bovling - Turkish English Dictionary

bovling

Meanings of "bovling" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
Sport
bovling bowling n.
I like bowling.
Bovlingi severim.

More Sentences

Meanings of "bovling" with other terms in English Turkish Dictionary : 65 result(s)

Turkish English
General
bovling oynamak bowl v.
Do you bowl?
Bovling oynar mısın?

More Sentences
bovling topu bowl n.
bovling kulübü bowling club n.
bovling pisti skittle alley n.
bovling pisti bowling alley n.
bovling çantası bowling bag n.
bovling salonu bowling alley n.
(bovling) kavisli bir şekilde yuvarlanan bir top hook n.
bovling çimenliği green n.
bovling pistlerinin kenarında atılan topların düştüğü çukur gutter n.
bir tür bovling oyunu cocked hat n.
(bovling topuyla) vurmak bowl v.
Botanic
özellikle bovling ve golf sahalarında kullanılan bir çim bent-grass n.
Sport
bovling ekipmanı bowling equipment n.
bovling ayakkabısı bowling shoe n.
bovling topu bowling bowl n.
bovling ligi bowling league n.
bovling topu bool n.
bovling oyunu bowling n.
bovling yolu bowling alley n.
bovling çetelesi bowling score n.
bovling için kullanılan çim kaplı bir yer ball alley n.
bovling yolu ball alley n.
bovling pisti ball alley n.
bovling ünitesi ball alley n.
bovling salonu ball alley n.
bovling ünitelerinden oluşan bina ball alley n.
kuka devirecek kadar hızlı bovling topu working ball n.
bovling maçında oynayan kimse kegler n.
bovling oyuncusu kegler n.
bovling sporu kegling n.
bovling pisti lane n.
bovling yolu lane n.
(bovling) split durumu yokken tüm labutları devirememe blow n.
bovling pisti bowling-alley n.
bovling salonu bowling-alley n.
çim bovling sahası bowling-green n.
bovling faul çizgisi bowling crease n.
çim sahada oynanan bir tür bovling oyunu bowls n.
bovling çerçevesindeki labutların tamamını devirememe break n.
(bovling) iki, dört, beş ve sekiz veya üç, beş, altı ve dokuz olacak şekilde dört lobutu devirme bucket n.
(halka atma, bovling veya körling sporunda) takım rink n.
bovling çimenliği görevlisi green keeper n.
kukalara çarpmadan boşluğa düşen bovling topu gutter ball n.
bovling topunu atan oyuncunun kukaları ilk veya ikinci vuruşta deviremediği çerçeve open frame n.
bovling sahasında kaba ve engebeli yer rubber n.
küçük bir bovling labutu duckpin n.
küçük labutlarla oynanan bir bovling oyunu duckpin n.
kısa labutla oynanan bir bovling oyunu duckpins n.
bovling gibi oyunlarda hedef işlevi gören tahta parça pin n.
(bovling) devrilen labut sayısı pinfall n.
labutları bovling pistine yerleştiren kimse pinsetter n.
labutları bovling pistine yerleştiren kimse pinspotter n.
bir önceki oyunda yedeklere eklenerek ilk vuruşta devrilen bovling kukası sayısı count n.
yanları ortasından daha alçak olan bir çim bovling sahası crown green n.
yanları ortasından daha alçak olan bir çim bovling sahasında oynanan bovling oyunu crown green bowling [uk] n.
bovling pistinin ucunda, kukaların içine düştüğü küçük alan pit n.
(özellikle kanada'da) beş kukalı bovling fivepins n.
bir tür bovling oyunu perfect game n.
(bovling) ardışık üç oyun series n.
hatalı vuruşa rağmen tüm labutların devrildiği bovling oyunu spiller n.
(bovling) belirli bir skor yapmak bowl v.
(bovling veya çim topunda) atış yapmak bowl v.
(bovling topunu) boşluğa atmak gutter v.
çim saha bovling turnuvası bowls adj.