bazal - Turkish English Dictionary
History

bazal



Meanings of "bazal" in English Turkish Dictionary : 4 result(s)

Turkish English
Technical
bazal basic adj.
Medical
bazal basal adj.
Chemistry
bazal basic adj.
Biology
bazal basal adj.

Meanings of "bazal" with other terms in English Turkish Dictionary : 139 result(s)

Turkish English
General
(gerçek kemikli balıklarda) büyüyen bazal kemikler pelvis n.
Technical
bazal katman basal layer n.
bazal tuğla basis brick n.
bazal tuğla basic refractory n.
bazal metabolizma basal metabolism n.
bazal hız profili basal rate profile n.
bazal vücut ısısını ölçmede kullanılan hassas termometre basal thermometer n.
bazal metabolik oran basal metabolic rate n.
bazal hız toplamı basal rate total n.
bazal hız basal rate n.
(kristal) bazal pinakoid base n.
Medical
akut bilateral bazal ganglion hasarı acute bilateral basal ganglia injury n.
adenoid-bazal hücreli karsinom adenoid n.
ameliyat öncesi bazal değerler preoperative basal measurements n.
bazal kortizol düzeyi basic cortisol level n.
bazal metabolizma basal metabolic rate n.
bazal zar basal membrane n.
bazal infüzyon basal infusion n.
bazal ganglion disfonksiyonu basal ganglia dysfunction n.
bazal lamina basal lamina n.
bazal metabolik hız basal metabolic rate n.
bazal hücreli karsinoma basal cell carcinoma n.
bazal zar basement membrane n.
bazal metabolizma hızı basal metabolic rate n.
bazal membranda mineralizasyon mineralization in basal membrane n.
bazal hücreli karsinom basal cell carcinoma n.
bazal hücreli epitelyoma basal cell epithelioma n.
bazal hücre tabakası basal cell layer n.
bazal membran kalınlaşması basal membrane thickening n.
bazal hücreli nevüs sendromu basal cell nevus syndrome n.
bazal gangliyonda azalmış glukoz metabolizması reduced glucose metabolism in the basal ganglia n.
bazal ve human korionik gonadotropin uyarısı basal and human chorionic gonadotropin stimulation n.
bazal membran glikoproteini basement membrane glycoprotein n.
bazal metabolizma hızı basal metabolism rate n.
bazal gangliyonlar basal ganglion n.
bazal membran basal membrane n.
bazal hücre hiperplazisi basal cell hyperplasia n.
bazal gangliyonlarda perfüzyon anormallikleri perfusion abnormalities in basal ganglia n.
bazal gangliyon hastalıkları basal ganglia diseases n.
bazal böbrek biyopsisi baseline renal biopsy n.
bazal membran basement membrane n.
bir bazal hücreli karsinom tipi morphea basal cell carcinoma n.
bilateral bazal gangliyon lezyonu bilateral basal ganglia lesion n.
bilateral bazal gangliyon kalsifikasyonları bilateral basal ganglia calcifications n.
derinin bazal membranı geçmemiş erken malignant melanomu lentigo maligna melanoma n.
epitelyal bazal hücreler epithelial basal cells n.
geçici bazal hız temporary basal rate n.
mültipl nevoid bazal hücreli karsinom sendromu multiple nevoid basal cell carcinoma syndrome n.
multipl yüzeyel bazal hücreli karsinoma tedavisi treatment of multiple superficial basal cell carcinoma n.
nevoid bazal hücre karsinom sendromu nevoid basal cell carcinoma syndrome n.
pigmente bazal hücreli karsinom pigmented basal cell carcinoma n.
saatlik bazal hız hourly basal rate n.
endometriyumun bazal kısmı basalis n.
yüzde nonsendromik multipl bazal hücreli karsinoma nonsyndromic multiple basal cell carcinoma on the face n.
oksijen alımını ve bazal metabolizmayı ölçmeye yarayan şişebilir torba douglas bag n.
bazal vücut ısısı basal body temperature n.
(doğum kontrolünde) bazal vücut ısısı yöntemi basal body temperature method of family planning n.
bazal vücut ısısı basal temperature n.
(doğum kontrolünde) bazal vücut ısısı yöntemi basal body temperature method n.
omura ait sinir kavsindeki bazal bölüm pedicle n.
bazal metabolizma hızı bmr (basal metabolic rate) abrev.
Anatomy
bazal çekirdekler basal ganglia n.
bazal çekirdek basal nucleus n.
bazal plasentasyon basal placentation n.
bazal ven basal vein n.
bazal ven vena basalis n.
bazal ven kolları inferior thalamostriate vein n.
bazal çekirdek basal ganglion n.
bazal çekirdek basal nucleus n.
bazı dallı bacaklılarda kireçli lofofor desteklerinde bulunan bazal çıkıntı çifti crus n.
bazal gangliyonun büyük ve koyu renkli yan kısmı putamen n.
bazal toplardamarın kolları striate vein n.
Psychology
bazal arter migreni basilar artery migraine n.
bazal zar basilar membrane n.
bazal ganglion hastalıkları basal ganglia disorders n.
bazal gangliya basal ganglia n.
Pathology
bazal ganglionların dejeneratif hastalığı degenerative disease of basal ganglia n.
Food Engineering
bazal besiyeri basal medium n.
Chemistry
bazal cisim basal substance n.
bazal anestezi basal anaesthesia n.
Biology
bazal hücre basal cell n.
bazal metabolizma hızı basal metabolic rate n.
bazal ganglion basal ganglia n.
bazal cisim basal body n.
bazal metabolizma basal metabolism n.
bazal parça basal n.
bazal yapı basal n.
uzun sert bir bazal kısma ve kısa ince kirpiğe sahip kamçılı hayvan whiplash n.
daha büyük bölümün birleştiği küçük bazal yapı pedicel n.
(karınca) karında yer alan yumrumsu bazal bölüm pedicel n.
bazal tabaka rete malpighii n.
bazal hücre tabakası rete malpighii n.
bazal tabaka stratum basale n.
bazal hücre tabakası stratum basale n.
bazal tabaka stratum germinativum n.
bazal hücre tabakası stratum germinativum n.
bazal bölgenin önünde yer alan prebasal adj.
Biochemistry
memelilerde anjiyogenez ve kan pıhtılaşması gibi birçok biyolojik süreci düzenleyip hücre yüzeylerinde ve bazal zarlarda bulunan bir glikozaminoglikan heparitin sulfate n.
Marine Biology
bazı balıklarda göğüs yüzgeçlerindeki üç ana bazal kıkırdağın arkası metapterygium n.
Zoology
balığın eşleştirilmiş yüzgeçlerinden birinin desteğini oluşturan bazal bir kemik veya kıkırdak basipterygium n.
Botanic
üçgen bazal yapraklı yoğun tüylü gül pembesi çiçekleri olan bir bitki clustered poppy mallow (callirhoe triangulata) n.
güzel büyük bazal yaprakları olan ev süs bitkisi cast-iron plant (aspidistra elatior) n.
güzel büyük bazal yaprakları olan ev süs bitkisi bar-room plant n.
doğu asya ve doğu abd'de yetişen, sapsız bazal yaprağı ve mavi meyveli sarımsı çiçekleri olan bitki cinsi caulophyllum n.
pennatifit bazal yaprakları ve küçük beyaz çiçekleri olan yıllık bir bitki lacepod (thysanocarpus) n.
pennatifit bazal yaprakları ve küçük beyaz çiçekleri olan yıllık bir bitki fringepod n.
küme küme bazal yaprakları ve kısa yapraksız sapları olan, sarı çiçekliği olan çok yıllık bir bitki stemless hymenoxys (hetraneuris acaulis) n.
küme küme bazal yaprakları ve kısa yapraksız sapları olan, sarı çiçekliği olan çok yıllık bir bitki hymenoxys acaulis n.
marantaceae familyasından geniş bazal yaprakları, mor çiçekleri ve küresel kapsülleri olan amerikan bitkilerini içeren küçük bir cins thalia n.
kuzey amerika'ya özgü, çoğunlukla bazal yaprakları olan bir bitki cinsi tiarella n.
abd'nin doğusuna özgü büyük bazal yaprakları ve yazın açan beyaz çiçekleri olan çok yıllık bir bitki cinsi trautvetteria n.
abd'nin doğusuna özgü büyük bazal yaprakları ve yazın açan beyaz çiçekleri olan çok yıllık bir bitki false bugbane (trautvetteria carolinensis) n.
belirgin bazal lobları ve sapsız yaprakları olan tüysüz tek yıllık bir bitki treacle mustard (conringia orientalis) n.
belirgin bazal lobları ve sapsız yaprakları olan tüysüz tek yıllık bir bitki hare's-ear n.
belirgin bazal lobları ve sapsız yaprakları olan tüysüz tek yıllık bir bitki hare's–ear mustard n.
büyük gösterişli bazal yaprakları ve kırmızı meyveleri olan bir bitki cinsi alocasia n.
büyük gösterişli bazal yaprakları ve kırmızı meyveleri olan bir bitki cinsi elephant's ear n.
büyük gösterişli bazal yaprakları ve kırmızı meyveleri olan bir bitki cinsi elephant ear n.
bazal çimen gibi yaprakları ve yıldız benzeri sarımsı-turuncu renkli çiçekleri olan bir bitki amber lily (anthericum torreyi) n.
güzel ve büyük bazal yaprakları olan çok yıllık bir süs bitkisi cinsi aspidistra n.
kokulu kökleri, bazal yaprakları ve beyaz-pembe çiçekleri olan gösterişli bir avrupa bitkisi greater masterwort (astrantia major) n.
kokulu kökleri, bazal yaprakları ve beyaz-pembe çiçekleri olan gösterişli bir avrupa bitkisi great masterwort n.
çimen benzeri bazal yapraklara sahip küçük kuzey amerika bitkilerini içeren bir cins xerophyllum n.
çimen benzeri bazal yapraklara sahip küçük kuzey amerika bitkilerini içeren bir cins genus xerophyllum n.
kokulu kökleri, bazal yaprakları ve beyaz-pembe çiçekleri olan gösterişli bir avrupa bitkisi masterwort (astrantia major) n.
kümeli bazal yaprakları ve kısa yapraksız sapları olan, sarı çiçekliği olan çok yıllık bir bitki tetraneuris acaulis n.
(taç, çanak veya çiçek yaprağında) dar, sapa benzer bazal bölüm claw n.
bazal kenarları içe kıvrık olan cucullate adj.
bazal kenarları içe kıvrık olan cucullated adj.
Agriculture
hastalık, böcek veya olumsuz çevre koşulları sonucu kalın bir bazal kısım oluşturmuş soğan thickneck n.
hastalık, böcek veya olumsuz çevre koşulları sonucu kalın bir bazal kısım oluşturmuş soğan scallion n.
bazal sürgün base shoot n.
bazal sürgün basal shoot n.
Geology
bazal yığışım basal conglomerate n.
bazal dilinim basal cleavage n.
bazal pinakoid basal pinacoid n.
Entomology
çeşitli böceklerde bazal olarak kalınlaşmış ön kanatlar hemelytrum n.
çeşitli böceklerde bazal olarak kalınlaşmış ön kanatlar hemielytron n.
iki kanatlı sineğin kanadındaki küçük bazal art lob lobulus n.