|
Category |
Turkish |
English |
|
General |
|
1 |
General |
sesi çok doğal bir şekilde verme |
high fidelity n.
|
|
2 |
General |
sesi çok doğal bir şekilde veren (radyo/pikap/hoparlör) |
high fidelity n.
|
|
3 |
General |
(çok) hızlı şekilde ilerleyen hastalık |
rampant disease n.
|
|
4 |
General |
tüm tarafların anlamlı bir şekilde bir şeyler katılabileceği kapsayıcı, çok taraflı bir sistem |
panarchy n.
|
|
5 |
General |
çıktısı sadece belirli şartlarda harekete geçecek şekilde düzenlenmiş çok girdili elektronik devre |
gate n.
|
|
6 |
General |
(armacılık) bir yüzeyin kenarında sınır oluşturacak şekilde düzenlenmiş çok sayıda küçük arma |
orle n.
|
|
7 |
General |
birini çok sıcak bir şekilde karşılamak |
welcome someone with open arms v.
|
|
8 |
General |
çok sakin bir şekilde düşünmek |
think very calmly v.
|
|
9 |
General |
çok ve sık şekilde düşmek |
avalanche v.
|
|
10 |
General |
(heyecanlı bir şekilde) çok konuşmak |
effuse v.
|
|
11 |
General |
(rol) çok iyi ve hızlı şekilde yapmak |
blaze away v.
|
|
12 |
General |
(konuyu) çok uzun, ayrıntılı ve sınırlı bir şekilde ele almak |
wiredraw v.
|
|
13 |
General |
topa yerden çok yükselmeden ve hızlı gideceği şekilde vurmak |
line v.
|
|
14 |
General |
topu yerden çok yükselmeden ve hızlı gideceği şekilde atmak |
line v.
|
|
15 |
General |
çok gürültülü bir şekilde konuşan |
vociferous adj.
|
|
16 |
General |
vücuda çok hoş bir şekilde oturan (rop) |
slinky adj.
|
|
17 |
General |
çok bencil bir şekilde inatçı |
willful adj.
|
|
18 |
General |
çok çabuk/hızlı bir şekilde |
sharpish adj.
|
|
19 |
General |
çok bencil bir şekilde inatçı |
wilful adj.
|
|
|
20 |
General |
çok sıkı bir şekilde |
tightishly adj.
|
|
21 |
General |
çok kötü bir şekilde |
heinously adj.
|
|
22 |
General |
çok kötü bir şekilde |
calamitously adv.
|
|
23 |
General |
çok pis bir şekilde |
filthily adv.
|
|
24 |
General |
çok değişen bir şekilde |
kaleidoscopically adv.
|
|
25 |
General |
çok saygılı bir şekilde |
reverently adv.
|
|
26 |
General |
çok güzel bir şekilde |
devastatingly adv.
|
|
27 |
General |
çok resmi bir şekilde |
ceremoniously adv.
|
|
28 |
General |
çok olumlu bir şekilde |
highly adv.
|
|
29 |
General |
çok tehlikeli bir şekilde |
virulently adv.
|
|
30 |
General |
çok yağlı bir şekilde |
oilily adv.
|
|
31 |
General |
çok değerli bir şekilde |
goldenly adv.
|
|
32 |
General |
çok şatafatlı bir şekilde |
sumptuously adv.
|
|
33 |
General |
çok yönlü bir şekilde |
sophisticatedly adv.
|
|
34 |
General |
çok resmi bir şekilde |
stiltedly adv.
|
|
35 |
General |
çok öfkeli bir şekilde |
lividly adv.
|
|
36 |
General |
çok mutlu şekilde |
ecstatically adv.
|
|
37 |
General |
çok ısrarlı bir şekilde |
importunately adv.
|
|
38 |
General |
kendinden çok emin bir şekilde |
overconfidently adv.
|
|
39 |
General |
çok obur bir şekilde |
insatiately adv.
|
|
|
40 |
General |
çok samimi bir şekilde |
from the bottom of one's heart adv.
|
|
41 |
General |
çok kapsamlı bir şekilde |
sweepingly adv.
|
|
42 |
General |
çok önemli bir şekilde |
crucially adv.
|
|
43 |
General |
çok değerli bir şekilde |
inestimably adv.
|
|
44 |
General |
kışı en çok anımsatacak şekilde |
wintrily adv.
|
|
45 |
General |
çok sevinçli bir şekilde |
jubilantly adv.
|
|
46 |
General |
çok zayıflamış bir şekilde |
emaciatedly adv.
|
|
47 |
General |
çok eski bir şekilde |
anciently adv.
|
|
48 |
General |
çok sakin bir şekilde |
sleepily adv.
|
|
49 |
General |
çok neşeli bir şekilde |
brighteyedly adv.
|
|
50 |
General |
çok çekici bir şekilde |
irresistibly adv.
|
|
51 |
General |
çok fazla bir şekilde |
extortionately adv.
|
|
52 |
General |
çok soğuk bir şekilde |
frostily adv.
|
|
53 |
General |
çok dikkatli bir şekilde |
just so adv.
|
|
54 |
General |
çok kaba bir şekilde |
swinishly adv.
|
|
55 |
General |
çok düzenli bir şekilde |
in apple-pie order adv.
|
|
56 |
General |
çok iyi bir şekilde |
splendidly adv.
|
|
57 |
General |
çok iyi bir şekilde |
gorgeously adv.
|
|
58 |
General |
çok iyi bir şekilde |
magnificently adv.
|
|
59 |
General |
çok iyi bir şekilde |
resplendently adv.
|
|
60 |
General |
çok şaşırtıcı şekilde |
shockingly adv.
|
|
61 |
General |
çok iyi bir şekilde |
champion [dialect] adv.
|
|
62 |
General |
çok soğuk bir şekilde |
unhumanly adv.
|
|
63 |
General |
karısına çok düşkün bir şekilde |
uxoriously adv.
|
|
64 |
General |
çok yönlü bir şekilde |
manifoldly adv.
|
|
65 |
General |
çok genel bir şekilde |
grossly adv.
|
|
66 |
General |
çok geniş bir şekilde |
grossly adv.
|
|
67 |
General |
kendinden çok emin bir şekilde |
overlarge [obsolete] adv.
|
|
68 |
General |
çok telaşlı bir şekilde |
overrashly adv.
|
|
69 |
General |
çok sade bir şekilde |
oversimply adv.
|
|
70 |
General |
çok kolay bir şekilde |
overwell adv.
|
|
71 |
General |
çok benzer bir şekilde |
close adv.
|
|
72 |
General |
çok kenarlı şekilde |
polygonally adv.
|
|
73 |
General |
çok belirtili şekilde |
polymorphically adv.
|
|
74 |
General |
çok iyi şekilde |
clever [dialect] adv.
|
|
75 |
General |
çok iyi bir şekilde |
fine adv.
|
|
76 |
General |
çok iyi bir şekilde |
first-rate adv.
|
|
77 |
General |
çok fena bir şekilde |
desperately adv.
|
|
78 |
General |
çok enerjik bir şekilde |
like gangbusters expr.
|
|
79 |
General |
çok agresif bir şekilde |
like gangbusters expr.
|
|
|
Phrasals |
|
80 |
Phrasals |
yanından şiddetli/çok hızlı bir şekilde geçmek |
whip by v.
|
|
81 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir duruma) gelmek |
rocket into (something or some place) v.
|
|
82 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir şey) olmak |
rocket into (something or some place) v.
|
|
83 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir duruma) getirmek |
rocket into (something or some place) v.
|
|
84 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir şey) haline getirmek |
rocket into (something or some place) v.
|
|
85 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir duruma) gelmek |
rocket to (something or some place) v.
|
|
86 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir şey) olmak |
rocket to (something or some place) v.
|
|
87 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir duruma) getirmek |
rocket to (something or some place) v.
|
|
88 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir şey) haline getirmek |
rocket to (something or some place) v.
|
|
89 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir duruma) gelmek |
skyrocket into (something or some place) v.
|
|
90 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir şey) olmak |
skyrocket into (something or some place) v.
|
|
91 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir duruma) getirmek |
skyrocket into (something or some place) v.
|
|
92 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir şey) haline getirmek |
skyrocket into (something or some place) v.
|
|
93 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir duruma) gelmek |
skyrocket to (something or some place) v.
|
|
94 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir şey) olmak |
skyrocket to (something or some place) v.
|
|
95 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir duruma) getirmek |
skyrocket to (something or some place) v.
|
|
96 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir şey) haline getirmek |
skyrocket to (something or some place) v.
|
|
97 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde geçmek |
zoom through v.
|
|
98 |
Phrasals |
çok hızlı bir şekilde (bir duruma) gelmek/getirmek |
rocket to v.
|
|
Proverb |
|
99 |
Proverb |
büyük ve başarılı şirketler, kuruluşlar bazen çok mütevazı bir şekilde başlar |
great oaks from little acorns grow v.
|
|
100 |
Proverb |
büyük ve başarılı şirketler, kuruluşlar bazen çok mütevazı bir şekilde başlar |
tall oaks from little acorns grow v.
|
|
101 |
Proverb |
büyük ve başarılı şirketler, kuruluşlar bazen çok mütevazı bir şekilde başlar |
great oaks from little acorns grow
|
|
102 |
Proverb |
büyük ve başarılı şirketler, kuruluşlar bazen çok mütevazı bir şekilde başlar |
tall oaks from little acorns grow
|
|
Colloquial |
|
103 |
Colloquial |
hisse senetlerine beklenmedik şekilde hızla ve çok miktarda yapılan yatırım |
melt-up n.
|
|
104 |
Colloquial |
(bir şeyi) çok kuvvetli bir şekilde yapmak |
let (something) rip v.
|
|
105 |
Colloquial |
çok kuvvetli bir şekilde yapmak |
let her rip v.
|
|
106 |
Colloquial |
çok kuvvetli bir şekilde yapmak |
let it rip v.
|
|
107 |
Colloquial |
çok hızlı bir şekilde |
like a bandit adv.
|
|
108 |
Colloquial |
çok hızlı bir şekilde |
like greased lightning expr.
|
|
109 |
Colloquial |
çok samimi bir şekilde |
ftbomh (from the bottom of my heart) expr.
|
|
110 |
Colloquial |
tüm gücüyle, çok yoğun bir şekilde |
(one's) heart out expr.
|
|
Idioms |
|
111 |
Idioms |
çok yoğun bir şekilde gelme |
fire hose n.
|
|
112 |
Idioms |
bir şeyi çok dikkatli bir şekilde yapma |
a fine-tooth comb n.
|
|
113 |
Idioms |
amerika'da cumhuriyetçi adayların olağan dışı şekilde çok oy alması |
red wave [us] n.
|
|
114 |
Idioms |
birini çok sıcak bir şekilde karşılamak |
welcome somebody with open arms v.
|
|
115 |
Idioms |
bir şeyi o ana kadar kabul edildiğinden çok farklı bir şekilde sunmak |
stand something on its head v.
|
|
116 |
Idioms |
bir şeyi o ana kadar kabul edildiğinden çok farklı bir şekilde sunmak |
turn something on its head v.
|
|
117 |
Idioms |
birini çok sıcak bir şekilde karşılamak |
greet somebody with open arms v.
|
|
118 |
Idioms |
birini çok sıcak bir şekilde karşılamak |
greet with open arms v.
|
|
119 |
Idioms |
çok hızlı bir şekilde kaçmak |
be in full flight v.
|
|
120 |
Idioms |
çok yavaş bir şekilde hareket etmek/hareket ederek ilerlemek |
inch one's way across something v.
|
|
121 |
Idioms |
çok yavaş bir şekilde hareket etmek/hareket ederek ilerlemek |
inch oneself across something v.
|
|
122 |
Idioms |
çok yavaş bir şekilde hareket etmek/hareket ederek ilerlemek |
inch one's way along something v.
|
|
123 |
Idioms |
çok yavaş bir şekilde hareket etmek/hareket ederek ilerlemek |
inch oneself along something v.
|
|
124 |
Idioms |
sorunlarla çok/daha güçlü bir şekilde baş edebilen biri olmak |
be made of sterner stuff v.
|
|
125 |
Idioms |
çok hızlı bir şekilde parlayıp fıs diye sönmek |
rise like a rocket (and fall like a stick) v.
|
|
126 |
Idioms |
(birini/bir şeyi) birini çok sıcak bir şekilde karşılamak |
greet (someone or something) with open arms v.
|
|
127 |
Idioms |
çok yavaş bir şekilde hareket etmek/hareket ederek ilerlemek |
inch way across v.
|
|
128 |
Idioms |
çok yavaş bir şekilde hareket etmek/hareket ederek ilerlemek |
inch way along v.
|
|
129 |
Idioms |
sorunlarla çok/daha güçlü bir şekilde baş edebilen |
made of sterner stuff adj.
|
|
130 |
Idioms |
çok iyi şekilde |
to (good) advantage adv.
|
|
131 |
Idioms |
çok iyi şekilde |
to (better) advantage adv.
|
|
132 |
Idioms |
çok tarz bir şekilde |
in great style adv.
|
|
133 |
Idioms |
açıkça/çok net bir şekilde |
in no uncertain terms expr.
|
|
134 |
Idioms |
çok başarılı bir şekilde |
with flying colors expr.
|
|
135 |
Idioms |
olabildiğince çabuk (erken) ve bir o kadar çok kişiyle (güçlü şekilde) |
firstest with the mostest expr.
|
|
136 |
Idioms |
eskimolar karı bir çok farlı şekilde ifade ederler |
eskimos have (some amount of) words for snow expr.
|
|
137 |
Idioms |
eskimolar karı bir çok farlı şekilde ifade ederler |
eskimo have (some amount of) words for snow expr.
|
|
138 |
Idioms |
çok samimi bir şekilde |
from the bottom of (one's) heart expr.
|
|
139 |
Idioms |
çok samimi bir şekilde |
from the depths of (one's) heart expr.
|
|
140 |
Idioms |
çok samimi bir şekilde |
from the bottom of heart expr.
|
|
141 |
Idioms |
çok samimi bir şekilde |
from the bottom of your heart expr.
|
|
142 |
Idioms |
çok hızlı bir şekilde kaçmış |
in full flight expr.
|
|
143 |
Idioms |
çok hızlı ve etkin şekilde |
like a dose of salts [uk] expr.
|
|
144 |
Idioms |
çok kolay bir şekilde |
standing on (one's) head expr.
|
|
145 |
Idioms |
çok başarılı bir şekilde |
with bells on expr.
|
|
Trade/Economic |
|
146 |
Trade/Economic |
arza göre çok fazla satın alarak kötü şekilde etkilemek |
overbuy v.
|
|
Politics |
|
147 |
Politics |
çok taraflı şekilde |
multilaterally adv.
|
|
148 |
Politics |
çok sayıda devleti etkileyecek şekilde |
multilaterally adv.
|
|
Technical |
|
149 |
Technical |
sesi çok doğal bir şekilde veren (radyo, pikap) |
hifi n.
|
|
150 |
Technical |
sesi çok doğal bir şekilde veren (radyo, pikap) |
hi-fi n.
|
|
151 |
Technical |
elektriği çok etkili bir şekilde iletmek |
superconduct v.
|
|
Computer |
|
152 |
Computer |
yazı tipi boyutu çok küçük olduğunda ekranda gri çizgiler şekilde görülen kelimeler |
greeked text n.
|
|
Medical |
|
153 |
Medical |
çok güzel sanat eserleriyle veya doğal güzelliklerle yoğun bir şekilde karşılaşıldığında (kalp çarpıntısı veya baş dönmesi gibi durumlar ile) duyulan psikosomatik rahatsızlık |
florence syndrome n.
|
|
154 |
Medical |
çok güzel sanat eserleriyle veya doğal güzelliklerle yoğun bir şekilde karşılaşıldığında (kalp çarpıntısı veya baş dönmesi gibi durumlar ile) duyulan psikosomatik rahatsızlık |
hyperkulturemia n.
|
|
155 |
Medical |
çok güzel sanat eserleriyle veya doğal güzelliklerle yoğun bir şekilde karşılaşıldığında (kalp çarpıntısı veya baş dönmesi gibi durumlar ile) duyulan psikosomatik rahatsızlık |
stendhal syndrome n.
|
|
156 |
Medical |
çok güzel sanat eserleriyle veya doğal güzelliklerle yoğun bir şekilde karşılaşıldığında (kalp çarpıntısı veya baş dönmesi gibi durumlar ile) duyulan psikosomatik rahatsızlık |
stendhal's syndrome n.
|
|
Biology |
|
157 |
Biology |
(biyolojik numuneyi) çok düşük sıcaklıktaki bir ortama maruz bırakarak ani şekilde dondurmak |
flash-freeze v.
|
|
Astronomy |
|
158 |
Astronomy |
çekirdeği çok yoğun olduğu için bozulan düşük kütleli bir yıldızda meydana gelen helyumun patlayıcı bir şekilde yanması |
helium flash n.
|
|
Botanic |
|
159 |
Botanic |
abd'de yaygın bir şekilde yetiştirilen, çan şeklinde kırmızımsı çiçekleri olan çok yıllık bir avrasya bitkisi |
belladonna plant (atropa belladonna) n.
|
|
160 |
Botanic |
kuzey amerika'nın doğusunda yaygın bir şekilde görülen çok yıllık, uzun bir ot |
black root n.
|
|
161 |
Botanic |
kuzey amerika'nın doğusunda yaygın bir şekilde görülen çok yıllık, uzun bir ot |
culver's root n.
|
|
162 |
Botanic |
kuzey amerika'nın doğusunda yaygın bir şekilde görülen çok yıllık, uzun bir ot |
culver's physic n.
|
|
163 |
Botanic |
kuzey amerika'nın doğusunda yaygın bir şekilde görülen çok yıllık, uzun bir ot |
culvers n.
|
|
164 |
Botanic |
kuzey amerika'nın doğusunda yaygın bir şekilde görülen çok yıllık, uzun bir ot |
veronicastrum virginicum n.
|
|
165 |
Botanic |
güney ve doğu abd'de yaygın bir şekilde görülen, sarkık pembemsi çiçekleri olan çok yıllık bir bitki |
gall-of-the-earth (nabalus serpentarius) n.
|
|
Literature |
|
166 |
Literature |
1980'lerde abd'de ortaya çıkıp sıradan yaşamı çok ayrıntılı bir şekilde tasvir eden bir yazı üslubu |
dirty realism n.
|
|
Linguistics |
|
167 |
Linguistics |
çok dilli şekilde |
multilingually adv.
|
|
Religious |
|
168 |
Religious |
dinine çok sıkı şekilde bağlı |
religiose adj.
|
|
Geology |
|
169 |
Geology |
çok hızlı şekilde soğuyan herhangi bir bileşimin magması |
natural glass n.
|
|
Hunting |
|
170 |
Hunting |
çok hızlı bir şekilde avını takip etmek (şahinle avlanma) |
rake v.
|
|
Sport |
|
171 |
Sport |
direğe bağlı bir ipin ucundaki topa çok hızlı bir şekilde vurulan bir tür oyun |
bumblepuppy n.
|
|
172 |
Sport |
direğe bağlı bir ipin ucundaki topa çok hızlı bir şekilde vurulan bir tür oyun |
bumble-puppy n.
|
|
173 |
Sport |
çok sayıda karambol yapılabilecek şekilde yakın yerleştirilmiş (bilardo topu) |
anchored adj.
|
|
Basketball |
|
174 |
Basketball |
topu çok hızlı şekilde hücum sahasına getirmek |
push up v.
|
|
Music |
|
175 |
Music |
ses tellerinin çok az bir şekilde birleşmesiyle ortaya çıkan ses |
falsetto n.
|
|
176 |
Music |
çok canlı bir şekilde |
vivacissimo adv.
|
|
177 |
Music |
çok canlı bir şekilde |
vivamente adv.
|
|
178 |
Music |
ayrı ve çok vurgulu şekilde (yaylı çalgı çalma) |
martellato adv.
|
|
179 |
Music |
çok yüksek şekilde |
fortississimo adv.
|
|
180 |
Music |
çok güçlü şekilde |
fortississimo adv.
|
|
Archaic |
|
181 |
Archaic |
(yapılan eylemi ahlak dışı veya uygunsuz kılacak şekilde) birbirine çok yakın insanlar veya gruplar arasında meydana gelen |
incesttuous adj.
|
|
Slang |
|
182 |
Slang |
bir aracı çok hızlı bir şekilde sollamak |
blow (one's) doors off v.
|
|
183 |
Slang |
çok feci şekilde boka bulaşmak |
be in some real deep shit v.
|
|
184 |
Slang |
çok başarılı bir şekilde yapmak |
eat v.
|
|
185 |
Slang |
(bir şeyi) çok başarılı bir şekilde yapmak |
eat (something) v.
|
|
Modern Slang |
|
186 |
Modern Slang |
askerin üzerinde ekipman varken hafif hafif/çok yavaş şekilde koşması |
airborne shuffle n.
|
|