angry - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

angry

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "angry" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 20 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
angry adj. kızmış
angry adj. sinirli
angry adj. hiddetli
angry adj. kızgın
angry adj. öfkeli
General
angry adj. öfkeli
angry adj. gazaplı
angry adj. dargın
angry adj. küs
angry adj. hırslı
angry adj. fırtınalı (hava)
angry adj. iltihaplı
angry adj. kızarmış
angry adj. gücenik
angry adj. kızgın
angry adj. (hava) fırtınalı
angry adj. fırtınalı
angry adj. azgın (su)
angry adj. kudurmuş
angry adj. huysuz

Bedeutungen, die der Begriff "angry" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 142 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
be angry v. kızmak
get angry v. öfkelenmek
get angry v. sinirlenmek
be angry v. küsmek
General
getting angry n. sinirlenme
angry crowd n. sinirli kalabalık
angry crowd n. öfkeli kalabalık
angry man n. kızgın adam
angry face n. kızgın yüz
angry customer n. kızgın müşteri
angry face n. kızgın surat
angry bees n. kızgın/öfkeli arılar
angry waves n. azgın dalgalar
twelve angry men n. on iki kızgın adam
angry language n. kızgın dil
angry language n. sinirli dil
angry population n. öfkeli nüfus
angry population n. öfkeli halk
angry walk n. sert veya tehditkar yürüyüş
be angry v. ateş püskürmek
make angry v. küstürmek
get angry v. kızışmak
get angry v. sinirlenmek
get angry v. kafası kızmak
be angry v. darılmak
become angry v. sinirlenmek
be angry with v. küsmek
be very angry v. ateş püskürmek
make angry v. sinir bozmak
get angry to v. darılmak
be angry about v. sinir olmak
get angry v. kızmak
make angry v. sinir etmek
get angry v. hırslanmak
get angry v. hiddetlenmek
be angry v. kızmak
get angry v. sinir yapmak
get angry v. ateşlenmek
be angry with someone v. birine gücenmiş olmak
make angry v. öfkelendirmek
be angry at v. kızgın olmak
get very angry v. illet olmak
make angry v. sinirlendirmek
be angry v. bozuk çalmak
get angry v. kafası bozulmak
make angry v. kafasını kızdırmak
get angry v. kafası atmak
become angry v. nevri dönmek
be angry with somebody v. kızmak
get angry with v. birisine öfkelenmek
get angry with v. birisine sinirlenmek
get angry v. sinir olmak
get angry v. siniri oynamak
be angry at v. -e kızmak
be violently angry at v. çok kızmak
become very angry v. çok sinirlenmek
calm down the angry crowd v. öfkeli kalabalığı sakinleştirmek
get angry easily v. kolay sinirlenmek
make someone angry on purpose v. birini bilerek sinirlendirmek
make someone angry v. birini sinirlendirmek
be angry at oneself v. kendine kızmak
be angry with someone for something v. bir şey için birine sinirli olmak
angry with adj. kavgalı
angry with adj. dargın
angry with adj. gücenmiş
angry with adj. kızgın
angry at adj. -den dolayı kızmış
angry-looking adj. kızgın görünümlü
angry-looking adj. sinirli
angry-looking adj. kızgın
angry-looking adj. suratsız
Phrases
you have every reason to be angry expr. kızmakta haklısın
you have every reason to be angry expr. sinirlenmekte haklısın
Proverb
hungry man is an angry man aç insan öfkeli insandır
hungry man is an angry man aç insan sinirli insandır
a hungry man is an angry man aç insan sinirli insandır
a hungry man is an angry man insan açken sinirli/öfkeli olur
a hungry man is an angry man aç insan sinirli olur
a hungry man is an angry man aç insan öfkeli insandır
a hungry man is an angry man açlık insanda sinir yapar
Colloquial
be a little angry v. biraz kızgın olmak
become very angry v. deliye dönmek
get really angry v. çok sinirlenmek
become very angry v. çılgına dönmek
become very angry v. şalteri atmak
become very angry v. şalterleri atmak
Idioms
angry young man n. yazılarında geleneksel toplumu eleştiren 20. yüzyıl ingiliz yazarlar grubu üyesi kimse
angry young man n. geleneksel değerlerin ve toplumun karşısında duran genç adam
angry young man n. geleneksel değerlere ve topluma karşı isyan eden genç adam
be angry at someone v. birine kızmak/sinirlenmek
be violently angry at v. çiğ çiğ yemek
wax angry v. öfkeli konuşmak
be rather upset/angry v. oldukça üzgün/kızgın olmak
angry enough to chew nails expr. çok sinirli
angry enough to chew nails expr. çok sinirlenmiş
angry enough to chew nails expr. çok öfkeli
angry enough to chew nails expr. çok kızgın
angry enough to chew nails expr. küplere binmiş
angry enough to chew nails expr. öfke küpü
Speaking
I was angry interj. kızgındım
are you angry? interj. kızgın mısın?
are you angry? interj. kızgın mısınız?
I am very angry expr. ben çok sinirliyim
you must have been so angry with me expr. bana çok kızmış olmalısın
I am very angry expr. ben çok kızgınım
she has every right to be angry at me expr. bana kızgın olmakta çok haklı
are you angry with me? expr. bana kızgın mısın?
are you angry at me? expr. bana kızgın mısın?
are you angry at me? expr. bana kızdın mı?
if we're angry at them expr. eğer onlara kızgınsak
are you still angry? expr. hala kızgın mısın?
if we're angry at them expr. eğer onlara kızgın isek
I know you're angry expr. kızgın olduğunu biliyorum
are you still angry? expr. kızgın mısın hala?
don't be angry with me expr. lütfen kızma bana
why am I so angry? expr. niye mi bu kadar kızgınım?
if we're angry at them expr. onlara kızgın isek
I know you're angry expr. kızgın olduğunuzu biliyorum
I'm angry with you expr. kızgınım sana
why are you so angry? expr. niye bu kadar kızgınsın?
I'm getting angry expr. kızmaya başlıyorum
why are you so angry? expr. neden bu kadar kızgınsın?
I'm angry expr. kızgınım
if we're angry at them expr. onlara kızgınsak
I have never seen you angry expr. seni hiç sinirli görmedim
I know you're angry expr. sinirli olduğunu biliyorum
I am very angry with you expr. sana çok kızgınım
I am so angry at you expr. sana çok kızgınım
I'm still angry at you expr. sana hala kızgınım
I am angry at you expr. sana kızgınım
I am angry with you expr. sana kızgınım
I am angry with you expr. sana kızgınım
I am angry with you expr. sana kızıyorum
what makes you angry? expr. seni neler sinirlendirir?
what makes you angry? expr. seni ne sinirlendirir?
I'm getting angry expr. sinirlenmeye başlıyorum
I know you're angry expr. sinirli olduğunuzu biliyorum
I'm angry with you expr. sana kızgınım
Politics
angry young man n. ekonomik veya sosyal adaletsizliği sert bir şekilde eleştiren kimse
Computer
angry birds n. kızgın kuşlar
angry garden salad n. grafik olarak kötü yapılmış, işlevleri birbirine karıştıran kullanıcı arayüzü
Literature
angry young man n. 1950'lerde ortaya çıkan bir grup ingiliz yazardan oluşan ve sosyal konuları protesto eden bir grup