tent - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

tent

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "tent" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 29 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
tent n. çadır
General
tent n. sayvan
tent n. oba
tent n. yara mili
tent n. otağ
tent n. tente
tent n. hane
tent n. mekan
tent n. mesken
tent n. kulübe
tent n. baraka
tent v. çadırda yaşamak
tent v. çadır kurmak
tent v. barınak olarak çadır sağlamak
tent v. kısa süreliğine kalmak
tent v. konaklamak
Technical
tent n. çadır
tent n. oba
tent n. tente
Textile
tent n. çadır elbise
tent n. bel pensi veya bel kısmı olmayan bol elbise
tent n. çadır
Medical
tent n. operasyon sırasında buhar veya oksijeni tutmak için hastanın başı ve omuzlarına yerleştirilen hava geçirmez kapak
tent n. cerrah mili
tent n. yara fitili
tent v. cerrah mili ile yoklamak
tent v. fitil ile yarayı işletmek
Religious
tent n. incil'de geçen bir tarikat olan rechabite'lerden oluşan bir örgüt
Entomology
tent n. çadır tırtılının ördüğü ağ

Bedeutungen, die der Begriff "tent" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 180 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
tent building n. çadırcılık
General
wall tent n. çadır
large nomad tent n. oba
tent fly n. çadır sineği
tent peg n. çadır kazığı
pup tent n. ufak çadır
tent pole n. çadır direği
tent flap n. çadır kapağı
tent stitch n. çadır dikişi
shelter tent n. çadır
small makeshift tent n. çergi
pup tent n. iki kişilik ufak çadır
tent canvas n. çadır bezi
oxygen tent n. oksijen çadırı
tent flap n. çadır kanadı
state tent n. otağ
yoruk tent n. yörük çadırı
yuruk tent n. yörük çadırı
tent-seller n. çergici
tent-maker n. çergici
tent cover n. çadır örtüsü
party tent n. eğlence çadırı
camping tent n. kamp çadırı
car tent n. araba çadırı
circus tent n. sirk çadırı
aid tent n. yardım çadırı
nylon tent n. naylon çadır
tent city n. çadırkent
white tent n. beyaz çadır
haircloth tent n. kıl çadır
haircloth tent n. hayvan kıllarından dokunarak elde edilen kumaştan yapılan çadır
backpacking tent n. sırt çantasında taşınan hafif çadır
canvas tent n. branda bezinden yapılmış çadır
tent [scottish] n. açık hava vaazı için yapılmış tahta kürsü
tent [dialect] n. dikkat
tent [dialect] n. önemseme
tent [dialect] n. özen
tent bed n. çadır gibi gölgeliği olan yatak
tent bed n. çadır yatağı
tent bed n. açık arazide kullanılan yatak
tent slide n. çadırın germe halatının gerginliğini ayarlamakta kullanılan cihaz
tent slip n. çadırın germe halatının gerginliğini ayarlamakta kullanılan cihaz
tent trailer n. brandadan sundurması olan, 2 tekerlekli, araba ile çekilen römork
big tent n. büyük çadır
sealskin tent n. eskimo yaz evi
two-man tent n. iki kişilik çadır
umbrella tent n. şemsiye çadır
umbrella tent n. tek bir direk üstüne kurulan, şemsiyeye benzeyen küçük bir çadır
bell tent n. çan şeklinde çadır
bender tent [uk] n. ağaç dalları üzerine branda geçirilerek yapılan basit sığınak
lean-to tent n. binaya yaslı çadır
mountain tent n. zemini ve fermuarlı girişi bulunan, genellikle takoz biçiminde olan hafif bir tür çadır
earthquake tent n. deprem çadırı
tent building n. çadırcılık
pack tent n. sırt çantasında taşınabilir çadır
pop tent n. taşıma kamp çadırı
field tent n. branda bezinden yapılmış arazi çadırı
fly tent n. fermuarlı girişi olan çadır
sibley tent n. sibley çadır
sibley tent n. konik biçimli kanvas bir çadır türü
tent stake n. çadır kazığı
pyramidal tent n. piramit şeklinde geniş kapasiteli çadır
pitch a tent v. çadır kurmak
pitch a tent v. çadır dikmek
set up a tent v. çadır kurmak
erect a tent v. çadır dikmek
put up a tent v. çadır kurmak
take down the tent v. çadırı bozmak
dismantle the tent v. çadırı bozmak
pack away a tent v. çadırı toplamak
set up a tent v. çadırı kurmak
pack away a tent v. çadır toplamak
erect a tent v. çadırı kurmak
put up a tent v. çadırı kurmak
pitch a tent v. çadırı kurmak
erect a tent v. çadır kurmak
dismantle a tent v. çadırı sökmek
pack up a tent v. çadırı toplamak
pack up a tent v. çadır toplamak
take down a tent v. çadırı sökmek
sit in the tent v. çadırda oturmak
go into the tent v. çadıra girmek
stay in a tent v. çadırda kalmak
tent [scottish] v. dikkat etmek
tent [scottish] v. katılmak
tent [scottish] v. beklemek
tent [scottish] v. önemsemek
tent [scottish] v. göz kulak olmak
tent [scottish] v. gözetlemek
Phrasals
tent out v. çadırda kalmak/uyumak
Idioms
big tent n. herkese hitap eden
a big tent n. herkese hitap eden
a camel's nose (under the tent) n. istenmeyen sonuçlara yol açan önemsiz karar/eylem
big tent n. herkesi kuşatan
a big tent n. herkesi kuşatan
a camel's nose (under the tent) n. felakete yol açan zararsız eylem/karar
big tent n. herkes içine alan
a big tent n. herkes içine alan
big tent n. herkesi içine alan/kapsayan hareket ya da felsefe
a big tent n. çok geniş siyasi görüşleri bünyesinde toplayan siyasi parti benzeri bir grup
a big tent n. herkesi içine alan grup
a big tent n. geniş kapsamlı grup
a camel's nose (under the tent) n. sonu ciddiye dönüşebilecek, masum görünen küçük eylem
a camel's nose (under the tent) n. daha büyük, istenmeyen bir duruma yol açabilecek küçük, zararsız eylem
pitch a tent v. çadır kurmak
pitch a tent v. kamp çadırı kurmak
fold (up) (one's) tent v. pılısını pırtısını toplamak
fold (up) (one's) tent v. pes etmek
fold (up) (one's) tent v. bırakmak
fold (up) (one's) tent v. çekilmek
fold (up) (one's) tent v. toparlanmak
fold (up) (one's) tent v. toplanmak
fold one's tent v. pılısını pırtısını toplamak
fold one's tent v. pes etmek
fold one's tent v. bırakmak
fold one's tent v. çekilmek
fold one's tent v. toparlanmak
fold one's tent v. toplanmak
big tent adj. herkesi içine alan
big tent adj. en geniş kapsamlı
big tent adj. şümullü
were you born in a tent? expr. ahırda mı büyüdün?
were you born in a tent? expr. çadırda mı büyüdün?
were you born in a tent? expr. dağdan mı geldin?
were you born in a tent? expr. kapısız köyden mi geldin?
Speaking
did you stay in a tent? expr. çadırda mı kaldın?
did you stay in a tent? expr. çadırda mı kaldınız?
Politics
tent city n. çadır kent
tent camp n. çadır kampı
iftar tent n. iftar çadırı
Technical
large tent n. büyük çadır
oxygen tent n. oksijen çadırı
Computer
blank tent card n. boş çadır kart
tent card n. çadır kart
tent card n. çadır kartı
tent fold adj. ortadan katlanmış
Textile
tent fly n. çadır kapısı
tent stitch n. çadır dikişi
Architecture
cottage tent n. aile çadırı
Medical
tent stitch n. cerrah mili ile yoklama
tent stitch n. fitil ile yara işletme
Gastronomy
tent [obsolete] n. ispanya'nın alicante şehrinden kırmızı bir sofra şarabı
Marine Biology
tent shell n. deniz salyangozu
History
nomad tent n. göçebe çadırı
Religious
tent of meeting n. israiloğulları tarafından kutsal sayılan bir tapınak
Geology
tent rock n. peri bacası
Military
cradle tent n. beşik çadırı
orderly tent n. bölük çadırı
sheet tent n. çadır parçası
sheet tent n. çadır yaprağı
double-shelter tent n. dört kişilik çadır
double tent n. dört kişilik çadır
double shelter tent n. dört kişilik portatif çadır
shelter tent n. iki kişilik portatif çadır
shelter tent n. iki kişilik çadır
hot tent n. sıcak çadır
mess tent n. yemek çadırı
mess tent n. yemekhane çadırı
pitch the tent v. çadır kurmak
Sport
tent club n. domuz avcıları kulübü
tent pegging n. hindistan'da at ile giderken mızrak yardımıyla zeminden çadır kazığının sökülmeye çalışıldığı bir spor
Photography
light tent n. ışık çadırı
Entomology
tent caterpillar n. çadır tırtılı
tent caterpillar n. koloniler halinde yaşayan ve ağaç dallarında ipeksi-çadırımsı ağlar oluşturan, halka kelebekleri familyasına mensup tahrip edici tırtıllara verilen ad
tent-caterpillar moth (malacosoma americana) n. çadır tırtılı
tent worm n. çadır tırtılı
tent-caterpillar moth (malacosoma disstria) n. orman çadır güvesi
forest tent caterpillar n. orman çadır tırtılı
forest tent caterpillar n. orman çadır güvesinin halıya benzer ağlar ören, yaprak döken ağaçların yaprakları için zararlı olan toplu halde yaşayan larvaları
Slang
morning tent n. sabah ereksiyonu
morning tent n. uykudayken istemsiz bir şekilde olup uyandığında da süren sabah ereksiyonu
morning tent n. istemsiz şekilde gerçekleşen sabah ereksiyonu
pitch a tent v. pantolonuna çadır kurmak
pitch a tent v. sabah ereksiyonu olmak
pitch a tent v. nevresime çadır kurmak
pitch a tent v. erekte olmak
pitch a tent v. penisi sertleşmek
British Slang
trouser tent n. çadır kurma
trouser tent n. ereksiyon
pitch a tent v. (ereksiyon anlamında) çadırı kurmak