Verlauf

dare

Bedeutungen von dem Begriff "dare" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 21 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Common Usage
1	Common Usage	dare v.	cüret etmek
General
2	General	dare n.	yiğitlik
3	General	dare n.	cesaret
4	General	dare n.	meydan okuma
5	General	dare n.	yürekli olma
6	General	dare n.	cüret
7	General	dare n.	pervasızlık
8	General	dare n.	gözü peklik
9	General	dare n.	gayret
10	General	dare v.	meydan okumak
11	General	dare v.	cesaretlendirmek
12	General	dare v.	yeltenmek
13	General	dare v.	kalkışmak
14	General	dare v.	riske girmek
15	General	dare v.	cüret etmek
16	General	dare v.	hodri meydan demek
17	General	dare v.	kafa tutmak
18	General	dare v.	cesaret etmek
19	General	dare v.	(ayna gibi objelerle korkutarak) tarla kuşu yakalamak
Irregular Verb
20	Irregular Verb	dare v.	dared/durst - dared/durst
Marine Biology
21	Marine Biology	dare n.	gümüşlü balık

Bedeutungen, die der Begriff "dare" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 93 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	dare devilry n.	gözüpeklik
2	General	dare devil n.	cesur kimse
3	General	dare deviltry n.	yiğitlik
4	General	dare devilry n.	atılganlık
5	General	dare deviltry n.	gözüpeklik
6	General	dare devilry n.	yiğitlik
7	General	dare deviltry n.	atılganlık
8	General	dare-deviltry n.	yüreklilik
9	General	dare-deviltry n.	gözükaralık
10	General	dare-deviltry n.	atılganlık
11	General	dare-deviltry n.	pervasızlık
12	General	dare-deviltry n.	cesaretlilik
13	General	dare-deviltry n.	cesur davranış
14	General	dare-deviltry n.	deli doluluk
15	General	dare to v.	gözü kesmek
16	General	not to dare v.	yüzü olmamak
17	General	not dare to v.	göze alamamak
18	General	not dare to v.	cesaret edememek
19	General	dare say v.	dili varmak
20	General	dare not (daren't) v.	cesaret edememek
21	General	take a dare v.	bir şeyi yapmaya yeltenmek
22	General	take a dare v.	başka bir kimsenin meydan okumasına karşı koymak
23	General	take a dare v.	meydan okumaya karşılık vermek
24	General	dare larks v.	ayna kullanarak şahin yakalamak
25	General	dare [obsolete] v.	aptalca bakmak
26	General	dare [obsolete] v.	gözlerini dikmek
27	General	dare [obsolete] v.	şaşkın gözlerle bakmak
28	General	dare [obsolete] v.	korku ile bakmak
29	General	dare [obsolete] v.	korku ile oturmak
30	General	dare [obsolete] v.	korku içinde eğilmek
31	General	dare [obsolete] v.	aptal aptal bakmak
32	General	dare [obsolete] v.	boş boş bakmak
33	General	dare devil adj.	gözü pek
34	General	dare devil adj.	atılgan
35	General	dare devil adj.	yiğit
Phrasals
36	Phrasals	dare someone (to do something) v.	birine (bir şey yapma konusunda) meydan okumak
37	Phrasals	dare someone (to do something) v.	biriyle (bir şey yapma konusunda) bahse girmek
Phrases
38	Phrases	how dare you? expr.	bu ne cüret?
39	Phrases	truth or dare expr.	doğruluk mu cesaret mi
40	Phrases	i dare say expr.	diyebilirim ki
Colloquial
41	Colloquial	you wouldn't dare! expr.	göze alamazsın
42	Colloquial	you wouldn't dare! expr.	yap da görelim
43	Colloquial	you wouldn't dare! expr.	dene de görelim
44	Colloquial	you wouldn't dare! expr.	hele bir dene
45	Colloquial	if you dare expr.	sıkıysa
46	Colloquial	if you dare expr.	sıkıyorsa
47	Colloquial	you wouldn't dare (to do this)! expr.	buna cüret edemezsin
48	Colloquial	don't you dare (do something)! expr.	sakın (bir şeyi) yapma
49	Colloquial	don't you dare (do something)! expr.	sakın (bir şeye) yeltenme
50	Colloquial	don't you dare (do something)! expr.	sakın (bir şeye) kalkışma
51	Colloquial	don't you dare expr.	sakın
52	Colloquial	don't you dare expr.	sakın ha
53	Colloquial	don't you dare expr.	(yapayım) deme
54	Colloquial	don't you dare expr.	(yapmayı) aklından geçirme
55	Colloquial	I dare be bound [obsolete] expr.	eminim
56	Colloquial	how dare (someone) exclam.	ne hakla
57	Colloquial	how dare (someone) exclam.	ne cüretle
Idioms
58	Idioms	dare-devil n.	cesur
59	Idioms	dare-devil n.	pervasız ve cüretkar kimse
60	Idioms	do a dare v.	riskli bir şey yapmak
61	Idioms	do a dare v.	cesaret gerektiren bir şey yapmak
62	Idioms	I double dare you expr.	sen yap ben de yaparım
Speaking
63	Speaking	how dare you? expr.	buna nasıl cüret edersin?
64	Speaking	how dare you? expr.	bu ne cesaret?
65	Speaking	how dare you? expr.	bu ne cüret?
66	Speaking	i dare say expr.	belki
67	Speaking	I dare say expr.	bana kalırsa
68	Speaking	how dare you? expr.	buna nasıl cesaret edersin
69	Speaking	how dare you? expr.	bunu nasıl söylersin?
70	Speaking	I can't dare expr.	cesaret edemem
71	Speaking	I dare say expr.	her halde sanırım
72	Speaking	I dare say expr.	her halde
73	Speaking	don't you dare! expr.	hele bir dene!
74	Speaking	I dare you expr.	haydi yap bakalım
75	Speaking	don't you dare! expr.	hele bir yap!
76	Speaking	does he dare do it? expr.	o işi yapmaya cesareti var mı?
77	Speaking	how dare expr.	ne cüretle
78	Speaking	how dare expr.	ne hakla
79	Speaking	how would he dare? expr.	ne haddine?
80	Speaking	don't you dare touch expr.	sakın dokunayım deme
81	Speaking	you dare! expr.	sıkıysa!
82	Speaking	don't you dare lie to me expr.	sakın bana yalan söylemeye kalkma
83	Speaking	don't you dare lie to me expr.	sakın yalan söyleyeyim deme
84	Speaking	I dare say expr.	sanırım
85	Speaking	don't you dare! expr.	sakın!
86	Speaking	you dare! expr.	sakın!
87	Speaking	don't dare to touch expr.	sakın dokunayım deme
88	Speaking	don't you dare! expr.	sakın ha
89	Speaking	I dare say expr.	zannedersem
Geography
90	Geography	dare county n.	north carolina eyaletinde bölge
Librarianship
91	Librarianship	dare (dictionary of american regional english) abrev.	amerikan bölgesel ingilizce sözlüğü
92	Librarianship	dare (dictionary of american regional english) abrev.	amerikan ingilizcesi lehçesi sözlüğü
Slang
93	Slang	not dare to v.	götü yememek