matüre - Turkish English Dictionary
History

matüre



Meanings of "matüre" in Turkish English Dictionary : 64 result(s)

English Turkish
Common Usage
mature adj. olgun
General
mature n. iyi hazırlanmış (plan)
mature v. dinlendirmek (şarap)
mature v. şarap dinlendirmek
mature v. kemale erdirmek
mature v. olgunlaştırmak
mature v. erişmek
mature v. erginleşmek
mature v. pişmek
mature v. pişirmek
mature v. ermek
mature v. olgunlaşmak
mature v. olmak
mature v. tekamül etmek
mature v. tekemmül etmek
mature v. kemale ermek
mature v. tamamlamak
mature v. (çömleği) optimum dayanıklılığa ulaşana kadar pişirmek
mature v. (perdahı) eriterek çömleğin üzerine dağıtmak
mature v. (çömlek) sağlamlaşana kadar pişmek
mature v. bitirmek
mature v. sonunu getirmek
mature adj. ergin
mature adj. tamam
mature adj. tamamen
mature adj. vadesi gelmiş
mature adj. olmuş
mature adj. eşek kadar
mature adj. yetişkin
mature adj. zom
mature adj. erişkin
mature adj. reşit
mature adj. anaç
mature adj. yetişmiş
mature adj. matür
mature adj. kemale ermiş
mature adj. vadesi dolmuş
mature adj. olgun
mature adj. yetik
mature adj. kamil
mature adj. olgunlaşmış
mature adj. dikkatli
mature adj. detaylı
mature adj. düşük fakat stabil büyüme hızına sahip
mature adj. etraflıca değerlendirme içeren
mature adj. etraflıca değerlendirmeye dayanan
mature adj. etraflıca değerlendirme ile sonuçlanan
mature adj. tamamlanmış
mature adj. tamamlanan
mature adj. biten
mature adj. artık fazla büyümeyen veya gelişmeyen (sektör, pazar veya ürün)
Trade/Economic
mature vadesi gelmiş
mature vadesi gelmek
mature muaccel kılmak
mature muaccel olmak
Technical
mature olgun
mature olgunlaşmak
mature vadesi gelmek
Medical
mature matur
Marine Biology
mature erin
Geography
mature adj. akarsu erozyonu sebebiyle çok sayıda parçaya ayrıldığı için eğimli arazileri düzlüklerine baskın olan (topografi)
mature adj. erozyon döngüsü gibi jeolojik etmenlerde meydana gelen değişimlerin maksimum etkililikte olduğu orta evreye ait
mature adj. biçimsel olarak son gelişim evresinde gelmiş (akarsu veya yer şekli)
mature adj. erozyon döngüsünün menderesler veya engebelerle karakterize edilen orta safhasında olan (nehir vadisi veya arazi)

Meanings of "matüre" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
Colloquial
matüre chook [australia] n.