Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | sıkı olmayan | loose adj. |
General | sıkı olmayan | untight adj. |
General | sıkı olmayan | lackadaisical adj. |
General | sıkı olmayan | unexacting adj. |
General | sıkı olmayan | unfirm adj. |
General | sıkı olmayan | lax adj. |
General | sıkı olmayan | lax adj. |
General | sıkı olmayan | sandish adj. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | aralarında sıkı bağlantılar olmayan belirli sayıdaki konu üzerine aynı üslupta konuşmak veya yazmak | meander v. |
General | ağzı sıkı olmayan | not be tight-lipped adj. |
General | sosyal veya hukuki bağları sıkı olmayan | loosely knit adj. |
General | sıkı birleştirildiği halde su geçirmez olmayan (fıçı) | dry adj. |
Colloquial | ||
Colloquial | (bir şeyin) sıkı taraftarı olmayan | softcore adj. |
Politics | ||
Politics | daha az sıkı olmayan | no less stringent adj. |
Transportation | ||
Transportation | (kenya'da) genellikle minibüslerle yapılan ve sıkı denetime tabi olmayan popüler bir toplu taşıma türü | matatu n. |
Anatomy | ||
Anatomy | sıkı olmayan (vücut) | untoned adj. |
Social Sciences | ||
Social Sciences | sıkı kontrollü olmayan | unregimented adj. |
Social Sciences | sıkı düzenli olmayan | unregimented adj. |