figür - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

figür



Bedeutungen von dem Begriff "figür" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 6 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
figür figure n.
figür figurine n.
figür fig. (figure) n.
Linguistics
figür figure n.
Painting
figür figure n.
Archaic
figür bosh [uk] n.

Bedeutungen, die der Begriff "figür" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 103 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
figür çizimi figure drawing n.
grotesk figür grotesque n.
figür pateni figure skating n.
belirsiz figür ambiguous figure n.
anahtar figür key figure n.
en önemli figür key figure n.
alt figür subfigure n.
posta pulu üzerinde amblem, figür, vb. içeren renkli alan label n.
bir arma levhası üzerinde yer alan figür charge n.
kare dansta ekstra figür veya nakarat trimming n.
grotesk figür malkin [dialect] [uk] n.
grotesk figür mawkin [dialect] [uk] n.
harekete geçirildiğinde kafa sallayan çinli kıyafetleri giymiş oturan küçük grotesk bir figür mandarin n.
(korkuluk gibi) giydirilmiş figür maumet [uk] n.
ejderhaya benzeyen figür wyvern n.
köy dansındaki yuvarlak bir figür hay n.
bazı fantastik saatlerde saat başı zili çalan figür minute-jack n.
eski köy danslarında bir figür hey n.
tercih edilen ara figür missing link n.
kültürel figür old man n.
(kilise sunağı arkasında veya mihrap yanında yer alan) asma figür dorse [obsolete] n.
(kilise sunağı arkasında veya mihrap yanında yer alan) asma figür dorsel n.
(yahudi folklorunda) insan görünümlü olup hayat bahşedilmiş el yapımı figür golem n.
haham loew tarafından 16. yüzyılda yapılmış insan görünümlü figür golem n.
18. yüzyılda yaşamış edebi bir figür coverley n.
hanedanlık armalarında kullanılan bir figür cross n.
(hanedan armalarında) gümüşten yuvarlak figür plate n.
origamiyle yapılan figür origami n.
merkezi figür central figure n.
ana figür central figure n.
ufak bir heykelcik/figür içeren bir tür şeffaf mermer sulphide n.
(hanedan armalarındaki iki figür) birbirine doğru atlayan counter-salient adj.
(hanedan armalarındaki iki figür) birbirine doğru atlayan countersalient adj.
Idioms
kültürel figür culture hero n.
Trade/Economic
finansal figür financial figure n.
Politics
ingiltere kralı i. james dönemine ait önemli figür jacobean n.
Textile
(halı dokumada) bir figür oluşturmak için aynı anda çekilmesi gereken ip grubu lash n.
Architecture
(kilise sunağı arkasında veya mihrap yanında yer alan) asma figür dorsal n.
(kilise sunağı arkasında veya mihrap yanında yer alan) asma figür dorsale n.
(kilise sunağı arkasında veya mihrap yanında yer alan) asma figür dorser n.
(kilise sunağı arkasında veya mihrap yanında yer alan) asma figür dosel n.
(kilise sunağı arkasında veya mihrap yanında yer alan) asma figür dossel n.
grotesk figür taşıyan çatı oluğu ağzı gurgoyle n.
Furniture
içine biri kötü diğeri iyi hava tahmini yapan iki figür yerleştirilmiş maket ev weather box n.
Medical
gömülü figür embedded figure n.
rey karmaşık figür testi rey-osterrieth complex figure test n.
rey karmaşık figür testi rey complex figure test n.
Psychology
figür-zemin ayırt etme figure-ground discrimination n.
figür-zemin algısı figure-background perception n.
figür-zemin figure-ground n.
figür-zemin çarpıtması figure-ground distortion n.
gömülü figür testi embedded figure test n.
işitsel figür-zemin auditory figure-ground n.
imkansız figür impossible figure n.
muğlak figür ambiguous figure n.
tersinden görülebilen figür reversible figure n.
yardımcı figür helpful figure n.
Biology
çekirdeğin anormal olarak üçe bölünmesi sonucu meydana gelmiş mitotik figür triaster n.
Astrology
zodyaktaki burçları ve onların sembollerini gösteren figür zodiac n.
Social Sciences
avrupa folklorunda sabrı ve itaati ile dikkat çeken figür griselda n.
ilk olarak güneybatı abd'deki kızılderililerin yaptığı kaya resimlerinde ve çömleklerde ortaya çıkmış genellikle kambur olarak betimlenen flüt çalan bir figür kokopelli n.
boer halkını temsil eden basmakalıp bir figür van der merwe [south africa] n.
Literature
figür anlatısı figural narrative n.
figür karakterleştirmesi figural characterization n.
Linguistics
cümlenin birkaç parçasının aynı isim haliyle veya çekim ekiyle bittiği figür homoioptoton n.
History
üzerinde mikail'i temsil eden figür bulunan eski bir ingiliz sikkesi angel n.
üzerinde mikail'i temsil eden figür bulunan eski bir ingiliz sikkesi angel-noble n.
eski mısır'da dini figür olarak kullanılan güneş şeklinde disk sun disc n.
eski mısır'da dini figür olarak kullanılan güneş şeklinde disk sun disk n.
armada arkası dönük görünen (kartal vb. figür) recursant adj.
Religious
evanjelist inancına göre yapılmış sembolik bir figür tetramorph n.
meryem ananın ölümünü tasfir eden figür dormition of the virgin (koimesis) n.
(hinduizm'de) günah çıkartan dini figür gooroo n.
vahiy kitabı'nda (apocalypse) yer alan kötücül bir figür beast n.
Sport
kare dansında bir figür change n.
dansta vurgulu bir harekete geçiş için yapılan figür anacrusis n.
akrobat ve dansçıların ellerini birleştirip havaya kaldırarak yaptıkları kemer veya çatı benzeri figür bridge n.
artistik buz pateninde bir figür grapevine n.
valste bir figür grapevine n.
Art
çıplak vücut veya figür çalışmalarını destekleyen kimse nuditarian n.
sanatta çıplak figür nudity [rare] n.
ön ve profil görünümleri arasında kalan kafa veya figür gösterimi three–quarter view n.
balede bacağı diğer bacağa vurarak yapılan figür ile başlayıp arabesk figür ile biten sıçrama tour jeté n.
balede bacağı diğer bacağa vurarak yapılan figür ile başlayıp arabesk figür ile biten sıçrama jeté en tournant n.
balede bacağı diğer bacağa vurarak yapılan figür battement n.
(balede) bir kolu ve bacağı geriye, diğer kol ve bacağı arkaya yönelterek yapılan figür arabesque n.
kabartma figür/şekil embossed figure n.
nefret edilen bir kişi veya gruba ait kaba figür ya da temsili kukla effigy n.
çin ve japon sanat ve zanaatında rastlanan küçük grotesk bir figür magot n.
figür ve nesneleri göze göründükleri şekliyle ifade etmeyi hedefleyen bir sanat biçimi representational art n.
(madeni para üzerinde yer alan) figür iconography n.
(heykel, figür) orijinal olmak sit v.
grafik sanatı, resim veya heykelde figür olarak tasvir edilen figured adj.
Music
iskoç folk dansında üç kişiyle yapılan 8 hareketli bir figür reel of three n.
müzikal bir figür veya fikrin orijinal versiyonun ritmik veya melodik olarak değiştirilmesi metamorphosis n.
balo salonu dansında bir figür roll n.
(bazı yerel danslarda) elleri karşılıklı tutuşturarak yapılan bir figür poussette n.
Painting
çıplak figür naked figure n.
giyimli figür dressed figure n.
Cinema
figür veya siluetlerin seçilen belirli alanları maskelediği film travelling matt n.
figür veya siluetlerin seçilen belirli alanları maskelediği film travelling matte n.
Mythology
(bazı efsanelerde) önceki düzeni bugünkü dünya düzenine dönüştüren figür transformer n.
Anthropology
buğday saplarından yapılan geleneksel bir figür corn dolly n.