fiil - Turkish English Dictionary
History

fiil



Meanings of "fiil" in English Turkish Dictionary : 16 result(s)

Turkish English
Common Usage
fiil verb n.
fiil action n.
General
fiil play n.
fiil activity n.
fiil en n.
fiil deed n.
fiil act n.
fiil performance n.
fiil operation n.
fiil effect n.
fiil acture [obsolete] n.
fiil verbal adj.
Law
fiil act n.
fiil action n.
Politics
fiil act n.
Computer
fiil verb n.

Meanings of "fiil" with other terms in English Turkish Dictionary : 299 result(s)

Turkish English
Common Usage
fiil çekimi conjugation n.
General
fiil gövdesi verb stem n.
isim fiil verbal n.
geçişsiz fiil intransitive verb n.
haksız fiil torts n.
bankaların haksız fiil sorumluluğu tort liability of banks n.
isim fiil verbal noun n.
polisin haksız fiil sorumluluğu tort liability of police n.
başlama belirten fiil inchoative n.
dönüşlü fiil reflexive n.
i halinde isim fiil supine n.
hastanelerin haksız fiil sorumluluğu tort liability of hospitals n.
geçişsiz fiil intransitive n.
haksız fiile benzeyen fiil quasi tort n.
geçişsiz fiil (dilbilgisi) neuter n.
hukuki fiil juristic acts n.
isim-fiil gerund n.
yasanın izin verdiği fiil quasi-contract n.
haksız fiil wrong n.
kanuna aykırı fiil wrong n.
haksız davranış/fiil action in tort n.
düzensiz fiil irregular verb n.
fiil biçiminin cümlede bir gerçekliğin ifade edilip edilmediğini belirten kısmı mood n.
geniş zamanda çekimlenmiş fiil present n.
fiil çekimi synopsis n.
fiil türetmek verbify v.
yardımcı fiil olarak geçmiş zamanı gösterir have v.
fiil çekimi yapmak conjugate v.
yetersizlik ya da izin vermemeyi anlatan olumsuz yardımcı fiil cannot v.
bir gelecek zaman hali oluşturmak için durum ortacıyla kullanılan bir fiil be v.
özellikle dua ve beddualarda kullanılan, istek belirten bir yardımcı fiil may v.
fiil çekimiyle ilgili olarak conjugationally adv.
bileşik fiil oluşumunda kullanılan anlama yoğunluk katan ön ek to- [obsolete] prep.
fiil ve ortaçlardan sonra kullanılan bir edat of prep.
sürekli bir enerji belirten fiil son eki -le suf.
fiil köklerine gelerek eğilimli anlamı veren sıfat son eki -le suf.
sıfat fiil oluşturmak için kullanılan bir son ek -ing suf.
fiil çekimi conj (conjugation) abrev.
fiil çekimi conj. (conjugation) abrev.
Irregular Verb
catch fiilinin geçmiş zaman sıfat'-fiil formu caught v.
leave fiilinin eski ingilizcede geçmiş zaman sıfat-fiil çekimi laft [obsolete] v.
Colloquial
(göz lehçesinde) gelecek zaman belirten yardımcı fiil gun v.
Trade/Economic
başkalarına veya onların mallarına karşı yapılan haksız fiil ya da zarar tort n.
bir fiil veya kararın geçersizliğini sağlamak üzere açılan dava action for nullity n.
haksız fiil sorumluluğu tortious liability n.
tazminat borcu doğuran haksız fiil miscarriage n.
Law
aynı fiil nedeniyle birden fazla ceza yargılaması yapılmaması double jeopardy n.
açık fiil open act n.
ağır cezayı gerektiren müessir fiil aggravated assault and battery n.
ağır kusurlu fiil outrage n.
ağır müessir fiil great bodily injury n.
ağır müessir fiil great bodily harm n.
ağır müessir fiil grievous bodily harm n.
aleni fiil overt act n.
bir fiil sonuçlarından kaynaklanan hasıl olan zararlar consequential damages n.
cezayı müstelzim fiil punishable act n.
cezayı müstelzim fiil criminal act n.
denizde işlenen haksız fiil maritime tort n.
davacının hem haksız fiil hem de akitten doğan dava hakkına sahip olduğu durumlarda akitten doğan dava hakkını kullanması waiver of court n.
fiil ehliyeti capacity to act n.
fiil ehliyetinin kaybı loss of capacity n.
fiil ehliyeti juridical capacity n.
fiil ehliyeti capacity to act n.
haksız fiil (a) wrong n.
hukuki fiil juristic acts n.
hafif müessir fiil actual bodily harm n.
hukuki fiil court action n.
haksız fiil faili tort feasor n.
haksız fiil act of injustice n.
haksız fiil hukuku tort law n.
haksız fiil tortious act n.
haksız fiil civil wrong n.
haksız fiil tort n.
haksız fiil davası tort case n.
haksız fiil işleyen kimse tortfeasor n.
hukuki fiil act of law n.
hukuken cezai yaptırım gerektiren fiil criminal damage n.
hukuki fiil legal act n.
haksız fiil davası tort action n.
haksız fiil sorumluluğu tort liability n.
haksız fiil tort n.
hukuka aykırı fiil wrongful act n.
hukuki fiil juristicial act n.
haksız fiil wrongful act n.
icrai fiil act of commission n.
kanuna aykırı fiil wrongful act n.
kanuni fiil legal act n.
kanuni fiil court action n.
kanunsuz fiil malpractice n.
kanunsuz fiil malpractise n.
kasıtla işlenen kanunsuz fiil malice n.
kasıtlı fiil deliberate action n.
kasten yapılan haksız fiil wilful tort n.
kasti fiil deliberate action n.
kötü niyetli fiil malicious act n.
kusurlu fiil quasi delict n.
maddi fiil material fact n.
mahkemeye saygısızlık niteliğinde fiil criminal contempt n.
mahkemeye saygısızlık niteliğinde fiil contempt of court n.
mahkemeye saygısızlık niteliğinde fiil construction contempt n.
müessir fiil beating n.
müessir fiil mayhem n.
müessir fiil battery and assault n.
müessir fiil assault and battery n.
müessir fiil battery n.
müessir fiil trespass to the person n.
müessir fiil physical violence n.
özel bir hakkı ihlal eden kusurlu fiil private wrong n.
suç teşkil eden fiil criminal act n.
şahsi fiil personal act n.
suç kastiyle işlenen fiil wilful and malicious act n.
üçüncü bir kişiye yapılan bilinçli yanlış bir ifade sonucu ekonomik zarara sebep olan haksız fiil injurious falsehood n.
üçüncü bir kişiye yapılan bilinçli yanlış bir ifade sonucu ekonomik zarara sebep olan haksız fiil malicious falsehood n.
yasak fiil prohibited act or conduct n.
yetkiyi aşan fiil ultra vires act n.
(iddia, fiil) hükümsüz kılma bar n.
(iddia, fiil) engelleme bar n.
(iddia, fiil) önleme bar n.
müessir fiil maihem [obsolete] n.
hukuki fiil juristic act n.
davacının aile üyelerinden birinin ölümüne sebebiyet veren hukuka aykırı fiil veya ihmal gerekçesiyle açılan tazminat davası wrongful death n.
ciddi şekilde yaralanma veya ölüme sebep olan fakat ihmal, haksız amaç veya yasadışı fiil içermeyen kaza misadventure n.
gayri kanuni fiil delict n.
haksız fiil hukuku law of tort n.
araya giren yeni fiil novus actus interveniens n.
haksız fiil işlemek commit a tortious act v.
müessir fiil suçu işlemek mayhem v.
Politics
devletin onayıyla işlenmiş yasadışı fiil act of state n.
fiil ehliyeti legal capacity n.
kamu için zararlı olan fiil public nuisance n.
mütecaviz fiil belligerent act n.
Insurance
sigortalının üçüncü bir tarafa karşı haksız bir fiil işlemesi halinde onun yasal sorumluluğunu kapsayan sigorta personal liability insurance n.
Psychology
ağır müessir fiil gbh (grievous bodily harm) abrev.
Biology
eşey fiil sexual act n.
Linguistics
geçmiş zamanda çekimlenmemiş fiil nonpast n.
durumdan ziyade eylem tanımlayan fiil nonstative n.
fiil kipi tense n.
bir başka fiil ile bileşik zaman oluşturmakta kullanılan yardımcı fiil tense auxiliary n.
gövdenin son harfi aldığı eke göre değişen fiil thematic verb n.
geçişli fiil transitive n.
geçişli fiil transitive verb form n.
ad fiil verbal noun n.
birden çok kelimeden oluşan fiil multi part verb n.
çift geçişli fiil ditransitive verb n.
çok parçalı fiil multi part verb n.
çift nesne alan fiil ditransitive verb n.
çekimli fiil finite verb n.
deyimsel fiil phrasal verb n.
dönüşlü fiil reflexive verb n.
durum bildiren fiil state verb n.
dinamik fiil dynamic verb n.
durgun fiil stative verb n.
dönüşlü dönüşlü fiil reflexive n.
durgun olmayan fiil dynamic verb n.
durum bildiren fiil stative verb n.
ek fiil complementary verb n.
fiil kipi mood n.
geçişli fiil transitive verb n.
etken anlamlı edilgen yapılı fiil deponent n.
fiil çatısı voice of verb n.
fiil kalıbı verb pattern n.
fiil kökü verb stem n.
fiil çekimi verb inflection n.
fiil zamanı tense n.
fiil sıfatı gerundive n.
fiil özelliği verbal feature n.
etken fiil active verb n.
fiil çekimi conjugation n.
hem geçişli hem de geçişsiz olarak kullanılan fiil ambitransitive verb n.
işteş fiil reciprocal verb n.
isimleştirilmiş/isimleşmiş fiil nominalized verb n.
kurallı fiil regular verb n.
nesnesiz fiil intransitive n.
olay anlatan fiil eventive verb n.
nitelikleri, özellikleri nesneye veya özneye bağlayan fiil linking verb n.
sıfat fiil verbal adjective n.
sıfat-fiil participle n.
yardımcı fiil auxiliary n.
yardımcı fiil helper verb n.
yardımcı fiil auxiliary verb n.
yalnızca tek bir nesne alabilen geçişli fiil monotransitive verb n.
yardımcı fiil helping verb n.
yardımcı fiil verbal auxiliary n.
zarf fiil gerundium n.
zarf fiil verbal adverb n.
bağlayıcı bir fiil olmaksızın değiştirdiği ismin yanına yerleştirilme attributiveness n.
kendinden sonra gelen işlev sözcüğü ile beraber cümlede yüklem oluşturan fiil catenative auxiliary n.
kendinden sonra gelen işlev sözcüğü ile beraber cümlede yüklem oluşturan fiil catenative verb n.
yardımcı fiil modal auxiliary n.
özgeçişli fiil ergative n.
yardımcı fiil v aux (auxiliary verb) n.
kişisiz fiil v imp (impersonal verb) n.
düzensiz fiil v irr (irregular verb) n.
yardımcı fiil v. aux. (auxiliary verb) n.
etken fiil v.a. (verb active) n.
geçişli fiil v.t. (verbum transitum) n.
ismin fiil olarak kullanılması verbing n.
düzenli fiil çekimi weak conjugation n.
düzenli fiil çekimi new conjugation n.
düzenli fiil çekimi regular conjugation n.
cümlenin öznesinin hem eylemi gerçekleştirdiği hem de eylemden etkilendiği ifade eden fiil formu veya çatı middle n.
kiplik belirtmek için kullanılan yardımcı fiil modal auxiliary verb n.
kiplik belirtmek için kullanılan yardımcı fiil modal verb n.
bağ fiil link verb n.
bağ fiil linking verb n.
seçme, adlandırma, düşünme bildiren fiil ve dolaysız nesne objective complement n.
isim veya sıfattan türetilen fiil denominative n.
istek kipi içeren fiil optative n.
düzenli fiil regular verb n.
emir kipinde çekimlenen fiil biçimi imperative n.
durum veya eylemi nesnel olgu olarak ifade eden fiil kipi common mood n.
çekimli fiil grubu conjugation n.
(fiil) çatı diathesis n.
başlamalı görünüşlü fiil inceptive n.
ibranicede bir fiil zamanı incipient n.
mastar haldeki fiil köküne eklenen sözcük infinitive marker n.
mastar haldeki fiil kökünde yer alan ek infinitive marker n.
isim fiil infinitive mood n.
yalnızca eylem bildirerek isim fiil görevi gören fiil formu infinitive mood n.
çift geçişli fiil ditransitive n.
edilgen fiil passive verb n.
öznenin eylemi gerçekleştirirken gösterdiği çabayı ifade eden fiil conative n.
hem dolaysız hem de dolaylı nesne alan bir geçişli fiil doubly transitive verb n.
hem dolaysız hem de dolaylı nesne alan bir geçişli fiil doubly transitive verb form n.
sürerlik görünüşündeki fiil durative n.
zamir, fiil veya zarfın sonuna hece/bağlaç ekleme parelcon n.
eksiltili fiil kullanımı gapping n.
eylemin sürekliliğini ifade eden fiil formu continuative n.
ingresif fiil ingressive n.
başlangıç bildiren fiil ingressive n.
başlangıç görünümlü fiil ingressive n.
nesne almayan fiil intransitive verb form n.
kişi ve zaman çekimli fiil finite verb n.
bitmişlik zamanındaki fiil formu perfect n.
bitmişlik görünüşündeki fiil formu perfective n.
(ingilizcede) ana veya yardımcı fiil olarak işlev görebilen üç temel fiilden her biri primary verb n.
yakın geçmiş zamanla çekimlenmiş fiil present perfect n.
ögenin esas fiil ile anlamsal ilişkisi semantic role n.
ögenin esas fiil ile anlamsal ilişkisi participant role n.
fiil kökü veya gövdesinden önce gelen ön ek veya ilgeç preverb n.
fiil/fiilimsi yerine geçen ifade pro-verb n.
yunanca fiil çekimlerini öğrenmek typto v.
edilgen fiil yapmaya yarayan yardımcı fiil be v.
(kelime veya ismi) fiil olarak kullanmak verb v.
durum veya zaman belirtmek için başka bir fiille kullanılan yardımcı fiil modal-auxiliary v.
sürekli geçmiş zaman çekiminde yardımcı fiil go v.
dönüşlü (fiil) reflective adj.
mastar ya da sıfat fiil biçiminde ve zamanda çekimli olmayan (fiil) nonfinite adj.
durumdan ziyade eylem tanımlayan (fiil) nonstative adj.
durumdan ziyade eylem tanımlayan (fiil) active adj.
amaç bildiren (fiil, cümle, ifade) telic adj.
bitmemiş bir eylemi gösteren (zaman/fiil) imperfect adj.
fiil türünden verbal adj.
geçişsiz (fiil) neuter adj.
tek bir kişi için kullanılan (fiil) unipersonal adj.
cümlenin öznesinin hem eylemi gerçekleştirdiğini hem de eylemden etkilendiğini ifade eden (fiil formu veya çatı) middle adj.
yardımcı (fiil) helping adj.
kökü fiil olan rhematic adj.
değişimi belirten (fiil) mutative adj.
fiil ile nötr ilişkisi olan bir isim tamlamasının anlamsal rolü ile ilgili objective adj.
tüm zamanlar için geçerli (fiil yapısı) gnomic adj.
(irlandaca ve galce) ön-fiil pozisyonlu fiile özgü conjunct adj.
(fiil) mastar halde olan infinite adj.
bir faaliyetin tamamlanmasını ifade eden (fiil) completive adj.
birleşik (fiil) compound adj.
öznenin eylemi gerçekleştirirken gösterdiği çabayı ifade eden (fiil) conative adj.
geçmişte tamamlanmış eylem bildiren (fiil çekimi) constative adj.
alışkanlık haline gelmiş bir eylem bildiren (fiil çekimi) consuetudinal adj.
bir eylemin sürekliliğini ifade eden (fiil formu) continuative adj.
ikinci tekil şahsa göre çekimli (zamir, fiil) intimate adj.
olasılık bildiren fiil yapısına ait potential adj.
olasılık bildiren fiil yapısı ile ilgili potential adj.
(fiil yapısı) olasılık bildiren potential adj.
yardımcı sözcüklü fiil yapısına ait potential adj.
yardımcı sözcüklü fiil yapısı ile ilgili potential adj.
(fiil yapısı) yardımcı sözcüklü potential adj.
çekimli fiil ile ilgili finite adj.
sonuçları görülmeye devam eden bir fiil zamanına ait perfect adj.
temel (zaman, fiil) primary adj.
(latince fiil) yarı deponens semideponent adj.
(latince fiil) semideponens semideponent adj.
(latince fiil) anlamca aktif, yapıca pasif olan semideponent adj.
(çekimli fiil, ortaç, gelecek veya geniş zaman) s ile çekimlenen sigmatic adj.
yalnızca geçmiş zaman çekimleri bulunan (fiil) preteritive adj.
fiil kökü veya gövdesinden önce gelen (ön ek, ilgeç) preverb adj.
(fiil) edilgen yapıya ait statal adj.
(fiil) edilgen yapı ile ilgili statal adj.
fiil olarak verbally adv.
Abbreviation
yardımcı fiil aux. n.
yardımcı fiil aux. v. n.
Latin
haksız fiil benzeri quasi delictum n.
haksız fiil delictum n.
zatı itibarıyla kötü olmayıp sırf kanun ile men olunduğu için suç sayılan fiil malum prohibitum n.
Archaic
mecburiyet belirten yardımcı fiil need v.
beceri ve güç ifade eden bir fiil may v.
fiilin mastar halinin kısaltılmış formu ile kullanılan bir fiil would v.
lie fiilinin eski ingilizcede geçmiş zaman sıfat-fiil çekimi lain adj.
bitmemiş bir eylemi gösteren (zaman/fiil) preterimperfect adj.
Modern Slang
hafif müessir fiil abh (actual bodily harm) [uk] n.