complicate - Türkisch Englisch Wörterbuch

complicate

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "complicate" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 21 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
complicate v. karıştırmak
Your refusal to help complicated matters.
Yardım etmeyi reddetmen işleri karıştırdı.

More Sentences
complicate v. zorlaştırmak
This will complicate daily operations and thwart the very flexibility which is the whole purpose of the exercise.
Bu durum günlük operasyonları zorlaştıracak ve uygulamanın tüm amacı olan esnekliği engelleyecektir.

More Sentences
complicate v. karmaşıklaştırmak
There is no point in complicating things.
İşleri karmaşıklaştırmanın bir anlamı yok.

More Sentences
complicate v. karmaşık hale getirmek
The fact that there are 15 Member States further complicates the procedure.
Üye Devlet sayısının 15 olması prosedürü daha da karmaşık hale getirmektedir.

More Sentences
complicate v. kötüye gitmek
Her depression got complicated by her divorce.
Depresyonu boşanmayla birlikte daha da kötüye gitti.

More Sentences
Medical
complicate v. karıştırmak
That complicated the whole thing.
Bu her şeyi karıştırdı.

More Sentences
General
complicate v. güçleştirmek
complicate v. içinden çıkılmaz hale getirmek
complicate v. çetrefilleştirmek
complicate v. dallandırmak
complicate v. bükülmek
complicate v. birbirine sarılmak
complicate v. birbiri etrafında dönmek
complicate adj. karışık
complicate adj. karmaşık
complicate adj. kompleks
complicate adj. girift
Medical
complicate v. dolaştırmak
complicate v. şiddetlendirmek
Botanic
complicate adj. üst yüzleri birbirine bakacak şekilde orta damar boyunca uzunlamasına katlanmış (yaprak)
Entomology
complicate adj. üst yüzleri birbirine bakacak şekilde orta damar boyunca uzunlamasına katlanmış (yaprak)

Bedeutungen, die der Begriff "complicate" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 7 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
complicate matter further v. konuyu daha da karmaşıklaştırmak
complicate [obsolete] v. bileşik oluşturmak
complicate [obsolete] v. (birkaç elementi) birleştirmek
complicate [obsolete] v. arapsaçı gibi dolanmak
complicate [obsolete] v. sıkıca birleşmek
complicate [obsolete] v. iç içe geçerek birleşmek
complicate [obsolete] v. karman çorman birbirine karışmak