liberty - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

liberty

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "liberty" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 43 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
liberty n. özgürlük
liberty n. serbestlik
liberty n. hürriyet
General
liberty n. muafiyet
liberty n. küstahlık
liberty n. imtiyaz
liberty n. istiklal
liberty n. saygısızlık
liberty n. izin
liberty n. serbestiyet
liberty n. kurtuluş
liberty n. azur mavisinden daha kırmızı ve koyu bir mavi tonu
Trade/Economic
liberty n. hürriyet
liberty n. özgürlük
liberty n. serbestlik
Law
liberty n. bağımsızlık
liberty n. hürriyet
liberty n. imtiyaz
liberty n. istiklal
liberty n. muafiyet
liberty n. özgürlük
liberty n. ruhsat
liberty n. serbesti
Politics
liberty n. bağımsızlık
Marine
liberty n. icazet
liberty n. izin
Geography
liberty n. nebraska eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. pensilvanya eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. washington eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. mississippi eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. new jersey eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. oklahoma eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. kansas eyaletinde şehir
liberty n. kentucky eyaletinde şehir
liberty n. wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. illinois eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. maine eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. tennessee eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. indiana eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. north carolina eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. güney carolina eyaletinde şehir
liberty n. new york eyaletinde yerleşim yeri
liberty n. missouri eyaletinde şehir

Bedeutungen, die der Begriff "liberty" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 151 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
take the liberty v. izin istemeden yapmak
General
personal liberty n. kişisel özgürlük
liberty of the press n. basın ve yayın özgürlüğü
liberty binding punishment n. hürriyeti bağlayıcı ceza
religious liberty n. din hürriyeti
liberty war n. kurtuluş savaşı
liberty of conscience n. vicdan özgürlüğü
statue of liberty n. özgürlük anıtı
political liberty n. siyasi özgürlük
personal liberty laws n. kişisel özgürlük hukuku
liberty of speech n. konuşma özgürlüğü
civil liberty n. insan hakları
liberty of contract n. sözleşme özgürlüğü
liberty of conscience n. vicdan hürriyeti
liberty of speech n. öz hürriyeti
statue of liberty n. özgürlük heykeli
lady liberty n. bayan özgürlük
lady liberty n. özgürlük heykeli
economic liberty n. ekonomik özgürlük
liberty horse n. (sirkte) sözlü talimatlar doğrultusunda belirli figürleri sergileyerek gösteri yapan binicisiz at
creative liberty n. yaratıcı serbestlik
creative liberty n. kreatif özgürlük
restore somebody to liberty v. özgürlüğüne kavuşturmak
set at liberty v. saygısızlık etmek
take the liberty of doing something v. izin istemeden bir şeyi yapmak
take the liberty to do v. cüret etmek
take the liberty v. cesaret etmek
set at liberty v. azat etmek
set at liberty v. serbest bırakmak
bring liberty v. özgürlük getirmek
take the liberty v. cesaretinde bulunmak
be at liberty v. serbest olmak
leave liberty v. serbest bırakmak
take the liberty v. cüret etmek
at liberty adj. özgür
at liberty adj. hür
at liberty adj. ayrıcalıklı
at liberty adj. işsiz
at liberty adj. serbest
at liberty adj. başıboş
Phrases
give me liberty, or give me death! expr. ya özgürlük ya ölüm!
Colloquial
liberty hall n. dingonun ahırı
at liberty expr. izinli
at liberty expr. özgür
at liberty expr. serbest
Idioms
take the liberty v. yapmaya cüret etmek
take the liberty of v. izin istemeden (yapmak)
take the liberty of v. izinsiz bir şekilde (yapmak)
take the liberty of v. kendi inisiyatifiyle (yapmak/hareket etmek)
take the liberty of v. inisiyatif almak
take the liberty of doing v. izin istemeden yapmak
take the liberty of doing v. izinsiz bir şekilde yapmak
take the liberty of doing v. kendi inisiyatifiyle yapmak/hareket etmek
take the liberty of doing v. inisiyatif almak
take the liberty to do (something) v. (bir şeyi) izin istemeden yapmak
take the liberty to do (something) v. (bir şeyi) izinsiz bir şekilde yapmak
take the liberty to do (something) v. (bir şeyi) kendi inisiyatifiyle yapmak/hareket etmek
take the liberty to do (something) v. (bir şeyde) inisiyatif almak
at liberty (to do something) expr. (bir şeyi yapmakta) özgür
at liberty (to do something) expr. (bir şeyi yapmaya) izinli
at liberty (to do something) expr. (bir şeyi yapmakta) serbest
Speaking
may I take the liberty of expr. anlayışınıza sığınarak
i would like to take liberty at giving/expressing/stating (my opinion etc) expr. anlayışınıza sığınarak
Trade/Economic
liberty bonds n. özgürlük tahvilleri
liberty of contract n. sözleşme serbestisi
liberty of trade n. ticaret serbestisi
liberty of trade n. ticaret özgürlüğü
Law
liberty of contract n. akit serbestisi
constitutional liberty n. anayasal özgürlük
liberty of press n. basın özgürlüğü
liberty to apply n. başvurma hakkı
civil liberty n. beşer hukuku
personal liberty laws n. bireysel özgürlük yasaları
liberty of labour n. çalışma özgürlüğü
liberty of conscience n. din özgürlüğü
religious liberty n. din hürriyeti
religious liberty n. dini serbestlik
felony involving religious liberty n. dini hürriyete müteallik cürüm
offenses against civil liberty n. hürriyet aleyhinde işlenen cürümler
crimes against liberty n. hürriyete karşı suçlar
penalties restricting liberty n. hürriyeti kısıtlayan cezalar
deprivation of liberty n. hürriyetten yoksun kılma
offences against liberty n. hürriyete karşı suçlar
civil liberty n. insan hakları
personal liberty n. kişisel özgürlük
personal liberty n. kişisel erkinlik
personal liberty n. kişisel hürriyet
personal liberty laws n. kişisel özgürlük kanunları
deprivation of liberty n. kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
liberty of speech n. konuşma özgürlüğü
religious liberty n. mezhep özgürlüğü
liberty to deviate n. sapma serbestisi
felony involving political liberty n. siyasi hürriyete müteallik cürüm
felonies against personal liberty n. şahıs hürriyeti aleyhinde cürümler
crimes against personal liberty n. şahıs hürriyeti aleyhinde cürümler
crimes against personal liberty n. şahıs hürriyeti aleyhinde cürüm
liberty of speech n. söz hürriyeti
liberty of conscience n. vicdan özgürlüğü
deprivation of liberty n. özgürlüğünden alıkoyma
liberty of the yard n. borç sebebiyle hapis cezası almış mahkumlara verilen avluda yürüme özgürlüğü
right to liberty n. özgürlük hakkı
right to liberty n. özgür olma hakkı
impede the liberty of auction v. müzayedeye fesat karıştırmak
Politics
individual liberty n. bireysel hürriyet
supervised liberty n. denetimli serbestlik
religious liberty n. dini hürriyet
religions liberty n. din hürriyeti
political liberty n. kişisel özgürlük
personal liberty laws n. kişisel özgürlük kanunları
civil liberty n. kişisel dokunulmazlık
civil liberty n. kişisel özgürlük
uncontrolled liberty n. mutlak hürriyet
declaration of liberty n. özgürlük bildirgesi
declaration of liberty n. özgürlük beyannamesi
blessing of the liberty n. özgürlüğün nimetleri
political liberty n. siyasi özgürlük
deprivation of liberty for non-criminal matters n. suçla ilgili olmayan nedenlerle özgürlükten mahrumiyet
personal liberty n. şahıs hürriyeti
basque fatherland and liberty n. bask vatanı ve özgürlük terör örgütü
basque fatherland and liberty n. bask yurdu ve özgürlük (eta)
liberty party n. kölelik karşıtı tutum sergileyen bir abd partisi
liberty pole n. genellikle üzerine özgürlüğü simgeleyen başlık takılan yüksek bayrak direği
Tourism
the liberty bell n. özgürlük çanı
Textile
liberty bodice® n. eskiden özellikle küçük çocukların giydiği, vücudun üst kısmını örten kolsuz pamuklu bir içlik markası
liberty cap n. özellikle fransız devrimi'nde özgürlük sembolü olarak giyilen başlık
Marine
liberty of the globe n. gemi sefer izni
liberty man n. karaya çıkmaya izni olan gemici
liberty ship n. liberti gemisi
Botanic
liberty cap n. zehirli ve halüsinojen bir mantar
History
cap of liberty n. antik roma'da bağımsızlık ve özgürlük simgesi olan başlık
liberty ship n. ikinci dünya savaşı sırasında kullanılan amerikan kargo gemileri
liberty pole n. koloni haline getirilmiş yerleşim yerlerinde ingiliz himayesini protesto etmek üzere köyün merkezinde bulunan sancaklı direk
liberty tree n. koloni haline getirilmiş yerleşim yerlerinde ingiliz himayesini protesto etmek üzere köyün merkezinde bulunan sancaklı direk
Philosophy
moral liberty n. ahlaki sorumluluğun temelinde yatan seçim özgürlüğü
Geography
liberty hill n. alabama eyaletinde şehir
west liberty n. batı virginia eyaletinde yerleşim yeri
new liberty n. iowa eyaletinde şehir
west liberty n. ohio eyaletinde yerleşim yeri
liberty lake n. washington eyaletinde şehir
liberty center n. ohio eyaletinde yerleşim yeri
west liberty n. iowa eyaletinde şehir
west liberty n. pensilvanya eyaletinde yerleşim yeri
north liberty n. indiana eyaletinde yerleşim yeri
north liberty n. iowa eyaletinde şehir
west liberty n. kentucky eyaletinde şehir
liberty grove n. wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
liberty island n. new york körfezi'nde küçük bir ada
Military
liberty chit n. askeri tesise giriş-çıkış için gerekli izin
Star Wars
liberty for all n. herkes için özgürlük
mc80 liberty type heavy star cruiser n. mc80 özgürlük türü ağır yıldız kruvazörü
mc80 liberty type star cruiser n. mc80 özgürlük türü yıldız kruvazörü