ass - English Turkish Sentences
English Turkish
ass kıç n.
  • I fell on my ass.
  • Kıçımın üstüne düştüm.
  • I worked my ass off on that project.
  • O proje için kıçımı yırttım.
  • Mary needs a whole roll of toilet paper to wipe her ass clean.
  • Mary'nin kıçını temizlemek için bir rulo tuvalet kağıdına ihtiyacı var.
Show More (28)
ass göt n.
  • You saved my ass.
  • Sen benim götümü kurtardın.
  • Life is like a zebra; white stripe, black stripe, and the ass at the end.
  • Yaşam bir zebra gibidir; aydınlık kısımla başlarsın, karanlık kısmı geçersin, ve en sonunda da göte gelirsin.
  • My ass!
  • Götüm!
Show More (3)
ass popo n.
  • Nice ass!
  • Güzel popo!
  • Look at that ass.
  • Şu popoya bak.
  • Move your ass!
  • Poponu kaldır!
Show More (2)
ass eşek n.
  • All the load was being carried by an old ass.
  • Yükün tamamını yaşlı bir eşek taşıyordu.
  • Nice ass!
  • Güzel eşek!
Show More (-1)
ass dangalak n.
  • His friend is such an ass.
  • Arkadaşı tam bir dangalak.
Show More (-2)