deneyimli - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

deneyimli



Bedeutungen von dem Begriff "deneyimli" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 26 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
deneyimli experienced adj.
General
deneyimli senior fellow n.
deneyimli conversant adj.
deneyimli practised adj.
deneyimli versed adj.
deneyimli old adj.
deneyimli practiced adj.
deneyimli seasoned adj.
deneyimli wise adj.
deneyimli veteran adj.
deneyimli practical adj.
deneyimli way-wise adj.
deneyimli hands-on adj.
deneyimli oldline adj.
deneyimli old-line adj.
deneyimli old-time adj.
deneyimli salty adj.
deneyimli cool adj.
deneyimli practic [obsolete] adj.
Colloquial
deneyimli with-it adj.
deneyimli have been around expr.
Idioms
deneyimli under (one's) belt adj.
deneyimli under one's belt adj.
deneyimli old enough to know better adj.
Archaic
deneyimli versant adj.
Slang
deneyimli around the block adj.

Bedeutungen, die der Begriff "deneyimli" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 120 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
deneyimli kimse experienced person n.
deneyimli kimse stager n.
deneyimli kimse old hand n.
deneyimli kimse wise person n.
deneyimli kimse vet n.
deneyimli kimse old bird n.
deneyimli kişi old hand n.
diğerinin deneyimli olmasına yardımcı olan kişi seasoner n.
deneyimli kadro experienced staff n.
deneyimli terapist experienced therapist n.
deneyimli insan experienced person n.
deneyimli çiftçi savvy farmer n.
fikir danışılan çok deneyimli eski devlet adamı elder statesman n.
fikir danışılan çok deneyimli eski politikacı kadın elder stateswoman n.
deneyimli ve yetkin ama sıradan işçi journeyman n.
deneyimli ve yetkin ama sıradan atlet journeyman n.
deneyimli ve yetkin ama sıradan kadın işçi journeywoman n.
deneyimli ve yetkin ama sıradan kadın atlet journeywoman n.
deneyimli olma hands-on n.
elinden farklı işler gelen deneyimli işçi handyman n.
avustralya sömürgesindeki hayat konusunda deneyimli kimse old chum [obsolete] n.
deneyimli mahkum old chum [obsolete] n.
deneyimli suçlu old chum [obsolete] n.
deneyimli kimse old soldier n.
(bazı etkinliklerde) deneyimli kimse old sweat n.
deneyimli kimse oldster n.
deneyimsiz satış çalışanlarını eğitip yönlendiren deneyimli satışçı coach n.
deneyimli hale gelme seasoning n.
deneyimli hale getirme seasoning n.
deneyimli savaşçı soldier n.
iki yıllık deneyimli kimse sophomore n.
deneyimli tezgahtar sponsor n.
deneyimli satış görevlisi sponsor n.
deneyimli oyuncu superagent n.
çok deneyimli uzman superpro n.
deneyimli olmak be experienced v.
çok deneyimli olmak have been around v.
deneyimli bir avukatın desteğini almak have an experienced lawyer in one's corner v.
seyahat konusunda deneyimli traveled adj.
yarı deneyimli semi-experienced adj.
(inter)net konusunda deneyimli/tecrübeli webwise adj.
(inter)net konusunda deneyimli/tecrübeli web wise adj.
seyahat konusunda deneyimli travelled adj.
çok deneyimli highly experienced adj.
daha deneyimli more experienced adj.
deneyimli bir kadının otoritesini, bilgeliğini, gücünü ve zekasını yansıtan matronly adj.
yaşlı ve deneyimli (kimse) wise in years adj.
insan ilişkilerinde deneyimli worldly adj.
uygulamada deneyimli (teorikten yoksun) practical adj.
iki yıllık deneyimli kimseye ait veya ilgili sophomore adj.
deneyimli bir şekilde experiencedly adv.
Colloquial
çok deneyimli kimse past-master n.
deneyimli bir avukat an experienced lawyer n.
deneyimli adam old boy n.
uçuş veya helikopterler konusunda deneyimli kimse rotorhead n.
deneyimli kimse oldbie n.
deneyimli oyuncu oldbie n.
yaşlı ve deneyimli birine denk başarı gösteren genç kimse wonderkid n.
deneyimli kimse oldtimer n.
deneyimli kimse old-timer n.
çok deneyimli olmak be through the mill v.
Idioms
bir işte çok deneyimli kişi an old hand n.
bilgili ve deneyimli old salt n.
deneyimli yatırımcı smart money n.
akıllı/deneyimli yatırımcı the smart money n.
bir alanda deneyimli ve başarılı kimse elder statesman n.
fikir danışılan deneyimli eski çalışan elder statesman n.
fikir danışılan çok deneyimli eski devlet adamı an elder statesman n.
tavsiyesine güvenilen deneyimli kimse an elder statesman n.
işine güvenilen/saygı duyulan deneyimli kimse an elder statesman n.
çok deneyimli kimse old warhorse n.
(bir şey yapmada) deneyimli kimse old hand (at doing something) n.
(bir şeyde/bir şey yapmada) deneyimli kimse an old hand (at something/at doing something) n.
(bir şeyde) deneyimli kimse old hand (at something) n.
(bir şey yapmada) deneyimli kimse old hand (at doing something) n.
(bir şeyde/bir şey yapmada) deneyimli kimse an old hand (at something/at doing something) n.
(bir şeyde) deneyimli kimse old hand (at something) n.
deneyimli/tecrübeli olmak have been around v.
(cinsel konularda) deneyimli/tecrübeli olmak have been around v.
deneyimli/tecrübeli olmak have been around the block a few times [us] v.
çok deneyimli olmak have been around the block v.
çok deneyimli olmak have a wise head on young shoulders v.
çok deneyimli olmak have an old head on young shoulders v.
işinde deneyimli olmak know one's onions v.
karşısındakinden daha deneyimli olmak (have done) more (something) than (one) has had hot dinners v.
işinde deneyimli olmak know your onions [old-fashioned] [uk] v.
kurt veya deneyimli (kimse) gray-haired adj.
çok deneyimli been around adj.
deneyimli insan under one's belt expr.
deneyimli değil out of (one's) element expr.
deneyimli değil out of element expr.
deneyimli değil out of your element expr.
Trade/Economic
bir işte daha deneyimli ve daha eski olma seniority n.
çok uluslu işletmede yönetim kadrolarının belirli ülke yurttaşları yerine çeşitli ülkelerden nitelikli ve deneyimli insanlarla doldurulması anlayışı geocentric management n.
zeki ve deneyimli borsa simsarı wolf n.
deneyimli tezgahtar supersalesman n.
deneyimli satış danışmanı supersalesman n.
daha deneyimli major adj.
işte deneyimli experienced in business adj.
Insurance
ölümü büyük kayba sebep olacak deneyimli çalışan için çıkarılan hayat sigortası poliçesi key-man assurance n.
Computer
deneyimsiz oyuncuları kolayca yenebilmek amacıyla yeni bir hesap oluşturan ve kendisini amatör gibi gösteren deneyimli oyuncu smurf n.
online video oyunlarında, deneyimli bir oyuncunun kendini deneyimsiz gösterip avantaj kazanmak için açtığı sahte hesap smurf account n.
Marine
çok deneyimli denizci seadog n.
Mining
yeraltındaki sert kaya oluşumlarında deneyimli hard rock adj.
yeraltındaki sert kaya oluşumlarında deneyimli hardrock adj.
Medical
deneyimli bir kadın doğum uzmanı an experienced gynecologist n.
stetoskop kullanma alanında deneyimli kimse stethoscopist n.
Astronomy
gök atlasında deneyimli kimse uranographist n.
Agriculture
ağaç budama sanatında deneyimli bahçıvan topiarist n.
Literature
kişinin deneyimli olduğu tarihi olayları anlatması commentaries n.
Religious
afrika'da geleneksel ruhsal ilaçlar konusunda deneyimli rahip ve doktor jujuman n.
afrika'da geleneksel ruhsal ilaçlar konusunda deneyimli rahip ve doktor obeahman n.
afrika'da geleneksel ruhsal ilaçlar konusunda deneyimli rahip ve doktor root doctor n.
afrika'da geleneksel ruhsal ilaçlar konusunda deneyimli rahip ve doktor leaf doctor n.
Philosophy
güzel sanatlarda deneyimli kimse estheticist n.
Military
sorumluluk alanı veya harekat alanını tanıyıp hava harekatlarında deneyimli olan kıdemli subay director of mobility forces n.
sorumluluk alanı veya harekat alanını tanıyıp hava harekatlarında deneyimli olan kıdemli subay dirmobfor (director of mobility forces) abrev.
Sport
deneyimli emekli oyuncu veteran player n.
Archaic
on altı yıldan az mesleki deneyimli avukat prentice of law n.
Slang
deneyimli denizci salty dog n.