koltuk - Turkish English Dictionary
History

koltuk



Meanings of "koltuk" in English Turkish Dictionary : 23 result(s)

Turkish English
Common Usage
koltuk armchair n.
koltuk chair n.
koltuk seat n.
General
koltuk flattery n.
koltuk place n.
koltuk official position n.
koltuk stall n.
koltuk stalls n.
koltuk dickie n.
koltuk armpit n.
koltuk support n.
koltuk sedile n.
koltuk gorsedd n.
koltuk sofa n.
koltuk bench n.
Technical
koltuk seat n.
Furniture
koltuk elbowchair n.
Automotive
koltuk seat n.
Marine
koltuk stopper n.
Medical
koltuk axilla n.
Astronomy
koltuk cassiopeia's chair n.
Botanic
koltuk arm-pit n.
koltuk axil n.

Meanings of "koltuk" with other terms in English Turkish Dictionary : 499 result(s)

Turkish English
Common Usage
koltuk değneği crutch n.
General
sıralı koltuk tiered seats n.
koltuk altı armpit n.
koltuk altı arm pit n.
koltuk başlığı headrest n.
kabin veya koltuk taşıyabilen modern kayak teleferiklerine verilen isim chondola n.
döner koltuk swivel chair n.
tek kişilik kolsuz koltuk slipper chair n.
koltuk değnekleri crutches n.
salıncaklı koltuk rocker n.
son boş koltuk last seat availability n.
ayarlanabilir sırt (koltuk vb) adjustable back n.
rahat koltuk easy chair n.
arkası yüksek koltuk wing chair n.
açılır kapanır koltuk folding chair n.
arka koltuk backseat n.
tavanı arkaya doğru alçalan ve arkada koltuk alanı sınırlı olan araba coupe n.
koltuk altı kılı arm pit hair n.
oturan kimse (koltuk/masa vb'nde) occupant n.
sallanan koltuk rocker n.
koltuk biçimi chair form n.
pulman koltuk seat with an adjustable back n.
ulaşım amaçlı olarak iki hamalca taşınan koltuk sedan n.
arka koltuk rumble n.
koltuk kafalığı headrest n.
koltuk rotasyonu seat rotation n.
koltuk ayarı seat adjustment n.
koltuk değneği crutch n.
koltuk örtüsü antimacassar n.
arka koltuk back seat n.
arka koltuk tonneau n.
katlanır koltuk folding armchair n.
açılır kapanır koltuk folding armchair n.
katlanır koltuk folding arm chair n.
açılır kapanır koltuk folding arm chair n.
katlanır koltuk folding chair n.
boş koltuk empty seat n.
boş koltuk spare seat n.
boş koltuk vacant seat n.
koltuk takımı sitting group n.
koltuk takımı salon set n.
koltuk altı axilla n.
tekli koltuk single chair n.
tekli koltuk single seating chair n.
tekli koltuk single seating n.
iki kişilik koltuk love seat n.
tekli koltuk single seating armchair n.
tekli koltuk single seat n.
tekli koltuk single seating unit n.
koltuk altı arm-pit n.
arka koltuk sürücüsü back-seat driver n.
kemer koltuk taşı haunching n.
rahat koltuk lounge-chair n.
bank koltuk bench seat n.
arasında boşluk olmayan iki kişilik koltuk bench seat n.
koltuk kumaşı chair fabric n.
koltuk kumaşı seat fabric n.
koridora bakan koltuk aisle seat n.
armut koltuk bean bag n.
armut koltuk beanbag n.
koltuk arkalığı splat n.
koltuk sayısı number of seats n.
koltuk kapasitesi number of seats n.
koltuk sayısı seating capacity n.
koltuk kapasitesi seating capacity n.
arkası kabarık ve yüksek oturacak yeri ise geniş koltuk winged chair n.
berjer koltuk winged chair n.
arkası kabarık ve yüksek oturacak yeri ise geniş koltuk wing chair n.
arkası kabarık ve yüksek oturacak yeri ise geniş koltuk grandfather chair n.
berjer koltuk wing chair n.
berjer koltuk grandfather chair n.
koltuk filozofu armchair philosopher n.
koltuk döşemesi chair/sofa upholstery n.
koltuk döşemesi couch upholstery n.
koltuk takımı seating group n.
koltuk takımı lounge suite n.
koltuk takımı sofa suite n.
hasır sandalye/koltuk wicker chair n.
armut minder koltuk beanbag n.
minder koltuk beanbag n.
minder koltuk bean bag n.
yuvarlak arkalı koltuk barrel chair n.
son boş koltuk last seat available n.
kollu koltuk armchair n.
ikili koltuk double sofa n.
minder koltuk bean bag chair n.
armut koltuk bean bag chair n.
bayan yanı koltuk seat next to a lady n.
iki kişilik koltuk loveseat n.
koltuk kılıfı loose cover n.
koltuk kılıfı slipcover n.
davetiyeli koltuk (bir temsil için) house seat n.
(iskoçya/ kuzey ingiltere) koltuk altı oxter n.
koltuk minderi cushions n.
döner koltuk swivel rocker n.
koltuk numarası seat number n.
koltuk tercihi seat preference n.
pilot koltuk bucket seat n.
koltuk altı kokusu underarm odor n.
koltuk altı kokusu armpit smell n.
koltuk altı kokusu armpit odor n.
koltuk altı kokusu underarm odour n.
koltuk altı kokusu underarm smell n.
koltuk altı kokusu armpit odour n.
hasır işi (sandalye/koltuk) caning n.
hasır işi (sandalye/koltuk) wickerwork n.
hasır işi (sandalye/koltuk) wicker n.
arkaya yaslanan koltuk recliner n.
koltuk biçimi chair n.
koltuk altında zarar görmeden taşınmak için tasarlanmış üç ya da dört köşeli katlanabilir şapka chapeau bras n.
konser salonu veya stadyumda koltuk numarası olmayan (rezerve edilmemiş) bölüm general admission n.
konser salonu veya stadyumda koltuk numarası olmayan (rezerve edilmemiş) bölümün bilet ücreti general admission n.
faytonun dış bölümünde birbiriyle karşılıklı duran iki arka koltuk basket [uk] n.
zırhın koltuk altlarını veya eklemleri korumak için kullanılan kumaşla desteklenmiş bir bölgesi voider n.
zırhın koltuk altlarını veya eklemleri korumak için kullanılan kumaşla desteklenmiş bir bölgesi gusset n.
koltuk, sandalye için kullanılan tüy kumaş hair seating n.
ingiltere'nin doğusunda kullanılan, üstü gelişigüzel biçimde kapatılmış araç veya koltuk booby hutch n.
sırtı yatırılıp kaldırılabilen bir tür rahat koltuk morris-chair n.
açılır kapanır koltuk rumble n.
birine ayrılan koltuk installment [obsolete] n.
birine ayrılan koltuk instalment [obsolete] n.
iç koltuk inside n.
tavus kuşu koltuk peacock chair n.
koltuk altı silah kılıfı shoulder holster n.
şövalye için ayrılmış koltuk siege [obsolete] n.
kayar koltuk slide n.
sünger vb ile doldurup kumaşla kaplamak (koltuk vb'ni) upholster v.
oturmak (koltuk, masa vb'nde) occupy v.
koltuk çıkmak support financially v.
araçta ön koltuk boş olmasına rağmen arka koltukta seyahat etmek vip v.
kapmak (koltuk) pick up v.
kaplamak (koltuk) upholster v.
koltuk kaplamak upholster v.
yer/koltuk tahsis etmek assign a seat v.
(koltuk/oda vb) boşalmak fall vacant v.
koltuk/oturacak yer bulmak find a seat v.
koltuk altlarını tıraş etmek shave one's under-the-arms v.
koltuk altlarını almak shave one’s armpits v.
koltuk değnekleriyle yürümek crutch v.
koltuk altında olan underarm adj.
tıka basa dolu (koltuk vb) overstuffed adj.
koltuk kapasitesinin üzerinde yapılmış rezervasyon overbooked adj.
tek koltuk ve tekerleklerden oluşan (iş makinesi) sulky adj.
ön koltuk benim shotgun interj.
koltuk çok yüksekte the seat is too high expr.
koltuk çok alçakta the seat is too low expr.
koltuk rahat değil the seat is uncomfortable expr.
koltuk rahat değil the seat is uncomfy expr.
Phrasals
birinin bir yerden kalkmasına (sandalye/koltuk) yardımcı olmak help someone up v.
koltuk altında ter lekesi görünmek pit out v.
koltuk altları terlemek pit out v.
koltuk altında ter lekesi oluşmak pit out v.
üzerindeki kıyafetin koltuk altları terden ıslanmak pit out v.
koltuk altları ter lekesi olmak pit out v.
teri üzerindeki kıyafetin koltuk altlarından belli olmak pit out v.
teri üzerindeki kıyafetin koltuk altlarına çıkmak pit out v.
üzerindeki kıyafetin koltuk altlarını terle ıslatmak pit out v.
üzerindeki kıyafetin koltuk altlarını ter yapmak pit out v.
terleyip üzerindeki kıyafetin koltuk altlarını leke yapmak pit out v.
üzerindeki kıyafetin koltuk altlarını ter lekesi yapmak pit out v.
(birine/kendine) (bir ulaşım aracında) bir koltuk rezerve etmek book (one) on (something) v.
-de koltuk rezerve etmek book on v.
Colloquial
koltuk satma bums in seats n.
koltuk dolu seat's taken n.
koltuk çıkma a leg up n.
koltuk altları pits n.
(araçta) ön koltuk shotgun n.
koltuk çıkmak give a leg up v.
oturulmaktan yıpranmış/çökmüş (koltuk) rump-sprung adj.
bir koltuk seçin pick a seat expr.
Idioms
masabaşı/koltuk generali/albayı armchair general n.
koltuk kapma a game of musical chairs n.
koltuk kabartan bir başarı feather in one's cap n.
ringe/sahneye en yakın koltuk a ringside seat n.
ringe/sahneye en yakın koltuk a ringside view n.
koltuk gezgini an armchair traveler n.
ölen kişiden kalan mevki/koltuk dead men's shoes n.
koltuk generali armchair general n.
stadyumda, konser salonunda en ucuz koltuk kategorisi nosebleed seat n.
ön koltuk benim demek call shotgun v.
(birine) koltuk çıkmak give somebody a leg-up v.
en ön sıradaki koltuk a ringside view expr.
en ön sıradaki koltuk a ringside seat expr.
Speaking
burası (bu koltuk) boş mu? is this seat taken? expr.
tiyatro veya sinemaya giden iki erkeğin homoseksüel oldukları düşünülmesin diye oturuken aralarında bıraktıkları boş koltuk I'm not gay seat expr.
Trade/Economic
arka koltuk back seat n.
koltuk takımı sofa set n.
Politics
avam kamarasındaki koltuk sayısının nüfus miktarına uygun olarak dönemsel revizyonu redistribution n.
boş koltuk politikası empty chair policy n.
mecliste gelecekteki seçimle yine aynı partinin alacağı kesin olan koltuk safe seat n.
Insurance
koltuk sigortası passenger insurance n.
Tourism
açılır kapanır koltuk jump seat n.
koltuk başı maliyet seat cost n.
koltuk veya diğer konaklama türlerinin işgal edilme yüzdesi load factor n.
ortalama koltuk ücreti average seat rate n.
Technical
arka koltuk rear seat n.
çanak koltuk bucket seat n.
çanaksı koltuk bucket seat çank n.
denizcilikte koltuk halatı breast rope n.
dirsek koltuk değneği elbow crutch n.
elektrik kumandalı koltuk in electrically adjustable seat n.
ergonomik koltuk contour series seat n.
ekstra koltuk extra seat n.
görüşü kısıtlı koltuk blind seat n.
hava süspasiyonlu koltuk seat with pneumatically controlled n.
katlanan koltuk folding type seat n.
koltuk kemeri kiti seat belt kit n.
koltuk kol dayanağı armrest n.
koltuk minderi seat cushion n.
koltuk tekerleği etkisinin tayini determination of the effect of a castor chair n.
koltuk sırt açısı ayarı seat back angle adjustment n.
koltuk halkası seat ring n.
koltuk ileri geri ayarı seat fore aft adjustment n.
koltuk teknesi seat pan n.
koltuk desteği seat support n.
koltuk kaidesi under carriages n.
koltuk yaylı süspansiyonu seat spring suspension n.
kör koltuk blind seat n.
koltuk kemeri seat belt n.
koltuk başlığı head restraint n.
koltuk süspansiyon ayar topuzu operator weight adjustment knob n.
koltuk kılıfı seat cover n.
koltuk bağlantısı seat anchorage n.
koltuk körüğü kiti seat bellows kit n.
koltuk tutucusu seat retainer n.
koltuk iskeleti seat frame work n.
koltuk gövde altı kaportası belly fairing n.
koltuk alt şasisi seat underframe n.
koltuk rayı seat rail n.
koltuk çerçevesi seat frame n.
koltuk kemeri seatbelt n.
koltuk rondelası seating washer n.
koltuk oturma minderi ön kısmının ayarı seat bottom cushion angle adjustment n.
koltuk kaportası belly fairing n.
koltuk kılıfı slipcover n.
orta koltuk kemeri center seat belt n.
ön koltuk ile arka koltuk arasındaki cam bölme berline n.
ön koltuk front seat n.
öne yatar koltuk bucket seat n.
sabit yatar koltuk fixed seat with adjustable back n.
taşıt koltuk titreşimi vehicle seat vibration n.
yaylı koltuk spring seat n.
yardımcı koltuk auxiliary seat n.
yuvarlak arkalı tek kişilik koltuk bucket seat n.
koltuk valfi seat valve n.
Computer
iki kişilik koltuk loveseats n.
Textile
koltuk minderi chair cushion n.
koltuk minderi chair pad n.
koltuk örtüsü chair cover n.
koltuk altından koltuk altına pit to pit adv.
Furniture
koltuk sırtı chairback n.
özellikle iki kişinin birbirine bakacak şekilde oturmasını amaçlayan (koltuk benzeri) mobilya tête-à-tête n.
arkası yuvarlağımsı ve alçak, üstten c harfini andıran bir koltuk tipi tub chair n.
berjer koltuk wing-back chair n.
berjer koltuk wingback chair n.
berjer koltuk wing-back n.
berjer koltuk wing chair n.
çift kişilik koltuk two-seater sofa n.
koltuk şalı sofa throw n.
köşe koltuk corner chair n.
yatar koltuk lounger n.
yatar koltuk reclining chair n.
yatar koltuk recliner n.
kollu koltuk elbowchair n.
minder koltuk sag bag n.
tek kolçaklı koltuk banquette n.
barcelona koltuk barcelona chair® n.
berjer koltuk bergère n.
biedermeier koltuk tarzı biedermeier sofa style n.
döşenmiş küçük koltuk marquise n.
minder veya koltuk arkalığı için bırakılan pay boxing n.
döşemeli rahat koltuk lounge chair n.
döşemeli rahat koltuk overstuffed chair n.
hindistan prenslerinin taht olarak kullandığı yastıklı koltuk musnud n.
x biçimli çelik ayakları olan kolçaksız bir koltuk markası barcelona chair® n.
sırt sırta oturulan koltuk dos-à-dos n.
yanları alçak ya da açık olan bir tür döşemeli koltuk fauteuil n.
eğimli sırtı, koltuk minderi, ince ve açık kolları ve kavisli ayakları olan tek kişilik bir koltuk cogswell chair n.
eğimli sırtı, koltuk minderi, ince ve açık kolları ve kavisli ayakları olan tek kişilik bir koltuk cogswell n.
eğimli sırtı, koltuk minderi, ince ve açık kolları ve kavisli ayakları olan tek kişilik bir koltuk coxwell chair n.
küçük koltuk yastığı scatter cushion n.
açılabilir koltuk sleeper n.
üçlü koltuk three-seater sofa n.
ikili koltuk two-seater sofa n.
armut koltuk sag bag n.
Automotive
otomobil gövdesinin koltuk, zemin ve yan duvar kaplamaları gibi iç döşemesi trim n.
arka koltuk sırtı ayar mekanizması rear seat backrest mechanism n.
arka koltuk sırt dayaması rear seat backrest n.
arka koltuk yatırma düğmesi rear seat recline switch n.
arka koltuk konsolu/ana kalıp ve kapağı rear seat console/main moulding & lid n.
arka koltuk ayarı rear seat adjustment n.
arka koltuk minder menteşesi rear seat cushion hinge n.
arka koltuk konsolu kol dayama yeri/kapağı rear seat console armrest/lid n.
arka koltuk emniyet kemeri rear seat belt n.
arka koltuk kafalıkları rear head restraints n.
arka koltuk paneli rear seat panel n.
arka koltuk anahtarları rear seat switches n.
arka koltuk kol dayaması rear seat arm rest n.
arka koltuk yayları, çerçeveleri, paletleri ve mekanizmaları rear seat springs, frame, tracks, and mechanisms n.
arka koltuk giydirme ve süsleme rear seat trim and ornamentation n.
adaptif koltuk multi-contour seat n.
açılır kapanır koltuk bucket seat n.
açılır kapanır koltuk rumble seat n.
arka koltuk rear seat n.
arka koltuk back seat n.
arka koltuk rear seat n.
arka koltuk backseat n.
arka koltuk konsolu/tatbiki parçalar rear seat console/applied parts n.
arka koltuk kontrolü rear seat control n.
arka koltuk sırtı rear seat backrest n.
arka koltuk sürgüsü rear seat catch n.
arkalıklı yükseltici koltuk high-backed booster seat n.
arkaya yatan koltuk reclining seat n.
atılabilir koltuk kılıfı disposable seat cover n.
biyoköpük koltuk malzemeleri bio-foam materials n.
bölünmüş sıra tipi ön koltuk split bench seat n.
çanak koltuk bucket n.
çıkartılabilen koltuk removable seat n.
çanak koltuk bucket seat n.
çanak koltuk bucket seat n.
dalma önleyici koltuk anti-submarining seat n.
dış arka koltuk outboard rear seat n.
deri koltuk leather seat n.
elektrik ısıtmalı koltuk ve kontroller electrically heated seat and controls n.
elektrik kumandalı koltuk power seat n.
elektrik kumandalı koltuk bel desteği electrically operated lumbar support n.
güç ayarlı koltuk elektrik motorları power seat electric motors n.
güç ayarlı koltuk kontrol modülü power memory seat control module n.
güç ayarlı koltuk mekanizmaları power seat mechanisms n.
hafızalı koltuk memory seat n.
güç ayarlı koltuk kontrolleri power seat controls n.
genel maksat koltuk giydirme ve süsleme utility seat trim and ornamentation n.
ilave koltuk sırası için emniyet kemeri additional row seat belts n.
ısıtmalı koltuk rölesi heated seats relay n.
ısıtmalı koltuk minder elemanı heated seat cushion element n.
ısıtmalı koltuk minder malzemesi heated seat cushion element n.
ikinci sıra koltuk emniyet kemerleri second row seat belts n.
ısıtmalı koltuk sırtı elemanı heated seat backrest element n.
ısıtmalı koltuk sırtı malzemesi heated seat backrest element n.
kafalık ve koltuk testi head restraint and seat test n.
katlanır arka koltuk split folding rear seat n.
katlanır koltuk folding seat n.
klima kontrollü koltuk climate controlled seat n.
koltuk ayar düzeneği seat adjuster n.
koltuk bel desteği seat lumbar support n.
koltuk gergisi seat brace n.
koltuk geriye yatma açısı seat-back angle n.
koltuk hava yastıkları seat airbags n.
koltuk kalça desteği seat thigh support n.
koltuk kasası seat frame n.
koltuk kılıfı seat cover n.
koltuk kızağı seat rail n.
koltuk minder köpüğü seat cushion foam n.
koltuk minderi seat cushion n.
koltuk sırt yüksekliği seatback height n.
koltuk sırtı açısı seatback angle n.
koltuk sırtı yatırma kolu/tekerleği seat backrest recline control lever/knob n.
koltuk sırtı yatırma düzeneği seat backrest recline mechanism n.
koltuk sırtı yatırma düzeneği kapağı seat backrest recline mechanism valance n.
koltuk sırt yastığı seat squab n.
koltuk sırtı seat back n.
koltuk yüksekliği seat height n.
kulüp koltuk club seat n.
koltuk arkalığı mesnedi backrest stay n.
koltuk emniyet kemeri seats seat belt n.
koltuk minderi padding n.
koltuk arkalığı sabitleme kontrolü backrest lock control n.
koltuk arka cebi seat-back pocket n.
koltuk ısıtma düğmesi heated seat switch n.
koltuk arkalığı plakası backrest plate n.
koltuk oturma algılama anahtarları seat occupant sensing switches n.
komple koltuk takımı complete seat set n.
koltuk montaj seat assembly n.
koltuk titreşimi seat vibration n.
koltuk ikinci sıra seat second n.
koltuk tespit noktası seat index point n.
koltuk modülleri seat modules n.
koltuk ön seat front n.
koltuk cebi seat pocket n.
koltuk arkalığı çerçevesi backrest frame n.
koltuk yatakları ve yardımcı seat beds and auxiliary n.
koltuk arkalığı backrest n.
koltuk ray pozisyonu sensörleri seat track position sensor n.
koltuk arkalığı kilidi backrest lock n.
koltuk arka cebi seatback pocket n.
motorlu araçların koltuk başlıkları head restraints of seats of motor vehicles n.
ön koltuk ayar düğmesi front seat adjust switch n.
ön koltuk anahtarları front seat switches n.
ön koltuk ileri-geri hareket motoru front seat forwards/backwards motor n.
ön koltuk bel destek kompresör motoru front seat lumbar support compressor motor n.
ön koltuk yükseklik ayar motoru front seat height motor n.
ön koltuk giydirme ve süsleme front seat trim and ornamentation n.
ön koltuk sırtı yatırma motoru front seat backrest motor n.
ön koltuk yayları, çerçevesi, rayları ve mekanizmaları (elle kumandalı) front seat springs, frame, tracks and mechanisms (manual) n.
ön koltuk ayarı front seat adjustment n.
ön koltuk front seat n.
ön koltuk traversi seat rail console n.
ön koltuk arkalığı yatırma motoru front seat backrest motor n.
ön koltuk front passenger seat n.
sıra koltuk bench seat n.
tümleşik kemerli koltuk belt-in-seat n.
tümleşik koltuk integral seat n.
tümleşik koltuk ve kemer düzeni seat-integrated belt system n.
taşıt koltuklarına takılmış olsun veya olmasın koltuk başlıklarının onayı approval of head headrests whether or not incorporated in vehicle seats n.
taşıt koltuklarına takılmış olsun veya olmasın koltuk başlıklarının onayı approval of head restraints whether or not incorporated in vehicle seats n.
yeniden kullanılabilir koltuk kılıfı reusable seat cover n.
yatırılmış koltuk arkalığı lowered backrest n.
yüksek arkalıklı koltuk high-back seat n.
yükseklik ayarlı koltuk height adjustable seat n.
yükseltici koltuk booster seat n.
spor arabada küçük arka koltuk jump seat n.
araba ve uçaklarda kullanılan tek kişilik yuvarlak arkalıklı ve alçak koltuk bucket n.
eski iki kişilik arabaların arkasındaki küçük üçüncü koltuk dickey-seat n.
eski iki kişilik arabaların arkasındaki küçük üçüncü koltuk dicky-seat n.
eski iki kişilik arabaların arkasındaki küçük üçüncü koltuk dickie n.
eski iki kişilik arabaların arkasındaki küçük üçüncü koltuk dickie-seat n.
aracın kumanda edildiği koltuk drivers seat n.
(taksi gibi araçlarda) aşağı doğru çekilince kullanılabilen açılır kapanır koltuk drop seat n.
arka koltuk squab n.
Transportation
at arabasında hizmetçilerin oturduğu arka koltuk dickey [uk] n.
Railway
yolcu sayısının koltuk sayısı ile sınırlandırıldığı seferler limited n.
tren koltuk bölümlerinin bağlanarak uzun koridor yarattığı bir tren türü corridor train n.
Aeronautic
arz edilen koltuk kilometre available seat kilometers n.
arz edilen koltuk mil başına maliyet cost per available seat-mile n.
havayolunda charter seferlerinde kendisine bağlı bir otel konaklamasının bulunmadığı koltuk seat only n.
koltuk tercihleri seat preferences n.
koltuk aralığı pitch n.
koltuk kapasitesi seat capacity n.
pilot mahalli koltuk fırlatma ünitesi cockpit capsule n.
pilot mahalli koltuk kaportası cockpit cowling n.
tam yatar koltuk fully lie-flat seat n.
uçağın dolu olduğu uçuşlarda mürettebat için bulundurulan katlanılabilir fazladan koltuk jump seat n.
uçaklarda güncellenmiş boş koltuk durumu last seat availability n.
koltuk kol wing n.
hava yolu şirketlerinin müşterilerden aldığı bagaj ücreti, koltuk seçim ücreti, rezervasyon değişim ücreti gibi ücretler airline fees n.
Marine
geminin omuzluklarından baş kıç hattına dik olarak verilen koltuk halatı breast n.
geminin omuzluklarından baş kıç hattına dik olarak verilen koltuk halatı breast line n.
Medical
koltuk değneği crutch n.
koltuk altı armpit n.
koltuk altı axillary cavity n.
koltuk altı axilla n.
koltuk altı axillary fossa n.
köpek memesi (koltuk altında) hidradenitis n.
koltuk altı fossa axillaris n.
sağ koltuk altında lenfadenopati right axillary lymphadenopathy n.
sol koltuk altında lenfadenopati left axillary lymphadenopathy n.
koltuk altına ait alar adj.
koltuk altı ile ilgili alar adj.
koltuk altına ait alary adj.
koltuk altı ile ilgili alary adj.
koltuk altına ait axillary adj.
koltuk altı ile ilgili axillary adj.
Anatomy
delta, göğüs ve dişli kasları besleyen koltuk altı atardamarının kısa bir dalı thoracicoacromial artery n.
koltuk altı lenf düğümleri axillary ganglions n.
koltuk altı atardamarı axillary artery n.
kol ana atardamarının koltuk altına uzanan kısmı arteria axillaris n.
koltuk arteri arteria axillaris n.
koltuk veni vena axillaris n.
koltuk altına ait axillar adj.
Psychology
arka koltuk sürücüleri back-seat drivers n.
Pathology
(özellikle koltuk altı veya kasık bölgesinde) lenf bezi iltihaplanması ve şişmesi bubo n.
Chemistry
koltuk biçimi chair form n.
Astronomy
kraliçe (koltuk) takımyıldızında konumları koltuğu anımsatan altı yıldız cassiopeia's chair n.
Astrology
koltuk takımyıldızı cassiopeia n.
Zoology
koltuk altı vücut kabuk parçası axillary sclerite n.
Botanic
empetraceae familyasına ait, dağınık veya koltuk çiçekli bir funda cinsi empetrum n.
koltuk altı tomurcuğu altında bulunan infra-axillary adj.
Agriculture
koltuk tomurcukları axillary buds n.
Apiculture
koltuk altı vücut kabuk parçası axillary sclerite n.
Education
koltuk düzeni amfi tiyatroya benzeyen derslik amphitheatre n.
History
antik yunan'da apollon tapınağındaki rahibenin oturduğu koltuk tripod n.
Military
koltuk süngeri seat cushion foam n.
(koltuk altını korumak için kullanılan) zırh plakası roundel n.
Sport
güreşte rakibin kafasını koltuk altına sıkıştırma chancery n.
stadyum'da vip'lere ayırılan koltuk alanı skybox n.
stadyum'da vip'lere ayırılan koltuk alanı sky box n.
hızla akan nehirde koltuk benzeri küçük, tek kişilik şişme botla yapılan rafting river bugging n.
(güreşte kafa) rakibin koltuk altında sıkıştırılmış in chancery adj.
Volleyball
koltuk altı sizzle the pits n.
Boxing
rakibin kafasını koltuk altına sıkıştırmak get in chancery v.
rakibin kafasını koltuk altına sıkıştırmak hold in chancery v.
Theatre
üst sıradaki koltuk pigeonhole n.
(tiyatroda) sahne önünde yer alan koltuk stall [uk] n.
Cinema
ortasında kolçak bulunmayan birleştirilmiş çift kişilik koltuk two-seater n.
Archaic
koltuk üzerindeki gölgelik dais n.
koltuk değneği ile yürümek dot and carry one v.
koltuk değneği ile yürümek dot and go one v.
Slang
bel düşmanı koltuk kidney-buster n.
koltuk altı teri pit stains n.
koltuk mesafesi couching distance n.
ağır koltuk altı kokusu gapo (giant armpit odor) n.
yoğun koltuk altı kokusu gapo (giant armpit odor) n.
şoförün arkasındaki koltuk shotty back n.
koltuk altları pits n.
ön koltuk benim! I call shotgun! expr.
British Slang
bisiklette arka koltuk backie n.
şişmanlıktan dolayı koltuk altından sarkan etler bingo wings n.
Modern Slang
hızlıca koltuk altlarını ve genital bölgeyi yıkayarak alınan duş/yapılan vücut temizliği airplane shower n.
Star Wars
ejektör koltuk ejector seat n.