Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
History
iyi!
Meanings of
"iyi!"
in English Turkish Dictionary : 4 result(s)
Category
Turkish
English
Colloquial
1
Colloquial
iyi!
(good) gravy!
exclam.
2
Colloquial
iyi!
gravy!
exclam.
Speaking
3
Speaking
iyi!
all right!
expr.
4
Speaking
iyi!
bully for you!
expr.
Meanings of
"iyi!"
with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)
Category
Turkish
English
Common Usage
1
Common Usage
iyi arkadaş
good friend
n.
2
Common Usage
iyi
decent
adj.
3
Common Usage
en iyi
best
adj.
4
Common Usage
daha iyi
better
adj.
5
Common Usage
iyi
good
adj.
6
Common Usage
iyi düşünebilen
sane
adj.
7
Common Usage
iyi
well
adj.
8
Common Usage
iyi
fine
adj.
9
Common Usage
yeni ve iyi durumda
pristine
adj.
10
Common Usage
iyi ve kötüyü ayıramayan
amoral
adj.
General
11
General
en iyi kısım
the best part
n.
12
General
iyi adam
trump
n.
13
General
bir kimsenin iyi özellikleri
good qualities
n.
14
General
iyi terbiye
good manner
n.
15
General
iyi kalplilik
benignity
n.
16
General
iyi huy
good temper
n.
17
General
iyi kılıç kullanan kimse
swordsman
n.
18
General
daha iyi bir duruma getirme
uplift
n.
19
General
en iyi
star
n.
20
General
iyi niyet mektubu
letter of goodwill
n.
21
General
en yüksek/iyi performans
the highest performance
n.
22
General
iyi uymayan şey
misfit
n.
23
General
iyi kalplilik
candor
n.
24
General
çok iyi şans
best of luck
n.
25
General
iyi yiyecek ve içecekten anlayan kişi
gourmet
n.
26
General
iyi kararlar verebilme
forehandedness
n.
27
General
en iyi oyuncu
powerhouse
n.
28
General
iyi taraflarından biri
one of his redeeming features
n.
29
General
yapmacık iyi kimse
goody
n.
30
General
en iyi kısım
titbit
n.
31
General
iyi bilme
familiarity
n.
32
General
iyi beslenme
eutrophy
n.
33
General
iyi adam
good man
n.
34
General
iyi kalplilik
kindheartedness
n.
35
General
iyi niyet
bona fides
n.
36
General
içindeki potansiyelini iyi kullanmaktan doğan memnuniyet
fulfillment
n.
37
General
iyi eğitim görmüş olma
literateness
n.
38
General
iyi yurttaş olma
civism
n.
39
General
iyi şekil
good shape
n.
40
General
iyi örnek
good example
n.
41
General
çok iyi bir iş
a plum job
n.
42
General
iyi talih
good fortune
n.
43
General
iyi dilekler
blessings
n.
44
General
iyi durum
place in the sun
n.
45
General
iyi dilekler
regards
n.
46
General
iyi karşılama
welcomeness
n.
47
General
iyi karar
good judgement
n.
48
General
iyi münasebet
amity
n.
49
General
iyi durumda olma
soundness
n.
50
General
kolay ve iyi maaşlı bir iş
sinecure
n.
51
General
iyi huylu rahim tümörü
leiomyomata
n.
52
General
en iyi sığır eti
prime beef
n.
53
General
iyi yüreklilik
bigheartedness
n.
54
General
iyi ve yardımsever ruh
eudaemon
n.
55
General
iyi adam
topper
n.
56
General
iyi durum
well
n.
57
General
en iyi lokma
titbit
n.
58
General
iyi yazı yazma yeteneği
a ready pen
n.
59
General
en iyi kaliteyi simgeleyen harf
a
n.
60
General
toplumun iyi eğitim görmüş tabakası
clerisy
n.
61
General
iyi niyetli ticari uygulama
ormal bona fide commercial practice
n.
62
General
iyi dilekte bulunan
wellwisher
n.
63
General
iyi hal
weal
n.
64
General
iyi nişancı
sharpshooter
n.
65
General
iyi karar
good judgment
n.
66
General
ailesine iyi bakan kimse
a good provider
n.
67
General
iyi ve yardımsever ruh
eudemon
n.
68
General
çok iyi
funkiness
n.
69
General
iyi korunan yer
stronghold
n.
70
General
en iyi kısım
the fat
n.
71
General
iyi zamanlar
good times
n.
72
General
kafası iyi olma
jag
n.
73
General
iyi yüreklilik
kindness
n.
74
General
iyi arkadaş
familiar
n.
75
General
iyi veya zevkli zaman geçirme
whiling
n.
76
General
iyi insan
christian
n.
77
General
iyi niyet yemini
calumnia jusjurandum
n.
78
General
iyi kitap
good book
n.
79
General
iyi hazırlanmış (plan)
mature
n.
80
General
iyi niyet
good offices
n.
81
General
çevresiyle iyi geçinen kimse
good mixer
n.
82
General
çok iyi bir iş
a plum post
n.
83
General
iyi serleşmişlik
good temperedness
n.
84
General
iyi huyluluk
amiableness
n.
85
General
iyi yemek yeme ve yemekten anlama sanatı
gastronomy
n.
86
General
iyi el
good deal
n.
87
General
iyi muamele
fair treatment
n.
88
General
en iyi giysiler
glad rags
n.
89
General
iyi hal
goodwill
n.
90
General
en iyi teknik yaklaşım
best technical approach
n.
91
General
iyi yeme sanatı
gastronomy
n.
92
General
iyi insan
good person
n.
93
General
besinlerle arası iyi olmama
cause to feel sick due to food or drink
n.
94
General
iyi mizaç
good nature
n.
95
General
iyi iş belgesi
recommendation
n.
96
General
iyi ve cömert kalpli olma
largeheartedness
n.
97
General
iyi niyet gösterisi
gesture
n.
98
General
en iyi video geri dönüşü
best video return
n.
99
General
iyi niyetli
do gooder
n.
100
General
iyi niyetli fakat başarısız toplumsal reformcu
dogooder
n.
101
General
çok iyi
alpha plus
n.
102
General
bir kimsenin iyi özellikleri
a person´s good qualities
n.
103
General
iyi huyluluk
good naturedness
n.
104
General
iyi pişmişlik
doneness
n.
105
General
iyi kalplilik
candour
n.
106
General
iyi hal kağıdı
certificate of good conduct
n.
107
General
iyi durum
good condition
n.
108
General
kılıcı iyi kullanma
swordsmanship
n.
109
General
eski iyi haline getirme
refurbishment
n.
110
General
iyi huylu peri
brownie
n.
111
General
iyi hava
good weather
n.
112
General
en iyi tahmin
best guess
n.
113
General
dünyanın en iyi şaraplarının üretildiği fransa'da malikane
chateau mouton rothschild
n.
114
General
beklenmedik sorunlarla iyi başa çıkabilme
forehandedness
n.
115
General
iyi dilekte bulunan
well wisher
n.
116
General
en iyi kısım
cream
n.
117
General
iyi şans duası
good luck charm
n.
118
General
iyi kılavuz
good shepherd
n.
119
General
iyi şans
good luck
n.
120
General
en iyi kitaplar
best books
n.
121
General
iyi hazım
eupepsia
n.
122
General
iyi söz
good word
n.
123
General
iyi
sound
n.
124
General
iyi yaşamayı seven
bon vivant
n.
125
General
iyi eğitimli sınıf
clerisy
n.
126
General
iyi niyetlilik
favorableness
n.
127
General
iyi duyu
good sense
n.
128
General
iyi adam
good guy
n.
129
General
iyi hava
fair weather
n.
130
General
birinin en iyi yaptığı iş
forte
n.
131
General
iyi/samimi karşılama
welcoming
n.
132
General
iyi huylu veya arkadaş canlısı olma
jovialness
n.
133
General
hedefi iyi vuramayan kimse
a poor shot
n.
134
General
iyi cins yazı kağıdı
bond paper
n.
135
General
iyi insanlar
the good
n.
136
General
daha iyi kalite
better quality
n.
137
General
iyi kalite
good quality
n.
138
General
iyi niyet
good faith
n.
139
General
iyi niyet
goodwill
n.
140
General
türünün en iyi örneği
the best of its kind
n.
141
General
hem iyi hem kötü
a curate's egg
n.
142
General
iyi ilişki
amity
n.
143
General
iyi yüreklilik
goodness
n.
144
General
yüksek ücretler ödeyip yeni inançlar edinen ve kendini iyi hisseden kimse
metropagan
n.
145
General
iyi başlangıç
solid start
n.
146
General
iyi niyet
sympathy
n.
147
General
iyi iş
good job
n.
148
General
iyi (ibranice)
tov
n.
149
General
alınan en iyi verim
thruput
n.
150
General
iyi huyluluk
gentilesse
n.
151
General
yaşanan iyi bir şey
gest
n.
152
General
iyi okuyamayan
nonreader
n.
153
General
iyi korunan yüksek kale
hillfort
n.
154
General
iyi ilişkiler
good relations
n.
155
General
iyi itibar
good reputation
n.
156
General
iyi ilişkiler
pleasant relations
n.
157
General
iyi ortaklık
good partnership
n.
158
General
iyi niyeti belli eden davranış
goodwill gesture
n.
159
General
iyi niyet göstergesi davranış
goodwill gesture
n.
160
General
iyi niyet gösterisi
goodwill gesture
n.
161
General
iyi çözüm
good solution
n.
162
General
iyi çözüm
neat solution
n.
163
General
iyi kalite
good quaity
n.
164
General
iyi geceler öpücüğü
a good night's sleep
n.
165
General
iyi düşünce
good opinion
n.
166
General
iyi fikir
good opinion
n.
167
General
iyi görüş
good opinion
n.
168
General
tüm zamanların en iyi (müzik) grubu
band of all times
n.
169
General
iyi performans
good performance
n.
170
General
en iyi smaçör
best smasher
n.
171
General
en iyi smaççı
best smasher
n.
172
General
iyi huyluluk
bonhomie
n.
173
General
iyi durum belgesi
certificate of good conduct
n.
174
General
bilgisayarı iyi bilen kullanıcı
power user
n.
175
General
iyi dinleyici
good listener
n.
176
General
en iyi giysiler
best bib and tucker
n.
177
General
çok iyi işitme
acute hearing
n.
178
General
iyi bir haber
a good news
n.
179
General
iyi sonuç
good result
n.
180
General
en iyi kestirici
best estimator
n.
181
General
iyi arkadaş
chum
n.
182
General
iyi nitelikli orman sahası
commercial forest land
n.
183
General
iyi öykü anlatan kimse
raconteur
n.
184
General
iyi imaj
good image
n.
185
General
iyi kotarılmış bir iş
feat
n.
186
General
iyi deneyim
good practice
n.
187
General
bir kişinin en iyi yaptığı şey
forte
n.
188
General
iyi insan
beautiful-good person
n.
189
General
iyi niyetli fakat başarısız toplumsal reformcu
do-gooder
n.
190
General
iyi niyetli
do-gooder
n.
191
General
iyi niyetli ama gerçekçi olmayan sosyal reformcu
do-gooder
n.
192
General
iyi gün dostu
fair-weather friend
n.
193
General
iyi zaman
good-time
n.
194
General
hangi seçeneğin daha iyi olduğu hiç belli olmayan bir durum
toss-up
n.
195
General
iyi gitme
well-doing
n.
196
General
iyi oluş
well-being
n.
197
General
iyi dilek
greeting
n.
198
General
en iyi zamanı
in season
n.
199
General
iyi uyluluk
bonhomie
n.
200
General
çok iyi kişi
beauty
n.
201
General
çok iyi şey
beauty
n.
202
General
uzağı iyi görme
longsightedness
n.
203
General
en iyi örnek
paragon
n.
204
General
iyi örnek
fair sample
n.
205
General
iyi karşılama
kind reception
n.
206
General
en iyi yedek
hot spare
n.
207
General
en iyi yedek
hot standby
n.
208
General
iyi ve kötü zamanlar
highs and lows
n.
209
General
iyi ve kötü zamanlar
ups and downs
n.
210
General
iyi tavır
good behavior
n.
211
General
iyi hal
good behavior
n.
212
General
hem iyi hem kötü
mixed blessing
n.
213
General
iyi hareket
good behavior
n.
214
General
en iyi arkadaş
best friend
n.
215
General
iyi ve kötüyü birbirinden ayırma yeteneği
discretion
n.
216
General
iyi ilişkiler
intimate relations
n.
217
General
iyi komşuluk ilişkileri
good neighbour relations
n.
218
General
iyi komşuluk ilişkileri
good neighbourhood relations
n.
219
General
bir toplantı ya da partide geçirilen iyi vakit
big time
n.
220
General
daha iyi pozisyon
better position
n.
221
General
en iyi dilekler
best wishes
n.
222
General
daha iyi konum
better position
n.
223
General
iyi karşılanma
favourable reception
n.
224
General
iyi karşılanma
favorable reception
n.
225
General
iyi taraf
good part
n.
226
General
iyi bir espri anlayışı
a good sense of humour
n.
227
General
iyi hizmet
good service
n.
228
General
iyi servis
good service
n.
229
General
en iyi seviyeye getirme
optimization
n.
230
General
gelmiş geçmiş en iyi
all-time best
n.
231
General
iyi niyet
good intention
n.
232
General
iyi niyet jesti
gesture of goodwill
n.
233
General
en iyi çocukluk arkadaşı
best childhood friend
n.
234
General
iyi performans
solid performance
n.
235
General
iyi iletişim becerisi
good communication skill
n.
236
General
iyi tutum
good/positive attitude
n.
237
General
iyi tavır
good/positive attitude
n.
238
General
en iyi on
the top ten
n.
239
General
sınıfında en iyi
the best in its class
n.
240
General
maaşı daha iyi olan iş
better paid job
n.
241
General
daha iyi maaşlı iş
better paid job
n.
242
General
en iyi/en yakın arkadaş
best friend
n.
243
General
bordeaux cinsi en iyi kırmızı şarap
cabernet
n.
244
General
en iyi senaryo
best-case scenario
n.
245
General
en iyi durum senaryosu
best-case scenario
n.
246
General
daha iyi olma
betterness
n.
247
General
iyi arkadaşlar
good friends
n.
248
General
beysbolda çok sayıda iyi vuruşun yapıldığı oyun
slugfest
n.
249
General
en iyi uygulamalar
best practises
n.
250
General
en iyi uygulamalar
best practices
n.
251
General
iyi derecede ingilizce
good command of english
n.
252
General
en iyi satanlar listesi
the bestsellers list
n.
253
General
iyi (bir) iş
decent work
n.
254
General
içindeki potansiyelini iyi kullanmaktan doğan memnuniyet
self-fulfillment
n.
255
General
daha iyi bir açı
a better angle
n.
256
General
daha iyi yaşam koşulları
better living conditions
n.
257
General
daha iyi olanaklar
better opportunities
n.
258
General
iyi bir kız
a good girl
n.
259
General
bilgisayar oyunlarında bir oyunun konusunun ve temel oyun mekaniğinin ne kadar iyi tasarlanmış ve oyunda ne kadar verimli bir şekilde uygulanmış olduğunu ifade eden sözcük
gameplay
n.
260
General
taklit edilemeyecek kadar iyi
inimitability
n.
261
General
en iyi çıkış yapan grup
best newcomer band
n.
262
General
en iyi çıkış yapan grup
best new band
n.
263
General
iyi düşünülmüş bir söz
a well-thought-out phrase
n.
264
General
en iyi köy ödülü
the best village award
n.
265
General
iyi/tatlı kimse
goody-two-shoes
n.
266
General
anlatılan konuyu dinleyicilerin daha iyi anlamasına yardımcı olmaya yönelik işaretlerin kullanıldığı bir teknik
signposting
n.
267
General
iyi bir örnek
a good example
n.
268
General
iyi karma
good karma
n.
269
General
dil öğrenmenin en iyi yolu
the best way to learn language
n.
270
General
iyi dost/arkadaş
a good fellow
n.
271
General
iyi arkadaş
good friend
n.
272
General
iyi dost
good friend
n.
273
General
iyi bir sebep
a good reason
n.
274
General
iyi bir sebep
a worthy cause
n.
275
General
iyi polis
good cop
n.
276
General
iyi/eksiksiz döşenmiş daire
well-furnished apartment
n.
277
General
iyi hal
good conduct
n.
278
General
iyi bakılmış çocuk
well-raised/cared/nourished child
n.
279
General
iyi yön
good side
n.
280
General
iyi yan
good side
n.
281
General
iyi planlanmış ve idare edilmiş askeri operasyon
set piece
n.
282
General
iyi karar
good decision
n.
283
General
en iyi üniversite
the best university
n.
284
General
iyi koku alan burun
sensitive nose
n.
285
General
iyi dost
brick
n.
286
General
iki müzik grubunun ya da müzisyenin kimin daha iyi olduğunu görmek için karşı karşıya gelmesi
rock off
n.
287
General
iyi örnek
copybook
n.
288
General
iyi filmler
good movies
n.
289
General
duygusal iyi oluş
emotional well-being
n.
290
General
en iyi kısım
tidbit
n.
291
General
en iyi lokma
tidbit
n.
292
General
en iyi seviyeye getirme
optimisation
n.
293
General
iyi niyetlilik
favourableness
n.
294
General
iyi kalplilik
kind-heartedness
n.
295
General
iyi okuyamayan
non-reader
n.
296
General
içindeki potansiyelini iyi kullanmaktan doğan memnuniyet
self-fulfilment
n.
297
General
içindeki potansiyelini iyi kullanmaktan doğan memnuniyet
fulfilment
n.
298
General
iyi yan
upside
n.
299
General
iyi taraf
upside
n.
300
General
iyi bir bilim adamı
a good scientist
n.
301
General
insanlar ile iletişimi iyi olmayan/zayıf olan kimse
poor communicator
n.
302
General
insanlar ile sağlıklı/iyi iletişim kuramayan kimse
poor communicator
n.
303
General
reddedilmeyecek kadar iyi bir teklif
an offer too good to refuse
n.
304
General
iyi niyetli eşek şakası
good-natured horseplay
n.
305
General
iyi haber
good news
n.
306
General
iyi haber
welcome news
n.
307
General
şimdiye kadar yazılmış en iyi şarkı
best song ever written
n.
308
General
geçtiğimiz on yılın en iyi filmleri
the best movies of the past decade
n.
309
General
geçen on yılın en iyi filmleri
the best movies of the past decade
n.
310
General
daha iyi performans sergileme
outperformance
n.
311
General
iyi zaman
good time
n.
312
General
iyi bir eş
a good spouse
n.
313
General
iyi düzey
good level
n.
314
General
kendini iyi ve güvende hissetme
at-homeness
n.
315
General
iyi seçilmiş kelimeler
well chosen words
n.
316
General
en iyi değer
best value
n.
317
General
her şeyin nihayetinde iyi ile sonuçlanacağına inanan düşünce akımı
agathology
n.
318
General
her şeyin nihayetinde iyi ile sonuçlanacağına inanan düşünce akımı
agathism
n.
319
General
iyi hissetmek için yenen gıda türü
comfort food
n.
320
General
iyi durum
good situation
n.
321
General
iyi huy
good manner
n.
322
General
iyi geceler öpücüğü
a good night kiss
n.
323
General
hayatının en iyi günü
best day of your life
n.
324
General
onun en iyi işinden biri
one of his finest work
n.
325
General
insanlarla iyi geçinen birisi olma
being a people person
n.
326
General
insanlara iyi geçinme
being a people person
n.
327
General
iyi akademik durum
good academic standing
n.
328
General
öznel iyi oluş
subjective well-being
n.
329
General
gelmiş geçmiş en iyi takım
best team ever
n.
330
General
iyi tahmin
good guess
n.
331
General
iyi tahmin
nice guess
n.
332
General
iyi niyetli fakat hakaret içeren söylem
microaggression
n.
333
General
iyi niyet esası
principle of goodwill
n.
334
General
iyi alışkanlıklar
good habits
n.
335
General
iyi niyet
good deed
n.
336
General
en iyi yöntemler
best practises
n.
337
General
dışarıdan etkileyici görünüp aslında çok iyi olmayan yapı/durum
potemkin village
n.
338
General
dışarıdan etkileyici görünüp aslında çok iyi olmayan yapı/durum
potyomkin village
n.
339
General
mevcut en iyi teknikler (met)
best available techniques (bat)
n.
340
General
telefon (radyo/tv/ telsiz)'nun iyi çekmesi
good reception
n.
341
General
iyi insan
good samaritan
n.
342
General
iyi kalp
kind heart
n.
343
General
iyi konumlanmışlık
well-posedness
n.
344
General
iyi tavsiye
good advice
n.
345
General
iyi tavsiye
sound advice
n.
346
General
iyi mayalanmış şarap
cabinet
n.
347
General
iyi öykü anlatan kadın
raconteuse
n.
348
General
iyi eşleşme
strong match
n.
349
General
çin geleneğine göre iyi şans getirdiği düşünülen, kırmızı bir zarf içinde verilen para.
red packet
n.
350
General
iyi dilek
regard
n.
351
General
iyi niyet
regard
n.
352
General
en iyi aktris ödülleri
best actress awards
n.
353
General
iyi olup olmadığını polis aracılığı ile öğrenme
welfare check
n.
354
General
iyi yüzücü kadın
naidad
n.
355
General
yaygın olarak bilinen ve genellikle iyi bir ünü olan marka adı
name brand
n.
356
General
iyi olma
nicety
n.
357
General
iyi ahlak
nobility
n.
358
General
iyi yüreklilik
noble-mindedness
n.
359
General
iyi ahlak
nobleness
n.
360
General
maddi durumu iyi olan kimse
nonpoor
n.
361
General
yüzmeyen veya iyi yüzemeyen kimse
nonswimmer
n.
362
General
yüzmeyen veya iyi yüzemeyen hayvan
nonswimmer
n.
363
General
en iyi nokta
noon
n.
364
General
en iyi nokta
noontide
n.
365
General
iyi hal kağıdı
testimonial
n.
366
General
çok iyi şey
the business
n.
367
General
çok iyi kimse
the business
n.
368
General
insanların başına gelen iyi şeyler
the good
n.
369
General
iyi eğitimli kimse
thoroughbred
n.
370
General
garip işlerde iyi olan kimse
thronner [dialect]
n.
371
General
iyi tempo tutan müzisyen
timist [obsolete]
n.
372
General
en iyi kısım
top
n.
373
General
türün en iyi örneği
top
n.
374
General
iyi ayarlanmış olma
trueness
n.
375
General
her şeyde en iyi olan kimse
all-timer [us]
n.
376
General
her iki eli eşit derecede iyi kullanma yeteneği
ambidextrianism
n.
377
General
kendini iyi hissettiren film
a feel-good film
n.
378
General
kişinin en iyi performansı
a' game
n.
379
General
öngörüleri iyi olan kimse
anticipant
n.
380
General
iyi kalpli yaşlı kadın
aunt
n.
381
General
tek görüşe veya tarza bağlı kalmaksızın en iyi olanı seçerek karar verme
eclectic method
n.
382
General
iyi bilmeme
unacquaintedness
n.
383
General
en iyi yöntem
best way possible
n.
384
General
iyi bir yolculuk
a good trip
n.
385
General
iyi iletişim becerisine sahip kimse
good communicator
n.
386
General
iletişim becerisi iyi kimse
good communicator
n.
387
General
iyi geçinebilme
way
n.
388
General
(bir şeyi) iyi yapabilme
way
n.
389
General
iyi olmama
underniceness
n.
390
General
sağlığı iyi olmama
unheal
n.
391
General
sağlığı iyi olmama
unhele [obsolete]
n.
392
General
bir kimsenin sevdiği veya iyi yaptığı şey
bag
n.
393
General
maddi durumu iyi olan aileler
affluent families
n.
394
General
iyi kalplilik
large-heartedness
n.
395
General
iyi niyetli olmama
unsympathy
n.
396
General
iyi güçlendirilmiş pozisyon
bastion
n.
397
General
iyi durum
kelter
n.
398
General
blöfte iyi olan kimse
kidologist
n.
399
General
güzel ve iyi kadın
bellibone
n.
400
General
en iyi durum
best
n.
401
General
en iyi hal
best
n.
402
General
en iyi görünüm
best
n.
403
General
en iyi dilekler
best
n.
404
General
en iyi durumdaki sağlık
best
n.
405
General
en iyi performans
best
n.
406
General
en iyi ruh hali
best
n.
407
General
iyi niyetli takılma
chiack [australia]
n.
408
General
iyi niyetli takılma
chyack [australia]
n.
409
General
iyi duygu
eupathy
n.
410
General
iyi düzen
eutaxy
n.
411
General
iyi idare
eutaxy
n.
412
General
iyi vakit
jolly [uk]
n.
413
General
iki şeyden daha iyi olanı
the better
n.
414
General
iyi vakit
quality time
n.
415
General
en iyi üç maç
match
n.
416
General
en iyi üç veya beş maç
match
n.
417
General
iyi amaçlarla büyü yapan büyücü
white magician
n.
418
General
bir grup utanç verici insan arasındaki normal ve iyi huylu kimse
white sheep
n.
419
General
yararlı ve iyi olma durumu
wholesomeness
n.
420
General
yeterlilik sınavında en iyi dereceyi alan izci kız
queen's guide
n.
421
General
iyi bir eşe yakışan özellik veya davranış
wifehood
n.
422
General
iyi eş olma
wifehood
n.
423
General
daha iyi bir izlenim yaratmak için kılıf uydurma
window-dressing
n.
424
General
aynı anda hem iyi bir eş olan hem de profesyonel bir kariyere sahip olabilen bir kadın
wonder woman
n.
425
General
iyi şans
blessing
n.
426
General
gözleri iyi görmeyen kimse
blinkard [obsolete]
n.
427
General
bir şeyi bilmemenin daha iyi olması
blissful ignorance
n.
428
General
daha iyi olma özelliği
meliority
n.
429
General
kişinin iyi kararlar verebildiği sağlıklı ruh hali
mental soundness
n.
430
General
vedalaşırken söylenen iyi niyetli söz
word of farewell
n.
431
General
vedalaşırken söylenen iyi niyet ifadesi
word of farewell
n.
432
General
iyi seyahat
bon voyage
n.
433
General
iyi niyet
bon-accord
n.
434
General
iyi huyluluk
bonhommie
n.
435
General
iyi başlangıç
head start
n.
436
General
iyi niyet gösterme
helpfulness
n.
437
General
çok iyi durumda olan sikke
mint
n.
438
General
çok iyi durumda olan damga
mint
n.
439
General
çok iyi durumdaki araba
minter
n.
440
General
manzarası iyi olan nokta
box seat
n.
441
General
zor durumun iyi yanı
bright side
n.
442
General
kamuoyunca iyi bilinen yaklaşım
high profile
n.
443
General
kamuoyunda iyi tanınan kimse veya şey
high profile
n.
444
General
en iyi yaklaşım
high road
n.
445
General
göze çarpan iyi tutum
high-profile
n.
446
General
iyi bilinen yön
highway
n.
447
General
iyi bilinen alan
highway
n.
448
General
iyi anlaşılamamış şey
hinterland
n.
449
General
iyi zaman
holiday
n.
450
General
iyi yönlendirilmiş darbe
home thrust
n.
451
General
iyi niyet
honestness
n.
452
General
iyi huy
humour
n.
453
General
iyi durumu muhafaza edememe
reverting
n.
454
General
iyi durumda kalamama
reverting
n.
455
General
içe bakış konusunda iyi olan kimse
yogi
n.
456
General
en iyi kısım
yolk [obsolete]
n.
457
General
iyi parçalar
hunks
n.
458
General
hastalara iyi geldiğine inanılan bir çay
liebig’s beef tea
n.
459
General
iyi dans edebilme
moves
n.
460
General
iyi sporcu niteliklerinden yoksun kimse
mucker
n.
461
General
zengin ve iyi ekilmiş bölge
garden
n.
462
General
birini iyi veya kötü yönde etkileyen kimse
genius
n.
463
General
iyi yetiştirilme
gentry
n.
464
General
iyi niyetli fikir alışverişi
give-and-take
n.
465
General
kendini iyi hissetme
glow
n.
466
General
kasların egzersizle büyüdüğü iyi gelişmiş vücut
muscle
n.
467
General
iyi gelişmiş kas sistemi
muscling
n.
468
General
iyi gelişmiş altyapı
muscling
n.
469
General
sağ ayağını sola göre daha iyi kullanan kimse
right-footer
n.
470
General
iyi ahlak
rightness
n.
471
General
türünün en iyi örneği olarak korunan şey
gold
n.
472
General
iyi mizah anlayışı olan kimse
dag
n.
473
General
iyi davranışın işaret ettiği liyakat veya üstün karakter
desert
n.
474
General
düşmanı mevcut hareket tarzını sürdürmekten veya planladığı operasyonları gerçekleştirmekten caydırmak amacıyla en iyi ekonomik, diplomatik, siyasi ve askeri değerlendirmeler ışığında geliştirilmiş eylem planı
deterrent options
n.
475
General
iyi yiyecek seçiciliği
gourmandism
n.
476
General
seçmenin temel ve dolaysız çıkarlarının en iyi temsilcisi olduğuna inanılan, kırsalda ve taşrada yaşayan halk
grass-roots
n.
477
General
iyi niyet
gree
n.
478
General
takana iyi şans, diğer insanlara kötü şans getirdiğine inanılan bir tılsım
gris-gris
n.
479
General
iyi taklit
hit-off
n.
480
General
iyi tasvir
hit-off
n.
481
General
en iyi yönünü yansıtma
idealisation
n.
482
General
en iyi yönünü yansıtma
idealization
n.
483
General
en iyi yönünü yansıtma
idealisation
n.
484
General
yemekleri iyi olması beklenen mekan
munch
n.
485
General
ihtimal dahilindeki en iyi durum
optimism
n.
486
General
çocuklar için iyi bir gelecek hazırlama amacını güden uluslararası büyük bir derneğe mensup kimse
optimist
n.
487
General
belirli koşullar altında elde edilebilecek en iyi sonuç
optimum
n.
488
General
aşırı iyi bilinme
overforwardness
n.
489
General
iyi pazarlık
rug [dialect] [uk]
n.
490
General
iyi muhakeme
rumblegumption [scotland]
n.
491
General
iyi muhakeme
rumelgumption [scotland]
n.
492
General
iyi aileden gelen erkek
rye
n.
493
General
iyi olmama
imbonity [obsolete]
n.
494
General
iyi çalışma koşulu
commission
n.
495
General
iyi dilekler
congratulations
n.
496
General
iyi ücret
decent wage
n.
497
General
iyi kalitede olma durumu
state of good quality
n.
498
General
en iyi olunan faaliyet alanı
métier
n.
499
General
iyi kalpli insanlar
goods
n.
500
General
iyi olan şey
goods
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of iyi!
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy