temelli

Bedeutungen von dem Begriff "temelli" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	temelli	for good adv.
He intends to live in Japan for good. Japonya'da temelli yaşamak niyetindeydi. More Sentences
2	General	temelli	permanent adj.
3	General	temelli	essential adj.
4	General	temelli	fundamental adj.
5	General	temelli	well-founded adj.
6	General	temelli	-based adj.
7	General	temelli	founded adj.
8	General	temelli	permanently adv.
Phrases
9	Phrases	temelli	quite the (most something) expr.
Idioms
10	Idioms	temelli	for good and all expr.
Politics
11	Politics	temelli	full time adj.

Bedeutungen, die der Begriff "temelli" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 209 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	bilgi temelli	knowledge-based adj.
We set ourselves the target of creating a competitive, knowledge-based society based on sustainable growth. Kendimize sürdürülebilir büyümeye dayalı, rekabetçi ve bilgi temelli bir toplum yaratma hedefi koyduk. More Sentences
2	General	temelli olarak	for good adv.
We shall probably deal with the matter for good early next year. Muhtemelen önümüzdeki yılın başlarında konuyu temelli olarak ele alacağız. More Sentences
3	General	temelli bir değişim	fundamental change n.
4	General	temelli olarak	costiveness n.
5	General	radyal temelli fonksiyon	radial basis function n.
6	General	bilgi temelli yaklaşım	knowledge-based approach n.
7	General	toplum temelli örgütler	community-based organizations n.
8	General	aşk veya sevgi temelli olmayıp çıkar veya uygunluk temelli olan evlilik	mariage de convenance n.
9	General	jiroskop temelli bir havacılık aleti	gyro n.
10	General	resim temelli posta pulu	pictorial n.
11	General	asit ve baz temelli boyalarla boyanabilir olma	polychromatophilia n.
12	General	inanç temelli kuruluş	fbo (faith-based organization) n.
13	General	ikamet temelli ayrımcılık	postcode discrimination n.
14	General	semt temelli ayrımcılık	postcode discrimination n.
15	General	engel atlama temelli bir at yarışı türü	puissaunce n.
16	General	engel atlama temelli bir at yarışı türü	puissance n.
17	General	tutuklulara uygulanan duruş temelli bir tür işkence	stress position n.
18	General	londra temelli bir kırtasiye firması	stationers' company n.
19	General	birşeyi başka bir yere temelli götürmek	transplant v.
20	General	temelli almak	keep v.
21	General	temelli yerleşmek	settle permanently in (a country) v.
22	General	slav temelli	cyrillic adj.
23	General	ırk temelli	race-based adj.
24	General	iyi temelli	well based adj.
25	General	sağlam temelli	well based adj.
26	General	aşk temelli	love-based adj.
27	General	teknoloji temelli	technocentric adj.
28	General	inanç temelli	faith-based adj.
29	General	sağlam temelli	bulletproof adj.
30	General	eşcinsel temelli	homocentric adj.
31	General	bilgi temelli	informed adj.
32	General	kullanıcı temelli	user-driven adj.
33	General	akışkan temelli	fluidic adj.
34	General	duygu temelli	passional adj.
35	General	spiral temelli	spiraliform adj.
36	General	temelli olarak velhasıl	for good and all adv.
37	General	temelli olarak	for keeps adv.
38	General	temelli olarak	permanently adv.
Colloquial
39	Colloquial	temelli olarak uçuşuna son verilmiş hava aracı	hangar queen n.
40	Colloquial	temelli/geri dönmemek üzere ayrılmak	leave for good v.
41	Colloquial	birinin kefaretle/temelli serbest bırakılmasını sağlamak	spring someone v.
Idioms
42	Idioms	(bir süreliğine veya temelli) içkiyi bırakmak/kesmek	be on the wagon v.
43	Idioms	(bir süreliğine veya temelli) içkiyi bırakmak/kesmek	go on the wagon v.
44	Idioms	temelli olarak	for good and all expr.
45	Idioms	sağlam temelli	on a firm footing expr.
46	Idioms	temelli olarak	in flames expr.
Trade/Economic
47	Trade/Economic	tahakkuk temelli muhasebe	accrual accounting n.
48	Trade/Economic	kriter temelli sorular	criteria based questions n.
49	Trade/Economic	marjinal ürün temelli gelir dağılımı teorisi	marginal product theory of income distribution n.
50	Trade/Economic	talep temelli fiyatlandırma stratejisi	demand-based price strategy n.
51	Trade/Economic	talep temelli bir fiyatlandırma yöntemi	chain-markup pricing n.
52	Trade/Economic	maliyet temelli fiyat stratejisi	cost-based price strategy n.
53	Trade/Economic	rekabet temelli fiyat stratejisi	competition-based price strategy n.
54	Trade/Economic	fiyat temelli alışveriş malları	price-based shopping goods n.
55	Trade/Economic	kar temelli amaç	profit-based objective n.
56	Trade/Economic	sistem temelli denetim	systems-based audit n.
57	Trade/Economic	sıfır temelli bütçeleme	zero-base budgeting n.
58	Trade/Economic	vergi temelli gelir politikaları	tax based income policies n.
59	Trade/Economic	bilgi temelli pazarlama	knowledge-based marketing n.
60	Trade/Economic	bilgi temelli biyo-ekonomi	knowledge-based bio-economy n.
61	Trade/Economic	kişinin içinde bulunduğu endüstri temelli vergi	personal tithe n.
62	Trade/Economic	şirketlerle finansal temelli iş yapan tüccar	fundamentalist n.
63	Trade/Economic	kaynak temelli	resource-based adj.
64	Trade/Economic	emek temelli	labour-based adj.
65	Trade/Economic	emek temelli	labor-based adj.
Law
66	Law	ekolojik duyarlılık temelli sabotaj eylemleri	ecotage n.
67	Law	ırk ya da din temelli müessir fiil	racially or religiously aggravated assault n.
Politics
68	Politics	ırk temelli nefret	racial hatred n.
69	Politics	etnik temelli nefret	ethnic hatred n.
70	Politics	etnik temelli nefret	inter ethnic hatred n.
71	Politics	etnik temelli kürt açılımı	ethnic based kurdish initiative n.
72	Politics	gözden geçirme temelli koşulsallık	review-based conditionality n.
73	Politics	dtö (dünya ticaret örgütü) temelli ayrımcı olmayan ticaret sistemi	non-discriminatory wto-based trading system n.
74	Politics	dtö temelli ticaret sistemi	wto-based trading system n.
75	Politics	siyasi temelli torpil ile ilgili	prebendal adj.
Technical
76	Technical	etkinlik temelli maliyetlendirme	activity based costing n.
77	Technical	nikel temelli alaşım	nickel base alloy n.
78	Technical	algılayıcı temelli bilgisayar	sensor-based computer n.
79	Technical	algılayıcı temelli sistem	sensor-based system n.
80	Technical	temelli demir külçe	kentledge n.
81	Technical	ısıveren temelli atmosfer	exothermic base atmosphere n.
82	Technical	ısıveren-ısıalan temelli atmosfer	exothermic endothermic base atmosphere n.
83	Technical	ısıalan temelli atmosfer	endothermic base atmosphere n.
84	Technical	volfram temelli yüksek hız çelikleri	tungsten base high speed steels n.
85	Technical	tdnb temelli gereçler	swnt based materials n.
86	Technical	toryum florür temelli camlar	thorium-fluoride-based glasses n.
87	Technical	su temelli yapıştırıcılar	water-base adhesives n.
88	Technical	silisyum temelli seramikler	silicon-based ceramics n.
89	Technical	katran temelli karbon lifi	pitch-based carbon fibre n.
90	Technical	gümüş temelli alaşımlar	silver base alloys n.
91	Technical	bakır temelli alaşımlar	copper base alloys n.
92	Technical	demir temelli yüksek sıcaklık alaşımları	high-temperature iron-base alloys n.
93	Technical	demir temelli ısı dirençli alaşımlar	iron- base heat resisting alloys n.
94	Technical	demir temelli alaşımlar	iron base alloys n.
95	Technical	demir temelli merdaneler	iron-base rolls n.
96	Technical	çinko temelli alaşımlar	zinc-base alloys n.
97	Technical	alüminyum temelli alaşımlar	aluminium base alloys n.
98	Technical	alüminyum temelli dökümler	aluminium base coatings n.
99	Technical	magnezyum temelli alaşımlar	magnesium base alloys n.
100	Technical	grafit temelli karbon refrakter	graphite base carbon refractory n.
101	Technical	alumina temelli destekler	alumina-based reinforcements n.
102	Technical	kobalt temelli yüksek sıcaklık alaşımları	high-temperature cobalt-base alloys n.
103	Technical	çinko temelli basınçlı döküm alaşımları	zinc base die casting alloys n.
104	Technical	kobalt temelli üstünalaşımlar	cobalt base superalloys n.
105	Technical	kobalt temelli alaşımlar	cobalt-base alloys n.
106	Technical	kurşun temelli lehim alaşımları	lead base soldering alloys n.
107	Technical	kobalt temelli ısı dirençli alaşımlar	cobalt base heat resisting alloys n.
108	Technical	kurşun temelli alaşımlar	lead base alloys n.
109	Technical	çinko temelli yatak alaşımlar	zinc-base bearing alloys n.
110	Technical	nikel temelli ısı dirençli alaşımlar	nickel-base heat resisting alloys n.
111	Technical	krom temelli alaşımlar	chromium base alloys n.
112	Technical	nikel temelli alaşımlar	nickel-base alloys n.
113	Technical	nikel temelli üstünalaşımlar	nickel-base superalloys n.
114	Technical	duman külü temelli kalıp tozları	fly-ash based mould powders n.
115	Technical	nikel temelli yüksek sıcaklık alaşımları	high-temperature nickel-base alloys n.
116	Technical	pan-temelli karbon lifleri	pan-based carbon fibres n.
117	Technical	akrilat temelli basınç duyarlı yapışkan	acrylate-based pressure sensitiveadhesive n.
118	Technical	molibden temelli yüksek hız çelikleri	molybdenum base high speed steels n.
119	Technical	odun kömürü temelli atmosfer	charcoal base atmophere n.
120	Technical	fiziksel temelli model	physically-based model n.
121	Technical	model temelli stereoloji	model-based stereology n.
122	Technical	tasarım temelli stereoloji	design-based stereology n.
123	Technical	ileri teknoloji temelli ar-ge tesislerinin yer aldığı bölge	technopole n.
124	Technical	algılayıcı temelli	sensor-based adj.
125	Technical	yağ temelli	oil-based adj.
126	Technical	kireç temelli	lime-base adj.
Computer
127	Computer	web temelli araç	web-based tool n.
128	Computer	c temelli programlama dili	c++ n.
129	Computer	piksel temelli görüntü	bitmapped image n.
130	Computer	piksel temelli görüntü	raster graphic n.
131	Computer	iş temelli	job based adj.
132	Computer	internet temelli	web-based adj.
133	Computer	internet temelli	internet-based adj.
134	Computer	yapay zeka temelli	ai-based adj.
Informatics
135	Informatics	akıllı bilgi temelli sistem	ikbs (intelligent knowledge-based system) abrev.
Telecom
136	Telecom	ayrıştırma temelli giriş	unbundling based entry n.
137	Telecom	(yerel santral taşıyıcısı tarafından sunulan) ağ temelli hizmetler grubu	custom calling services n.
138	Telecom	(yerel santral taşıyıcısı tarafından sunulan) ağ temelli hizmetler grubu	class n.
Architecture
139	Architecture	kiralık bir araziye kurulan seyrek taş temelli küçük, ahşap ev	chattel house n.
140	Architecture	kazık temelli ev	pole house [new zealand] n.
141	Architecture	kazık temelli binalar ile ilgili	earthfast adj.
Marine
142	Marine	yumuşak zemin üzerinde geniş temelli dalgakıran	breakwater with wide footing on soft ground n.
Petrol
143	Petrol	petrol katranı temelli karbon lifi	petroleum pitch-based carbon fibre n.
Medical
144	Medical	ajan temelli sistem	multi-agent system n.
145	Medical	toplum temelli tarama	population-based screening n.
146	Medical	hücre-temelli terapi	cell-based therapy n.
147	Medical	beden temelli uygulamalar	body-based applications n.
148	Medical	anlatım temelli tıp	narrative-based medicine n.
149	Medical	immünoreseptör tirozin temelli aktivasyon motifleri	immunoreceptor tyrosine-based activation motifs n.
150	Medical	ajan temelli	agent-based adj.
Psychology
151	Psychology	farkındalık temelli stres azaltma	mindfulness-based stress reduction n.
152	Psychology	farkındalık temelli bilişsel terapi	mindfulness based cognitive therapy n.
Food Engineering
153	Food Engineering	protein temelli yöntemler	protein-based methods n.
Statistics
154	Statistics	düzgün olmayan rasyonel temelli eğri	non-uniform rational basis spline (nurbs) n.
Physics
155	Physics	endotermik temelli atmosfer	endothermic base atmosphere n.
156	Physics	ısısalan temelli atmosfer	exothermic base atmosphere n.
157	Physics	ısısalan-ısıalan temelli atmosfer	exothermic-endothermic base atmosphere n.
Chemistry
158	Chemistry	kadmiyum temelli alaşımlar	cadmium base alloys n.
159	Chemistry	seryum temelli alaşımlar	cerrobase alloys n.
160	Chemistry	baryum titanat temelli yalıtkanlar	barium titanate-based dielectrics n.
161	Chemistry	amonyak temelli atmosfer	ammonia base atmosphere n.
Biology
162	Biology	karbon temelli yaşam	carbon based life n.
163	Biology	silisyum temelli yaşam	silicon based life n.
164	Biology	silikon temelli yaşam	silicon based life n.
Biochemistry
165	Biochemistry	mantar doku homojenati temelli biyosensör	mushroom tissue homogenate-based biosensor n.
166	Biochemistry	peptid temelli	peptide-based n.
Zoology
167	Zoology	kemik temelli kalıcı boynuzları olan	hollow-horned adj.
Agriculture
168	Agriculture	çiftçinin sahip olduğu hayvan sayısı temelli vergi değerlemesi	stock unit n.
Social Sciences
169	Social Sciences	inanç temelli organizasyonlar	faith-based organizations n.
170	Social Sciences	ihtiyaç temelli bütünsellik	needs-based holism n.
171	Social Sciences	iş yoğunluğu teknoloji temelli olan veya teknolojiye önem veren toplum	technopolis n.
172	Social Sciences	devletleri bitki temelli beslenme sistemine zorlayan hayvan ve çevre hareketi	animal rebellion n.
173	Social Sciences	vücut ölçüleri temelli ayrımcılık	sizism n.
174	Social Sciences	vücut ölçüleri temelli ayrımcılık	sizeism n.
175	Social Sciences	hak temelli	rights based adj.
176	Social Sciences	sınıf temelli	class-driven adj.
Education
177	Education	problem temelli eğitim	problem-based learning n.
178	Education	bilgisayar temelli eğitim	computer-based instruction n.
179	Education	bilgisayar temelli öğretim	computer-based training n.
180	Education	proje temelli öğrenme	project-based learning n.
181	Education	beyin temelli öğrenme	brain-based learning n.
182	Education	etkinlik temelli öğretim	activity based teaching n.
183	Education	şema temelli öğretim	schema-based instruction n.
184	Education	yer temelli eğitim	place-based education n.
185	Education	iş yaşamı temelli öğrenme	work-based learning (wbl) n.
186	Education	puan temelli değerlendirme sistemi	point system n.
187	Education	öğrenen temelli	learner-based adj.
188	Education	(not sistemi) geçti/kaldı temelli	pass-fail adj.
Linguistics
189	Linguistics	içerik temelli öğretim	content based instruction n.
190	Linguistics	sözcük temelli izlence	lexical syllabus n.
191	Linguistics	kişi temelli işlev	interpersonal function n.
192	Linguistics	görev temelli varsayım	task based hypothesis n.
193	Linguistics	görev temelli izlence	task syllabus n.
194	Linguistics	görev temelli öğretim	task based teaching n.
195	Linguistics	görev temelli izlence	task based syllabus n.
196	Linguistics	durum temelli öğretim	situational teaching n.
197	Linguistics	ölçün temelli sınav	norm-referenced test n.
198	Linguistics	latince temelli yapay bir dil	latinesce n.
199	Linguistics	(surinam'da) ingilizce temelli bir kreyol dili	sranan tongo n.
200	Linguistics	(surinam'da) ingilizce temelli bir kreyol dili	sranan n.
201	Linguistics	görev temelli	task-oriented adj.
202	Linguistics	bütünce temelli	corpus-based adj.
Religious
203	Religious	vahiy temelli görüşe inanan kimse	revelationist n.
204	Religious	afrika temelli sinkretik inançlardaki çeşitli ruhlara verilen ad	orixa n.
205	Religious	afrika temelli sinkretik inançlardaki çeşitli ruhlara verilen ad	orisha n.
Military
206	Military	caydırıcılık temelli opsiyonlar içeren bir çeşit planlama taslağı	flexible deterrent option n.
207	Military	(askeri birlik) bölük temelli	square adj.
Music
208	Music	guadeloupe adası'nın davul temelli müzik tarzı	gwo ka n.
Entomology
209	Entomology	böcek temelli	insect adj.