Verlauf

savaşa!

Bedeutungen von dem Begriff "savaşa!" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Military
1	Military	savaşa!	to arms interj.

Bedeutungen, die der Begriff "savaşa!" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 118 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	her an savaşa hazır gönüllü asker	minuteman n.
2	General	savaşa gitme (kızılderili)	warpath n.
3	General	gerektiğinde savaşa hazır bulunma	preparedness n.
4	General	savaşa karşı olduğu için askerlik yapmayı reddeden kimse	conscientious objector n.
5	General	savaşa hayır gösterisi	anti-war demonstration n.
6	General	savaşa giden askerler (ölme ihtimali ile)	fresh fish n.
7	General	savaşa giden askerler (ölme ihtimali ile)	cannon fodder n.
8	General	savaşa girme	entering the war n.
9	General	savaşa girişmek	join battle v.
10	General	savaşa katılmak	crusade v.
11	General	savaşa girmek	go to war v.
12	General	savaşa hazırlanmak	clear the deck v.
13	General	savaşa hazır hale getirmek	activate v.
14	General	(savaşa) girişmek/tutuşmak	offer v.
15	General	savaşa girişmek	join battle v.
16	General	savaşa girmek	join v.
17	General	savaşa katılmak	buckle (with) [obsolete] v.
18	General	savaşa gitmek	rise v.
19	General	savaşa katılmak	mell [uk] (with) v.
20	General	savaşa katılmak	militate [obsolete] v.
21	General	kaval sesini (savaşa) eşlik ettirmek	pipe v.
22	General	savaşa taraf olan	belligerent adj.
23	General	savaşa ait	warlike adj.
24	General	savaşa özgü	martial adj.
25	General	savaşa ait	martial adj.
26	General	savaşa girmiş	engaged adj.
27	General	savaşa hazır	battailant adj.
28	General	savaşa hazır	battleful adj.
29	General	savaşa ait	bellic adj.
30	General	savaşa dair	bellic adj.
31	General	savaşa özgü	bellic adj.
32	General	savaşa ait	combat adj.
33	General	savaşa karşı olan	pacifist adj.
34	General	savaşa uygun	fightable adj.
35	General	savaşa katılmış	fighting adj.
36	General	savaşa hazır olan	fighting adj.
Phrasals
37	Phrasals	(biriyle/bir şeyle) savaşmak/savaşa girmek	war with (someone or something) v.
Phrases
38	Phrases	savaşa rağmen	despite the war expr.
39	Phrases	savaşa hayır	no to war expr.
40	Phrases	savaşa hayır	no war expr.
Proverb
41	Proverb	eğer barış istiyorsan savaşa hazırlan	if you want peace, prepare for war
42	Proverb	eğer barış istiyorsan savaşa hazırlan	if you want peace, you must prepare for war
43	Proverb	savaşa karar verenler asla savaşmazlar	councils of war never fight
44	Proverb	barış istiyorsan savaşa hazırlıklı ol	if you want peace, prepare for war
Idioms
45	Idioms	savaşa alanında yaralının hayatını kurtarmak için acil ve hızlı şekilde uygulanan cerrahi işlem/müdahale	meatball surgery n.
46	Idioms	bir askerin ilk kez savaşa/muharebeye girmesi	baptism by fire n.
47	Idioms	savaşa/şiddete son verip barışa/yapıcı olmaya yönelme	swords to plowshares n.
48	Idioms	savaşa götüren/sürükleyen olay	an act of war n.
49	Idioms	savaşa götüren/sürükleyen olay	an act of war n.
50	Idioms	savaşa başlamak	take arms v.
51	Idioms	savaşa/düelloya çağırmak	throw down the glove v.
52	Idioms	(birisi) ile savaşa girmek	try conclusions with (someone) v.
53	Idioms	savaşa katılmak	engage with v.
54	Idioms	muharebeye/savaşa girmek	see the elephant [us] v.
55	Idioms	kazanabileceği savaşa girmek	choose (one's) battles (wisely) v.
56	Idioms	savaşa hazırlanmak	go to the mattresses v.
57	Idioms	savaşa/şiddete son verip barışa/yapıcı olmaya yönelmek	beat swords into plowshares v.
58	Idioms	savaşa girişmek	do/join battle v.
59	Idioms	(biriyle/bir şeyle) savaşa girmek	join battle (with someone or something) v.
60	Idioms	ile savaşa girmek	try conclusions with v.
61	Idioms	(gemiyi) savaşa hazır hale getirmek üzere boşaltmak	clear for action v.
62	Idioms	savaşa hazır durumda	fighting fit [uk/australia] adj.
63	Idioms	savaşa hazır	in fighting form expr.
64	Idioms	savaşa/mücadeleye hazır/hazırlıklı	in fighting trim expr.
65	Idioms	bu savaşa giriyoruz demektir!	of course, you know this means war! expr.
66	Idioms	bu savaşa giriyoruz demektir!	of course, you realize this means war! expr.
Politics
67	Politics	savaşa müdahil olmayan ülke	nonbelligerent n.
68	Politics	savaşa müdahil olmayan kimse	nonbelligerent n.
69	Politics	savaşa kışkırtan konuşma	pro-war rhetoric n.
70	Politics	savaşa girmemek için taviz veren kimse	appeaser n.
71	Politics	savaşa kalıcı çözüm	permanent end to fighting n.
72	Politics	savaşa kışkırtan konuşma	warmongering speech n.
73	Politics	savaşçı devletin belirlediği kriterlere uymadığı için ele geçirildiğinde savaş tutsağı sayılmayan, savaşa katılmış siviller	unlawful combatant n.
74	Politics	savaşa son vermek	disengagement v.
75	Politics	savaşa katılmayan	noncombatant adj.
76	Politics	savaşa katılmayan	non-combatant adj.
Technical
77	Technical	savaşa hazır (gemi/uçak)	effective adj.
Computer
78	Computer	(oyun dışı düşman karakteri) savaşa veya belirlenen hedefe çekmek	pull v.
Marine
79	Marine	savaşa hazırlık aşamasında güverteyi boşaltmak	clear the decks v.
80	Marine	gemiyi savaşa hazırlamak	clear the deck v.
Biology
81	Biology	biyolojik savaşa karşı savunma	bw defence n.
82	Biology	biyolojik savaşa karşı savunma	bw defense n.
History
83	History	kızılderililerin savaşa giderken vücutlarına sürdüğü boya	warpaint n.
84	History	19. yüzyılda çin'in hindistan'dan afyon ithalat edilmesini reddetmesi sonucu çin ve birleşik krallık arasında yapılan iki savaşa verilen ad	opium wars n.
85	History	prensin her bir eyaletteki yetkiliye halkı askere alıp silahlandırmaları veya savaşa hazırlamaları için verdiği pay	commission of array n.
86	History	13. yüzyıl ingilteresi'nde meydana gelmiş iki iç savaşa verilen ad	barons' war n.
87	History	eskiden kuzey iskoçyalıların klanları savaşa çağırmak için kullandıkları, uçları yakılmış veya kana batırılmış tahta haç	fiery cross n.
88	History	kral veya derebeyine ait bir araziyi kullanma karşılığı savaşa girme gibi bedellerin ödendiği çeşitli derebeylik hizmetlerine verilen ad	sergeanty n.
89	History	kral veya derebeyine ait bir araziyi kullanma karşılığı savaşa girme gibi bedellerin ödendiği çeşitli derebeylik hizmetlerine verilen ad	serjeanty n.
Philosophy
90	Philosophy	devletler arasındaki savaşa karşı olma	antimilitarism n.
Military
91	Military	savaşa karışmaları halinde daha büyük bir kuvvetin kullanımını tetikleyecek küçük bir kuvvet	tripwire n.
92	Military	görevi savaşa katılmaktan çok muharebe dışı destek sağlamak olan bir kara ordusu sınıfı	service n.
93	Military	savaşa hazır olma	battle readiness n.
94	Military	savaşa hazırlıklı olma	combat readiness n.
95	Military	savaşa hazır	combat ready n.
96	Military	eli silah tutan herkesin savaşa çağrılması	landsturm n.
97	Military	askeri birliğin savaşa hazır olmasını sağlamak için yürütülen tatbikat	military training n.
98	Military	savaşa giden birliklerin önünde taşınan bayrak	battle flag n.
99	Military	birlikleri savaşa hazırlamak	activate v.
100	Military	savaşa hazır bir şekilde beklemek	be poised for battle v.
101	Military	savaşa hazırlamak	embattle v.
102	Military	savaşa hazırlanmak	embattle v.
103	Military	savaşa devam etmek	militiate [obsolete] v.
104	Military	savaşa hazırlanmak	militiate [obsolete] v.
105	Military	taktiksel olarak savaşa hazırlamak	set [obsolete] v.
106	Military	savaşa hazır hale getirmek	set [obsolete] v.
107	Military	savaşa hazır	active adj.
108	Military	savaşa istekli olmayan	noncombative adj.
109	Military	savaşa uygun olmayan	unwarlike adj.
110	Military	savaşa hazır olmayan	unwarlike adj.
111	Military	savaşa ait	military adj.
112	Military	askeri savaşa katılmaya hevesli	gung ho adj.
113	Military	savaşa hazır	combat-ready adj.
114	Military	(savaş gemilerinde) savaşa hazırlık durumu	gq (general quarters) abrev.
Latin
115	Latin	savaşa gitme hakkı	jus ad bellum n.
116	Latin	barış istiyorsanız savaşa hazır olun	si vis pacem, para bellum expr.
Archaic
117	Archaic	savaşa hazırlanmak	darraign v.
118	Archaic	savaşa hazır	battailous adj.