gossip - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

gossip

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "gossip" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 26 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
gossip n. dedikodu
General
gossip n. hoşbeş
gossip n. lakırdı
gossip n. dedikoducu kimse
gossip n. gıybet
gossip n. gevezelik
gossip n. kov
gossip n. söz
gossip n. dedikoducu
gossip n. dedikodu
gossip n. çene çalma
gossip n. arkadaş
gossip n. yoldaş
gossip n. refakatçi
gossip n. ahbap
gossip n. kulaktan kulağa oyunu
gossip v. dedikodu etmek
gossip v. gevezelik etmek
gossip v. kaynatmak
gossip v. çene çalmak
gossip v. dedikodu yapmak
gossip v. laf yetiştirmek
gossip v. dedikodu yoluyla söylemek
gossip v. dedikodu yoluyla iletmek
Media
gossip n. magazin haberleri
Archaic
gossip n. yakın kadın arkadaş

Bedeutungen, die der Begriff "gossip" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 34 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
malicious gossip n. kötü niyetle yapılan dedikodu
malicious gossip n. kötü niyetli dedikodu
society gossip column n. sosyete sütunu
gossip girl n. dedikoducu kızı
gossip topic n. dedikodu başlığı
gossip topic n. dedikodu malzemesi
gossip columnist n. dedikodu yazarı
celebrity gossip n. ünlü dedikodusu
backstairs gossip n. gizli dedikodu
hot gossip n. yeni dedikodu
hot gossip n. sıcak dedikodu
gossip [dialect] [uk] n. vaftiz babası
gossip [dialect] [uk] n. vaftiz annesi
casual gossip n. gündelik dedikodu
gossip about v. laf etmek
have a gossip v. çene çalmak
have a gossip v. hoşbeş etmek
be the subject of gossip v. söz olmak
gossip about v. bir şeyin dedikodusunu yapmak
become a subject of gossip v. dile düşmek
gossip (unfavorably about somebody) v. lafını etmek
gossip (unfavorably about somebody) v. sözünü etmek
Phrasals
gossip about (someone or something) v. (biri/bir şey) hakkında konuşmak
gossip about (someone or something) v. (biri/bir şey) hakkında dedikodu yapmak
gossip about (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) dedikodusunu yapmak
gossip about (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) lafını etmek
Colloquial
juicy gossip/details/stories n. özellikle insanların cinsel davranışlarıyla ilgili ilginç veya şok edici bilgiler
Idioms
gossip fodder n. dedikodu malzemesi
gossip mill n. dedikodu kazanı
spread gossip v. dedikodu yaymak
spread gossip v. dedikodu çıkarmak
Speaking
don't gossip expr. dedikodu yapma
do not gossip expr. dedikodu yapma
Media
gossip column n. (gazetelerde) magazin haberi