rocker - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

rocker

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "rocker" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 46 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
rocker n. külbütör
rocker n. sallanan koltuk
rocker n. ayak
rocker n. rock'çı
rocker n. sallanan at
rocker n. salıncaklı sandalye
rocker n. salıncaklı koltuk
rocker n. beşik ayağı
rocker n. sallama düzeni
rocker n. kavisli ayak (beşik veya sallanan sandalye altındaki)
rocker v. külbütör gibi bombeli inşa etmek
Technical
rocker n. basma butonlu anahtar
rocker n. çıkıntılı dip
rocker n. kum yıkama beşiği
rocker n. kum
rocker n. külbütör
rocker n. piyanoloto
rocker n. pandül
rocker n. salınım
rocker n. kavisli paten paneli
rocker n. kavisli bıçağı olan paten
rocker n. kavisli dişli bıçak
rocker n. sallanan omurgalı tekne
rocker n. sallanan nesne
rocker n. sallanma hareketi yapan parça
rocker n. sallanma hareketiyle çalışan çeşitli cihazlardan herhangi biri
rocker n. beşik
rocker n. külbütör çukuru
rocker n. külbütör
rocker n. sallanan çerçevelerle donatılmış tekne
rocker n. yukarı-aşağı hareketle çalışan kol
rocker n. kaya şaftı
rocker n. dinamo veya motor için ayarlanabilir fırça tutucu
rocker n. bakır levhalara pürüz yapmakta kullanılan kenarı dişli çelik levha
rocker n. dönme ve yatay harekete izin veren çelik veya dökme demir kaide
rocker n. sallanan çubuk
rocker v. çalkamak
rocker v. sağa sola hareket etmek
rocker v. yıkamak
Mining
rocker n. külbütör kullanan madenci
rocker n. külbütör kullanan oymacı
rocker n. cevherleri yıkamak veya kaydırmak için kullanılan beşik
Military
rocker n. çavuşun derecesini gösteren üç şeridin altındaki kavisli şeritler
Sport
rocker n. üç loblu bir okul paten figürü
Ornithology
rocker n. kaya güvercini
Slang
rocker n. deli

Bedeutungen, die der Begriff "rocker" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 134 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
cane rocker n. sallanan sandalye
swivel rocker n. döner koltuk
rocker pit n. sallanan çerçevelerle donatılmış tekne
rocker vat n. sallanan çerçevelerle donatılmış tekne
Colloquial
go off one's rocker v. aklını kaçırmak
go off one's rocker v. aklını oynatmak
be off one's rocker v. dellenmek
be off one's rocker v. delirmek
go off one's rocker v. delirmek
be off one's rocker v. cozutmak
be off one's rocker v. çıldırmak
go off one's rocker v. cozutmak
be off one's rocker v. fıttırmak
be off one's rocker v. kafayı üşütmek
be off one's rocker v. kafadan kontak olmak
be off one's rocker v. kafayı yemek
go off one's rocker v. tozutmak
be off one's rocker v. tozutmak
Idioms
be off one's rocker v. aklını kaçırmak
go off one's rocker v. aklını kaçırmak
go off one's rocker v. aklını yitirmek
be off one's rocker v. aklını yitirmek
go off one's rocker v. balatayı yakmak
go off one's rocker v. balatayı sıyırmak
go off one's rocker v. dinden imandan çıkmak
be off one's rocker v. çıldırmak
go off one's rocker v. çıldırmak
go off one's rocker v. şalteri atmak
go off one's rocker v. tepesi atmak
off one's rocker adj. kafadan çatlak
off (one's) rocker adj. kafayı üşütmüş
off (one's) rocker adj. aklını kaçırmış
off (one's) rocker adj. cozutmuş
off (one's) rocker adj. delirmiş
off (one's) rocker adj. çıldırmış
off (one's) rocker adj. dellenmiş
off (one's) rocker adj. fıttırmış
off (one's) rocker adj. kafayı yemiş
off (one's) rocker adj. kafadan kontak
off (one's) rocker adj. tozutmuş
off rocker adj. aklını kaçırmış
off rocker adj. deli
off rocker adj. kafayı yemiş
off your rocker adj. kafayı üşütmüş
off your rocker adj. aklını kaçırmış
off your rocker adj. kaçık
off your rocker adj. deli
off your rocker adj. çılgın
off your rocker adj. kafayı yemiş
off your rocker adj. kafadan kontak
off your rocker adj. tozutmuş
off one's rocker expr. çatlak
off one's rocker expr. çılgın
off one's rocker expr. deli
(one) is off (one's) rocker expr. (biri) aklını kaçırmış
(one) is off (one's) rocker expr. (biri) aklını oynatmış
(one) is off (one's) rocker expr. (biri) delirmiş
(one) is off (one's) rocker expr. (biri) cozutmuş
(one) is off (one's) rocker expr. (biri) tozutmuş
(one) is off (one's) rocker expr. (biri) fıttırmış
(one) is off (one's) rocker expr. (biri) dellenmiş
(one) is off (one's) rocker expr. (biri) kafayı yemiş
(one) is off (one's) rocker expr. (biri) kafayı üşütmüş
Technical
rocker panel n. alt ray
rocker switch n. basmalı anahtar
rocker bottom n. çıkıntılı dip
rocker switch n. devre anahtarı
rocker arm shaft n. fren pernosu
brush rocker n. fırça köprüsü
rocker shaft and arm n. kalbütör mili ve pianosu
rocker arm n. kavrama kolu
rocker arm shaft n. külbütör mili
rocker shaft and arm n. külbütör
rocker cover n. külbütör kapağı
rocker arm n. külbütör
rocker arms n. külbütör çekiçleri
rocker arm n. külbütör mili
rocker arm shaft retainer n. külbütör mili tutucusu
rocker arm mechanism n. külbütör rampası
rocker shaft n. külbütör mili
rocker arm kit n. külbütör mili kiti
rocker arm shaft n. mil komple
rocker cover n. supap / külbütör kapağı
rocker cover n. supap kapağı
rocker bottom n. taban oturmazlığı
rocker cam n. hareketli kam
rocker cam n. sallanır kam
rocker cam n. vargel kolu
Electric
brush rocker n. fırça yuvası kolu
rocker switch n. kalıcı konumlu anahtar
Furniture
windsor rocker [us/canada] n. sallanan windsor sandalye
boston rocker n. bir tür sallanan sandalye
Automotive
opening cam/rocker n. açma kamı/külbütörü
adjustable rocker arm n. ayarlı külbütör kolu
ball joint rocker arm n. bilyeli külbütör kolu
primary rocker arm n. birinci supap iticisi
rocker arm n. çalıştırma kolu
steering rocker shaft n. direksiyon sektör mili
rocker panel n. eşik
intake rocker arm assembly n. emme supap iticisi grubu
exhaust rocker shaft n. egzoz supap itici mili
intake mid rocker arm n. emme orta supap iticisi
rocker arm suspension n. esnek kollu süspansiyon
high lift rocker arms n. iticinin kaldırma yüksekliğini artıran külbütör manivelası
seconder rocker arm n. ikinci supap iticisi
rocker bearing n. külbütör yatağı
valve rocker n. külbütör
rocker arm bush n. külbütör duyu
rocker panel n. marşpiyer
rocker arm n. külbütör kolu
rocker pivot point n. külbütör kolu pivot noktası
rocker pivot height n. külbütör kolu pivot yüksekliği
rocker wear pattern n. külbütör kolu ve supap sapı aşınma şekli
rocker shaft n. külbütör mili
rocker arm bush n. külbütör yatağı
valve rocker shaft n. külbütör mili
rocker arm adjusting screw n. külbütör ayar vidası
rocker arm set spring n. külbütör destek yayı
rocker lever locknut n. külbütör kontra somunu
rocker panel n. marşpiye
rocker arm n. külbütör manivelası
rocker panel n. marşpiyel
rocker arm shaft bracket n. külbütör mili desteği
ball joint rocker arms n. rulmanlı esnek külbütör parmakları
rocker shaft n. sektör mili
valve rocker arm n. supap killbütör kolu
rocker shaft spring n. supap itici mili yayı
rocker switch n. yaylı anahtar
high lift rocker arm n. yüksek açılımlı külbütör kolu
Marine Biology
joe-rocker n. yeşil yengeç
joe-rocker n. kıyı yengeci
British Slang
off one's rocker adj. aklını kaçırmış
off one's rocker expr. deli
off one's rocker expr. kafayı yemiş