s.
yapmacık kibarlık gösteren meal-mouthed s.
sabır ve tevazu gösteren meek s.
soyut düşünceyi gösteren meta s.
benzerlik gösteren harmonious s.
bilinç eksikliği gösteren mindless s.
çok küçük detaylara büyük özen gösteren ve titizlikle yaklaşan minute s.
cesaret gösteren heroical s.
sevgisini fiziksel temasla gösteren huggy s.
aşırı heyecan gösteren hyperexcited s.
yoğun duygular gösteren hysteric s.
kontrol edilemeyen duygusallık gösteren hystericky s.
(hanedan armalarında yer alan çift sayıdaki hayvanlarda) ön ayakları havada olup farklı yönleri gösteren repassant s.
dini uyanış gösteren revivalistic s.
aşk acısı gösteren love-sick s.
eğilim gösteren given s.
kaburgaları gösteren ribby s.
ilerlenebileceğini gösteren go-ahead s.
zenginlik gösteren golden s.
bozulma gösteren degenerative s.
bozulmaya yatkınlık gösteren degenerative s.
yaratıcı şekilde çaba gösteren dionysian s.
önderlik ederek yol gösteren directing s.
büyükanne özellikleri gösteren grandmotherly s.
özen gösteren grandmotherly s.
minnet gösteren grateful s.
uğursuz veya üzücü bir şeyin gelişini gösteren gravid s.
diş etlerini gösteren gummy s.
büyük ölçekli katılım gösteren heavy s.
kronolojik gelişim gösteren historical s.
çizelge ile gösteren iconographical s.
bilgisizliğini gösteren ignorant s.
yaşının fiziksel özelliklerini gösteren old s.
gereksiz kibarlık gösteren overkind s.
aşırı yiğitlik gösteren overvaliant s.
saygı gösteren rusty s.
toplumun davranış normlarından büyük ölçüde farklılık gösteren deviate s.
gerçekleri gösteren disillusionary s.
gerçekleri gösteren disillusioning s.
gerçekleri gösteren disillusive s.
farklılık gösteren dissonant s.
uzağı gösteren distance s.
enfeksiyon özelliği gösteren infestive s.
yüksek kalite gösteren bir renkte olan coloury s.
yüksek kalite gösteren bir renkte olan colory s.
merhamet gösteren commiserate s.
değişime aşırı direnç gösteren die-hard s.
yelpaze faaliyeti gösteren fanlike s.
organik uyuşmazlık gösteren incompetent s.
aynı noktayı gösteren parallel s.
siyasi alanda faaliyet gösteren political s.
rıza gösteren consentant s.
çok az değişim gösteren conservative s.
krup sendromları gösteren croupy s.
demetsi bir gelişim gösteren fascicled s.
hızlı etki gösteren fast-action s.
baba yakınlığı gösteren fatherly s.
talimatla gösteren initiatory s.
iç yüzünü gösteren inside s.
arka planı gösteren inside s.
aşinalık gösteren intimate s.
italyan özellikleri gösteren italianate s.
pedomorfizm belirtileri gösteren paedomorphic s.
tüm konularda üstünlük gösteren pancratic s.
her şeyi gösteren panoptic s.
her şeyi gösteren panoptical s.
tek noktadan her yeri gösteren panoramic s.
her şeyi gösteren pantascopic s.
kısmen gösteren peekaboo s.
kısmen gösteren peek–a–boo s.
inanç gösteren pistic s.
gerçek özellikleri gösteren portrait s.
belirli faaliyet gösteren cihaz ile ilgili positive s.
(cihaz) belirli faaliyet gösteren positive s.
uyum gösteren positive s.
hareketsiz dururken burnuyla avını gösteren (köpek) dead set s.
el ve kol arasındaki ayrımı gösteren (çizgi) discriminal s.
ateş benzeri semptomlar gösteren feverish s.
fibrilasyon gösteren fibrillar s.
düşmanlık gösteren fierce s.
sağlam kararlılık gösteren focused s.
sağlam kararlılık gösteren focussed s.
organizmaya özgü özellikleri gösteren organised s.
organizmaya özgü özellikleri gösteren organized s.
taslağı açıkça gösteren outlined s.
ana hatları açıkça gösteren outlined s.
profili açıkça gösteren outlined s.
sınırı açıkça gösteren outlined s.
kendi bölgesine, milletine, partisine vb. aşırı bağlılık gösteren particularist s.
acayip özellikler gösteren phantastic s.
acayip özellikler gösteren phantastical s.
iç gösteren phantom s.
belirli noktaları gösteren phantom s.
morfolojiden ziyade metabolik tepkimeler ya da fonksiyonel özellikler bakımından farklılık gösteren physiologic s.
morfolojiden ziyade metabolik tepkimeler ya da fonksiyonel özellikler bakımından farklılık gösteren physiological s.
değişik yönlerden bakıldığında farklı renkler gösteren pleochromatic s.
değişik yönlerden bakıldığında farklı renkler gösteren pleochroous s.
sondan dördüncü heceyi gösteren preantenultimate s.
yol gösteren precipient s.
önceden gösteren prefigurative s.
etkisini hemen gösteren presentaneous [obsolete] s.
kendi içinde baş gösteren self-born s.
kendini değersiz gösteren self-deprecatory s.
masumiyetini gösteren self-exculpatory s.
kendini referans gösteren self-referent s.
kendine saygı gösteren self-respectful s.
gerçek rengini gösteren self-revelatory s.
gerçek karakterini gösteren self-revelatory s.
gerçek rengini gösteren self-revelative s.
gerçek karakterini gösteren self-revelative s.
benzerlik gösteren semblative s.
benzerlik gösteren semble [obsolete] s.
yüz ellinci yıldönümünü gösteren sesquicentennial s.
kararsızlık gösteren shilly-shally s.
turistik yerleri gösteren sightseeing s.
görülecek yerleri gösteren sightseeing s.
turistik yerleri gösteren sight-seeing s.
görülecek yerleri gösteren sight-seeing s.
(armada) sol tarafı gösteren sinister s.
on dört eşit parçadan birini gösteren fourteenth s.
başarı gösteren prestige s.
maharet gösteren pretty s.
çıplaklık gösteren skin s.
ince gösteren slimming s.
güneş üzerinden zamanı gösteren solar s.
güneş üzerinden saati gösteren solar s.
bağımsız faaliyet gösteren sole s.
kutupları gösteren polaristic s.
protez özelliği gösteren prosthetic s.
süreklilik gösteren protensive s.
tepki gösteren protest s.
tepki gösteren protestant s.
tipik nitelikleri gösteren prototypical s.
macun özelliği gösteren puttylike s.
piknik tip özelliği gösteren pycnic s.
piknoz özelliği gösteren pyknotic s.
yanıltıcı semptom gösteren spurious s.
dolaylı olarak gösteren squint [obsolete] s.
yol gösteren starting s.
yüzeyde faaliyet gösteren surface s.
yakınlık gösteren sympathizer s.
sempati gösteren sympathy s.
uyum gösteren synchronistic s.
senkronizasyon gösteren synchronistic s.
hava koşullarını gösteren synoptic s.
hava koşullarını gösteren synoptical s.
pişmanlık gösteren apologetic s.
gösteren bir şekilde evidentally zf.
bir kadının performansını beğenmeyi gösteren bir ünlem brava ünl.
gerçekleşen veya tartışılan etkinliğin farkındalığını gösteren met- ök.
gerçekleşen veya tartışılan etkinliğin farkındalığını gösteren anlamı veren bir ön ek meta- ök.
gösteren anlamına gelen ön ek phen- ök.
gösteren anlamına gelen ön ek phaen- ök.
gösteren anlamına gelen ön ek phaeno- ök.
gösteren anlamına gelen ön ek pheno- ök.
mayozda yer alan kromozomların şeklini veya sayısını gösteren isimler oluşturmak için kullanılan son ek -tene snk.
... özellik gösteren anlamına gelen son ek -ic snk.
... özellik gösteren anlamına gelen son ek -ical snk.
bir nitelik veya durum gösteren şey anlamını veren bir son ek -ship snk.
farklılık gösteren at square [obsolete] expr.
Proverb
teker kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur it is easy to be wise after the event
teker kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur it's easy to be smart after the fact
tekerlek kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur it's easy to be smart after the fact
tekerlek kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur it's easy to be wise after the event
testi kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur it's easy to be smart after the fact
testi kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur it's easy to be wise after the event
araba devrilince yol gösteren çok olur it is easy to be wise after the event
Colloquial
fotoğraflarda cinsel cazibesini gösteren kadın cheesecake i.